HAVUZ SİSTEMİ VE DIŞLAMA ETKİSİ

Yusuf DİNÇ 06 Şub 2018

Yusuf DİNÇ
Tüm Yazıları
Hükûmet'in TBMM'ye sunduğu torba tasarı ile genel bütçeli kamu idarelerinin nakit akışının yönetildiği 'Tek Hazine Hesabı' uygulaması 45 kamu kuruluşu ve 113 üniversiteyi kapsayacak şekilde genişletildi.

Bu daha önce uygulanan ve başarı elde edilen havuz uygulamasına geri dönüş anlamına geliyor. Havuz uygulamasıyla kamu kuruluşlarının kaynakları Refahyol hükümeti döneminde Hazine’de toplanmış böylece kamu kaynaklarının kamu kurumlarına bankalar tarafından kredi olarak kullandırılıp maliyet yüklenilmesinin önüne geçilmişti. Böylece tasarruf sağlanmıştı.

Fakat havuz sistemi 28 Şubat’ın temel hedeflerinden birisi olmuş ve darbe sonrası terk edilmişti.

Torba tasarı içerisine eklenen düzenlemeyle kamuya ait fonların yeniden kamu kurumlarının ortak kullanımına sunulması bütçede faiz maliyetlerini düşürecektir. Böylece tasarruf sağlanarak kamunun yatırımlarına kaynak oluşturulabilecektir.

Bir başka yöndense işletmelerin borçlanma maliyetleri düşürülecektir. Bugün toplam katılım fonu ve mevduatın yüzde 35’i kamu fonlarından oluşur. Bu fonlar kamu bankalarında değerlendirilir. Bu bakımdan fonlar değerlendirilme yeri değişmeyecektir. Hazine kaynakları kamu bankalarında tutmaya devam edecektir. Fakat kamu kurumlarının borç talebi piyasadan çekilecektir.

Kamu kurumlarının borçlanma talepleri işletmelere aktarılacak kaynak miktarını sınırlar. Üstelik talebi büyüterek faizlerin artmasına neden olur. Bu ilişkiye dışlama etkisi denir. Kamu borç arayışındaysa firmalara göre daha iyi kalite kredi değerliliği bulunduğundan borç verenler kamu kurumlarını işletmelere tercih ederler.

Bu tercih nedeniyle işletmeler borç bulamaz. İşletmeler borç bulamadığında yatırımlar yavaşlar veya durur. Yatırımlar durduğunda istihdam geliştirilemeyeceğinden talep büyütülemez. Talep büyütülemeyeceğinden büyüme sağlanamaz.

Türkiye standartlarında bugün için kamu borçlanması sistemi zorlamaya başlamıştır. Alınan tedbir önemlidir. Havuz sisteminin terk edilmesinden 2001 krizine kadar geçen dönemde banka bilançolarında yüzde 80 seviyesine kadar kamu finansmanlarının yer aldığı görülmüştür. Bu ilişkinin zararıysa bugün hala katlandığımız bir maliyettir.

Faizlerin düşürülmesi anlamında fayda getirecek olan havuz sistemi bankaların performansına da olumlu yansıyacaktır. Bankaların artan performansı borsa endekslerinde kendini gösterecektir. Zira fon toplama tarafında bankalar etkilenmeyeceğinden bir olumsuzluk söz konusu değildir. Buna karşılık artan performans büyük oranda bankalardan oluşan borsa ve endeksler üzerindeki olumlu etkisiyle kurda iyileşmeler oluşmasını sağlayacaktır.

Bankalar da böylece bir miktar daha yatırımın finansmanı biçiminde tanımlanan asıl işlerine odaklanacaktır.