KADINLAR UTANIR, ERKEKLER ÖFKELENİRMİŞ

Funda ÖZKALYONCU 21 Ağu 2022

Funda ÖZKALYONCU
Tüm Yazıları
Son geldiğimiz hayat şartlarında etrafınıza bir bakın, öfkeli olmayan kadın var mı?

Böyle bir toplummuşuz biz 

Böyle miyiz gerçekten ya da bu ne kadar böyle kaldı emin değilim.

Aslında ne kadar doğru ondan da emin değilim. 

Son geldiğimiz hayat şartlarında etrafınıza bir bakın, öfkeli olmayan kadın var mı?

Bakın bakalım kaç kadın utanıyor.

Erkekler öfkeli olmak ne demek, kontrolden çıktılar, sokaklarda caddelerde dövüşüp duruyorlar.

Ayrıca erkekler utansa daha iyi olur.

Utanmaz adam dolu.

Utanmanın kadını erkeği olur mu?

Öfkenin kadını erkeği olur mu?

Hani onurlu bir kültüre sahiptik, onurlu bir toplumduk.

Son pandemik dönem, sonrası duvara çarpar gibi çarptığımız ekonomik kötüleşme ve sonucunda fakirleşmemiz.

Ve. 

Sosyal medyanın insanları getirdiği son durumlar.

Herkes olmadığı hayatı paylaşıyor ve herkes zengin hayat sürenler gibi yaşamak istiyor.

Magazindeki nafaka çakalları gibi hayat sürmek istiyorlar, onlara çok imreniyorlar.

Buram buram Anadolu kokan, bağdaş kurup oturan babanın kızları, aynı nafaka uzmanları kadınlar gibi pozlar veriyor, aynı.

Ülke fakir.

İnsanlar fakir.

Bakın etrafınıza, şu yaz aylarına, insanlar ne kadar yükselmişler..

Ajitasyon içinde sokaklara saldırmışlar, adeta  savrulup geziyorlar.

Evinde oturan kaç kişi var bilmiyorum.

Sakin ya kış anlamayın, kırın dizinizi evinizde oturun demiyorum.

Ama bazen kırmak lazım değil mi?

Bu ne sokak merakı, bu ne gezme merakı, bu ne tatil merakı.

Herkes inanılmaz gezme telaşında.

Paramız yok değil mi?

Yok.

Yollar, marketler,  plajlar, restoranlar, otoparklar, her yer tıklım tıklım.

İyileştim, 14 gün sonra ilk defa sokağa çıkıyorum eczaneye gidiyorum.

Çıkışta, Anadolu illerinden birine ait plakalı station eski bir araba önümden geçiyor, içi sayamayacağınız kadar dolu.

Ön koltukta üst üste 3 kızı oturtmuşlar.

Araba park ediyor, baba kılıklı adam arabayı park ediyor, arabanın kapıları açılıyor başlıyor çoluk çocuk kalabalık arabadan inmeye, baba  bagajı açıyor, 2 çocuk da oradan çıkıyor.

Özellikle duruyorum ve bu aileyi seyrediyorum.

Arabadan inen, kafasına şapkasını koyan tüm çocuklar deli dana gibi savruluyorlar.

Anne telaş içinde elinde kocaman ağır  çanta, içi  yiyecek dolu, önden önden koşturuyor,  belli ki halk plajında yer kapacak.

Baba bu kalabalık aileden salaklaşmış, çocukların hepsi indi mi, farkında bile değil.

Arabadan inen kim varsa yollara saldırıyor.

3 oğlan çocuğu,,. Bağıra çağıra. “Anneeee marketten, çikolata, sakız, bir şeyler alalım mı” diyor.

Anne, önüne düşen saçını yana bile koyamadan, telaşla  cebinden 20 TL çıkarıyor, alın para bu kadar! Bununla ne alırsanız alın diye çocukları toptan azarlıyor.

Düşünüyorum.

