Kültür Sanat Kaynak: Okan SARIKAYA 18.04.2024 03:00 Güncelleme: 19.04.2024 15:32

Mipcom 2025'ten itibaren İstanbul'da

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, uluslararası dizi sektörünü bir araya getiren dünyanın en önemli içerik fuarı MipCom'un 2025'te lansman, 2026'dan itibaren de kalıcı olarak İstanbul'da yapılacağını, sonuçlandırmak için yoğun çalışma içinde olduklarını açıkladı.
Mipcom 2025'ten itibaren İstanbul'da

Kültür ve Turizm Bakanlığının hayata geçirdiği, ‘Türkiye Kültür Yolu Festivalinin’ bu yılki ilk durağı olan, Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı için bir grup gazeteci hafta sonu Adana'daydık. 

Türkiye'nin en kapsamlı festivalinin açılışı öncesi, Adana Müze Kompleksinde bir araya geldiğimiz Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, hem Kültür Yolu Festivali hem de gündeme dair merak edilenleri anlattı, sorularımızı cevapladı.

 ‘Uluslararası deyince uluslararası olmuyor’

“Hedefimiz; Kültür Yolu Festivallerinin uluslararası kimliğini artırmak, sadece Türkiye'ye özel bir festival olmaktan çıkarıp, uluslararası kimliğini daha fazla kuvvetlendirdiğimiz bir Kültür Yolu Projesini hayata geçirmek.

Başına uluslararası yazarak da olmuyor bu iş biliyorsunuz, herkes kolaya kaçıyor. 'Uluslararası deyince uluslararası oldu' diyor. Hayır öyle değil bu iş.

Sizin, uluslararası, reytingi yüksek, kabul görmüş sanatçı ve kültür kurumlarını ülkemize getirebiliyor olmanız lazım.”

‘Genel müdürlük tahsis ettik’

“Bir genel müdürlüğümüzü Kültür Yolu Festivallerine tahsis ettik. Araştırma- Geliştirme Genel Müdürlüğümüzün asli işini Kültür Yolu Festivali olarak belirledik. Oradaki kadronun uzmanlaşmasını da sağlıyoruz. Niye bunu yaptık? Her sene festivalin yapıldığı il sayısı artıyor. Çok ciddi bir çalışma. Bu seneki etkinliklerde 600'den fazla noktada, 40 bin sanatçı performansı göreceğiz.

Burada temel felsefelerden bir tanesi, kültür ve sanata vatandaşların kolay, rahat ve yoğun erişimini sağlamak. Herkese hitap eden bir festival tasarladık. Pop müzikten rock müziğe konser, geleneksel sanatlardan çağdaş sanata sergiler sanatseverlerin ilgisine sunulacak.”

‘Turizmde çok iddialı hedeflerimiz var’

“Her şeyi turizmle birleştiriyoruz, bakanlık olarak. Bunu özellikle yapıyoruz. Çok önemli bir turizm ülkesiyiz. Çok iddialı hedeflerimiz var. Turizmden gelir elde ediyoruz. Elde ettiğimiz bu gelirlerle kültür ve sanatı destekliyoruz, fonluyoruz. Tanıtımda yaptığı pozitif etki ile kültür sanatla, nitelikli turisti çekme şansınız da var. Gelirlerimizi artırıyoruz. Artırdığımız gelirden kültür sanata daha fazla pay aktarıyoruz. Güzel bir ekonomiyi, ekosistemi de kendi içinde oluşturmuş oluyoruz.”

‘Formula 1, 2026'dan itibaren İstanbul'da’

“Uluslararası programlar çok önemli. Formula 1'i getiriyoruz mesela şimdi. En son Formula 1'i ihale ettik ve 2026'dan itibaren Türkiye'de yapılmasını şart koştuk. Formula 1 sahanız var. Okyanusu geçmişsiniz derede boğuluyorsunuz. Vakıflar Genel Müdürlüğü portföyünde bulunan İstanbul Formula 1 Sahası ile ilgili sözleşmeyi yenilerken '2026 itibarıyla Formula 1'i İstanbul'a getirme' şartı koyduk. Alman firma taahhüt etti. Formula 1, 2026'dan itibaren İstanbul'da.”

