DERT BİR DEĞİL Kİ, HANGİSİNE YANAYIM (01)

Fehmi KETENCİ 09 Nis 2018

Fehmi KETENCİ
Tüm Yazıları
İstanbul büyüklüğüne yakışır dert zenginliği ile de dillere destan.

      “Dert bir değil ki, hangisine yanayım” deyişi İstanbul için söylenmiş sanki. İstanbul dillere destan olan ve yabancı turistler için belki de en gözde illerden, dünyanın en önemli metropollerinden biri olmasına karşın, zaman zaman bu gelen turist sayısını olumsuz etkileyen yoğun ve karmaşık trafiği, yıllardır çözüm bulunamayan en başta sorunlarından biri.

      Burada zaman zaman dile getirdiğimiz İstanbul sorunlarının en can sıkanlarından biri yaşanan karmaşık ve dayanılmaz trafik tıkanıklığının yanı sıra, bir başka derdi daha var ki; İstanbul için onarılması çok zor görünen dertlerden biri. Hızla o dillere destan muhteşem siluetini bozan, göğe yükselen çok katlı rezidans ve gökdelenler. İstanbul’u ziyarete gelen yabancı turistler, her semtinde yükselmeye başlayan, İstanbul’u beton yığını görüntüsüne dönüştüren bu çok katlı binalardan en çok şikayet edenlerdir. Konuştuğum bir çok yabancı ziyaretçi, İstanbul trafiğinin yanı sıra, o muhteşem siluetinin bozulmasından şikayetçiler.

      Bunun yanı sıra; hızla imara açılan yeşil alanlarını kaybeden İstanbul bir başka dert yumağının esiri durumunda.

      Bir başka derdi ise; bir çok etkin, çalışma yapılmış olmasına karşın hala net olarak çözüme kavuşturulamayan toplu taşıma ve şehir içi trafiği ve bu trafiğin son yıllarda neredeyse kontrol dışı kalmasıdır.

      Dertler yumağıyla boğuşan İstanbul, bir başka yapay, inadına sorunun yarattığı tartışmanın tam ortasında buldu kendini. İstanbul’da bireysel taşımada çok önemli işler üstlenen, serbest veya belli semtlerdeki yasal taksi duraklarına bağlı olarak çalışan ticari sarı taksilerle ilgili ortaya atılan ve tartışmalara neden olan yeni yapılanmalar.

      Serbest dolaşan ticari sarı taksilerle beraber, semtlerde yasal olarak kurulu olan ticari taksi duraklarına bağlı olarak çalışan taksilerin yanı sıra; İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan İTaksi ve son aylarda tartışmaları ile ithal taksi kuruluşu Uber Taksi’nin cirit attığı bir İstanbul var şimdi.

      Serbest dolaşan ve duraklara bağlı olarak çalışan ticari sarı taksileri biliyoruz da, şu İTaksi ve Uber taksi nedir şöyle kısaca tanımaya çalışalım.

      İTaksi; İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin “Akıllı Şehir” konseptine milli yazılımla yeni bir vizyon getiren taze proje. İBB’ye göre; “İTaksi ile ulaşıma büyük kolaylık, en üst düzeyde güvenlik ve hizmet kalitesi gelecek. iTaksi akıllı cihazlarla seyahat etmenizi kolay ve güvenli hale getiren, şoför ve yolcuyu tam zamanlı buluşturmayı amaçlayan, iyi hizmet kalitesi sunan bir uygulama”. İstanbul Büyükşehir Belediyesi güvencesiyle hayata geçirilen iTaksi, bulunduğunuz bölgeye en yakın konumdaki taksi ile haberleşmenizi ve seyahat etmenizi sağlayacak. İTaksi tüm duraklardan yolcu alabilecek. Ayrıca; İSPARK’ın bazı bölgelerde oluşturduğu duraklardan yolcu alacak.

      Uber taksi ise; Amerika Birleşik Devletleri merkezli uluslararası bir ulaşım şebekesi şirketidir. Mobil uygulaması ile hizmet sunan Uber, günümüzde 60'tan fazla ülkede hizmet vermektedir. 2009 yılında kurulan Uber şirketinin sermayesi, 2015 başlarında toplam 2.8 milyar ABD dolarına ulaşmıştır.

      Mobil işletim sistemlerinin uygulama marketlerinde yer alan Uber uygulaması ile birlikte yolcular, akıllı telefonları üzerinde yer alan Uber uygulaması ile ilk olarak gidecekleri yeri harita üzerinden işaretleyerek bir Uber aracı çağırır. Ardından gelen Uber aracı, yolcuyu araç çağırırken belirttiği yere götürür.

      İstanbul trafiğinde yolcu taşımacılığında zaman zaman tartışmalara ve sorunlara yol açan ticari sarı taksiler şimdi yeni bir tartışmanın fitilini ateşlediler.

      Bu sorunların neler olacağı ve bu konuyla ilgili anlatacaklarımıza yarınki yazımızda devam edeceğiz.