Atv'de Esra hanım programında.

Ülkenin en çok seyredilen gündüz kuşağı programlarından biri.

Kadınları görüyorum orada, dertli.

Merve'yi orada gördüm. Çok genç, bebek gibi yüzü var, dizi oyuncularına taş çıkaran fiziği, yumuşacık, sakin konuşmasıyla anlatıyor.

Esra abla, kocam çocuğumu göstermiyor, ona kavuşmak istiyorum.

Allah kahretsin diyorum, yine çocuğu ile kadına eziyet eden bir adam.

Bir anne çocuğundan ayrı kalmaya mecbur bırakılabilir mi, diyorum.

Nasıl üzülüyorum anlatamam.

Kadın biraz sonra anlatıyor.

Kocam zaten dolandırıcı.

Derken hikayesi bambaşka yerlere gidiyor, kocasının dolandırdığı insanlar bir bir telefona bağlanmaya başlıyor.

Adamın avukatı bağlanıyor, biz çocuğu götürüyoruz, adreste bulamıyoruz diyor.

Derken telefona başka bir kadın bağlanıyor.

Bu adam, benim eski boşandığım kocam diyor.

Biz Merve ile ilkokul arkadaşıyız. Benim evime girdi-çıktı, beraber tatillere gittik. Ben boşandım, 15 gün sonra bu adamla evlendi diyor.

Kadın pişkin pişkin cevap veriyor, biz ilkokul arkadaşıyız ama çok sık görüşmüyorduk, diyerek lafı oradan buradan, olmazlarla dolandırıyor.

“Bu adam beni tehdit ediyor, “uygunsuz fotoğraflarını sitelere dağıtırım” dedi” diyor.

Karı koca arasında çok özel durumlar olabilir, bunları fotoğraflamak, kameraya almak niye.

Karı kocanın, adını uygunsuz dediğin belgeleri olur mu?

Aile olmak böyle bir şey mi?

Durum belli.

Eyvah diyorum.

Bir kadın yine beni kandırdı.

Masum suratında, ne kadar utanmazlık var.

Ve ne kadar utanmaz olduğunun farkında değil.

14 yaşında utanmış bir kızın yanakları, gibi masum görünen bu kadın, beni, bizi, hepimizi, kandırdı.

Ona inandım ve onun için üzüldüm ya, canım sıkılıyor.

Biz kadınlara ne oldu.

Aile olmak, aile kavramı, ne kadar kutsal ne kadar özel bir şeydir, ne zaman, nasıl bu kadar dağıldık.

Sevgisizlik sürgüleri ardına kadar çekilirken, edep, adap, kapının dışında kalmış.

Söylenmiş bütün yalanlar, arsızlığın cebinde saklı kalmış.

Hayatiniz, erkek arsızlığında paçavraya dönmüş.

Kadın kadına, arsızlık içinde birbirinize ihanet ederken, zarar verirken, bunun ne kadar onursuz bir şey olduğunu bilmemezlikten gelirken.

Öncesiz kadınlar, sonrasız kadınlar. 

İnsan utanıyor sizden.

 Funda'ya takılanlar..

 ... Şarkıcı Sibel, oğlu ile birlikte çektirdikleri fotoğrafı sosyal medyasından, hayranları ile paylaşmış.

Beraber büyüdüğüm canım oğlum, iyi ki doğdun, seni seviyorum falan diye bir şeyler yazmış.

Anladık Sibel hanım, küçücük yaşta evlendiniz, küçücük yaşta doğurdunuz, o nedenle beraber büyüdüğümüz diye cümleye başlıyorsunuz.

Hatta sahneye çıkmak için yaşınızı büyüttünüz.

Biz, anladık, siz hala küçücüksünüz. 

Biz, anladık, siz hep küçücük kalacaksınız.

Ya siz 50 yaşına merdiven dayarken anlamadınız ki, yaş almak güzeldir ve değerlidir..

... Gay sosyal medya fenomenleri var. Ya oğlun böyle olsa dediğinde, kulağını üç kere çekip tahtaya vuranlar var. Anneler, küçücük kızlar, bu adamları takip ediyor, beğeni üstüne beğeni yazıyorlar. Bu yay kaşlı adamlar, iğrenç videolar çekiyorlar. Seyrederken, dişlerinin aralarından tıslayarak, çıkan sesleri, konuşma üslupları, ajite halleri, tahammül edilir gibi değil.

Homofobik biri değilim. 

Ama fenomen denilince, bu hallerinden fenomen olmalarına, içimden neler diyorum bilseniz.