‘Anadolu çok önemli bir mozaik’

“Kültür ve sanatı, turizm açısından çok önemli bir tanıtım, cazibe noktası olarak görüyoruz. Ülke olarak kültür ve sanatımızla rakiplerimizden ayrışıyoruz. Sonuçta herkesin doğası var. Biz kültür konusunda çok avantajlıyız. Anadolu çok önemli bir mozaik. Çok farklı kültürleri, çok farklı dönemlerdeki kültürleri içinde barındıran, kendisine miras kalmış bir zenginliği var. Bu zenginliği biz turizmde de kullanacağız. Elde ettiğimiz gelirleri de bunları geliştirmek için kullanmaya devam edeceğiz.”

‘Turizm master planı olmazsa olmazımız’

“Bakanlık olarak şehirlerimizin yerel yöneticilerinden turizm master planları yapmalarını istiyoruz. Turizm master planında şehrin bütün potansiyelleri belirleniyor. 5-10 yıllık, hatta 50 yıllık programlar dahilinde nereler öncelikli geliştirilecek ona karar veriliyor. Turizm master planı yaptığınız zaman cazibe noktalarının altyapılarını oluşturmanız lazım. Bir turizm şehri olmak için master plan olmazsa olmazımız.

Esnafa da, STK'lara da söylüyorum, vatandaşlara da belediye başkanlarınızdan ısrarla master planı sorun, isteyin.

Turizmde yol almak istiyorsanız bunun alt yapısı bu. Bu oluşturulduktan sonra çok hızlı yol alınır. Akademik bir çalışma bu. Mutlaka bir üniversite ile beraber yapılması gerekiyor. Biz üniversite de öneriyoruz. Ama şehir istediği üniversite ile çalışabilir biz şart koşmuyoruz."

Kreatif endüstri

“Kültür Yolu Festivallerinin kapsamlarına bakarsanız, kreatif sanatlara çok fazla yer verildiğini göreceksiniz. Her geçen yıl payını artırıyoruz, kreatif sanatların. Zaten yeni yüzyılda hızlı bir yere gelmek istiyorsanız bunun aslında başlangıç noktası kreatif. Kreatifte ön plana gelen, teknolojide ön plana gelen zaten diğerlerinde sıyrılıp birinciliğe doğru koşan ülke olacak. Bu savunma teknolojilerinde de böyle, normal endüstride de böyle, kültür-sanatta da öyle.”

Türkiye’nin sinemada uluslararası hedefleri

“Türkiye ABD'den sonra en fazla dizi ihraç eden ülke oldu. Genel Müdürlüğümüze de çok başarılı bir ismi, Birol Güven'i atadık. Bizim bu noktada öncelikli hedefimiz, dizilerden başladığım için söylüyorum, üretimin merkezi olduğumuz gibi pazarlamanın da merkezi olmak.

Fransa'nın Cannes şehrinde düzenlenen ve farklı formatların tanıtımlarının yapıldığı televizyon endüstrisine yönelik dünyanın en prestijli fuarlarından MIPCOM'u 2026'da Türkiye'ye getirmek için çok yoğun bir çalışma yürütüyoruz. İnşallah onu birkaç ay içinde sonuçlandıracağız. 2025'te lansman çalışması olacak. 2026'dan itibaren İstanbul'da olacak ve böylelikle bu sahadaki pazar gelirimizi artıracağız.

Sinema kanununda bazı değişiklikler yapıldı. Senaryolarında ülkenin tanıtımına yer verilen projeleri destekliyoruz. Uluslararası alanda çekimleri Türkiye'de yapılan filmlere de destek oluyoruz. Her sene film destek bütçelerimizi artırıyoruz, bundan sonra da artarak devam edecek.”


"Matraki: Bir Osmanlı Yıldızı" sergisi

"Nasuh bin Karagöz bin Abdullah el Bosnavi" yani "Matrakçı Nasuh."

Yaptığı çalışmalar, bıraktığı eserler ile bir dönemin aydınlanmasını ve anlaşılmasını sağlayan Nasuh, Kültür Yolu Festivali kapsamında, "Matraki: Bir Osmanlı Yıldızı" adlı sergi ile Adana Müze Kompleksi Kent Müzesinde sanatseverlerle buluştu.

