Adıyla, sanıyla, söylentileri ve olaylarıyla Sportoto Süper Ligi Lefter Küçükandonyadis Sezonu Galatasaray'ın 22. Şampiyonluğu ile sona erdi. Erdi de, geride sadece şampiyonlukla ilgili olması gereken güzel şeylerin dışında kalan ve uzun süre de akıllardan silinmeyecek şeyler kaldı.
Galatasaray son haftalarda lider olan Başakşehir ile olan sekiz puanlık farkı kapattı ve hak ettiği bir şampiyonluğu kazandı. Uzunca bir süre liderlik koltuğunda oturan ve oynadığı güzel futboluyla, iyi bir takım olarak gönülleri fetheden Başakşehir ve başarılı Teknik Direktörü Abdullah Avcı son aylarda yaşadıkları konusunda neler anlatırlar bilinmez ama, sıkıntılı bir dönem yaşadıkları artık söylentinin çok ötesinde. Bilinen bir başka şey ise; ikinci kezdir Galatasaray’a yol verip şampiyonluğu kaybetmiş olması da akılları zorlayan söylentilerden biri.
Başakşehir ile ilgili dillendirilen diğer söylentilere pek fazla rağbet göstermediğimi geçen hafta da yazmıştım. Böylesine bir yargının, uzun süre aklıyla, varlığıyla mücadele eden, güzel futboluyla taraflı tarafsız tüm futbolseverlerin gönlünü kazanan futbolcullara ve iyi bir takım oluşturma konusunda elinden gelen her şeyi yapan teknik direktörleri Abdullah Avc’ya büyük haksızlıktır. Gerisi bizi pek fazla ilgilendiren olmamalı.
Lig bitti, şampiyon 22. şampiyonluğunu kutluyor, ama hala bazı atışmalar ortalıkta dolaşmaya devam ediyor. Özellikle son kutlamalar sırasında, Fatih Terim’in rakipleriyle ilgili söylediklerinden spor sayfalarına yansıyanlar var ki, hiç de doğru olmamış. Artık sezon sona erdi böylesine bir sözü sarf etmek-eğer söylemiş ise- pek de yakışık almamış. Özellikle sosyal medyada şampiyonluk süreciyle ilgili söyledikleri arasına sıkıştırdığı “Rütbemiz bile farklı, bulundukları durum pek acı” şeklindeki bu sözler iyi olmamış. Fenerbahçeliler bu konuda oldukça alınmışlar. Ama asıl anlayamadığımız oynanan futbol ve futbolda “rütbe” diye bir tanım kullanılmaz. Futbolun şampiyonları var. Sıralamadaki yerleriyle takımlar adlandırılırlar. Ha, bununla Galatasary’ın 22. Şampiyonluğu ile beşinci yıldıza doğru yol alması rütbe olarak anlatılmak istenmiş ama futbolda kullanılmayan böyle bir tanım alay anlamında, yakışıksız..
Bir başka şey ise; “bulundukları durum çok acı” söylemiyle Fenerbahçe’ye, uzun süre düşme hattında olması ile ilgili bir sataşma varsa, bu da “oldukça ayıp” bir yaklaşım olmuş. Fenerbahçeliler hemen buna yanıt vermekte gecikmediler. Bir zamanlar Fenerbahçe’nin Süper Ligin 31. Haftasında 73 puanla 60 puanlı Trabzonspor’un önünde lider olduğu bir dönemde, Galatasaray’ın 33 puanla 14. Sırada, Fenerbahçe’nin 40 puan gerisinde ve düşme hattının hemen üstünde olduğu bir fikstür görüntüsünü sosyal medyaya servis ettiler. İyi de etmişler. Olmaz olmaz demeyin. “Bulunduğunuz durumlar bazen çok acı olabiliyormuş”.
Süper Ligimiz’de başka neler oldu şöyle kısa bir dolaşalım bakalım..
Uzun süre düşme hattında neler yapacak diye merak edilen Fenerbahçe, son haftalarda oradan uzaklaşmaya başladı ve peşpeşe üç galibiyetle hızla yukarılara, altıncı sıraya kadar çıkıverdi. Lig sıralaması; şampiyon Galatasaray, ikinci Başakşehir, üçüncü Beşiktaş, dördüncü Trabzonspor, beşinci ise Yeni Malatyaspor oldu. Avrupa kupalarına katılacak takımlarımız da belli oldu.
Alt sıralarda ise geçen hafta yazdığımız diziliş gerçekleşti. Düşme hattındak kritik durumda olan Göztepe ve Bursa çekişmesi vardı. Ama Göztepe son dakikalarda galip gelerek Bursa’ya beklenen sonu yaşattı ve ligde kaldı. Türkiye Süper Ligi tarihinde ilk kez şampiyon bir takım küme düştü.
Büyük takımlarımız UEFA Fairplay kısıtlaması kıskacında futbolcu satarak kaynak yaratmaya bağlı transfer yapabilecekler.
Önümüzde iki ulusal karşılaşma var ve Teknik Sorumlu Şenol Güneş oluşturduğu gençler ağırlıklı kadroyla bu karşılaşmalara çıkacak.
Ve bugünlerde TFF Başkanlık ve Kurulları seçimi olacak..
The End! Şimdi yeni dönem başlayacak, bakalım bizleri neler bekliyor.