Yeni Birlik Gazetesi
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
5°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
ANKARA
00:00:00
Güneş vaktine kalan
İSTANBUL
00:00:00
Sahur vaktine kalan
Ara
Yeni Birlik Gazetesi Videolar Gezi - Seyahat Kuzey Afrika'da Osmanlı İzleri Taşıyan Bir Şehir: Bace Kenti

Kuzey Afrika'da Osmanlı İzleri Taşıyan Bir Şehir: Bace Kenti

Tunuslu akademisyen Zuheyr bin Yusuf, Bace kentinin Osmanlı’dan kalan mimari, kültürel ve sosyal yapısıyla hâlâ Osmanlı izlerini taşıdığını belirtti. Kentte yaşayan Türk kökenli aileler, medreseler ve tarihi yapılar Osmanlı mirasını yaşatıyor.
Gezi - Seyahat

Tunuslu akademisyen Zuheyr bin Yusuf, Bace kentinin Osmanlı’dan kalan mimari, kültürel ve sosyal yapısıyla hâlâ Osmanlı izlerini taşıdığını belirtti. Kentte yaşayan Türk kökenli aileler, medreseler ve tarihi yapılar Osmanlı mirasını yaşatıyor.

Tunuslu Akademisyen Zuheyr bin Yusuf: "Bace Hâlâ Osmanlı'nın İzlerini Taşıyor"

Tunus'un kuzeybatısında yer alan Bace kenti, asırlardır ayakta duran yapıları ve mimari dokusuyla Osmanlı Devleti'nin izlerini taşımaya devam ediyor. Tunuslu akademisyen ve medeniyet tarihi uzmanı Zuheyr bin Yusuf, Bace'nin tarihsel zenginliğini ve Osmanlı mirasının kent üzerindeki derin etkisini AA muhabirine anlattı.

Bace'deki Osmanlı Varlığı 16. Yüzyıla Uzanıyor

Bin Yusuf'un aktardığına göre Osmanlı varlığı Bace’de 1574 yılında, Koca Sinan Paşa komutasındaki Osmanlı ordusunun Tunus'u İspanyol işgalinden kurtarmasıyla başladı. Osmanlılar, ülkenin stratejik noktalarına yerleşirken, Bace ve El-Kef gibi bölgeleri önemli askeri merkezler haline getirdi. Bu dönemde yapılan yapılar, bugün bile Osmanlı izlerini taşıyan en güçlü kanıtlar olarak karşımıza çıkıyor.

Osmanlı ve Bizans Mirası Bir Arada

Bace’deki kalenin 533 yılında Bizans döneminde inşa edildiğini belirten Bin Yusuf, Osmanlı askerlerinin bu yapıyı güçlendirerek yeni kuleler eklediğini ve savunma sistemini geliştirdiğini söyledi. Kaledeki "Büyük Tophane" ve "Küçük Tophane" kuleleri ile Huseyni Hanedanlığı dönemine ait "Ali Paşa Kulesi", Osmanlı mimarisinin izlerini taşıyan yapılardan sadece bazıları.

Bace Tam Anlamıyla Osmanlı Kimliği Taşıyor

Bin Yusuf, kentin sadece askeri değil, dini ve sivil yapılar açısından da Osmanlı kimliğini yansıttığını belirterek, Bace’nin mezarlıkları, şehircilik yapıları, çeşmeleri ve mimari dokusuyla Osmanlı mirasının yaşayan bir örneği olduğunu ifade etti.

Bace’de Yaşayan Osmanlı Soyundan Gelen Aileler

Tunuslu akademisyen, 17. yüzyıl sonlarında Osmanlı'nın Türk garnizonundan en az 600 yeniçerinin aileleriyle birlikte Bace’ye yerleştiğini ve bu ailelerin zamanla kentin tarihine yön verdiğini belirtti. Bugün hala Bace'de Osmanlı soyundan gelen yaklaşık 16 ailenin yaşadığını söyleyen Bin Yusuf, Burnaz, Bulkebaş, Derviş, Çelebi ve Bin Yusuf gibi ailelerin bu mirası sürdürdüğünü vurguladı.

Eğitim ve Din Hayatında Osmanlı Etkisi

Bace'nin aynı zamanda bir ilim merkezi olduğuna değinen Bin Yusuf, Murad Bey Camisi ve Muradiye Medresesi'nin Osmanlı döneminde sadece ibadet değil, eğitim açısından da önemli birer merkez olduğunu söyledi. Bu medreseden yetişen Yusuf Burtakız'ın Hanefi mezhebine ait en kapsamlı fıkıh kitaplarından biri olan Kitab el-Minan'ı kaleme aldığına dikkat çekti.

Sivil Hayatın Bir Parçası: Çeşmeler ve Su Tesisleri

Bace’de Osmanlı dönemine ait çok sayıda çeşme bulunduğunu belirten Bin Yusuf, en dikkat çekici olanının, 1815 yılında Hamuda Paşa’nın veziri Yusuf Sahib et-Tabı tarafından yaptırıldığını söyledi. Çeşmenin mimarisinin Cebel Menar’daki Sidi Busaid çeşmesine ve Bizerte'deki erken Osmanlı dönemi yapısına benzediğini ifade etti.

Ayrıca, Romalılar döneminden kalan su kaynaklarının Osmanlı döneminde restore edilerek kullanıldığını, içme suyu temini ve tarımsal sulama amacıyla havuzlar ve kanallar yapıldığını da sözlerine ekledi.

"Osmanlı Varlığı Askeri Değil, Kültürel ve Sivil Bir Miras"

Son olarak Bin Yusuf, Osmanlı'nın Tunus'taki varlığının sadece askeri olmadığını, aynı zamanda güçlü bir kültürel ve sivil miras bıraktığını vurgulayarak, "Osmanlılar, kente ve ülkeye sadece güvenlik değil, ilmi ve sosyal anlamda da zenginlik sundular" ifadelerini kullandı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *