Ama hiç pişman değilmiş 

Öldürmek istemiş. 

Olay şöyle.

A.N.E 15 yaşında genç bir kız, Antalya Kepez, Zübeyde Hanım Yetiştirme Yurdunda büyüyor.

Geçen pazar günü, aynı yurtta kalan 6 yaşındaki kız çocuğu D.V.P tuvalete götürüyor, kendi ifadesine göre başını defalarca beton zemine vuruyor.

6 yaşındaki kız çocuk bayılıyor, onu 2.kattan zemin katına kadar merdivenlerden sürüklüyor, çarpa çarpa aşağıya indiriyor..

Sonra götürüyor bu çocuğu baygın halde yurt müdürünün odasının kapısına bırakıyor.

Yurt görevlileri çocuğu görüyor durumun farkına varıyor ve hemen sağlık ekibine haber veriyor.  

6 yaşındaki çocuk hemen yoğun bakıma alınıyor.

16 yaşındaki caniyi hemen tutukluyorlar, Çocuk Suçları Soruşturma ve Çocuk İzleme Merkezine götürüyorlar.

Ve ifadesini alıyorlar. 

Kızın verdiği ifade polislerin kanını donduruyor 

Yetiştirme yurduna 4 gün önce geldiğini, kabul biriminde kaldığını, anne ve babasının boşandığını anlatıyor.

Bundan sonra anlattıkları korkunç.

Herkes yemeğe gitmiş, bu ikisi ortak salonda kalmışlar, bu kız, küçük kıza ben tuvalete gideceğim sen yemeğe git diyor. Küçük kız da, ben de seninle tuvalete gelebilir miyim diyor, bu peki diyor kızı da elinden tutarak tuvalete gidiyorlar. 

Küçük kız kıyamam sanki ablası gibi elinden tutuyor.

"Tuvalette bulunduğumuz sırada sebepsiz boğazını sıktım, kafasını 20 kere beton zemine vurdum, bayıldı kaldı, elinden tutup çekiştirerek, 2.kattan merdivenlerden sürükleyerek, müdürün kapısına bıraktım" diye anlatıyor. 

Devam ediyor, "D.Y.P öldürmek istedim, sebebi yok, müdürün odasının kapısına öldü diye bıraktım, psikolojik hiçbir sorunum yok, canım istediği için zarar vermek istedim, öldürmek istedim, pişman da değilim" diyor.

Onunla daha önce aramızda tartışma, kavgamız da olmadı.

Hiçbir sebebi olmadığını basa basa anlatıyor.

Kaç defa olayı tekrar tekrar okudum hatırlamıyorum.

Hatta gazetedeki bu haberi kestim ve dosyama koydum.

Sonuç ne biliyor musunuz, olayla ilgili adli ve idari soruşturma başlatılmamış.

Pess.

Akıllara durgunluk veren son durum.

Ne münasebet, bu olay çok ciddi, çok önemli hangi gerekçe ile soruşturma başlatılamaz.

O kadar çok soru var ki, yetiştirme yurduna yeni gelmiş bir ergen çocuğu bir görevli takip etmez mi?  

Bakın daha yeni kabul bölümünde kalıyor çocuğu izlemez misiniz?

Kabul bölümünde bu kadar yaş farkı ile 6 yaşındaki küçücük kızı bir arada neden bırakırsınız?

Yetiştirme yurdunda çocuk psikoloğu olmaz mı, gelen çocukları muayene edip onlar hakkında rapor vermez mi? 

Bu gelen çocuğun, geldiği yerden dosyası olmaz mı, beraber yollamazlar mı? 

Ya adalet sistemi.

Nereden tutsan elinde kalıyor.. 

Zavallı yavrum, 6 yaşında kız çocuğu, abla diye elinden tutup gittiği kız başını betona vura vura ezdi.

Ne yaptı, nasıl bir kader ki başına bu geldi.

Ya 15 yaşındaki cani kız çocuğu, senin başına ne geldi de bu hale geldin.

Nereden tutsak elimizde kalan dünya.

Batsan artık, umurum değil. 

Funda'nın aklındakiler..

... Çarşamba gecesi Cengiz Semercioğlu'nun TV100’de ki ,"Bu Gece" programına konuk oldum. Yanımda konuk olarak The Taste Türkiye'nin jüri üyesi Rafet İnce'yi davet etmişler.

Tanıştığıma çok memnun oldum, çok sevdim.

Cengiz, Etçi Nusret kopyası, onun gibi olmak isteyen, sosyal medyada yırtmak isteyen bir dolu esnafın videolarını yayınladı. Türk esnafı sosyal medya imtihanında sınıfta kalmış, nasıl saçmalıklar var anlatamam. 

Rafet İnce işinin en iyisi, dünya şekeri bir adam ve dünya aşçılar olimpiyatında altın madalya kazanmış tek şef.

Rafet, bu adamları seyredip dedi ki.

"Soytarılık bunlar, küfür gibi, saçmalıyorlar, bunlar Türk mutfağını rezil ediyorlar."

Kendileri rezil, mutfağımızı rezil ediyorlar.

Nusret hepsine kötü örnek oldu, etleri tokatlaya tokatlaya buralara geldi..

Kendisini sevmiyorum, galiba şımarık insan sevmiyorum ben.

... Sosyal medya temizliği yapıyorum.

Dedim ki, Funda ona buna söylenip dedikodudan ibaret kalan söylemlere katılma, dinleme, ortak olma dedim.

Çokta dinlemezsin, ortak olmazsın ama.

Kendi adına, kendi sayfanda temizlen dedim.

Neden kadınlar, plajda, bikinili, çıplak, bacaklarını, kalçalarını gösteren, saçlar savrulmuş, dudaklar büzülmüş, çirkin ayaklarının saçma sapan fotolarını paylaşıp dururlar. 

Mutlaka bir sebebi var.

Ben anladığımı bilmek istemiyorum.

Başlığım şu, çıplak fotosunu paylaşan kadını, kazara takip ediyorsam, takipten hemen çıkacağım, beni takip etmesine izin vermeyeceğim.

Yani, hadi bi git diyeceğim.

Fırtınanızda savrulun diyeceğim.