Hepimizin bir ömrü var. Zaman zaman. Ve herkes kendi ömrüne göre, "ömrümde böyle şey görmedim" diye cümleye başlar. Olanı biteni çok iyi bilip, ama kabul edememe halinden doğan, şaşkınlık ifadesidir. Çok şaşırırsın yani.

Farkında mısınız son sene, şaşırma hali kaybolmuş, arsızlık, dolandırıcılık, riyakarlık yalan dolan ve pişkinlik hali almış başını gitmiş görünüyor.

Hadi yazalım biraz.

Ömrümde böyle şey görmedim 1;

20’li yaşlarda gencecik kız, 65 yaşında adam için, aynı yaşlarda diğer kadına gerdan kıra kıra, dudakları pörtleterek parmak sallıyor.

Dedesi yaşında, saçı boyalı ünlü adamın koynuna girecekler, paylaşamıyorlar.

Her ikisi de arsız ne ailesi umurunda ne arkadaşları ne yakın çevresi.

Kim ne der, ayıbı hiç tanımıyorlar ve hiç taşımıyorlar.

Ömrümde böyle şey görmedim 2;

Çok güveniyorlar.

Hep anlatıyor, zart zurt açıklamalar falan, hep ayar çekme hali falan, ama hiç ama hiç sözünde durmaz.

Düşmanı ile bile, arkasına döner o anda şak diye dost gibi olur.

Ömrümde böyle şey görmedim 3;

Adam, kadınlara, çok üzülüyorum diye anlatmaya başlıyor ve kadınlara, benim karım, benim kızım istediği gibi falan diye başlık olacak cümleler kuruyor.

Yemin ederim annesi dahil, ömründe başka hiçbir kadın umurunda değildir.

Aslında, kimseyi sevmez, dost olmaz, hatır gönül vefa bilmez.

Hiç kimse bir bardak suyunu içemez, zırnık koklatmaz, ama kadınlara anlatır.

Ömrümde böyle şey görmedim 4;

Kadın herkesi milyonlarca dolar dolandırmış, dolandıran kadın hırsız, dolandırılanlar çok paralı çakallar.

Sanırsın hepsi mağdur.

Gördük ki, para en itibar gören insanlar olmuş, parası ve adı varsa, hukuk falan yalan olmuş.

Ömrümde böyle şey görmedim 5;

Magazinciler, herkesin bir diziden kaç lira kazandığını, bir sahneden kaç lira kazandığını çatır çatır masaya yatırırken, kendileri de kaç TL kazandıklarını, instagram sayfalarından iş birliklerinden kaç lira kazandıklarını açıklasınlar, yani onlar da kendilerini masaya yatırsınlar.

Ömrümde böyle şey görmedim 6;

Kadın, çalıştığı kanallara, patronlara seneler sonra ayar çekiyor.

Anlattığı herşey, olaylardan cımbızla çektiği yalan dolan, içindeki gram doğruyu, başarı ile çarpıtma hali.

Yahu, şimdi çağırsa koşa koşa gideceksin en iyi kendin biliyorsun.

O kadar çok yazabilirim ki.

Anladım ki insanlar;

Yalandan,

Riyakarlıktan,

İkiyüzlü sahtekarlıktan,

Dolandırmaktan,

Hırsızlıktan,

Ahlaksızlıktan,

Yalandan,

Utanmıyor.

Kimsenin yüzü kızarmıyor.

Çaldığı mekana, pişkin pişkin giden dolaşan ayar çeken hırsızlar gibi.

Öldürdüğü adamın cenazesine gidip en önde namaz kılan, hakkımı helal ediyorum diyen katiller gibi.

Hak etmediği, haksızlığın her türlü yalanından faydalanmşs, ama pişkin pişkin ahkam kesen, haddini bilmeyen insanlar.

Siz var ya siz.

Elinizin altında çok kötülük var.

İyiliği temsil edecek kudret kanlarınızda kalmamış.

Funda'nın aklındakiler…

... Yeni yılın ilk fotoğraflarını paylaşmışlar.

Metrobüs istasyonunda, sabah işe gitmek için bekleyen insanlar fotoğrafı.

Metro içinde sabah işe giden insanlar fotoğrafı.

İnsanlar çok mutsuz, insanlar çok yorgun, insanlar çok bıkkın ve hepsi yaşandığı hayattan usanmış.

Hepsi düşünceli, kaygılı, tasalı kafaları yerlerde.

Her ikisi fotoğrafta, mutsuzluğun fotoğrafı olarak okullarda derste gösterilebilir.

Kim bilir kafalarında ne sorunları ne dertleri var.

Hangi dertle baş etmeye çalışıyorlar acaba.

Fotoğraf anlayana, merhamet bilene çok üzücü.

Döndüm döndüm, fotoğrafa defalarca baktım.

İnsanlar olarak bize gülmek yakışmaz mı?

Yazık değil mi herkese.

Yazık değil mi mutlu olmayı hak edenlere.

Funda’nın aklındakiler…

… Yargıtay bir karar alıyor.

Emsal bir karar alıyor ve başlıyor konunun tartışması.

Evlilik içerisinde, kocasının haberi olmadan doğum kontrol hapı kullanan kadın kusurlu bulunuyor.

Bir boşanma davası var.

Kadın kocasından şiddet gördüğünü, hakaret ve tehdide maruz kaldığını iddia ederek kocasına boşanma davası açıyor.

Kocası da kadına, cep telefonu elinden düşmüyordu, benden habersiz doğum kontrol hapı kullanıyordu diye karşı boşanma davası açıyor.

Mahkeme;

Evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını kabul ederek boşanmalarına karar veriyor.

Adamı; karısına şiddet uyguluyor,

Kadını; kocasından gizli doğum kontrol hapı kullanıyor diye kusurlu buluyor.

Kadın itiraz ediyor, davası Yargıtay'a gidiyor.

Yargıtay, gizli gizli doğum hapı kullanmak kocanın kişilik haklarına saldırı teşkil etmiştir diye kabul ediyor.

Bence;

Ne olursa olsun, kadın ya da erkek doğum kontrol yaptığını, birbirine açıkça söylemeli.