Beşiktaş bileğinin hakkıyla ve ter dökerek tribündeki taraftarlarını da mutlu ederek şampiyonluğa ulaştı. Bu güzel duyguyu doyasıya yaşamak da onların en doğal hakkı. Ne var ki, hayat devam ediyor. Yeni sezonda aynı başarıyı gösterip gösterememek transferin yapılıp yapılmaması ile de doğrudan ilgili. Önce teknik patron Şenol Güneş’in sözleşmesini düzeltmek gerekiyordu ve bunu dün itibariyle başarma noktasına geldiler. Böyle bir güçlüğü kısa sürede sıkıntıdan rahatlığa dönüştüren Bakan Fikret Orman ve yönetim kurulundaki arkadaşlarını kutluyorum. Bir göz ardı edilen sıkıntı da Futbol Şubesi’nin sorunlarıyla her zaman doğrudan ilgili olan Metin Albayrak’ın bazı sorumluluklarından istifa ederken “İstediği bazı isimlerin alınmaması ve sözlerine itibar edilmemesi” gibi gerekçeler gösterdi. İnanıyorum ki, Metin Albayrak, eğer Başkan Fikret Orman’ın çok yakın arkadaşı olmasaydı belki de tamamen görevi bırakırdı. Bu tür sıkıntıların Beşiktaş’ta art arda gelmesi ve transferlerin aksamasını ben doğrudan şampiyonluk sancılarına bağlıyorum. Her takım şampiyon olunca bazı sorunlar yaşar. Beşiktaşlılar şuna sevinmeleri gerekir ki, Kartal’lar şampiyonluk sıkıntılarını en düşük düzeyde atlatmaya çaba gösteriyor. Bunun asıl sebebi olarak Başkan Fikret Orman, sayın Çebi ve diğer yöneticilerin sağ duyulu hareket etmelerine bağlıyorum. Onlar eğer bu kadar soğukkanlı ve ileri görüşlü olmasalardı bu transfer dönemi kabusa bile dönüşebilirdi.

Beşiktaş’ın transfer listesinde bu sene de yine Balotelli ismi ön plana çıkıyor. Beşiktaş bu kalitede ve önemdeki yabancı starları takımına kazandırabilecek başarılı bir yönetime sahiptir. Balotelli gelir gelmez onu kestirmek zor ama siyah-beyazlı formayı giymesi gereken yetenekli isimlerin takıma monte edileceklerinden kuşkum yok. Çünkü ne kadar eleştiriliyor olsa da Beşiktaş yönetimi her sezona en iyi kadro ile başlıyor. Bu sezon daha iyi olacakları konusunda iyimserliğimizi korumakta fayda var…

Galatasaray mali problemler yaşamasa

Kim bilir daha ne bombalar patlatırdı!

Galatasaray’ın sportif direktörü Cenk Ergün’ün şu anda ülkemizin en iyi “dış ilişkiler” düzeyinde menajer olduğuna dikkatlerinizi çekmek isterim. Cenk Ergün çok iyi yetişmiş, yetiştirilmiş ve kendi kulübü olan Galatasaray’da hizmet etme görevi verilmiş bir kişi olması sevindirici. Cenk Ergün’ün transferde elindeki şartlara rağmen yaptığı büyük işleri alkışlamak geliyor içimden…

Tabii ona bu yetkiyi ve görevi veren Başkan Dursun Özbek’in de hakkını vermek lazım. Eğer transfer konusunda arkanızda başkan ve yönetim kurulu desteği olmazsa ağzınızla kuş tutsanız bir işe yaramaz. Bu sebepten Galatasaray’da Cenk Ergün’e destek olanların tamamı her türlü takdire layık.

Mesela Galatasaray mali portresi açısından sıkıntı olduğu bu dönemde İngiliz Swansea’dan Fransız golcü futbolcu Gomis ile Dinamo Kiev’den Faslı Belhanda’yı transfer eden sarı-kırmızılı yöneticiler Leipzig’e imza atan Bruma’nın yerini doldurdu diyebiliriz. Henüz her şey yüzde yüz olmasa da L’Equppe gazetesi bu oyuncuların sağlık kontrollerinden geçirildiğini yazdıklarına göre “Tamam” diyebiliriz.

Bu arada Sabri Sarıoğlu kardeşime yeni hayatında başarılar dilerim. Asla bunu dışlanma gibi görmemeli. Bazı insanların kaliteleri sürse de yüzleri eskir. Sabri de uzun dönemdir futbol oynadığı Galatasaray’da artık yüzü eskiyenlerden biri. Reyiz falan gibi deyimlerle yeterince yıpratılmıştı.

Aykut Kocaman’a destek hepimizin görevi

Bir kere baştan ayağa kadar kalite… Ağzından kötü bir söz çıkmıyor çıkması da mümkün gibi görünmüyor. Aykut Kocaman’ı bu yazıyı hazırlarken Sayın dediği Ercan Taner kardeşimle NTV Spor’da konuk olarak seyrettim. Geldiği Konyaspor’a sevgisini ve minnettarlığını dile getirirken, rakipleri değerlendirirken Beşiktaş’ın kadro ve camia olarak bütünleşmesinin etkisini şampiyon olarak göstermesine dikkat çekti. Başakşehir için kökleri olmamasına rağmen saha içi en iyi organizasyonuna sahip olduğunu söyledi. Beşiktaş eğer Başakşehir ile değil de kökleri olan Galatasaray ve Fenerbahçe gibi takımlarla mücadele etseydi şampiyon olmakta zorlanırdı gerçeğine dikkat çekti.

Fenerbahçe’ye henüz imza atmadığını söyleyen Aykut Kocaman hemen her sözünün tabelalık olduğu söyleşinde birkaç gün içinde resmi olarak görev alabileceğini bildirdi.

Çok yerinde ve doğru olan bilgileri aktarmaya çalışan Aykut Kocaman’a destek olmak hepimizin görevi…

Yusuf Yazıcı Trabzonspor’un parlayan yıldızı

Orta sahada görev yapıyor. Henüz 20 yaşında ve 1.83 metre boyunda… Biraz gençliğini yaşamak istiyor bunu saçlarını arkadan kızlar gibi bağlamasından anlıyoruz. Trabzon’un plakası olan 61’i yeni sezonda onun sırtında forma numarası olarak kısmetse göreceğiz. Trabzonspor yönetiminin takımda tutmak için şartlarını zorladığını tahmin ediyorum. Yeni sezonda Yusuf Yazıcı’dan daha fazla verim almasını beklediğimiz Trabzonspor’un kadrosunu güçlendirmek için yeni yerli yıldızlara ihtiyaç var. Yabancılar üç aşağı beş yukarı hep benzer kalitede. Ama iyi yerlilerin takıma olan katkısı çok fazla oluyor ve sayın Başkan Uslu’nun bunu göz önüne alarak ona göre bir program yapacağını tahmin ediyorum. Çünkü Başkan Uslu hayatın gerçeklerini hep plan içinde çözen başarılı bir yönetici.