Geçtiğimiz hafta Brüksel art arda gerçekleşen zirvelere ev sahipliği yaptı.
Ukrayna-Rusya Savaşı devam ederken kamuoyunun ilgisi hala kimin/kimlerin kazançlı çıkacağı üzerine odaklanıyor.
Bugün bu savaşın gölgesinde Batı'dan, Doğu'dan, Ortadoğu, Afrika ve Balkanlardan çok sayıda kritik aktörün, en önemlisi de Ukrayna savaşının taraflarının ADF'ye katılımı Forumun yeni diplomasi arayışının ne kadar isabetli olduğunu gösteriyor.
Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırısıyla başlayan Ukrayna savaşı bizi ve tüm uluslararası toplumu üç cepheli bir savaşın gölgesinde yaşamaya mahkûm etti.
Rusya'nın müdahalesi, cuma günü gerçekleşen NATO liderler zirvesinin akabinde NATO Genel Sekreteri tarafından tam teşekküllü bir işgal girişimi olarak tanımlandı.
11 Şubat'ta ABD uzun süredir beklenen Hint-Pasifik stratejisini yayınladı. Hemen söyleyelim, strateji pek çokları için beklentiyi karşılayamadı.
Bu yazı kaleme alınırken Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk kez kasım ayında dillendirilen, Birleşik Arap Emirlikleri'ne iadeyi ziyareti gerçekleştirmek için hazırlanıyordu.
Bir haftayı daha Ukrayna krizini tartışarak geçirdik. Haksız sayılmayız zira mesele sıcaklığını aynen koruyor.