Nefret suçları ve ayrımcılıkla ilgilenen mahkemenin hakimi Miguel Ángel Aguilar, nefret suçu şüphesi olan durumlarda platformların kullanıcıların gerçek kimliklerini açıklamasını zorunlu kılmak istiyor, böylece yasalar dijital kısıtlama emirleri uygulayabilecek.
Bu hamle geçtiğimiz Pazar günü İspanya'nın orta kesimindeki Toledo yakınlarındaki bir köyde bir çocuğun öldürülmesinin ardından geldi. Çocuk arkadaşlarıyla futbol oynarken yüzünü atkıyla gizlemiş bir adam sahaya koşmuş ve çocuğu defalarca bıçaklamıştı.
Geçtiğimiz ay İngiltere'nin kuzeyindeki Southport'ta üç genç kızın öldürülmesini takip eden dezenformasyonun bir yankısı olarak, sosyal medyada saldırıyı göçmenlikle ve özellikle de menas olarak adlandırılan, çoğunluğu Kuzey Afrika'dan gelen refakatsiz çocuklarla ilişkilendiren yanlış paylaşımlar hemen ortaya çıktı.
Polis konuyla ilgili olarak 20 yaşında bir İspanyol erkeği gözaltına aldı. Bu kişinin köydeki babasını ziyaret ettiği ve ruh sağlığı sorunları olduğu düşünülüyor.
Aguilar Çarşamba günü bir televizyon röportajında nefret söylemi üretenlerin belirlenmesi ve yargının talep etmesi halinde sosyal medya platformlarının bu kişilerin gerçek kimliklerini açıklamaya zorlanması gerektiğini söyledi.
Aguilar “Sosyal medya aracılığıyla bir damgalama iklimi yaratmak sokakta şiddet eylemlerine dönüşebilir. Sosyal medyada bir suç işlendiğinde kaynağını tespit edebilmeliyiz.
Kimliklerinin tespit edilebileceğini bilen ve özellikle de yargının kim olduklarını bilmek istediği insanların sosyal medyada nasıl davrandıklarını görmek ilginç olacaktır” dedi.
