Yeni Birlik Gazetesi
İstanbul
Kapalı
19°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
ANKARA
00:00:00
Yatsı vaktine kalan
İSTANBUL
00:00:00
Yatsı vaktine kalan
Ara

Medeniyetin düşüşü

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Tarihte de bu böyleydi, aşkı herkes farklı tanımlıyor. Bugün de Badiou, Alain de Botton, Žižek mesela, farklı şeyler söylüyorlar. Hatta Žižek birbiriyle çelişen bir sürü şey söyledi. Eskiden aşk kötülüktür diyordu. Sonra eros için "eros is a catastrophe", eros felakettir dedi. Sonra kendinizi bir kadına adadığınız aşk özgürlüğün en yüksek halidir dedi. İşte bu üçüncüsü üzerinde çok durmamız gereken bir şey... 

Aşkın olmadığı yerde gökyüzü karanlıktır, özgürlük de, dolayısıyla medeniyet de olmaz. Herodot'un Babil'de Mylitta tapınağındaki kadınlar veya Lidyalı kadınların genel durumu hakkında anlattığı medeniyet dışı şeyler zuhur eder. Bugün de bunlar var.  Yüzyıllar boyunca büyük bir coğrafyadaki aileler mazbuttu. Yüz yıl önce Avrupa ailesi mazbuttu, Rus ailesi, Amerikan ailesi mazbuttu... 

"Hristiyanlık plantasyonu" olarak tasarlanıp kurulan New England kolonileri, Maryland, Pennsylvania, New Jersey büyük bir dönüşüm geçirdi, Hollywood yapımları, hatta son yirmi yılda büyük bir dönüşüm geçirdi. Bugün geçmiş hızla kayboluyor. Siz biliyor musunuz? Ben gündüz kuşağı programları niye var anlamıyorum. Benim fikrim TV'lerdeki çoğu gündüz kuşağı programı 2025'ten çok önceki bir tarihte kaldırılmış olmalıydı. Bu programlar sadece aşkı değil bütün medeniyetimizi öldürüyor.  Medeniyetin temelinde kadına verilen değer, kadına gösterilen saygı var. 

Slovakya'daki Trenčín kalesi Ömer adlı bir Türk'ün Fatıma adlı esir sevgilisini kurtarma bedeli olarak üç yılda kazdığı su kuyusuyla biliniyor. Bu Türklerin Orta Avrupa'daki en önemli izi aslında.  Žižek de Badiou da aşkla ilgili benzer bir noktada buluşuyor. Her ikisi de "fall in love", yani aşka düşmekteki düşme eylemine dikkat çekiyor. İnsanların çeşitli bilgiler eşleştirerek bir sosyal medya uygulaması üzerinden tanışmalarının, buluşmalarının aşka dair olmadığını söylüyorlar. 

Badiou bu durumda aşk yoktur çünkü macera ve alınan bir risk yoktur diyor. Bu koşullarda cesaretin, kreativitenin yokluğundan bahsediyor. Žižek muz kabuğuna basıp düştün o sırada bir kız sana yardım etti işte aşk böyle tesadüfleri sever diyor. Buradaki, uygulamadaki, evlilik ajansındaki eksiklik bahsettikleri riskten ve muz kabuğundan ziyade saygıya dair bir eksiklik aslında... Kadın metalaşmaması gereken bir varlık çünkü...

Yorumlar
Aşağıdaki görselde işlemin sonucu kaçtır?
Captcha Image
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *