Abdullah AĞAR
HDP’li 3 il belediyesine İçişleri Bakanlığı tarafından kayyum atanmasını değerlendiren Güvenlik Stratejileri Uzmanı Abdullah Ağar, terör örgütünün siyaset adı altında yürüttüğü faaliyetlerle gelecekte büyük provokasyonların kaynağı haline geleceğine dikkat çekerek, devletin bu noktada müdahale etmesinin zaten zorunlu bir girişim halini aldığını vurguladı.
Devlet buna izin verirse acziyet içinde görülür
2015 yılında terör örgütü PKK’nın belediyeler üzerinden temin ettiği finans ve saldırı araçlarıyla bölgede sözde özyönetim adı altında saldırılara başladığını hatırlatan Ağar, şöyle devam etti:
“Devlet Suriye ile ilgili kritik bir süreci yürütürken içeride terör bileşenlerinin yeniden bir tehdit unsuru haline gelmesine göz yumamaz. Bu duruma göz yumulursa devlet acziyet içinde görülür. Kayyum atamalarıyla devlet terör örgütü bileşenlerine karşı gereken müdahaleyi yapmıştır ve içinden geçtiğimiz bu süreçte bu müdahale hayati derecede önemlidir.”
HDP’li belediyelerin terörü beslediğini herkes biliyor
HDP’li belediyelerin terör örgütüne finans ve insan kaynağı aktardığının herkes tarafından bilinen ve görülen bir konu olduğunu vurgulayan Ağar, şöyle devam etti:
“Devlet buna müdahale etmezse terör örgütü bunun propagandasını yaparak güç devşirmeye girişir ve nitekim geçmişte de öyle olmuştur. Devletin müdahale etmesi durumunda ise özgürlük ve insan hakları diyerek mağdur ayaklarına yatarlar. Nitekim seçimlerin sonrasında baktığımızda, önceki kayyum döneminde terör örgütü ile irtibatı olduğu gerekçesiyle iş akdi feshedilen 248 işçi ve memur bu dönem yeniden işe alındı. Bu terör iltisaklı 248 kişinin adeta ödüllendirilerek terfi ettirildi. Bunların bir kısmı daire başkanı, şube müdürü ve üst yönetimlerde görevlendirildi.”
Kayyum atamaları sınır dışında yapılacak operasyonlarla doğrudan ilişkili
Türkiye sınırları içinde gerçekleştirilen terörle mücadele operasyonlarında son derece iyi bir noktada bulunulduğuna işaret eden Ağar, “Sınırlarımız içinde iyi olmak yetmiyor. Türkiye olarak sınırların dışından yönelen terör tehditlerine karşı da adım atılması gerekiyor. Gerek Suriye gerekse de Irak’ta terörle mücadele edebilecek bir potansiyel yok. Bu durumda Türkiye bu sınırlardan kendisine yönelecek terör tehditlerini bertaraf edecek adımları atması ve operasyonları gerçekleştirmesi gerekiyor.” diye konuştu.