"Şimdi sıra; Yarabbi şükür elimizdekilere projesini başlatmakta"
İçişleri Bakanlığı himayesindeki Biz Anadolu’yuz ve Kardeşlik Köprüleri projeleri başarı ile sonuçlandı. Şehirler, kültürler, bölgeler, insanlar birbirine kavuştu. Belki de mahallesinden dahi çıkmayan çocuklar Türkiye’yi gördü. Seyahat eden insanlar gezdi, gördü, tanıdı, eğlendi, keyiflendi, kaynaştı...
Gezme ve tanımadan sonra şimdi ne olmalı biliyor musunuz? Şimdi “olumsuz örneklerle yüzleştirip ülke ve sorumluluk bilincini geliştirme” felsefesi olan projelerde... Şimdi hayatın ve Ortadoğu’nun acı gerçeklerini anlatan ziyaretlerde... Şimdi yerinden, yurdundan zorla göç ettirilen insanların acı hikayelerini dillendirip bize ders verecek cümlelerde... Şimdi Türkiye’nin birlik ve beraberlik ruhunu daha da pekiştirmekte...
Mesela alalım gençleri mülteci kamplarına götürelim...Ya da gazi, şehit aileleri, engelli, hasta, yaşlı bakımlarında sosyal sorumluluk saatlerinde görevler verelim... Veya dezavantajlı ülkeler ile karşılıklı ziyaretler yapılarak ve ülkemizin değerinin anlaşılması sağlansın... Türkiye’nin ne vazgeçilmez güzellikte ve değerde bir ülke olduğunu anlamamız, anlatmamız gerekiyor!
Söyleşiler eşliğinde üniversitelerimizi gezip gençlerimiz ve şehirlerimiz ile buluşuyoruz. Bu hafta Batman Üniversitesi Öğrencileri ile buluştuk. Ramazan ayı olmasına rağmen salonu tıka basa dolduran muhteşem bir kalabalığa hitap ettik.
Farkında mısınız; zorluk ve yokluk çekmeyen, anne terliği yemeyen, şifa niyetine öğretmeninden hiç ceza almayan, akraba ve mahallesinden bihaber olan, bir zeytini iki ısırıkla değil de bir lokmada bitiren, büyüklerine küçülmüş ayakkabı ve kıyafetleri giymeyi reddedip çöpe atan nesiller büyüttük maalesef!
Gak demeden izin, guk demeden kredi kartını verdik! “Ayı yavrusunu severken öldürür” misali evlatlarımızı sonradan görme abartılı görgüsüz sevmelerimiz ile zehirledik...
Bizim tüm cehaletimize rağmen şükürler olsun ki gençler yine de bilinçli ve duyarlı duruşlarını kaybetmediler ve bazen bize bile ders veren davranışlar sergilediler. Yani işimiz kolay aslında. Tarihten gelen sağlam ve dik gen yapımız ile gençlerimize vereceğimiz her emeğin binlerce katını karşılığını Türkiye adına geri alabiliriz. Gençlerimiz yüreklerine, zihinlerine, hayatlarına dokunacak hamlelere aç!
Yeter ki; yapılacak işleri ve söylenecek cümleleri doğru insanlar doğru zamanlarda gençlere sunsun...
