Rapor, dolar cinsinden 2022'den 2023'e Türkiye’deki büyümeyi “istisnai büyüme” olarak niteledi.
Ülkelere göre kişisel servet artışında Türkiye'yi yaklaşık yüzde 20 artışla Katar ve Rusya takip etti. Rapora göre bu ülkeleri yüzde 16’lık artışla Güney Afrika, yüzde 14 ile de İsrail izledi.
Raporda Türkiye, 2008-2023 yılları arasında TL cinsinden ortalama yüzde 1708 servet artışı ile de ilk sırada yer aldı. Türkiye'yi, servet oranında yerel para birimi cinsinden yüzde 1431 artış yaşayan Kazakistan takip ederken, 3'üncü sıraya yüzde 608'lik büyüme ile Rusya geldi.
Türkiye’de milyoner sayısında yüzde 43 artış bekleniyor
UBS ayrıca önümüzdeki beş yıl içinde Türkiye’de, ABD doları cinsinden milyoner sayısının yüzde 43 oranında artmasının beklendiğini yazdı.
2023 yılı itibarıyla ABD doları cinsinden milyoner sayısı 60 bin 787 olan Türkiye'de, 2028 yılına kadar bu sayının 87 bin 77 olacağı tahmin ediliyor. Bu artış oranıyla Türkiye, dünya genelinde en yüksek büyüme oranlarına sahip ülkeler arasında yer aldı.
Raporda hızlı büyüyen ülkelerde gelir dağılımında ortaya çıkan uçurumlara da dikkat çekiliyor. Buna göre 2023 - 2028 yılları arasında incelenen 56 gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomiden 52'sinde küresel servet dağılımında yüzde 30'dan fazla artış öngörülüyor.
UBS, bu artışa Tayvan'ın öncülük edeceği görüşünde. Ülkede milyonerlerin sayısının, mikroçip endüstrisindeki patlama ve varlıklı yabancıların göçü sayesinde yüzde 47 artacağı tahmin ediliyor.
Büyüme beklentisi sıralamasında Kazakistan yüzde 37, Endonezya yüzde 32 ve Japonya yüzde 28 oranlarıyla Tayvan ve Türkiye’yi takip ediyor.
Dünyada en fazla milyonerin bulunduğu iki merkez olan ABD ve Çin'de ise milyoner sayısının sırasıyla yüzde 16 ve yüzde 8 artması bekleniyor.
Servet artışında eksi yönlü beklentiye giren iki ülke var. İngiltere’de milyoner sayısının yüzde 17 düşmesi öngörülürken Hollanda’da bu oran, eksi yüzde 4 olarak tahmin ediliyor.
Küresel rezerv yöneticileri büyüme konusunda iyimser, siyaset konusunda endişeli
Perşembe günü yayınlanan rapor, dünyanın ekonomik görünümü hakkında servet artışı ve eşitsizliğin hızlı büyüyen ülkelerde yoğunlaştığını ve Batı Avrupa ülkelerinde de artışa geçtiğini kaydetti.
Jeopolitik çatışmalarındaki artış nedeniyle küresel ekonominin büyük bir risk altında olduğunu yazan rapor, gerilimin arttığı dönemde yatırımcıların döviz cinsinden varlıklarını çeşitlendirdiğine dikkat çekti.
Dünyanın döviz rezervlerinin yaklaşık yarısı olan 15 trilyon dolardan fazlasını yöneten 40 önde gelen merkez bankasıyla yapılan Varlık Yönetimi anketi de raporda yer aldı. Bu rapor, katılanlarının üçte ikisinin küresel ekonominin önümüzdeki beş yıl içinde ılımlı büyüme ve enflasyona dönmesini beklediğini ortaya koydu.
UBS, 2000 - 2030 yılları arasında servet hareketliliğinde genel bir iyileşme beklediğini belirtti. Önümüzdeki 20 ve 25 yılda devredilmesi beklenen yaklaşık 83 trilyon doların yaklaşık 9 trilyon doları, "kuşak içi" veya yatay olarak eşlere aktarılacak. Bu büyük servet transferinin büyük bir kısmının kadınlara geçmesi öngörülüyor.
