Sağlık 18.11.2023 13:43 Güncelleme: 18.11.2023 14:10

​Şifayı tabiatta aramak

Bitkilerin Profesörü olarak bilinen Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut'un Şifayı tabiatta aramak adlı kitabı çıktı.
​Şifayı tabiatta aramak

Kitap yazarın 4. Kitabı olup uluslarası yazılmış ayrıca 4 ayrı chapter’i bulunmakta.

Hastalıkların temelinde stres olduğu stresi bertaraf ederek doğa ile başbaşa kalarak Tarım ürünlerini geliştirerekve tabi ki yaşamı doğallaştırarak başarmak mümkün.

Kitap’ın İzmir kitap fuarı ve Ankara’da yine gençlerin sıklıkla geldiği bir sağlıklı yaşam merkezi önünde yapmış olduğu imza gününe katıldı. İmza gününe çok sayıda kadın ve gençler ile basın ve yayın kuruluş temsilcileri de katıldı. Genelde milli yerli üretimi ve hayatı kolaylaştırarak yaşamanın önemine değinen Karabulut kitabında:Şifa Arayışının Çok Kısa Bir Tarihi, Ölümlü İnsanın Ölümsüzlük Arayışı, Âb-I Hayat’ın Peşinde, Tıbbın Eğrisi Doğrusu, Doğaya Dönüş, Allah’ın Eczanesi bölümlerinden oluşuyor.

WhatsApp Image 2023-11-18 at 13.15.00

Şöyleki: Tıp bilimi, uzun süre geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarını gözardı etmiş ve “alternatif tıp” adıyla etkileri abartılan ya da “kocakarı tıbbı” denilmek suretiyle belki biraz da karikatürize edilen bu alan rasyonel düşüncenin dışında bir yerlere konumlandırılmıştı. Her iki durumda da bilimsel bir çerçeve içerisine dâhil edilmeyen söz konusu uygulamaların başarıları rastlantısallaştırılmış. Geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarının büsbütün “irrasyonel” oldukları düşüncesini besleyen söz konusu fay hattı, geleneksel yaklaşım ve kavrayışların ihtiva ettiği faydaları da doğal olarak görmüyor, şüphesiz oluşan algıdan dolayı bu faydalar üzerinde çalışmayı da gereksiz buluyordu. Oysa herhangi bir alanda uzun asırlardan süzülüp gelen insanlık tecrübesinin mutlaka bir anlamı olmalıydı ve bu anlamın keşfi için artık neredeyse ideolojik bir şablona dönüşen “sözde bilimci” bakış açısından sıyrılmak gerekiyordu. Özellikle nispeten nesnel denebilecek birtakım bilimsel manevraların oluşumunu temin ederek tıp alanında “doğru” ile “yanlışın” ayırt edilebilmesi noktasında önemli aşamaların kat edilmesi sonucunu üreten teknolojik gelişmeler ile bahse konu olan gerekliliğin dikkat çekici bir düzeyde sağlandığını ifade edebiliriz.

Teknolojik açıdan bugün geldiğimiz noktada, modern tıp bilimi yalnızca modern tedavi yöntemleri ile ilgilenmekle kalmıyor, aynı zamanda geleneksel ve tamamlayıcı uygulamaların içerisinde bulunan anlamı da keşfedebileceği araştırmalar yapıyor. Biyoteknolojinin kaydettiği gelişme, biyokimya ve gen araştırmaları, geniş ve teknolojik laboratuvar imkânları, söz konusu çalışmalara ayrılan astronomik nitelikli bütçeler ile bitkibilimin ulaştığı seviye, geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarının dayandığı bitkilerin her geçen gün giderek çok daha ayrıntılı bir şekilde araştırılmasına, buna bağlı olarak tıp ve eczacılık alanında sağlayacakları yararların daha doğru bir biçimde anlaşılabilmesine imkân tanıyor. Nitekim son yıllarda önem kazanarak adeta bilimsel bir disiplin haline gelen GETAT’ın (Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp) gösterdiği gelişme de bu durum ile ilgilidir. GETAT konusunda Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Sayın emine Erdoğan’ın bu konuda vermiş olduğu destek takdire şayan olup, İngiltere’ye, İtalya’ya veya Almanya’ya gittiğimiz de veya Dünyanın neresine giderseniz gidin gördüğüm örneklerde Devlet başkan ve eşlerinin verdiği desteklerle çok daha başarılı buluşlar yapmayı biliminsanlarını motive ettiğini göstermekte…

Kitapta değişik sağlığa faydalı meyvelerin Uzak doğudan ülkemize kadar ulaşan endemik bitkileri konu alan yazılardan oluşmakta; Avokado: Yeni Dünya’nın Eski Meyvesi, “Ayva Çiçek Açmış, Yaz Mı Gelecek?”, Antep fıstığının cücesi Balkabağı: Yeni Dünya’dan Osmanlı Mutfağına Böğürtlen: Bir Yaz Mucizesi, Cennet Hurması: Zeus’un Meyvesi, Nar: Cennetten Gelen Meyve, Cennet suyundan bir damla, Çay: Geç Tanıdık, Ama Çok Sevdik, Çinliler dut külünden ölümsüzlük hapı yapardı, Doğal olanı doğadan tüketmek: Şeker, “Dünya Büyük Bir Ceviz Ağacıdır…”, Gül veremeyen gülüversin, Ölümsüzlük İçin Elma Yiyin, Her Gün Bir Avuç Fındık, Hibiskus: Şifalı Afrikalı, Hurma: Ayağı Cennette, Başı Cehennemde, İncir: Filozofların Dostu, “İreyhan Evlek Evlek…”, “Kara Erik Çağala, Ye Ki Yaran Sağala…”, Kayısı Çekirdeğindeki Mucize, Kızılcık: Kör Kâhinin Asası, Kurban, Allah'a yaklaştırandır, Nane: Aşkın ve Sadakatin Şifalı Sembolü, Salep: Padişah Macunu

Şeftalinin tarihi insandan daha eski, Tahin Pekmez: Sağlıklı Birliktelik, Tarçın: Kanatlı Yılanlar Tarafından Korunan Baharat, Yulaf Deyip Geçmeyin, Zencefil: Bir Kilosu Bir Koyun, Zerdeçal: 4000 Yıllık Şifa Kaynağı, Zeytin: Kur’ân’da Üzerine Yemin Edilen Meyve, Shakespeare’in Sihirli Meyvesi: Çilek, Günahkârların İçeceği: Kahve, 70 derde deva bitki: Semizotu, Harika Meyve: Yabanmersini, Firavunun mezarındaki bitki: Sarımsak, Aşk acısının sembolü: Gilaburu, Lidya elması: Kestane konularını hikayeleştirerek anltamış. Aynı zamanda Lokman hekimden Gılgamışa ve günümüze kadar Tıbbi-Nebevi konularına da değinen Karabulut Sağlıklı yaşamın sırlarını anlatmakta.