Türkiye'nin güçlü ekonomik temelleri ve istikrar ortamı sayesinde konut piyasasında hareketlilik dikkat çekici bir ivmeyle devam ediyor. Temmuz 2024 itibarıyla yatırımcı ve alıcılar “bekle-gör” pozisyonundan çıkarak fırsatları değerlendirme yönünde adım attı. Hakan Bucak, özellikle peşin alım gücüne sahip geniş bir kitlenin piyasada aktif olduğunu belirtti.
Ancak Bucak’a göre yeni yapılan projeler, kullanıcı beklentilerinden çok maliyet dengesine göre planlanıyor. "Yeni" ve "az" olduğu için yüksek fiyatlandırılan konutlar, arzın nitelik açısından da yetersiz kaldığını gösteriyor. İkinci elde ise gerçek değerinin çok üzerinde fiyatlar talep ediliyor.
Yıllık İhtiyaç 800 Bin, Gerçekleşen Üretim Geride
Türkiye’nin yıllık konut ihtiyacının 750-800 bin seviyesinde olduğunu ifade eden Bucak, 2023 yılında yaklaşık 758 bin daire için ruhsat verildiğini ancak bunun tamamının inşaata dönüşmediğini, yapı kullanım izin belgesi verilen daire sayısının ise sadece 586 bin olduğunu aktardı. Bu da, konut arzının ihtiyacın gerisinde kaldığını net biçimde ortaya koyuyor.
Yılın İkinci Yarısı İçin Beklenti Yüksek
Bucak, konut kredi faizlerinde olası bir indirimin, yılın ikinci yarısında piyasayı daha da hareketlendireceğini belirtti. Talebin daha da artacağı bu dönemde, üretim tarafında yaşanacak gecikmelerin arz sorununu derinleştireceğini vurguladı.
Yeni Projeler Umut Veriyor
Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği’nin yaptığı son beklenti anketine de değinen Bucak, “Üyelerin yüzde 81’i önümüzdeki altı ay içinde yeni bir projeye başlayacağını bildiriyor. Bu da hem sektöre hem ekonomiye güvenin bir yansımasıdır. Uygun finansman koşulları sağlanırsa üretici tarafı da cesaretlenecektir.” dedi.