BİREYSEL BANKACILIK

Yusuf DİNÇ 02 Haz 2017

Yusuf DİNÇ
Tüm Yazıları
​Bankacılık yatırımların finansmanı amacıyla ortaya çıkmıştır.

Bankacılık yatırımların finansmanı amacıyla ortaya çıkmıştır. Kapitalizmin arz tarafındaki başarısını sağlamasında önemli rol oynamıştır. 1900’lerin ikinci yarısından itibaren arzın bir sorun olmaktan çıkması ise bankacılığı neredeyse atıl hale getirmiştir. Fakat arzdaki başarı kapitalizm için de bir sorundur. Çünkü kapitalizm bölüşüm sorununa çözüm getirmediğinden talep yetersizdir. Talep yetersiz olunca arz etmenin karşılığı bulunamaz. Kendi masalındaki her arzın talebi rüyası biter. Sistem tıkanır. Ne yapmalı etmeli üretilen mallar satılmalıdır. Talep sorununu çözmenin bir yolu olmalıdır. Teknoloji bu alanda işletilir. Otomasyon ve kodlama geliştirilir. Çözüm artık uzakta değildir. Çok geçmez o yol bulunur. Bildiğimiz şey zaten. Çare gözümüzün önünde duruyormuş. Neymiş bu gözümüzün önünde duran çare? Ne olacak borç, yani kredi. 

Ama tüketicilere.

Yani banka, yeniden sisteme girecektir. Hem yatırımdansa paralar faizde risksiz değerlenecektir. Ne de olsa artık kredi talebi büyüyecektir. 

Gelişmiş ekonomilerde fotoğraf tam da bahsettiğim gibidir. Tüm para ve sermaye piyasaları merkeze bireyi almıştır. Artık sanallıklar üzerine kurulan bir finansman modeli işletilir. Yatırım yapmaya ihtiyaç yoktur. Hem oralara fabrika yapıp havayı, suyu, toprağı kirletmenin maliyeti, satılan malların getirisini geçer. Yatırımlar bu nedenle gelişmekte olan ekonomilere kaydırılmaktadır.

Ancak sistemin tüketici ihtiyacı sürekli büyümektedir. Bu nedenle fabrikaların taşındığı gelişmekte olan ekonomilerde az-çok tüketime katılacak kitle ortaya çıkmıştır. O yüzden tüketici kredileri buralara taşınmalıdır. Gelişmekte olan ekonomilerin bankacılık sistemleri de kredi portföylerinde bireysel kredilere yer açmıştır. Artık trendin yönü belirlenmiştir. Finansman bireyler etrafında gerçekleşecektir. Sermaye piyasaları bireylere yönelik ürün geliştirecektir.

Bu noktada pozisyon alan finansal sistem mikro finans, melek yatırımcı gibi uygulamalar geliştirmektedir. En başarılı ve sade uygulamalar ise faizsiz finans modeli içinde bulunur. Ortaklığa dayalı mudaraba, muşaraka gibi finansman türleri bu bakımdan önemlidir. Üretime yönelik geliştirilen bu finansman yöntemleri, bireylerin konut, araç gibi alımlarında da etkindir. Buna göre sanat ve zanaat desteklenebilir. Yenilikçi yatırımlar kaynak bulabilir. Bireysel tarafta ise ortaklı işlemler sunulabilir.

Yaptığım bir incelemeye göre İstanbul ili ortalama konut fiyatı ve ortalama kira tutarı şartlarında muşaraka yöntemiyle konut alımı gerçekleştirilmesi halinde, konvansiyonel finansman yöntemlerine nispeten toplam maliyette %50 oranında banka müşterisi lehine avantaj oluşmaktadır. Kısaca faizsiz finans etkindir.

Faizsiz bankacılık alanında farkındalığımızı ve talebimizi artırmalıyız. Böylelikle finansın geleceği anlamında global rekabete katılabiliriz. Bu alan ülkemiz için stratejik yatırım alanı seçilmeli ve bütüncül olarak düzenleme altyapısı geliştirilmelidir.