tag:gazetebirlik.com,2015:cid-176 YeniBirlik Gazetesi YeniBirlik Gazetesi 2023-12-24T11:34:14+03:00 Muş'ta ekipler karla mücadele çalışmalarını sürdürüyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-ekipler-karla-mucadele-calismalarini-surduruyor-2139/

İl Özel İdaresi karla mücadele ekipleri, 10 köy ve 21 mezraya ulaşım sağlayan Üçevler grup köy yolunu açık tutmak için çaba gösteriyor.

İş makinesi operatörü Bahri Gölbaşı, gazetecilere, "Yaklaşık 1 metreyi bulan karda çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Zaman zaman tehlikelerle de karşılaşıyoruz ama buna rağmen çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu bölgede kar olduğu sürece mesaimiz devam edecek. Vatandaşlarımızın mağdur olmaması için kapanan yolları sürekli açık tutmak için çalışıyoruz." diye konuştu.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta ısınan hava hayvanlarını merada otlatan besicileri sevindiriyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-isinan-hava-hayvanlarini-merada-otlatan-besicileri-sevindiriyor-8468/

Küçük ve büyükbaş hayvancılığın yaygın yapıldığı kentte havaların yeniden ısınması, en çok besicileri sevindiriyor.

Hayvanlarını meralarda otlatmayı sürdüren besiciler, bu sayede yem ve samandan tasarruf ediyor.

Yaygın beldesinde besicilik yapan Yılmaz Bingöl, hayvanların kış boyunca kapalı alanlarda kaldığını söyledi.

Bu durumun maliyetli olduğunu belirten Bingöl, "Havanın sıcak olması besiciler için çok önemli. Çünkü yem bitkilerinin maliyeti oldukça yüksek. Hayvanların merada beslenmesi bizi ekonomik açıdan olumlu etkiliyor. Yemden, zamandan tasarruf ediyoruz. Hayvanları akşam saatlerine kadar otlatıyoruz. 200 küçükbaş hayvanım var. Aralık ayına girmemize rağmen hava sıcak geçiyor. Dağlar açık ve kar yok. Aralık ayının sonuna kadar hava sıcaklıklarının böyle gitmesi için dua ediyoruz." diye konuştu.

Ramazan Mutlu ise havanın sıcak geçmesinin kendileri açısından iyi olduğunu belirterek, "Meralar yemyeşil. Hem büyükbaş hem de küçükbaş hayvanlarımızı otlatıyoruz. Şu anda hayvanlarımıza yem vermiyoruz. Çünkü bir hafta önce etkili olan yağmurun ardından otlak alanlarımıza hayvanlarımızı doyuracak kadar ot var." dedi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta kadın komutanlar, köylerdeki okullarda düzenledikleri etkinliklerle çocukları eğlendirdi https://gazetebirlik.com/haber/musta-kadin-komutanlar-koylerdeki-okullarda-duzenledikleri-etkinliklerle-cocuklari-eglendirdi-8214/

İl Jandarma Komutanlığı bünyesinde görev yapan kadın komutanlar, Cumhuriyet'in 100. yıl etkinlikleri kapsamında köylerdeki okullarda etkinlikler düzenledi.

Kente 12 kilometre uzaklıktaki Tekyol İlk ve Ortaokulu'na giden jandarma ekipleri, çocuklara trafik eğitimi verdi, hediyeler dağıttı.

Daha sonra mayın arama köpeği "Postiş"in gösterisini ilgiyle izleyen çocuklar, kadın komutanlarla müzik eşliğinde oyunlar oynayarak eğlendi.

Çocuklardan Muhammet Özmen, gazetecilere, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla jandarma ekipleriyle bir araya geldiklerini söyledi.

Çok güzel vakit geçirdiklerini belirten Özmen, "Bize verdikleri hediyelerden dolayı teşekkür ederim. Oyunlar oynadık. Jandarma ekipleriyle eğlendik. Türkiye'nin 100. yılında bize unutulmaz bir anı yaşattılar." dedi.

Hediye Durbak ise jandarma ekiplerinin okullarına geldiğini belirterek, "Güzel hediyeler verdiler. Onlara teşekkür ederim. Çok mutlu oldum. Jandarma görevlilerine, bize Cumhuriyet'in 100. yılında unutamayacağımız bir anı yaşattıkları için teşekkür ederiz. İkinci 100 yılda Cumhuriyet'imizin izinde yürümeye devam edeceğiz. Çok güzel bir gündü." diye konuştu.

