YENİ HARBİYELİ'LER ALDANMAYACAKLAR.

Musa ALİOĞLU 11 Eyl 2016

Musa ALİOĞLU
Tüm Yazıları
Gazeteciliğin en güzel dönemlerinden birinin yaşandığı 1990 öncesi yılların Bab-ı Ali'sindeyiz

Gazeteciliğin en güzel dönemlerinden birinin yaşandığı 1990 öncesi yılların Bab-ı Ali'sindeyiz. Ahmet Emin Yalman'ın Vatan Gazetesi'nin eski binasında, Hürriyet Gurubu, Gazete Gazetesi'ni çıkarıyor. Bir gün gazetenin Genel Yayın Müdürü rahmetli Orhan Olcay beni çağırır ve der ki:
"Erol Simavi Bey'in bir ricası var. Arkadaşı Mithat Perin (Yeni İstanbul Gazetesi sahibi ve Demokrat Parti Milletvekili) Adnan Menderes'in asılmasıyla ilgili bir kitap yazacak. Siyasete meraklı ve ağzı laf yapan bir arkadaşın kendisine röportajlarda yardımcı olmasını istiyor. Ben seni önerdim." Orhan Bey, böyle deyince o gün aynı binada odası olan Mithat Bey'le tanıştım ve işe başladım. Turgut Sunalp, Faruk Güventürk, Emin Aytekin gibi eski subaylarla ve eski DP'li bakan ve milletvekilleriyle bir dizi röportajlar yaptım. Bu röportajlarım Mithat Perin'in "Menderes'i kim astırdı?" adlı kitabında yayınlandı. O görüşmeler sırasında aklımda kalan bir sözü, daha doğrusu bir sloganı, askerlerle ilgili her haberde hatırlarım. Talat Aydemir ve arkadaşlarıyla, darbe girişiminde birlikte hareket eden 1459 Harp Okulu öğrencisi birbirlerini tanımak için "Harbiyeli aldanmaz" sözünü kullanırmış. Aydemir, Harbiye'nin bahçesinde olmasını
istediği mezar taşına da bu sözlerin yazılmasını istemiş.

Ama bu gerçekleşmemiş, darbe girişimi onun asılmasıyla son bulmuştu. İsmet İnönü'nün "Aydemir, Harbiyelileri aldatıyor" sözüne karşılık olarak böyle bir sözü şiar edindiklerini yazar tarih kitapları. İnönü'nün dediği doğruydu ve Harbiyeli’ler gerçekten aldatılmıştı. Tarih, ne yazık ki bir kez daha tekerrür etti ve 15 Temmuz Darbe Girişimi'nde Harbiyeliler bir kez daha aldatıldı.
Biz ekranlarda gözümüzle gördük. Sokaklara çıkıp direnen canlar, aldatılanların ve onların hain komutanlarının kurşunlarıyla  ya gazi ya da şehit oldular. Talat Aydemir ve Fethi Gürcanlar'ın yerini bu kez başkaları almıştı. Genç öğrenciler, anlamını bile çok iyi bilmedikleri darbe sözüyle
kandırılmışlar, aldatılmışlardı. Tüm bunları anlatmama, bir gazetede, mavi gökyüzünü andıran zemin rengiyle yayınlanan ilan sebep oldu.

Bir yanda Türk Bayrağı, diğer yanda kartallı arma ve savaş uçağının yer aldığı metin şöyle diyor.: "Milletine hizmete adanmış, çağıyla yarışmaya hazır üniversiteli gençler. Göklerde sizi bekleyen yerinizi almaya hazır mısınız? Hava Harp Okulu sizi bekliyor"

Yaşadığımız bu kanlı badireden sonra halkına ihanet eden 265 hain pilotun orduyla ilişkisi kesildiği için, doğal olarak bir boşluk meydana geldi. Hava Kuvvetleri Komutanlığı, elbette kılı kırk yaran
bir araştırmadan geçireceği, pırıl  pırıl aday öğrencilere  "Gelin bize katılın, gelin 
siz de Harbiyeli olun"
diyor. Doğrusu bu ilan bana çok şey hatırlattı. Torpille girdikleri bu gibi
okullarda, vatan sevgisi yerine vatan hainliği öğrenen ve bunu hayata geçirmeye kalkan bir avuç darbeciyi gördükten sonra, yeni geleceklere ön yargısız ve şefkatle davranacak komutanlar olsun istiyorum. İstiyorum ki, Genç Harbiyeli bir daha aldanmasın. Genç Harbiyeli'leri  kimse aldatmasın. Hiç kimse "Harbiyeli rahatsız" gibi kışkırtıcı başlıklar atmasın. Analar, babalar rızkından keserek okuttuğu çocuklarının ardından "Benim oğlum darbeci olmuş, vatan haini olmuş" demesin. Biliyoruz ki, Hava Kuvvetleri'mizin 105 yıllık geçmişinde, Birinci Dünya Savaşı ve Kıbrıs Barış Harekatı'ndan sonra fiili savaş hali yoktu. Vatanımızı bölmeye niyetli terör örgütünün başımıza musallat olmasından sonra, uçaklarımız ve pilotlarımız yıllardır fiilen savaşır
hale gelmiştir. Son dönemlerde,  Suriye topraklarından ülkemize yönelen saldırılar yine kahraman pilotlarımızın kullandığı uçaklarıyla bertaraf edilmiştir. Askeri pilotluğun özendirici olması açısından bir dönem çok popüler olan "Top Gun" filmi örnek verilirdi. Tom Cruise'un canlandırdığı bir
pilota özenenler bu mesleği seçip, vatan savunmasına büyük katkılarda bulunmuşlardır. Onlarla hep gurur duyuyoruz. Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın çağrısına olumlu bakıp başvuranları
geleceğin  generalleri, komutanları  olarak görüyoruz. Temennim o dur ki, bu yeni nesil Harbiyeliler, 15 Temmuz'u görüp yaşayanlar olarak asla aldanmayacaklardır. Bu ülkenin yarınını gözümüz kapalı emanet edeceğimiz bu gençlerin bizi de aldatmamasını diliyoruz. Son söz olarak diyorum ki, Harbiyeli hiç bir zaman aldanmaz ve düşmanları hariç hiç bir millet ferdini aldatmaz.
Yarının ordusunu oluşturacak gençler gökyüzü ve kutsal vatan hizmeti sizi  bekliyor. İyi uçuşlar Türkiye'm.. NOT: Bayramınızı kutluyor, sağlık mutluluk ve başarılar diliyorum.