Bu aile tıkış tıkış taa memleketlerinden çıkıp Bodrum' a gelmişler.

Neden acaba, oysa oturdukları şehir, sahip olduğu şehir cennet gibi, ben olsam bir yere kımıldamam.

Yaylaları falan var, mis gibi.

Daha yakın denize girebilecek yerler de var. 

Bunca yolu tıkış tıkış benzin harcayarak, en pahalı tatil beldesine gelmek neden?

20 TL ile 3 çocuk 3 su, 3 gofret alabilir mi acaba.

Kendini bu kadar zorlamak ve hiçbir şeyden eksik kalmamak telaşı neden? 

Toplum olarak psikolojimiz iyi mi, toplum olarak nereye gidiyoruz, sorgulayan var mı?

Benden sonra tufan kafası mı bu…

Utanmaymış, ne utanması kalmış,  ahlaksızlık ve onursuzluk hastalık haline gelmiş.

İnsanlığın kanı çekilmiş sanki.

Hayattan, sosyal medyadan aldığınız, seçtiğiniz mesajlar zehirli.

Aslında;  

Herkes ruhundaki aklı başında, hesabını bilen, önünü görmeye çalışan, asaletli hayata imza atar.

Attığınız imzalarınız çok kötü.

Funda’nın aklındakiler!

...Birce Akalay dünya tatlısı bir kız.

Oyuncu arkadaşı İbrahim Çelikkol ile tatil yapıyorlar.

Magazinciler peşine düşüyor, Birce " Biz  arkadaşız aramızda bir şey olamaz"  diyor.

Devam ediyor;

"İbrahim benim canım dostum, eski eşi arkadaşım, bir kadın ile bir erkek arkadaş olmaz mı? Birlikte tatil yapıyoruz, ailecek görüşüyoruz, etik olmaz" demiş.

Kadın daha ne desin.

Bazı köşe yazarları duygu bu etik falan dinlemez diye yazmışlar.

Bunlar etik ne demek bilmiyorlar sanırım. “Ailecek görüşüyoruz, etik olmaz”, çok önemli bir cümle.

Gerçekten olmaz.

İlişki hırsızı olmak diye bir şey vardır, hırsız olur adın, haberiniz var mı acaba.

Sizin mezhepten de her şey olur ve uyar be kardeşim.

Funda'nın aklındakiler!

…Normal vatandaşlar, oraya buraya savrulurken.

Ya ünlüler ne yapıyor.

Bu da yeni moda, ne kadar konuşuluyorsan o kadar iş geliyor.

Kim çok konuşuluyor, saldır ona seni de konuşsunlar, sana da iş gelsin.

Mesela.

Gülşen çok konuşuluyor, Gülşen kopyası  kötü ucuz bir kıyafet giy., ama bu arada Gülşen e saldır ki,  iş gelsin.

Aaaaa en tutucu şarkıcı bile tombul bacaklarına kasığına kadar yırtmaçlı elbise giymiş.

Aç instagramını, saydır gitsin.

Magazin siteleri alsın, bilmem kimden bilmem kime salvolar falan palavrası.

Hepsini yerden yani.

Yıllardan beri gencecik kızlar ile ilişkisi olur, kendi kızından küçük kızlarla ilişki yaşar.

Sayılarını falan söyler.

Zaman zaman kızlarla mahkemeler, davalık olma hali falan.

Sonuç.

Koskoca bir mobilya markasının yüzü olmuş, aklınızda olsun genç kızınız evleniyor ve cevizli mobilya alacaksanız, oradan alacağız yani.

Bu arada televizyon programı başlıyor.

Reklamın iyisi  kötüsü olmaz, hiç bu kadar anlam taşımamıştı.

Hayatın saygınlığı hak getire.

Sahi, TDK bakalım saygınlık ne demekti.

Ahkam kesmek, ayar çekmek,  parmak sallamak ve anlattığın  her şeyin dik alasını yapmak.

Anladım.

Teşekkürler.