Fatih Terim iyisiyle, kötüsüyle her dönem gündem oldu ülkede.

Kimine göre İmparator, kimine göre kerameti kendinden menkul.

Tüm bu süreçte seveni kadar, sevmeyeni de oldu elbette Terim’in.

Sert mizacı öne çıkan en belirgin karakteristik özelliği olurken; o sert mizacı ile bire bir örtüşen bir davranışla karıştığı bir kavga sonrası da Türkiye Futbol Direktörlüğü görevi sona erdi ve bir başka tartışmanın fitilini ateşleyerek şimdilik kenara çekildi.

Geçmişte olan biteni bir yana bırakarak Terim’e dair bugünkü gündeme bakmakta fayda var. 

Gündem Fatih Terim’in alacağı söylenen ama her iki taraftan da doğrulanmayan 14 milyon 481 bin liralık yüksek tazminatı şimdilerde.

Rivayet o ki; Türkiye Futbol Federasyonu ‘istifa etti’ dediği Terim için görev süresinin kalanına dair böyle bir ödeme yapmak için anlaşmış.

İşte tartışma da tam bu noktada yapılıyor kamuoyunda.

Madem istifa etti ‘bu tazminatta neyin nesi?’ diyenler, beraberinde sözleşme eğer karşılıklı sonlandırıldıysa hukuken tazminatın olmaması gerekir teziyle Terim’i haksız kazanç elde etmekle itham ediyorlar.

Terim’e ödeneceği söylenen ancak başta da dediğim gibi taraflarca henüz doğrulanmayan tazminata tepkiler çığ gibi büyürken; görüşlerde havada uçuşuyor elbette.

‘Asgari ücretli bir emekçinin 1.404 lira maaş aldığı ülkede Fatih Terim'e 14 milyon 481 bin lira tazminat veriliyor haram, olsun’ diyen mi istersiniz…

‘İstifa eden kişi neden tazminat alıyor? Milli Takımı rezil ettiği için Terim federasyona 14 milyon 481 bin lira ödesin’ diyen mi?

Bu görüşler bazen hakarete varan düzeye de ulaşıyor sosyal medyada. Bu da hoş değil.

Devam edelim.

Tek odak noktası Milli takım ve başarısı olması gereken Fatih Terim, ne yazık ki bambaşka gündemlerle çıktı son dönemde karşımıza.

Elbette ki hepimiz insanız ve insana dair yaşanmışlıklarımız var.

Terim’in  Alaçatı vakasına kendi ifadeleri doğrultusunda bu pencereden bakılabilir aslında.

Amma velakin aynı Terim’in o nahoş olaya dair ‘Ben bu olayı bir babanın aileye sahip çıkması olarak görüyorum.’ açıklaması çokta kabul görmedi kamuoyunda.

Terim’in ailesine sahip çıkma gayretiyle yaptığını söylediği eylemin kendisi tarafından anlaşılır bir yanı olabilir belki ancak hukuken sulh olunması gereken bir olayı beşeri münasebetle çözmeye çalışırken nelere sebep verdiği de ortada.

Terim’in bir ailesi de görev yaptığı Milli takım nihayetinde.

Ve o milli takım görevinde sergilediği aile babası kimliği de herkesin malumu.

Oralardan bu zamana gelelim tekrar.

Milli takımdan ayrılırken çok yüksek bedelde tazminat alması pek milli bir davranış gibi gelmiyorsa ve tepkilere yol açıyorsa vatandaş nezdinde bunu yadırgamamalı Terim. 

Ve bence en kısa zamanda bu tartışmalara son vermeli.

Ne mi yapmalı Terim?

Milli Takım'da görev yaptığı dönemde maaşına yönelik eleştirilerle çokça karşılaşmıştı.

Bir keresinde  "Ne oldu, muhasebeci mi kesildiniz başıma? Biz kimseye ne kadar aldığını soruyor muyuz? Hak edip etmediklerimizi ben hep tartışırım." demişti hatta.

İşte tam da bu dediğine geldi nokta.

Maaş tartışması geride kaldı ama bu kez de aldığı söylenen tazminat tartışılıyor.

Kamu vicdanını zedeleyen tazminat tartışmasına kamuoyuna yapacağı vicdanlı bir açıklama ile son verme zamandır şimdi.

Terim en kısa zamanda bunu yapmalıdır artık.

Yoksa şimdilerde parklardan silinen adı gelecekte başta sevenleri olmak üzere gönüllerden de silinecek ki sanırım bunu istemez Fatih Terim. 

Sanırım!