UÇAKLAR NİHAYET TAKE-OFF'A GEÇTİ

Musa ALİOĞLU 07 Haz 2020

Musa ALİOĞLU
Tüm Yazıları
İnsani yardım taşımada, ülkelere veya şirketlere karşı önyargılı davranılmaz.

Geçen günlerde, ülkemizde faaliyet gösteren iki yabancı medya kuruluşu Sputnik ve Euronews bir haber geçtiler.
Medyada az yer alan haber şöyleydi:
“İsrail’in bayrak taşıyıcı şirketi EL AL’ın bir uçağı tam 13 yıl sonra İstanbul’a geldi. İstanbul'a inen bu yolcu uçağı, koronavirüs için kullanılacak 23 ton tıbbi yardım malzemesini alıp, Tel Aviv üzerinden Amerika’ya götürdü.”
İnsani yardım taşımada, ülkelere veya şirketlere karşı önyargılı davranılmaz.
Hangi ülkenin uçağı ve hangi şirket olursa olsun kalkıştan önce gideceği ülkenin sivil havacılık otoritesinden izin talebinde bulunur ve uçuş permisini aldıktan sonra seferini gerçekleştirir.
(Geçen günlerde bir istisna yaşandı. Kıbrıs Rum kesimine gitmek isteyen Rus Azur Havayolu şirketi izin için son anda başvurunca uçuşuna müsaade edilmedi.)
Şimdi gelelim asıl konumuza. İsrail’in EL AL Şirketi, neden 13 yıldır Türkiye’ye uçuş yapmıyor? Haberde buna ait bir bilgi yok. İsrail’in resmi havayolunun bir uçağını kargo için göndermesi, bundan sonra yolcu uçaklarının da gönderebilir
anlamına gelir mi? Biraz geriye dönelim.
İsrail Devleti’nin uçaklarını Türkiye’ye göndermeme sebebi ‘resmi’ ifadesiyle ‘ticari’ idi. Tıpkı 2016 yılında Türkiye’de yaşanan kanlı Reina baskını ve Atatürk Havalimanı’na yapılan saldırı nedeniyle seferlerini azaltan veya tamamen kaldırıp, sebep olarak da ticari diyen havayolları gibi. Ama İsrail uçaklarının Türkiye havalimanlarına gelmeyişinin en önemli sebebi güvenlik konusuydu.
Türkiye’de havalimanlarında tesis, yolcu ve uçak güvenliği işi İçişleri Bakanlığı’na bağlıdır. İsrail hükümeti bizim güvenliği yeterli bulmayarak, “Arama ve kontrol işini biz yapalım” deyince konu çıkmaza girdi ve seferler de bundan durduruldu.
Aralık 2018’de İsrail Sivil Havacılık Genel Müdürü, Türk mevkidaşı Bilal Ekşi ile bir anlaşma imzalayınca, İsrail Ulaştırma Bakanı İsrael Katz “Güvenlik problemleri sebebiyle Türkiye'ye uçamıyorduk. Türk Havayolları ile eşit rekabet edebiliriz." derken gerçek niyetlerini sergiliyordu.
Anlaşmadan sonra Amerika ve İsrail’e gidecek uçak yolcuları uçuş öncesi Türk özel güvenlik şirketi Gözen Security’nin elemanlarınca sorgulanmaya başlandı.
Eskiden bilet ve pasaport kontrollerini yapan bu şirket İsrail’in talebiyle sorgu yapmaya başladı ve işin rengi değişti.
Mavi Marmara Krizi, Filistin ve Kudüs gibi sorunlar gündeme gelince yükselen antisemitizm ve anti siyonist hareketi tehlike gören İsrail, buna karşı önlemler almaya devam etti. Biz İsrail’in EL AL’ini getirmek için gayret ederken, güvenlik ve yolcu azlığı nedeniyle sefer durduran şirketler, artık güvenlik konusunda bir eksiklik bulamayacakları için koronavirüsü bahane ederek acaba gelmekte tereddüt edecek mi hiç bilinmez. Daha doğrusu yabancı turistler ülkemizi sağlık açısından güvenli bulup gelecek mi?
KİMLER SEFER YAPIYORDU?
Türkiye’nin zafer abidesi diye nitelenen ve bir yılı geride bıraktığı Ocak 2020’de İstanbul Havalimanı’na hangi ülkelerden hangi şirketlerin geldiğine ve haftada kaç sefer yaptığına bakmakta yarar var.
O tarihte yerli şirketler THY(2533), Atlas Global (127) [Kapandı], Onur Air(36).
Yabancı ülkeler ve şirketler ise şöyle;
İran: Mahan Air (27), Qeshm Air (14), Aseman (7),İran Air Tour (6), Ata (5), İran Air(4). Suudi Arabistan: Saudia Air (27) Rusya: Aeroflot ( 34) Özbekistan: Uzbekistan(18) Birleşik Arap Emirlikleri; Emirates (11) Ethiad(7) Almanya: Lufthansa(24) Air Hamburg(7),Sun Express(1) Ukrayna: Ukraine Int. (21) Atlas Uk(6) Azerbaycan: Azerbaycan Aır. 21) Türkmenistan: Turkmenistan (13) Yunanistan: Aegean( 21) Lübnan: Middle East Air. (22) Katar: Qatar Air.(16) Cezayir: Air Algerie (21), Jazeera(7), Tassili(4) Irak: Iraqı Air.(18) Fly Baghdad (8),Ur Air(5) Ürdün: Royal Jordanian(14),Fly Jordan(10), Jordanian(8) Tunus: Tunis Air(14),Nouvelair(4) Kazakistan: Air Astana(16) Scat Air(9) İngiltere: British Air. (10) Kuveyt: Kuwait Air. (8) Libya: Libyan Wings(15) Afriqiyah(8), Buraq Air(6), Libyan(5) Hindistan: İndigo(15)
