Teknoloji ve Duygunun Dansı: Cansu Özdenak’tan Neo-Romantik Bir Sanat Deneyimi
Sanat ve teknolojinin iç içe geçtiği, yapay zekânın ilham verdiği eşsiz bir müzik projesi olan Phosphorescence, sanatçı Cansu Özdenak’ın vizyoner yaklaşımıyla müzikseverlerle buluştu. YouTube üzerinden yayımlanan bu özel eser, sadece bir şarkı olmanın ötesine geçerek duygu yüklü bir deneyime dönüşüyor.
Aşk ve Disko Bir Arada: Parıltının Ardında Yapay Zekâ Var
Sanatçı Cansu Özdenak’ın kaleminden çıkan sözlerle, iletişim ve yapay zekâ uzmanı Doç. Dr. Ali Murat Kırık’ın algoritmik kompozisyonuyla hayat bulan Phosphorescence, müziğin evriminde çarpıcı bir dönüm noktası olma özelliği taşıyor. Şarkının seslendirmesi ise, Özdenak’ın kendi sesiyle eğitilmiş yapay zekâ modeli tarafından gerçekleştirildi.
“İnsan ve Makine Aynı Kalpte Buluştu”
Projeyi bir “neo-romantik manifesto” olarak tanımlayan Özdenak, Phosphorescence’ın özünü şu sözlerle anlattı:
“Bu müziğin kalbinde insan ve makine birlikte atıyor. Yapay zekâ besteyi fısıldadı, ben dile getirdim. Geçmişin ruhu, geleceğin ihtimalleriyle dans etti.”
Tozluklar Sandıktan Çıktı, Disko Yeniden Doğdu
Klasik stüdyo kaydının yerine dijital bir estetik tercih edilen projede, video klip de en az şarkı kadar çarpıcı. Görsel anlatım, kısa şiirsel sahnelerle tamamlanıyor. Işık oyunları, anlık parlamalar ve nostaljik disko vurgularıyla Phosphorescence, adeta geçmiş ve geleceği aynı anda yaşatıyor.
“Dans olmadan olmaz. Tozlukları sandıktan çıkardık!” diyen Özdenak, müzik videosuyla da izleyiciyi görsel bir yolculuğa davet ediyor.