Hayatın razı olma bu haline "YOKUM "diyorum.
Hava buz gibi.
Soğuk, ayaz yüzüme yüzme çarpsın, sokaklarda dolaşayım diyorum..
Bir dolu yapacak iş var, not defterime yazmışım... Onları da sırayla yaparım diyorum.
Kanaldan çıkıyorum, arabadayım..
Maslak'a çıkar çıkmaz, vazgeçiyorum. Şoför kardeşim ben eve gideyim diyorum.
Soğuktan, ayazdan, yüzüme vurma ihtimali olan, iyi geleceğini düşündüğüm yürüyüşten, yapmam gereken işlerden hepsinden vazgeçiyorum.
Eve geliyorum..
Daha öğle saati.
Gece olmuş gibi yapıyorum, kendimi kandırıyorum.
Elini yüzümü yıkıyorum, gecelik giyiyorum, gece kremini sürüyorum..
Kalp yangınlarındayım, kederliyim.... Canım çok sıkkın.
Yatağa yatıyorum. Tabağımda, kış meyvesi, muz, mandalina..
Uyumak istiyorum ya, televizyonu açıyorum.. Oyalanarak uyuyorum ihtimali yapıyorum.
Kendimi kendime saklıyorum.
Kendimi kendime anlatamıyorum.
Kendim kendime bile yalandan durum yaratıyorum.
Evlilik programına denk geliyorum. Esra Erol'u da seviyorum.
Bir adam var orada Şenol.
Uzun süredir orada.. Sevimli, saf, tuhaf dansları, tuhaf halleri var.
Zararı yok diye almışlar oraya, hatta orada oyalansın, ona iyi gelsin diye bile düşünmüşler olabilir.
Ona özel müzik çalıyorlar, talibi geliyor, o müzik eşliğinde oynaya oynaya koltuğuna geliyor.. O arada tribün, seyirciler koltuklarında dans edip eşlik ediyorlar.
İnsanlar eğlensin de, herkese iyi gelsin de ne olursa olsun diyorum.
Adam, bir ara emekli olduğunu %80 özürlü olduğunu anlatıyor.
Adam çok tuhaf..
Belki iyi bir insan ama, ağzına geleni söylüyor.
Otorite olmaz ise bir şeyden korkmuyor.
Hatta terbiyesiz oluyor diyebilirim.
Bu arada, paravanın diğer tarafına kadın talibi geliyor.
Eskişehir’den geliyor hanımefendi, hiç evlenmemiş. 59 yaşında. Seni çok beğendim geldim diyor.. Adam “benim neyimi beğendin de geldin” diyor...
Kadın...’"OTURUŞUNU KALKIŞINI" beğendim’, diyor.
Adam, ben 52 yaşındayım, sen benim anam olursun, ablam seninle aynı yaşta ablam olursun diyor... Sert üstelik... Canı sıkılıyor, kadını azarlıyor. Daha önce defalarca "35/40 yaş arası kadın isterim" ben dedim diyor....
Ben, bunları size yazıyorum ama adamın ne dediğinde hiç değilim.
Ben, bu adama gelen bu kadındayım.
Avuntu ve bacım..
Hangi şartlarda nerelerdeydiniz, nasıl yaşıyorsun, şartların seni neden bu kadar zorluyor da bu adamla bir ömür geçirmek üzere, kalkıp talip oluyorsun.
Bir ömür boyu beraber uyuyacağın adamı böyle birini, gözün kapalı seçip geliyorsun.
Birisi ile uyumayı.
Gözün kapalı.
Göze almak..
Bir kadın için ne kadar zor olmalı.
Söylemek ne kadar kolaydır demeyin ama... Merdiven silerim, hasta bakarım, çocuk bakarım, yine göze alamam diyorum.
El alemin tuhaf adamlarını ile bir dilim ekmek, bir tas çorba için, kabul edemem.
Hayatın razı olma bu haline "YOKUM "diyorum.
Oturuşunu, kalkışını beğendiğiniz hal ne ise.
Batsın bu dünya diyorum.
Funda'ya takılanlar...
... Tiyatrocu Nilgün Belgün ile röportaj yapmışlar. Kendisi ile tanışıklığım, sohbetim, tiyatrosuna gitmişliğim, dertleşmişliğim vardır. Neyse.. "Keşke dünyayı kadınlar idare etse" demiş.. Yok bacım yok!. Sakın! etmesin.. Niye diye sorarsan senden yola çıkarak söylüyorum.. Sen samimiyetsiz, yılan, kötü kalpli, fesat, kıskanç insanlar beni, kendi okumadığı, bilmediği kitabı karıştırdım diye "LİNÇ" ederken sen ortak oldun... Hem de sinsice...Nasıl mi? Kendin bir şey yazmadın, yazılan en kötü şeyleri retweet ettin... Kadın kadına gizli ve sinsi düşmanlık ettin... Niye tatlım? Anasın üstelik.. Ben biliyorum, sen bilmek istemezsin ama... Yakaladım ben seni ve kalbini.. O nedenle sen ve senin gibiler dünyayı idare edecekse, ben erkek olacağım.. Sana, erkek olarak eziyet edeceğim.
.... Meltem Cumbul Oyuncular Sendikası Başkanı.. Şu anda çektiği diziye bir çocuk oyuncu sokmuşlar.. Kadın, “henüz çocuk oyuncu yönetmeliği, imzalanmadı çıkmadı..” demiş. Ve diziden ayrılmış.. Son zamanlar da, paraya rağmen, böyle dik duruş görmemiştim.. Benden kocaman alkış.