Arnavutluk: Air Albania(14) G.Kore: Astana (6) Korean (6) Fas:Royal Air Maroc(7) Mısır: Egypt ((16) Polonya: LOT Polish (14) Romanya: Tarom(14)
Singapur: Singapore (5) Çin: Southern (6), Sichuan (3) Fransa: Air France(7)
Umman: Air Oman(7) Bahreyn: Gulf Air(8) Hollanda: KLM(7) Afganistan: Kam Air(5) Moldova: Air Moldova(7)
Etyopya: Air Ethopian(7) Belarus: Belavia(6) Tacikistan: Somon (3)
Kırgızistan: Avia Trafik(2) Sudan: Badr(3).
Toplam 40 ayrı ülkeden 65 havayolu şirketini daha birinci yılın bitiminde misafir etme başarısını gösteren İstanbul Havalimanı, iniş kalkış yapan uçak sayısında ve misafir ettiği yolcu adedinde de bir başarıya imza attı.
Yukarıdaki ülkelere yapılan haftalık sefer sayılarını topladığımızda THY’nin sefer sayılarının yanında çok az olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu havalimanının da en büyük kullanıcısının THY olduğu gerçeği kolay kolay değişmeyecektir.
Koronavirüsün yavaş yavaş etkisini yitirdiğini söyleyen resmi makamlardan uçuş emrini alan THY, Pegasus ve Sun Ekspres gibi yerli şirketler ilk uçuşlarını büyük bir heves ve heyecanla yaptılar.
Yolcular da aynı merakla uçuşların nasıl olacağını düşünürken ilk seferler gayet güzel bir şekilde icra edildi. İGA İstanbul İSG de Sabiha Gökçen Havalimanı’nda çok titiz ve iyi bir hazırlıkla yolcularını karşılayıp, uğurlarken, TAV ise Antalya ve Ankara’da aynı şekilde operasyonun kusursuz olması için gayret gösterdi.
MASKELİ VE MESAFELİ (!) UÇUŞ
İşletmeciler böyle yaparken başta THY olmak üzere Pegasus ve Sun Ekspres şirketleri karşılamadan başlayarak son ana kadar çok hassas bir şekilde yolcu konforunu da gözeten tavır sergilediler.
Bu durumda iç hat yolcusunun bundan sonra bu işi kuralına göre yapacağından hiç kuşkumuz yok. Maskeli ve mesafeli yolculuk (Uçakta nasıl olacak acaba?)
dönemine herkes alışacak artık.
Asıl sorun yabancı turistin nasıl ve hangi oranda geleceğidir. Turizm canlanmalı.
Turizm Bakanı Mehmet Ersoy 70 ülke ile görüşme yaptığını söyledi. 70 ülkenin hepsini ikna ettik diyelim. Onlar bize gelecek veya biz onlara gideceğiz. 70 ülkenin 5 ayrı şehrine uçuş yapıldığını farz edelim. Sefer yapacak uçak ve de uçan yolcu sayısı İstanbul Havalimanı gibi dev bir tesis için ilk anda bir anlam ifade etmeyebilir. Kurulurken 250 şirket ve 200 milyon yolcu ağırlayacağı gibi iddialı bir hedefimiz vardı. Hizmete hazır hale gelen üçüncü pistle, taksi sürelerini de azaltacak olan İstanbul Havalimanı ne yazık ki koronavirüs talihsizliğine uğradı. Bu illet dünyanın başına daha ne kadar bela olur bilinmez ama nihayete kadar gidecek hali de yok. Öngörülerde yanılabiliriz ama 2020 tarihe kayıp yıl olarak geçmiştir diyebiliriz. Turizm veya turist kavramının 2021’de konuşulmaya başlanacağını düşünüyorum. Turizmin ve bağlı olarak sivil havacılığın bir hasar tespitine ihtiyacı vardır. ABD ve Avrupa ülkeleri turizm ve havayolu şirketlerine nasıl ki ekonomik yardım yapabildiyse devletimiz de, bu iki sektöre destek için kolları sıvamalıdır. Bu gerçekleşmezse başta yurt dışından turist getiren tur operatörleri, seyahat acentelerinin birçoğu oyun dışı kalabilir. Hiç düşünmek dahi istemeyiz ama 550’lerde kalan Türk sivil havacılık filosundaki uçakların sayısı daha da azalabilir. Türkiye gibi bir ülkenin havacılık filosu, başka ülkelerde özel şirketlerin filosundan bile az olmak durumunda kalmamalı. Ne kadar fazla uçağınız varsa, turizm pastasından da o kadar çok pay alabilirsiniz. Türkiye’den çıkarak başka ülkelerde tur operatörü ve havayolu şirketi işleten girişimcileri dışlamak yerine kazanmaya bakmalıyız.
Onlar, Türkiye paketi sattıkça, müşteriyi Türkiye’ye yönlendirdikçe bundan bizim ticaret erbabı karlı çıkacaktır. Toplumsal dayanışma ve iş birliğiyle koronavirüse karşı verilecek mücadele, bir ekonomik kalkınma savaşına dönüşmelidir. Bunu başarabileceğimizden hiç şüphem yok.
Hafta içinde yapılan ilk uçuşların düzen ve tertip içinde yapılması bunu gösterdi.
Daha sağlıklı yarınlara Türkiye’m...