Güzellik 03.10.2018 23:25

"Plastik Cerrahi"De Dünya Markasiyiz, Bunu Korumak İçin Daha Çok Yatırım Ve Yasal İyileştirme İstiyoruz"

Türkiye, Plastik Cerrahi eğitiminin en iyi verildiği, en donanımlı hekimlerin yetiştiği ülkeler arasında.

Çok değil, 20 sene önce plastik cerrahi operasyonları için yurtdışına gidenlerin haberlerini okurken şimdi dünyanın dört bir yanından hastalar tedavi ya da estetik işlemler yaptırmak üzere ülkemize geliyor.

Büyük bir ekonomik değer yaratan bu sektör, ülkemizde daha fazla desteklenmeye ve hukuki iyileştirmeye ihtiyaç duyuyor.  Yasal boşluklar, merdivenaltı işletmeleri cesaretlendirirken; hastalar da bilgi eksikliği ve daha ekonomik olduğundan dolayı bu alanda uzman olmayan kişilere işlem yaptırıyor. Medyada karşımıza çıkan komplikasyonların önemli bölümü bu tür illegal çalışan işletmelerin hatasından kaynaklanıyor. Bu hatalar bir yandan hastaları korkutup işlemlerden uzak tutarken, sağlık turizmine zarar vererek ülkemiz için bin bir emekle oluşturulan “Kaliteli, güvenli sağlık hizmeti alınan ülke” imajını da zedeliyor.

Türk Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği (TPRECD) düzenlediği basın toplantısı ile BU bu alandaki başarıları, sorunları ve taleplerini dile getirdi. TPRECD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Akın Yücel; Türkiye’nin başarısının uluslararası araştırmalarla da tescillendiğini belirterek şu açıklamayı yaptı:

“Plastik cerrahide son 15 yılda geldiğimiz noktanın gurur verici olduğunu söyleyebiliriz.  

Araştırmalar da plastik -estetik cerrahi işlemler için dünyanın en çok tercih edilen ülkeler arasında olduğumuzu tescilliyor. ISAPS’in (The International Society of Plastic Surgery - Uluslararası Plastik Cerrahi Derneği) en son yayınlanan raporuna göre işlem sayısında dünyada sekizinci, Avrupa’da ikinci sıradayız. Avrupa’da birinci ve ikinci olduğumuz uygulamalar da var. Bu konuma 20 yıllık titiz çalışmalar, başarı örnekleri ve yüksek hizmet kalitesi ile geldik”.

Toplantıda söz alan TPRECD Bilimsel işler Sorumlusu Prof. Dr. Selahattin Özmen ise şu tespitte bulundu: “Merdivenaltı işlemlerde yükseliş ve hatalı uygulamalardaki artış yurtdışı basınında ülkemiz için olumsuz propaganda yapılmasına zemin hazırlıyor. Binlerce insanın çalıştığı büyük bir ekonomi olan güzellik sektörü, işlem yaptırmaktan çekinenler yüzünden yara alıyor. Bu ekonominin korunması ve geliştirilmesi için ruhsatsız, izinsiz ve uzmanlık alanı olmaksızın bu alanda çalışanları engelleyecek düzenlemelere ihtiyaç var”.

TPRECD Yönetim Kurulu üyelerinden Prof. Dr. Şükrü Yazar ise sektörden çürük elmalarının ayıklanmasının önemine dikkat çekerek yetkili makamlardan taleplerini dile getirdi: “İlgili makamlardan talebimiz, ülkemizin en değerli insan kaynaklarından olan Plastik Cerrahların çalışma alanlarının korunması, Plastik Cerrahi eğitimlerine daha fazla kaynak ayrılması ve koşulların iyileştirilmesidir. Branş ihlalleri ve merdivenaltı uygulamaların önüne geçmek için yasal yaptırımların artırılmasını bekliyoruz. Bu alana yapılacak yatırımlar; sağlık turizminde dünya markası konumumuzu sağlamlaştıracak ve pozisyonumuzu güçlendirecektir”.

Toplantıda Türkiye’nin Plastik-Estetik Cerrahi uygulamalardaki başarısı, dünyada en çok talep gören işlemlerin bilgileri de paylaşıldı.

ESTETİK UYGULAMALAR TÜM DÜNYADA HIZLA ARTIYOR

Estetik uygulamalara başvuranlar tüm dünyada hızla artıyor. ISAPS’ın en son yayınlanan çalışmasına göre 23 milyon 626 bin 909 estetik uygulamanın yaptırıldığı dünyada birinci sırayı ABD alırken; onu Brezilya takip ediyor. Ülkemiz ise 8. sırada.

Meme büyütme, dünyadaki en popüler cerrahi işlem. Tüm cerrahi işlemlerin yüzde 15,8'ini meme büyütme ameliyatı oluştururken, bunu %14 ile yağ aldırma (liposuction), %14 ile göz kapağı cerrahisi, %7,6 ile burun estetiği ameliyatı (rinoplasti) ve %7,4 ile karın germe ameliyatı (abdominoplasti) izliyor. Türkiye’de ise estetik operasyonların dağılımı biraz daha farklı. Cerrahi operasyonlarda burun estetiği öne çıkarken onu meme büyütme, liposuction, göz kapağı ve yüze yapılan yağ dolguları takip ediyor.

Cerrahi olmayan estetik işlemlerde ise botulinum toksin uygulamaları 1. sırada. Bunu hyalüronik asit dolgular, epilasyon, ameliyatsız cilt sıkılaştırma ve lazerle cilt yenileme işlemleri izliyor.

ESTETİK CERRAHİ ve TÜRKİYE RİNOPLASTİ VE LAZER EPİLASYON’DA AVRUPA BİRİNCİSİ, DOLGU’DA AVRUPA İKİNCİYİSİZ

Türkiye Rinoplasti’de (burun estetiği) 43 bin 140 işlemle Dünya altıncısı ve Avrupa birincisi.

Lazer epilasyonda da yine Avrupa’da en çok işlem yapılan ülkeyiz. Dünyada da beşinciyiz. Dünyada en çok lazer epilasyon işlemi Japonya’da yapılıyor. Avrupa’da ise birinci olan Türkiye’yi Yunanistan takip ediyor.

Türkiye, 119 bin 132 hyalüronik asit (sentetik dolgu) işlemiyle ABD, Brezilya, İtalya ve Japonya’nın ardından dünyada beşinci, Avrupa’da ikinci sırada.

AMELİYATSIZ YÜZ GENÇLEŞTİRMEDE AVRUPA BİRİNCİSİ

Türkiye ameliyatsız yüz gençleştirme alanında da iddialı. 21 bin 120 işlemle dünyada ABD, Japonya, Meksika ve Brezilya’nın ardından dördüncü sırada. Avrupa’da ise ilk sıradayız.

SAÇ EKİMİNDE AVRUPA BİRİNCİSİ

Birçok ülkeden kişinin saç transferi için Türkiye’yi tercih etmesi dünya raporunda da ortaya çıkıyor.  Türkiye 11 bin 328 işlemle dünyada üçüncü, Avrupa’da ise birinci sırada. Bu alanda dünya birinciliğini 36 bin 500 işlemle Hindistan elinde bulundururken, ikinci sıradaki ABD’de 11 bin 418 işlem yapılmış.