Niteliğe önem vermeden herkes ünlü olmak derdinde... Ünlü kelimesi günümüzde çok tehlikeli bir anlam ifade etmeye başladı. Toplumun hangi meslek grubunda olursanız olun herkes ünlü olmak istiyor. Şahsen ben ünlü olmak istemedim. Ünlü olmaya hiç özenmedim. Sadece işimi çok iyi, titiz bir şekilde gerçekleştirerek. Toplum gözünde saygı duyulan, görüşlerine değer verilen yön belirleyen bir insan oldum. Amma velakin toplumun büyük birçoğu iyi iş yapan olmaktansa ne olursa olsun ünlü olmak ya da ünlüymüş gibi olmak istiyor... Sahte fake alınan takipçilerden başlayan sanal ve sahte bir ünlülük. Yaşamlarında reel olarak 50 kişiyi hasbelkader tanıyan kişiler sosyal medyada sahte takipçi satın alarak kendilerine SÜRREAL bir alan yaratıyorlar. Reelde yoksun, SÜRREAL olarak ise mış gibi olmak. Şizofrenik bir ruh hali olarak görmekteyim ki toplum maalesef o yöne doğru gidiyor. Ünlü bakkal, ünlü manav, ünlü güzellik uzmanı, ünlü simitçi, ünlü doktor, ünlü mimar v.b her meslek alanına ünlü takısını kondurmak isteyen bir toplum. Uçuruma doğru giden bir insanlık. Ünlü olmak istiyorsunuz, çünkü bu toplumda çevrenizdeki herkes ünlü olmak istiyor. Ananız babanız, öğretmeniniz, gurular, yogiler herkes ünlü, tanınmış bir kimse olmak istiyor, siz de istiyorsunuz. Gelin bu konuyu birlikte düşünelim. Neden insanlar ünlü olmak istiyorlar? En başta ünlü olmak kazançlı bir şey, sonra size büyük bir haz veriyor ünlü olmak. Eğer bütün dünyada tanınıyorsanız, kendinizi çok önemli bir kimse olarak hissediyorsunuz, sanki ölümsüzmüşsünüz gibi geliyor size. Ünlü olmayı, bütün dünyada sizden söz edilmesini istiyorsunuz, çünkü kendi içinizde bomboşsunuz, bir hiçsiniz, içinizde hiçbir zenginlik yok, hiç ama hiçbir şey yok içinizde, bunun için dış dünyada kendinizi tanıtmak ünlü olmak istiyorsunuz. Ama eğer iç zenginliğiniz varsa, ünlü olmak ya da olmamak o zaman size vız geliyor. İç zenginliğin kazanılmasıysa paralı ve ünlü olmaktan çok daha güç bir şey, çok daha fazla çaba harcamayı gerektiriyor, çok daha büyük bir dikkat gerektiriyor. Herhangi bir konuda azıcık yeteneğiniz varsa ve bu yeteneğinizden nasıl yararlanacağınızı biliyorsanız, ünlü bir kimse olabilirsiniz, ama iç zenginlik böyle kazanılamıyor. İç zenginliğin kazanılması için neyin önemli, neyin önemsiz olduğunu anlamalı ve ünlü bir kimse olmayı istemek gibi önemsiz şeylerin arkasından gitmemelisiniz. İç zenginlik yalnız başına ayakta durmaya imkan verir. Oysa ünlü olmak isteyen kimse yalnız başına ayakta durmaktan korkar, onun istediği onu herkesin övmesi, herkesin kendisini beğenmesidir. Onu ancak bunlar ayakta tutabilir. Kısaca ünlü olmak yerine, işini en iyi yapan olmayı tercih edenlerden olur mu?

