İyi de Esat ile anlaşılırsa Esat’ın zulmünden kaçan milyonlarca insan nasıl Suriye’ye dönecek ve acaba oraya dönmeyi kabul edecek mi?

İyi de Suriye’nin kuzeyinde ABD’nin desteği ile PYK ve PKK kurduğu ve sürdürdüğü oluşum konusunda Esat herhangi bir şekilde söz sahibi mi de onunla anlaşma yapacağız?

Bize gelen bilgilere göre bu işe Esat pek gönüllü değilmiş ama Vladimir Putin onu zorluyormuş…

Bütün bu sorulara cevap ararken bir anda lamba yandı ve gerçekler gözlerimizin önüne serildi.

Bu iş suikast girişimi ile başkanlık şansı iyiden iyiye artan Donald Trump ile Putin arasında çözülecek bir mesele.

Ukrayna ve Suriye Rusya ve ABD arasında pazarlık konusu. Trump Ukrayna konusunda anlaşma istiyor. Anlaşılan Ukrayna bazı topraklardan vazgeçecek. Rusya da artık Ukrayna ile uğraşmayacak. Herhalde Biden ile aralanan NATO kapısı ise Ukrayna’ya kapanacak.

Trump’ın Suriye’den çekilmek istediği bir sır değil. O da PYD ve PKK militanlarının 40 kilometre altına çekilmesini ve tampon bölgeye bir barış gücü yerleştirilmesini kabul edecek. Yani ABD PKK’yı kuzey Suriye’de yalnız bırakacak ama tam olarak arkasını dönmemiş olacak… Gerisini PKK düşünsün… Türkiye’nin de kuzey Suriye topraklarından çekilmesi istenecek… Mülteciler konusu ise Allah’a havale… Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan mültecilerin ancak gönüllü olarak geri gönderileceğini söylüyor ama ekonomik ve siyasi baskılar da hükümeti zorluyor.

Kuzey Irak ise bir hayal kırıklığı. Irak’la yapılan anlaşmanın Türkiye’yi uyutmak üzerine yapıldığı belliydi. Irak şu anda Türkiye’nin yaptığı askeri müdahalelere fazla ses çıkarmıyor ama PKK’nın bölgeden kazınması için de pek hamle yapmıyor. İşin içinde Bağdat yönetimini etkileyen İran var…

Türkiye hesaplarını bu gerçekleri göz önünde bulundurarak yapmalı.