Büyük umutlar ve emeklerle başlayan, bir programı daha reytinglere kurban verdik.
Büyük umutlar ve emeklerle başlayan bir programı daha reytinglere kurban verdik. 9 Ağustos'ta yayınlamaya başlayan “Ece Üner ile Susma” programı, 95. bölümüyle final yaptı. Ve 15 Aralık Cuma günü son defa seyircisinin karşısına çıktı. Bence; Ece Üner bu iş için doğru bir isimdi. Kanalı da yayın saati de çok doğruydu. Doğru olmayan işlenilen konular ve Ece’nin üslubuydu. Yıllarca her kanalda benzerlerinin döndüğü programların sunucuları, ağlayan konukları daha çok ağlasın diye coştururken, Ece teselli edip susturdu. Avaz avaz bağıranları azarlamak yerine, makul ve mantıklı açıklamalar yaparak yatıştırmaya çalıştı. Kelimelerini itinayla seçti. Sokak ağzı, sokak jargonuna hiç yanaşmadı. Seçilen konularsa diğer kanallara göre daha az dehşet ve kan kokuyordu. Velhasıl kelam; ülkemde A-B’ye hitap eden bir sunumla, bu tarz programda reyting almak zormuş. Bunu da bir kez daha görmüş olduk.
Adrese teslim hikayeler…
Geçtiğimiz yaz Cem Belevi ve Bircan Bali’nin aşk yaşadığı iddia edilmişti. Her iki taraf da çıkan haberleri kabul etmemiş, yalanlamıştı. Bu haberin daha külleri soğumamıştı ki… Cem Belevi’nin adı bu kez İrem Derici ile yan yana yazılmaya başladı. Çok kişi onları birbirine yakıştırdı. Ama nedendir bilinmez, ne Cem ne de İrem yaşadıkları ilişkiyi itiraf etmedi. Onlar daha birlikte olduklarını bile kabul etmemişken, yeni bir haber ortaya atıldı. “Cem Belevi, İrem Derici’yi aldattı!” Adeta bu haberi doğrularcasına, aynı dönem birbirlerini sosyal medyalarından çıkardılar. Meğer işin aslı astarı çok daha “Yasak Elma” tadındaymış. Cem Belevi; İrem ile beraberken, Bircan Bali’yle de görüşmüş. İrem; bu görüşmeyi Bircan Bali’nin Instagram’dan yayınladığı storys’inden öğrenmiş. O hikayeyi izleyeler varsa hatırlayacaktır… Bircan; hikayesinde bir oyuncağı çekip, beğendiğini ve nerede satıldığını filan soruyormuş sanırım... Bilin bakalım, Cem Belevi’nin yatağının üstünde duran o oyuncağı kim almış? İrem! İşte o hikayeden sonra İrem ve Cem ayrılmışlar.
Hesap kitap
Kalust Şalcıoğlu oyuncu, yazar, astrolog… Kendisini şahsen tanımıyorum. Ama Instagram’dan takipleşiyoruz. Geçenlerde yaptığı bir paylaşım dikkatimi çekti. Yazdıklarını özellikle hemcinslerim okusun istedim. Okusunlar ki karşı cinsin artık bir üst sürüme geçtiğini iyice idrak etsinler.
İşte o yazı…
‘’Bugüne kadar sadece basından tanıdığım ama Türkiye’nin en zengin beyefendileriyle sevgili olan bir hanımefendi, ortak bir arkadaşımıza “Kalust’la beni tanıştır.” demiş... Hanımefendinin kazanabileceği para ayda en iyi ihtimalle 10 bin TL… Kolundaki saat, takılar 800 bin TL… Oturduğu evin kirası yaklaşık 17 bin TL… Şimdi muhtemelen bu yaşam tarzının finansörü ben olacağım. Ben de şöyle bir hesap yaptım. Hanımefendiyle 3 yıl sevgili olacağıma bankadan kredi çekip Beşiktaş’ta bir dükkan alsam. Hanımefendiye harcayacağım parayı 3 yıl boyunca bu dükkanın kredisi için bankaya ödesem, 3 yıl sonra dükkan benim oluyor ve hayatımın sonuna kadar hem ayda ortalama 400 $ kira gelirim oluyor hem de hanımefendiden ayrıldıktan sonra kendimi aptal gibi hissetme duygusundan kurtulmuş oluyorum…”