KORKU GERİ DÖNDÜ

Serkan KARA 12 Ağu 2018

Serkan KARA
Tüm Yazıları

Fenerbahçe taraftarı ilk 11’ler açıklandıktan sonra “Yine mi?” diye düşünmüştür dün akşam. Uzun zamandır şikayet ettikleri iki ön liberolu sistem geri dönmüş gibi bir görüntü vardı ancak durum biraz daha farklıydı. Phillip Cocu, orta sahanın ilerisindeki oyuncuların fazlasıyla hücuma yönelik olmasından dolayı ve Bursaspor’un etkili kontra ataklarını kesebilmek için, hem Topal’a hem de De Souza’ya yer vermişti kadroda. Ancak bu düşünce bir noktada işe yarasa da diğer taraftan bazı zaaflar ortaya çıkardı. Aykut Kocaman döneminde olduğu gibi, takım önde baskı yediği zaman topu üçüncü bölgeye taşımakta oldukça zorlandı. Fenerbahçe, akan oyunda kendine bazı boşluklar bulabilse de geriden oyun kurarken hala çok zorlanıyor. Bu sorunun en kolay çözümü ise Mehmet Topal ya da De Souza'dan birini kesip yerine daha iki yönlü, topu defanstan orta sahaya taşıyacak bir oyuncu koyulması. Takımın, performans olarak Şampiyonlar Ligi seviyesinden uzak olduğu açık, birçok oyuncu da kondisyon olarak yetersiz.

VAR’a Hazır Değiliz

Maçta dikkatleri çeken bir diğer konu ise maçın hakemi Halil Umut Meler’in sık sık başvurduğu VAR sistemi. Dünya Kupası’ndaki işleyişle kıyasladığımızda arada zaman olarak önemli bir fark olduğu ortada. Dünya Kupası'nda VAR yüzünden duran süre 31 saniye iken, görünen o ki Türkiye'de bu süre dakikaları bulacak. Geçen bu kadar uzun zamanın sebeplerinden diğeri ise kullanılan kamera sayısı olabilir. Dünya Kupası’nda 40 kamerayken, bizim ülkemizde ise yaklaşık 20 kamera kullanılıyor. Ayrıca bu sistem Türkiye’de, hakemlerin biraz özgüvenini kırmış gibi gözüküyor. Evet, hata yapmamak için teknolojiden yardım istiyorlar ama bu da üzerlerinde “Her şeyi ona danışma ihtiyacı” yaratıyor. Sanırım böyle bir sistemi kullanmak için biraz acele etmiş olabiliriz. 

Biz Yanlışız Barış Doğru

Son olarak maçın önemli bir parçası ise Barış Alıcı ve ona destek veren Fenerbahçe taraftarıydı. Aslında 21 yaşında profesyonel bir futbolcunun Fenerbahçe’de düzenli forma şansı bulabilmesi garip geliyor ve onu yüceltiyoruz ancak bunları biraz daha normal karşılayabiliyor olmamız gerekir. Barış Alıcı, Dirar’ın Fenerbahçe’ye kattığının onlarca katını katabilecek bir vizyondayken, maalesef kulüplerimiz Dirar gibi futbolculara milyonlar dağıtıyor. Bu tarz ekonomik giderler de mecburen azalacak gibi gözüküyor. Umarım Türk futbolunu biraz da olsa olumlu etkiler bu gelişmeler.