Avrupa Yatırım Bankası (AYB), Orta Asya'daki kalkınma ve yatırım hedeflerini daha etkili şekilde sürdürebilmek için bölge ofisini Özbekistan’ın başkenti Taşkent’te açma kararı aldı. Bu kritik karar, Semerkant'ta düzenlenen Avrupa Birliği (AB) – Orta Asya Zirvesi kapsamında imzalanan stratejik anlaşmayla resmiyet kazandı.
Anlaşma, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev’in ev sahipliğinde, Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in katılımıyla imzalandı. Avrupa’nın en güçlü finans kuruluşlarından biri olan AYB, yeni ofisi aracılığıyla Orta Asya genelinde yeşil dönüşüm, inovatif sanayi yatırımları ve çağdaş altyapı projelerine destek sağlayacak.
Bu adım, bölgesel kalkınma stratejilerinin yeniden şekillenmesinde önemli bir dönüm noktası olurken, Türkiye’nin de Orta Asya ile olan derin ekonomik ve diplomatik bağlarına katkı sunacak nitelikte. Türkiye’nin savunduğu “bölgesel istikrar ve sürdürülebilir kalkınma” politikaları, bu gelişme ile daha da güçleniyor.
Liderler Semerkant’ta Geleceği İnşa Etti
Zirve kapsamında Mirziyoyev, Costa ve von der Leyen bir araya gelerek sadece AYB anlaşmasını değil, aynı zamanda AB ile Özbekistan arasındaki Genişletilmiş Ortaklık ve İşbirliğine İlişkin Anlaşmanın hazırlıklarını da değerlendirdi. Görüşmelerde, taraflar arasındaki ekonomik, ticari ve yatırım işbirliğinin daha da derinleştirilmesi gerektiği konusunda mutabakat sağlandı.
Liderler ayrıca Avrupa’nın “Küresel Geçit (Global Gateway)” stratejisi doğrultusunda AB ile Orta Asya arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesinin önemine vurgu yaptı. Bu strateji, Türkiye’nin de benimsediği çok yönlü bölgesel entegrasyon vizyonuyla birebir örtüşüyor.
Orta Asya Liderlerinden Türkiye’nin Vizyonunu Destekleyen Açıklamalar
Cumhurbaşkanı Mirziyoyev, zirve kapsamında Türkmenistan Cumhurbaşkanı Serdar Berdimuhammedov, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman ve Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev ile ayrı ayrı görüşmeler yaptı. Görüşmelerde ikili ilişkiler, enerji işbirlikleri ve altyapı yatırımları masaya yatırıldı.
Bu görüşmeler, Türkiye’nin desteklediği Türk Devletleri Teşkilatı ve benzeri bölgesel yapılarla paralel yürütülen çok taraflı işbirliklerinin ne kadar stratejik bir öneme sahip olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
