ABD Başkan Joe Biden salı günü yaptığı açıklamada, Rusya'nın Ukrayna topraklarını işgal hamlesine karşın bir düzine ekonomik ve ticari yaptırımlar uygulayacağını söyledi.

Biden, "Bu, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin başlangıcıdır". "Biz ve müttefiklerimiz ve ortaklarımızın 2014'te uyguladığı adımların çok ötesinde yaptırımlar uygulamaya başlayacağım ve Rusya bu işgalde daha ileri giderse, yaptırımlarda olduğu gibi daha da ileri gitmeye hazırız." dedi.

Son haftalarda ABD Başkanı Biden’ın gündeminde Rusya'nın Ukrayna'yı "birkaç gün içinde" veya "yarın" hatta "her an işgal olabilir" söylemlerin ardından felaket tellallığı yaparak Ukrayna’yı ve Rusya’yı savaş psikolojisine iyice sokarak ABD-Avrupa borsalarını hatta dünyanın ekonomisini altüst etmesine neden olmuştur.

Biden, "Rusya ile savaşmak gibi bir niyetimiz yok" dedi. Amerika Birleşik Devletleri'nin müttefiklerimizle birlikte NATO topraklarının her karışını savunacağına ve NATO'ya verdiğimiz taahhütlere bağlı kalacağına dair açık bir mesaj göndermek istiyoruz” dedi.

Biden'ın NATO müttefikleriyle koordineli olduğunu söylediği bu ilk yaptırım turu, iki Rus finans kuruluşunun tamamen engellenmesini ve Rus dış borcuna (hükümetin Batı finansmanına erişemeyeceği anlamına gelir) ve ülkenin siyasi seçkinlerine ve ailelerine yaptırım uygulanmasını içeriyor.

Biden’ın yaptırım faturasını "Kremlin politikalarının yolsuz kazanımlarını paylaşıyorlar ve acıyı da paylaşmalılar" diyerek kestiğini düşünüyor.

Halbuki bu fatura Avrupa Birliği dahil tüm Doğu-Batı ve Ortadoğu ya kadar uzanıyor.

ABD yaptırımları doğrultusunda Alman hükümeti salı günü, Rus enerji endüstrisi için önemli bir doğal gaz boru hattı olan Nord Stream 2'nin onayını durduracaklarını duyurdular.

Küresel gündem esasen Doğu Avrupa'da halihazırda devam eden kriz masası tarafından yönetiliyor. Kiev, ABD ve müttefikleri defalarca 2014 ve 2015'te imzaladıkları Minsk anlaşmalarından bahsettiler.

Hatta Fransa Cumhurbaşkanı Macron Kiev ve Moskova arasındaki Minsk anlaşmasını Ukrayna krizini sakinleştirecek bir plan olarak gösterdi. Macron, Rus Ukraynalı mevkidaşları Putin ve Zelinsky ile görüştükten sonra, Macron Minsk II anlaşmasının “barışın inşa edilebileceği tek yol” olduğunu söylemişti. Ancak hem Rus hem de Ukraynalı taraflar, Minsk anlaşmaları konusunda anlaşamadılar.

Neden?

İlk Minsk protokolünün imzalanmasından sadece beş ay sonra Ukrayna, topraklarının bir kısmını Rusya destekli ayrılıkçılara kaptırmıştı. Ardından Şubat 2015'te Rusya, Ukrayna, Fransa ve Almanya'nın arabuluculuğunda 13 maddelik anlaşma olan Minsk II imzalandı. Ancak, ikinci anlaşma da hızla bozuldu. Novaya Gazeta, AGİT'in 2016 -2021 yılları arasında 1000'den fazla ihlal bildirdiğini belirtmişti.

Peki

Rusya Neden durduk yere Ukrayna ile soğuk savaşa başlamıştı.

Putin'in Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'nün Ukrayna'yı ve diğer eski Sovyet ülkelerini kapsayacak şekilde genişlememesini ve Doğu Avrupa'nın diğer bölgelerine mevcut askeri konuşlandırmaları geri çekmesini istemesidir. ABD ve diğer NATO üyeleri, bu talepleri NATO'yu zayıflatma ve Rusya'nın tek taraflı etkisini genişletme girişimi olarak görerek bu talepleri kabul etmeyi reddettiler.

Ardindan Ukrayna`nin Nato ya girişimi soğuk savaşı başlatmak için bardağı taşıran son damlaydı.

Aslında eski Birleşik Devletler Ordusu Genelkurmay Başkan Yardımcısı Jack Keane bugünkü CNN Int. Tv’ye yaptığı konuşmada “Mart 2020 tarihinde bu savaş adımları atıldı fakat Biden bu konuda hiçbir adımda- yaptırımda bulunmadı” dedi.

Biden, halihazırda Avrupa'da bulunan ABD takviye kuvvetlerinin, birliklerinin ve teçhizatının Estonya, Letonya ve Litvanya'daki NATO müttefiklerini desteklemek için taşınacağını da sözlerine ekledi ve “Bunlar bizim açımızdan tamamen savunma hamleleri., "Rusya ile savaşmak gibi bir niyetimiz yok" dedi. Amerika Birleşik Devletleri'nin müttefiklerimizle birlikte NATO topraklarının her karışını savunacağına ve NATO'ya verdiğimiz taahhütlere bağlı kalacağına dair açık bir mesaj göndermek istiyoruz” dedi.

Birkaç gün öncesine kadar Rusya, her iki bölgenin de Rusya ile müttefik bağımsız cumhuriyetler olarak ilan etmesine rağmen, iki bölgenin Ukrayna'nın parçası olduğunu kabul etmişti. Biden'ın salı günkü yaptırımları, Putin'in Pazartesi gecesi Doğu Ukrayna'ya asker gönderme niyetini açıklamasının ardından geldi. Rusya cumhurbaşkanı pazartesi günü, tartışmalı iki bölge olan Donetsk ve Luhansk'ta askeri üsler kurmasına izin verecek bir belgeyi imzaladı.

Şimdi CNN Int izliyorum ve bomba seslerin geldiğini açıklıyor.

Ben hiç inanmadım savaşın başlayacağına ve Putin’in yıldırma politikasına hep inandım. Putin’i ikna edebilecek en önemli ülke bana kalırsa Türkiye’dir.

Avrupa ABD’nin etkisinde kalana kadar Türkiye’yi dinlese bu duruma asla gelmezdi.