Bir gönül efendisinin dediği gibi günler gelip geçmeye kuşlar gibi uçmaya devam ediyor. Zaman hızla akıp gidiyor. Usta Şair Erdem Bayazıt aramızdan ayrılalı 11 sene olmuş.
Şimdilerde Ajans'ın Ortadoğu sorumluluğu görevini yürüten Turgut Alp Poyraz, gazeteciliğe Timetürk sitesinde Kemal Özer Ağabey'in yanında başlamış. Kemal Ağabey "Turgutlarla buluşup sohbet edelim" deyince memnuniyetle kabul ettim.
Millet olarak tenkitte cömert tebrikte cimriyiz. Olumsuzlukları büyüttüğümüz kadar olumlu güzel örnekleri büyütmüyor ya da görmüyoruz.
Samimi gayretlerle nitelikli çalışmalara imza atan Mirasımız Derneği'nin davetlisi olarak beş gün boyunca Kudüs'teydik.
Bu sene de gönlümüzün mahyalarına yazdığımız ışıklı "hoş geldin"lerle karşıladık Ramazan-ı Şerif'i. Makamlarına uygun okunan merhabalı ilahilerle sardık sarmaladık. Hasret dolu bir yürekle, heyecan taşan göğüslerle kucaklaştık yeniden.
Benim erguvanla ilk tanışmam, şimdilerde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcılığı görevinde bulunan ve İstanbul'da yaşama sanatını gençlere hakkıyla öğreten muhterem Haluk Dursun Hoca'mızın üniversite döneminde yaptığı Boğaz gezisindeki eşsiz anlatımıyla olmuştu.
Merhum Cahit Zarifoğlu'nun yanına gelen gençlere söylediği 'Biz işimize bakalım' sözünü kurumlarımızın kuruluşlarımızın duvarlarına asmak gerek.
İstanbul, "Nasılsın?" sorusuna "Koşturuyoruz" cevabını verdiren bir şehir. Yoğun koşturmaca arasında durmanın ve durulmanın en güzel yolu da Anadolu'ya açılmak.