Dünyanın en büyük 17'nci ekonomisi olmakla haklı olarak övünüyoruz.
Dünyanın en büyük 17'nci ekonomisi olmakla haklı olarak övünüyoruz. İhracatta rekorları alt üst ediyoruz. Müteşebbis Türkler, dünyanın dört bir yanında önemli ve büyük işlere imza atıyorlar.
Fakat, henüz otomobil ve uçak üretemiyoruz. Hafta içinde yerli otomobili üretecek konsorsiyumun tanıtımı yapıldı. Türk malı otomobili gerçekleştireceğimize olan inancım tam.
Fakat, uçak konusunda ilk günlerdeki heyecan yerini beklemeye bırakınca ve de Gazeteci Güntay Şimşek yerli uçak projesinin kapandığını yazınca, bu iş için seçilen Amerikan SNC (Sierra Nevada Corporation) şirketinin ve Türk asıllı yöneticileri Eren ve Fatih Özmen Çifti'nin kim olduğunu ve neler yaptıklarını merak ettim. Sorularıma SNC şirketinin verdiği cevaplara bir bakalım derim.
Özmen Ailesi'nin kısa hayat hikayesi ve ayrı ayrı mesleki geçmişleri nasıldır?
1980’lerin başında, Eren ve Fatih Özmen yüksek lisanslarını yapmak üzere ayrı zamanlarda Amerika’ya geldiler. Amerika’ya geldiklerinde İngilizceleri sınırlıydı ve çok az finansal destekleri vardı. Amerika’da hem öğrenimlerine devam ettiler hem de çalıştılar.
Fatih Özmen mühendislik alanında, Eren Özmen ise işletme alanında Nevada Eyalet Üniversitesi’nde yüksek lisans eğitimi aldı. Yüksek lisanslarını tamamladıktan sonra, Fatih ve Eren Özmen Nevada’da SNC olarak bilinen Sierra Nevada Corporation’da çalışmaya başladılar. O dönemde SNC, sadece 20 kişilik küçük bir mühendislik firmasıydı. 1994’te, Fatih ve Eren Özmen, SNC’yi satın alma şansı yakaladılar. Aldıkları bu küçük firmanın şimdi, 19 eyalette 34 ofisin yanı sıra İngiltere, Almanya ve Türkiye’de de ofisleri var.
SNC Şirketinin kuruluşu, bugüne kadar yaptıkları ve ortaklıkları nelerdir?
Genel merkezi Nevada’da bulunan SNC özel sermayeli bir ileri teknoloji şirketi. Uzay, havacılık, elektronik ve sistem entegrasyonu alanlarında müşteri odaklı, yenilikçi çözümler sunan SNC, “Uzay Alanında Dünyanın En Yenilikçi 10 Şirketi” ve Amerika’nın en hızlı büyüyen şirketleri arasında yer almasının yanı sıra ABD’de Sahibi Kadın Olan En Başarılı Federal Hükümet Yüklenicisi unvanına layık görüldü.
SNC’nin zengin teknolojileri teletıp, seyrüsefer ve rehberlik sistemleri, tehlike algılama ve güvenlik, ticari havacılık, bilimsel araştırma ve altyapı koruma gibi pek çok alanda kullanılıyor.
Yerli TRJet uçak projesine nasıl dahil oldular?
TRJet, 2015 yılında Savunma Sanayi İcra Komitesi (SSİK) kararının ardından Türkiye’nin bölgesel uçağını üretmek üzere kuruldu.
TRJet, iki saygın havacılık şirketi SNC ve 328 Support Services GmbH'den (328) aldığı güce dayanarak, modern ve son sanayi Alman uçak mühendisliği ile sektördeki en yeni modifikasyon standartlarını bir araya getiriyor.
TRJet’in asıl amacı Türk mühendisler ile sıfırdan geliştirilecek bir Türk uçağı tasarlamak. Sertifikalı Dornier 328 uçağı, bu amaca ulaşmada en iyi araç olma niteliği taşıyor.
Dornier'ın satın alınması nasıl oldu?
Fatih ve Eren Özmen, 100 milyon dolarlık bir yatırım ile Şubat 2015’te SNC Almanya ve İngiltere merkezli 328 Support Services GmbH (328) şirketini satın aldı. Satışa Dornier 328 uçakların tüm tip sertifikaları, fikri mülkiyet hakları ve halen uçmakta olan 200 adet 328 uçağın operasyon ve bakımı dahil.
Süreç nasıl işliyor, hangi aşamadalar, nihai nokta nedir ve ne zaman gerçekleşir?
Bölgesel Uçak Projesi’nin lansmanı Mayıs 2015’te yapıldı. Ardından, TRJet, Savunma Sanayi Müsteşarlığı ile maliyet ve yerlilik oranları dahil tüm proje şartları ve koşulları üzerinde anlaştı. Projenin başlaması ile ilgili olarak resmi süreçlerin tamamlanması bekleniyor.
Son soruma verilen cevap, doğrusu beni hiç tatmin etmedi dersem haksızlık etmiş olmam. Başta Sayın Cumhurbaşkanı olmak üzere, tüm devlet yöneticilerinin ve kamuoyunun büyük bir hevesle ortaya çıkmasını beklediği yerli uçakla ilgili bariz bir gelişme olmadığı ortaya çıkmıştır.
Burada, ya seçilen SNC şirketi ve Dornier markası doğru bir seçim değildir, ya da gerçekten bu işi yapabilecek maddi ve teknik güce sahip değiliz.
Kulakları çınlasın, kürsüde belki çok iyi ders verebilen, fakat devlet yönetiminde çok da başarılı olamayan eski başbakan Ahmet Davutoğlu'nun döneminde duvarlara asılan "Yerli uçağımızı da yaptık" sözleri mizah malzemesi olmaktan öteye gidememiştir.
Nasıl, ne şekilde ve kiminle üreteceğini iyi bilmeden, nerede nasıl kullanılacağının araştırmasını yapmadan ve de en önemlisi kime, ne kadar satabileceğinin hesabını kitabını yapılmadan bu ile soyunmak yanlıştır.
Hür-Kuş eğitim uçağı, Anka helikopteri, insansız hava aracı ve Altay tankını da yaptıktan sonra, yerli otomobili yapacak "Babayiğitler"i Sayın Erdoğan açıklandı.
Şimdi, yerli uçağı SNC mi, yoksa hangi başka babayiğitlerin yapacağını duymak istiyoruz. Umudumuzu yitirmek istemiyor ve bu konuda gerçekçi atılımların hayata geçirilmesini bekliyoruz.
İyi uçuşlar Türkiye'm...