CLUB HOUSE'UN FENDİ FACEBOOK TWITTER VE INSTAGRAM' I YENDİ

Çoğumuzun sosyal medya deneyimi Facebook, Twitter, Instagram üçgeni ile sınırlı. Ancak son zamanlarda görüyoruz ki bu üçgende yaşamak giderek zorlaşıyor, çünkü yalan yanlış bilgilerin dolaştığı kalabalık ve tekinsiz meydanlarda dolaşmak yorucu bir şey. Bu nedenle farkına varmasak da alternatif gördüğümüzde hemen geçiş yapıyoruz. Özellikle son birkaç haftadır adından söz edilen Clubhouse da bu alternatiflerden birisi oldu. Kendisini “ses temelli yeni nesil bir ağ” olarak tanımlayan Clubhouse, kullanıcılarına özel sohbet odaları üzerinden sadece sesleriyle iletişim kurma imkanı sunuyor. Bu sohbet odaları, genelde bir konu başlığı üzerine kuruluyor ve diğer platformların aksine bu odalar, oldukça aklıselim tartışmalar ev sahipliği yapıyor. Öyle ki dinleyici olarak girdiğiniz bir odada konuşmak için el kaldırmanız gerekiyor. Clubhouse, yazılı veya görsel şekilde herhangi bir gönderinin paylaşılmadığı; yani alışılagelmiş bir ana sayfa akışın olmadığı bir sosyal ağ; etkileşimin sesli sohbet odaları üzerinden sürdürüldüğü bir platform. Clubhouse, kullanıcılara yazılı ve görselli bilgilerin yol açtığı kirlilikten arınmış bir ortam sunuyor. Bir başka deyişle ana akım mecraların amacından sapan çoğu ortadan kaldırıyor; fikir üretme ve bunları etkili insanlarla, samimi bir şekilde paylaşma motivasyonu üzerine çalışıyor. Bu deneyimden yazımızın sonunda kısaca bahsediyoruz. Buradan Clubhouse uygulamasını indirin, kendinize bir kullanıcı adı seçin, gelen SMS mesajıyla hesabınızı onaylayın. Geliştiriciler bu aşamadan sonra Clubhouse, sizi bekleme listesine alıyor. Ancak çevrenizde uygulamayı kullananlar varsa gönderdikleri davetiye ile bekleme aşamasını geçebiliyorsunuz. Hesabınız onaylandıktan sonra uygulamayı ilk açtığınızda karşınıza pek çok sohbet odası çıkıyor. Konusu ilginizi çeken bir odaya katılıyor, dilerseniz fikirlerinizi belirtmek için el kaldırıp sohbete katılabiliyorsunuz. Yapısı gereği Clubhouse’un sunduğu deneyimi genelleyerek anlatmak oldukça zor, çünkü kullanıcı olarak nasıl içerik tüketim alışkanlıklarınıza göre deneyiminiz şekilleniyor. Dolayısı ile bu yazıyı sizlere ulaştırmak için yaşanan deneyimden kısaca bahsetmek daha iyi olacaktır. Sosyal medyada katılımcı kültürü gerçek anlamda deneyimlemek ve 'sosyalleştiğinizi hissetmek' mümkün. Uygulama yeni deneyim akışının değişeceği aşikar. Şu anda başlangıç aşamasındaki bir platform olarak Clubhouse, günümüz sosyal medyasının zihnimizde yarattığı erozyonu ortadan kaldırıyor. Hatta kaldırmakla kalmayıp zihnimizi, bir nehrin denize kavuştuğu yerde biriken alüvyonların oluşturduğu ovalar kadar verimli hale getiriyor. Umarım ki platformun bu niş hali hiç bozulmaz ve elite bir şekilde devam eder... Lütfen sosyal medya soytarıları bu mecrada yer almasın...

YENİ DÜNYA STARI EDİS 

Warner Music Group ile anlaşan Edis’in İngilizce bir albüm çıkaracağı açıklandı. Şirketin bünyesinde Dua Lipa, Cher, Cardi B, David Guetta gibi yıldız isimler var. Edis, pandemi nedeniyle Londra’ya gidemeyince görüşme, görüntülü konferans yöntemiyle gerçekleşti. Müzik şirketinin Avrupa, Orta Doğu ve Afrika sorumlusu Alfonso Perez-Soto, Ediz için, "Sadece inanılmaz bir sanatçı değil, aynı zamanda harika biri ve bize kusursuz şekilde uyacak bir isim. Müthiş bir hikayesi, eşsiz vizyonu ve sıra dışı bir yeteneği var. Harika eserlerini dünyanın geri kalanıyla paylaşmak için sabırsızlanıyoruz" ifadelerini kullandı.

GÜNÜN SÖZÜ 

VİZYON YOKSA PLAN OLMAZ, PLAN YOKSA VİZYON İŞE YARAMAZ 

UFUK TARHAN (FÜTÜRİST)