 BAKAN8

İstanbul Kültürlerarası Sanat Diyalogları Derneği tarafından projelendirilen sergide, 16. yüzyılda yaşamış minyatür sanatçısı, hattat ve matematikçi Matrakçı Nasuh'un, Kanuni Sultan Süleyman'ın Irakeyn Seferi'ni ele aldığı "Beyan-ı Menazil-i Sefer-i Irakeyn-i Sultan Süleyman Han" eserindeki menzil rotası, farklı disiplinlerdeki sanatçılar tarafından çalışılmış.

Sergi, Irakeyn Seferi ile Kültür Yolları Festivallerinin örtüşen rotalarında Adana'dan başlayarak, Van, Erzurum, Konya, İstanbul ve Diyarbakır'a da taşınacak.

 Serginin küratörlüğünü üstlenen Beste Gürsu, eserlerin ilk defa bu festivalde ziyaretçilerin beğenisine sunulduğunu söyledi.

 BAKAN4

Gürsu, projeye Türkiye Kültür Yolu Festivali için özel olarak çalışıldığını belirterek, 16. yüzyılda yaşamış Matrakçı Nasuh'un Türklerin Da Vinci'si olarak da bilindiğini ifade etti.

Matrakçı Nasuh'un, Irakeyn Seferi kapsamında Adana'yı da resmettiğine işaret eden Gürsu, şunları kaydetti:

"Eserler; çağdaş sanat, klasik Türk sanatları, dijital sanat, yapay zeka ve son olarak da ilk defa gösterimi yapılacak bir belgeselden oluşuyor sanatseverleri, bekliyoruz. Çünkü çok nadide, gerçekleştirilmesi uzun zaman almış güzel bir proje."

Dijital İstanbul minyatürü de görülebilecek

Sergide Deniz Erdoğan, Göksu Gül, Özgür Dönmez, Beyza Umurca, Şehnaz Bicer ve Zehra Akdeniz tarafından yorumlanan Matrakçı Nasuh'un şehir resimleri ve dijital İstanbul minyatürü de yer alıyor.

 BAKAN3

Projede ayrıca Osmanlı tarihçilerinin anlatımları ile Matrakçı Nasuh ve Osmanlı'nın 16. yüzyılına ışık tutan "Matraki bir Osmanlı Yıldızı" belgesel filmi izlenebiliyor. 

 

Uzaya gönderilen ilk Atatürk fotoğrafı da Adana'da

Uzaya gönderilen ilk Atatürk fotoğrafı ve Nitelikli Fikri Tapu (NFT) çalışması da Adana’da sanatseverlerle buluştu.

BAKAN5

Adana Müze Kompleksi Arkeoloji Müzesi Geçici Sergi Salonunda yer alan sergilemede, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yıldönümünde 38 bin metre yüksekliğe gönderilen "gökyüzüne bakan Atatürk" fotoğrafı ve bitki tohumları yer alıyor.


"Osmanlı'dan Cumhuriyete Takılar" sergisi

"Osmanlı'dan Cumhuriyete Takılar" sergisi de Portakal Çiçeği Karnavalı'nda sanatseverlerle buluştu.

 BAKAN7

Osmanlı dönemi takı sanatının, farklı toplumların estetik anlayışını birleştirerek biçimlendirmesine dikkatin çekildiği sergide, çok renkliliğin hâkim olduğu eserler yer alıyor.

Zümrüt, yakut, safir, firuze ve elmas gibi değerli taşların olduğu eserlerde, renkli taş kakma, ajur, kazıma yaldızlama gibi teknikler bir arada kullanılıyor. Bitkisel geometrik desenlerle, hilal gibi çeşitli sembollerin tercih edildiği takılar da sergilenenler arasında bulunuyor.

Osmanlı padişahları tarafından da desteklenen takı sanatıyla yapılmış, sultanların asırlarca değişmeyen takıları arasında yerini koruyan sorguç ve kemerler de sergide dikkati çekiyor.

Yarın: Sinema, spor, edebiyat, giyim kuşam…