Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş "Sayın Kılıçdaroğlu'nun sözleri sözün bittiği yerdir. Hiçbir insafa hiçbir vicdana hiçbir terbiye edep ve seviye ölçülerine yakışmayacak kadar seviyesiz aşağılık sözlerdir." dedi.
YENİBİRLİK - Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş Bakanlar Kuruluna verilen arada düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin soruları da yanıtladı. Kurtulmuş "Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu sözleri sözün bittiği yerdir. Hiçbir insafa, hiçbir vicdana, hiçbir terbiye edep ve seviye ölçülerine yakışmayacak kadar seviyesiz aşağılık sözlerdir" ifadelerini kullandı.
Başbakan Davutoğlu: Kılıçdaroğlu üslupsuzluğu ile utançla hatırlanacaktır
Bakan Ramazanoğlu: Kılıçdaroğlu'nun sözleri siyaset tarihimiz için kara bir lekedir
Kadın derneklerinden Kılıçdaroğlu'nun sözlerine tepki
KADEM: Kılıçdaroğlu'nun ifadeleri ahlaki kıstasa sığmaz
Kurtulmuş, şöyle devam etti
"Sayın Kılıçdaroğlu bu sözleriyle hem seviyesizliğini ortaya koymuş oluyor ama ondan daha büyük bir mesele bir kadına, bir anneye, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin bir bakanı olan hanımefendiye karşı böylesine seviyesiz bir sözü söylemiş olması hiçbir mazeretin arkasına sığınılarak savunulamaz. Dolayısıyla Sayın Kılıçdaroğlu'ndan beklentimiz şudur; bu cinsiyetçi, seviyesiz ve edepsiz sözlerini hiç tevile yeltenmeden Sayın Ramazanoğlu'ndan ve milletimizden özür dilemesini bekliyoruz. Eğer bu özrü dilemezse bütün bu cinsiyetçi yaklaşım, bu bütün ağır sözleri karşısında milletimiz gerçekten Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu sözlerine gereken cevabı veriyor zaten, vermeye de devam edecektir. Başka bir çağrımız da bütün kadın derneklerine, bütün insan hakları derneklerine. TBMM'de görev yapan hangi siyasi partiden olursa olursa bütün kadın milletvekillerine öncelikli olarak çağrımızı yapıyoruz. Bu açık bir meseledir ve siyasetin bittiği yerdir. Hepimizin siyasi kimlikleri var ama biz siyasi kimliklerimizden önce insani kimliklere sahibiz. Dolayısıyla siyaset yapıyorum diyerek şu ya da bu gerekçeyle herhangi bir kişiye bu kadar ağır bir hakaretin yapılması, hele bir kadına, bir anneye, bir bakana bu hakaretin yapılması hiçbir şekilde kabul edilemez, hiçbir şekilde tevil edilemez."
"Bu kadar açık bir seviyesizliği ortaya koymasını kabul edemeyiz"
"Eleştirebilirsiniz, hükümete karşı en yüksek tonda sesinizi çıkararak en ağır eleştirileri yaparsınız ama bu kadar seviyesiz şekilde cümle kurarak eleştiriyor olmak ya da eleştiri yaptığını zannetmek kabul edilemez" ifadesini kullanan Kurtulmuş, şunları kaydetti
"Herkese çağrımızı tekrarlıyoruz. Türkiye siyasetinin bir üslup, bir edep, bir irfan ve izana ihtiyacı varken hele böylesine zor dönemlerde ortak bir seviye tutturmak mecburiyetimiz varken Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu kadar açık bir seviyesizliği ortaya koymasını kabul edemeyiz. Özür dilemesini bekliyoruz. Özür dilemesi Türkiye'deki bütün yurttaşlarımızın herhalde hakkıdır. Sayın Ramazanoğlu'nun beklentisi olmanın ötesinde, Türkiye siyasetindeki herkesin, insan haklarına saygılı, onuruna saygılı herkesin bekleyeceği beklentilerden birisidir."
Geri kabul anlaşması
Geri kabul anlaşmasının dün itibarıyla uygulanmaya başlandığını dile getiren Kurtulmuş, Yunan adalarına geçmiş olanların Türkiye'ye gelişinin teminiyle ilgili sürecin AB ile yapılan müzakereler sonucu başlatıldığını anımsattı. ''Türkiye'den Yunan adalarına giden polisler, emniyet görevlilerimiz, aynı şekilde Yunan tarafından da Türkiye'ye gelip Dikili'de duruma nezaret eden Yunan polisleri, bu sürecin başladığı tarihten itibaren görevlerini yerine getiriyor. Burada birebir ilkesi uygulanacak. Yunan adalarından Türkiye'ye gelen her bir yasa dışı göçmen karşılığında, Türkiye'de bulunan ve listeleri yapılmış olan Suriyeli mültecilerden aynı oranda, sayıda insan Avrupa'ya gönderilecek. 4 Nisan'da gelen ilk kafilede, biz 500 kişiyi kabul edeceğimizi ifade etmemize rağmen 202 kişi geldi. Bunların içerisinde hemen bizim listelerimizden, BM ile de mutabakat halinde oluşturulan listelerden 78 kişi, 4-5 Nisan'da Avrupa ülkelerine gönderilmiş oldu. Dolayısıyla bu süreç ilk uygulaması bakımından önemliydi. Uygulamanın ilk günlerinde sorunsuz bir şekilde sürecin uygulanmasına başlanmıştır. Ümit ediyoruz ki en kısa süre içerisinde AB ile mutabakat halinde verilen karar olarak 76 bin Suriyeli mültecinin, geniş ölçekte de diğer kotalar üzerinden de 1 milyona yakın mültecinin Avrupa'ya gitmesi planlanmaktadır." Sürecin başladığı gibi başarılı bir şekilde devam etmesini temenni etiklerini belirten Kurtulmuş, "Bu çerçevede gerekli her türlü geri gönderme merkezleri ve bu geri gönderme merkezlerinin organizasyonuyla ilgili çalışmalar da tamamlanmış ve süreç, aksamadan yürütülmeye başlanmıştır. Hiçbir şekilde bu çerçevede, yeni bir kamp ihtiyacı da yoktur Yunan adalarından geleceklerle ilgili. Çünkü şu anda AFAD'ın elinde 20 bin 405 kişilik bir boş kamp imkanı vardır. Gelen yasa dışı göçmenler bu kamplarda ağırlanabilecektir."