​IMF VE FELAKET UYARI SİSTEMİ

Prof. Dr. Rana Atabay KUŞÇU
Tüm Yazıları
İnsanoğlu, küçük sularda, nehirlerde ve okyanuslarda deniz ticaretini yaptı, yapıyor.

Denizyolu taşımacılığının tarihi, MÖ 3200 yıllarına, kıyılarda küçük yükler ve az sayıda denizci taşıyan, eski Mısırlılara kadar gider. Teknoloji ve buluşlarla mesafeler de uzadı. Vikingler, nehirleri ve denizleri aşabilen gemiler inşa ederken Kolomb, Amerika’yı keşfetti.

İnsanoğlu, küçük sularda, nehirlerde ve okyanuslarda deniz ticaretini yaptı, yapıyor. Antik Mısırlılar, Arabistan ve Doğu Afrika yolları üzerinden Kızıldeniz boyunca baharat ticareti yaparken bugün, Arktik Okyanus üzerinde yer alan Kuzey Deniz Rotası’nda ticaret kapasitesi katlanarak artıyor. Çin, Japonya, Güney Kore gibi ülkelerin taşımacılıkta Kuzey Deniz Rotası’nı tercih etmesi, Arktik bölgesindeki ticareti güçlendiriyor.

Küresel ticaretin ana taşıma şekli denizyolu taşımacılığıdır. Malların yaklaşık yüzde 90’ı, “dalgalar” üzerinden taşınıyor. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD), ticari gemilerin işletilmesinin, toplam dünya ticaretinin yaklaşık yüzde 5'ine eşdeğer, küresel ekonomide navlun oranlarına yaklaşık 380 milyar ABD doları katkıda bulunduğunu tahmin etmektedir. Bununla beraber, deniz ticaretinin 2023'te yüzde 2,4, 2024 ile 2028 arasında ise yüzde 2'nin üzerinde büyümesi bekleniyor.

Denizyolu taşımacılığının tercih edilmesinde, maliyeti de önemli bir nedendir. Demiryolu taşımacılığına oranla 3.5 kat, havayolu taşımacılığına oranla 20 kat, karayolu taşımacılığına oranla 7 kat ucuz olan deniz ticareti, ülkelerde karşılıklı olarak her çeşit malın alınıp satıldığı büyük bir ulaşım mekanizmasıdır.

Deniz ticareti ve limanlar, küresel ticarete dayalı kalkınma ve “mavi ekonomi” için hayati öneme sahip. Ancak, iklim değişikliğinin limanlar üzerindeki etkileri, sürdürülebilir ticaret ve kalkınmaya yönelik büyük bir tehdit oluşturmakta. 

Limanların küresel ticaret sistemindeki kritik rolü ve iklim bağlantılı hasarlara, gecikmelere maruz kalma potansiyelleri göz önüne alındığında, iklime dayanıklılıklarının arttırılması küresel ekonomi ve bir bütün olarak toplum için stratejik sosyo-ekonomik öneme sahip bir konudur. Örneğin, 2020 yılında yaşanan Katrina Kasırgası Amerika'nın tarım ürünlerinin yüzde 45'ini işleyen üç limanı kapattığında ulusal gıda fiyatları yüzde 3 arttı. Harvey Kasırgası da yakıt fiyatları üzerinde benzer bir etki yarattı. Hollanda-Rotterdam limanında meydana gelen sellerin modellendiği bir çalışma, sellerin ticaret üzerindeki toplam maliyeti yüzde 64 ila yüzde 86 arasında etkilediğini göstermektedir.

IMF ve Oxford Üniversitesi bilim adamları tarafından, deniz ticareti akışlarındaki aksaklıkları izlemek ve simüle etmek için PortWatch Platformu tasarlanmıştır.

İklim riski modellemesi olan Platformun amacı, politika yapıcıların, uluslararası kuruluşların ve bireylerin, doğal afetler gibi gerçekleşmiş ve gelecekteki ticari şokların etkisini değerlendirmesine yardımcı olmaktır. 

Doğal afetlerden kaynaklanan ticaret kesintilerini izlemek için uydu tabanlı gemi verilerini ve büyük veri analitiğini kullanan PortWatch, ülkelerin iklim değişikliğine karşı dayanıklılık geliştirmelerine yardımcı olacaktır.

İklim değişikliğinin meydana getirdiği ticaret kesintileri için oluşturulan ve iklim finansmanında önemli kaynaklardan biri olan IMF’nin desteklediği felaket uyarı sistemi, dikkatle takip edilmelidir.