Ne Amerika ne de Avrupa Türkiye'den vazgeçebiliyor…
Kim ne derse desin terör, iç savaşlar ve tarikat çekişmeleri ile allak bullak olan bir bölgede Türkiye bir istikrar adası olarak sapa sağlam ayakta duruyor…
Ayakta durmak ile de kalmıyor her türlü darbelere, dış müdahalelere rağmen Türk ekonomisi güçlü bir performans gösteriyor…
Türk insanı, dünyada bir emsali görülmemiş biçimde demokrasiye sahip çıkıyor, tanklara ve F-16’lara göğsünü siper edip canı pahasına bir darbeyi önlüyor.
Türkiye, hiçbir gelişmiş ülkenin bile yapamadığını yapıyor, savaşlardan kaçan 3,5 milyon yabancıya kapılarını açıyor, onlara olabilecek en iyi şartlarda bakıyor, onlara 35 milyar dolar harcıyor, halkımız da bu insanlara kol kanat geriyor ve Türkiye’yi aşağı çekmeye çalışan dış güçler Türkiye’ye açık veya üstü örtülü silah ambargosu uygulamaya kalkıyor ama bu da işe yaramıyor ve yerli savunma sanayii bir anda ortaya çıkıyor ve müthiş bir performans göstererek dışa bağımlılığı dramatik bir şekilde azaltıyor…
Ama bu da yetmiyor. Türkiye defalarca uluslararası camiayı uyarıyor: Terör tehdidi altındayız, gelin bize yardım edin, şu işi beraber çözelim, diyoruz ama onlar tam tersine PKK’yı hem Irak’ta hem de Suriye’de beslemeye palazlandırmaya devam ediyorlar… O zaman da Türkiye kendi göbeğini kendi kesiyor Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ile bir askeri operasyonun nasıl başarılı bir şekilde yapılacağını ve terörün belinin nasıl kırılacağını gösteriyor…
Dünya bütün bunlara parmak ısırıyor ve herkes şaşkın. Kendilerini toparladıkları zaman ise “Bu işler Türkiye’siz olmaz” diyorlar ve bir tarafta Donald Trump Cumhurbaşkanımızla görüşüyor, öbür tarafta AB yetkilileri Türkiye’ye zeytin dalı uzatıyorlar…