
Kayıp Sayılan “Gelibolu Hatıraları” Gün Işığına Çıktı
18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 109. yıldönümünde tarihin tozlu raflarından çıkan bir eser, milletimizin şanlı mücadelesine bir kez daha ışık tuttu. 1920 yılında Londra’da yayımlanan ve uzun yıllar kayıp olarak bilinen “Gelibolu Hatıraları” adlı eser, Çanakkale’de ağır bir yenilgiye uğrayan İngiliz komutan Sir Ian Hamilton’ın savaş sonrası kaleme aldığı itirafları içeriyor.

Eseri Ortaya Çıkaran İsim: İzmitli Sahaf Şerafettin Ergül
Bu kıymetli eseri gün yüzüne çıkaran kişi ise yaklaşık 30 yıldır İzmit’te sahaflık yapan Şerafettin Ergül. Kitabın raflar arasında tesadüfen bulunduğunu belirten Ergül, bu tarihi mirasın Türk milletine çok şey anlattığını vurguladı. Ergül, “Bu kitap sadece bir hatırat değil, aynı zamanda tarihsel bir belgedir” dedi.

İngiliz Komutanın İtirafları: “Kazanana Soru Sorulmaz”
Hamilton, hatıralarında Türk askerinin sarsılmaz iradesi ve kahramanca direnişi karşısındaki çaresizliğini açıkça ortaya koyuyor. Kitabın ön sözünde şu çarpıcı ifadeler yer alıyor:
“Kazanana soru sorulmaz. Kaybeden ise her şeyin hesabını vermek zorundadır.”

Savaş Günlüğünden Tarihi Satırlar: “Bir Gün Yargılanacak Olursam…”
Hamilton, günlüğü bırakma nedenini ise şu dramatik cümleyle açıklıyor:
“Tanrı yaptığımız kötülükleri onaylayacak mı bilmiyorum ama bir gün yargılanacak olursam diye bu günlükleri bırakıyorum.”
Bu satırlar, yalnızca bir komutanın pişmanlığı değil, Türk milletinin imanla kazandığı destanın uluslararası alandaki açık bir kabulüdür.

Türk Askerinin Azmi İngiliz Komutanı Hayrete Düşürdü
Eserde yer alan şu sözler, Mehmetçiğin sarsılmaz kararlılığını tüm dünyaya ilan ediyor:
“Tüm Gelibolu’yu 2,5 cm kalınlığında metal ile kaplayacak kadar mermi kullandık yine de kazanamadık. Türkler, artık karınca bile yaşayamaz dediğimiz yerlerden çıkarak üzerimize mermi yağdırıyordu.”
Bu ifadeler, Türkiye’nin vatan topraklarını savunmadaki kararlılığını bir kez daha gözler önüne seriyor.

Askeri Planlar, Haritalar ve Taktik Analizlerle Dolu
Gelibolu Hatıraları, yalnızca anıların değil, aynı zamanda savaşın taktiksel boyutlarının da anlatıldığı eşsiz bir kaynak. Kitapta yer alan detaylı haritalar, derinlik analizleri ve planlamalar, işgal kuvvetlerinin ne denli titiz çalıştığını ancak Türk askerinin iman gücüne karşı çaresiz kaldığını gösteriyor.

Sahaf Ergül’den Milli Bilinç Vurgusu: Kitaplar Canlı Varlıklardır
Eser hakkında değerlendirmede bulunan Ergül, kitabın gelecek nesillere aktarılmasının önemine dikkat çekti:
“Kitaplar canlı varlıklardır. Bu eser sadece geçmişi anlatmıyor, geleceğe dair ipuçları da veriyor. İşgalciler o gün için değil, yarın için de plan yapmışlar. Bizler de bu zihniyeti iyi anlamalı, tarihimizi doğru okumalıyız.”

Milli Şuur İçin Bir Rehber Niteliğinde
Ergül, bu tarz belgelerin çocuklara, gençlere ve gelecek nesillere doğru bir şekilde anlatılmasının milli bilincin güçlenmesinde hayati rol oynadığını ifade etti. Gelibolu Hatıraları, yalnızca bir yenilginin değil, Türk milletinin yazdığı eşsiz bir kahramanlık destanının belgesi olarak değerlendiriliyor.
Kaynak: Murathan Birinci