İsrail’in işgali altındaki topraklarda tutulan Filistinli mahkumlara yönelik insanlık dışı uygulamalar yeni bir boyut kazandı. Filistin Esirler Medya Ofisi tarafından yapılan açıklamada, Gilboa ve Megiddo hapishanelerinde tutukluların bilinçli şekilde uyuz hastalığına maruz bırakıldığı bildirildi.
Açıklamada, “Açlık ve işkenceler yetmezmiş gibi, tutuklular şimdi de bedenlerini kemiren bir hastalıkla mücadele ediyor: Uyuz.” ifadelerine yer verildi. Uyuz hastalığının mahkumlar arasında kasıtlı tıbbi ihmal nedeniyle yaygınlaştığı vurgulandı.
Hijyenin sağlanmadığı, kıyafet ve deterjan sıkıntısının yaşandığı, tutukluların yalnızca haftada bir gün duş almasına izin verildiği koşullarda hastalığın hızla yayıldığı belirtildi. Kronik hastalığı bulunan birçok mahkumun durumunun ağırlaştığı, bazı esirlerin ise bu hastalık nedeniyle hayatını kaybettiği ifade edildi.
Filistin Kurtuluş Örgütü’ne (FKÖ) bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyeti de konuya ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. FKÖ’nün aktardığına göre, Gilboa cezaevindeki şartlar insanlık dışı ve trajik boyutlara ulaşmış durumda. Uyuz hastalığı, ağır vakalara rağmen diğer tutuklularla birlikte kalmaya zorlanan mahkumlar aracılığıyla yayılıyor.
Heyetin avukatı, ramazan ayında dahi esirlere sunulan yemeklerin yetersiz ve kalitesiz olduğunu, açık havaya çıkma sürelerinin yalnızca bir saatle sınırlandığını belirtti. Ayrıca 22 Mart 2023’te idari tutuklu olarak hapse atılan 35 yaşındaki Muhammed Salih Muhammed Hamdan’ın da sağlık dramı gözler önüne serildi.
Hamdan’ın her iki bacağına isabet eden kurşunlar çıkarılmış ancak sonrasında fizik tedavi uygulanmamış. Bu ihmal, sinir sisteminde ciddi tahribata yol açmış durumda. Ayrıca Hamdan’ın, beş yılda bir değiştirilmesi gereken kalp pilinin Haziran 2024’te değişmesi gerekirken halen değişmediği bildirildi.
İsrail’in bu tutumu, uluslararası insan hakları sözleşmelerine açıkça aykırı bir tabloyu gözler önüne sererken, dünya kamuoyu ise yaşanan bu insanlık suçlarına sessiz kalmaya devam ediyor.