Okul Müdürü Nimettullah Binici de "29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'mızı kutlamak amacıyla jandarma ekipleri okulumuza geldi. Çok güzel bir gün geçirdik. Trafik eğitimi verildi. Oyunlar oynadık. 100. yılımızı böyle güzel etkinlikle geçirdiğimiz için çok mutluyuz. Nice yüzyıllara." ifadelerini kullandı.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Unutulmasını istemediği sanatını 37 yıldır kadınlara öğretiyor https://gazetebirlik.com/haber/unutulmasini-istemedigi-sanatini-37-yildir-kadinlara-ogretiyor-5587/

Hürriyet Mahallesi'nde yaşayan ve annesinden halı ve kilim dokumayı öğrenen 55 yaşındaki Kum, evdeki tezgahlarında dokuma yaparak kendini geliştirdi.

Daha sonra Halk Eğitimi Merkezi'nden Usta Öğreticilik Belgesi alan Kum, teknolojinin gelişmesiyle unutulmaya yüz tutan dokumacılığı gelecek nesillere aktarmak için çaba gösterdi.

Merkez bünyesinde 1986'da usta öğreticilik yapmaya başlayan Kum, 37 yıldır açılan kurslarda yüzlerce kişiye eğitim vererek birçok usta yetiştirdi.

Yıllardır farklı motifleri kilim ve halılara işleyen Kum, hem sanatını yaşatıyor hem de elde ettiği gelirle ailesinin geçimine katkı sağlıyor.

"Bu mesleğe gönül veren biriyim"

Kum, AA muhabirine, kilim ve halı dokumayı annesinden öğrendiğini, Halk Eğitimi Merkezinde de eğitim aldığını söyledi.

Dokumacılığın en güzel sanatlardan biri olduğunu belirten Kum, şöyle konuştu:

"Annemin evde halı dokuma tezgahı vardı. Hatıra olsun diye Muş Müzesi'ne teslim ettik. Dokuma bir kültürdür, mirastır ve bunu devam ettirmek istiyorum. Çok sayıda öğrenci yetiştirdim. Severek yaptığım bu mesleğin unutulmasını istemiyorum. Bu mesleğin yaşatılmasını istiyorum. Kızlarım bu işi biraz biliyor. Ben kızlarımdan en az birinin bu mesleği sürdürmesini istiyorum."

Halı ve kilim dokumanın terapi gibi olduğunu anlatan Kum, "Daha önce İŞKUR vasıtasıyla bize destek veriliyordu. O dönem öğrenci sayımız daha fazlaydı. Kursa gelenlere ücret veriliyordu ve bu sayede ailelerine destek veriyorlardı. Halı dokumacılığı zevkli bir iş. Mesleğin unutulmasını istemiyorum ve inatla bu işi yapmaya devam ediyorum. Bu mesleğe gönül veren biriyim. 37 yıldır ilmek atıyoruz, bu sanatı yaşatmak istiyoruz. Yüzlerce öğrenci yetiştirdik ve bu öğrencilerimiz işi severek yapıyorlar. Kendi evlerinde ufak tezgah kurup bu işi hobi olarak yapan arkadaşlar var. Unutulmaya yüz tutmuş bir mesleği gün yüzüne çıkarmaya çalışıyoruz." diye konuştu.

Süreyya Alaslan da iki yıl önce halı ve kilim dokuma kursuna katıldığını belirterek, "Yıldız hoca sayesinde mesleği öğrendim. Şu anda Usta Öğreticilik Belgesi aldım. Çok mutluyum. İşimi kurabilecek seviyeye geldim. Artık usta öğreticiyim. Bu mesleği ve sanatı yaşatmaya çalışacağım." dedi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta geri dönüşlerin yaşandığı yerleşim yerlerine yollar yapılıyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-geri-donuslerin-yasandigi-yerlesim-yerlerine-yollar-yapiliyor-2945/

İl Özel İdaresi ekipleri, terör örgütü PKK'nın saldırıları nedeniyle yıllar önce terk ettikleri köylerine dönen vatandaşların daha güvenli ulaşım imkanına kavuşması için çaba gösteriyor.

İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Şeyhmus Yentür, Diyarbakır, Bingöl ve Muş üçgeninde bulunan Şenyayla bölgesinde ekiplerin çalışma yürüttüğünü söyledi.

2023 yılı yatırım programına alınan Badinek mezrasına ilk defa 12 kilometrelik yeni yol açtıklarını belirten Yentür, şunları kaydetti:

"Muş-Kulp kara yolu ayrımı Kayalısu-Üçevler bağlantısını sağlayan 20 kilometrelik yolun birinci ve ikinci kat sathi kaplama, sanat yapısı, istinat duvarları yapıldı. Burada 10 köy ve 22 mezrada 2 bin 500 vatandaşımız yaşıyor. Yapılan su ve yol hizmetleriyle 3 yıl içinde terör baskısı sonucu büyük şehirlere göç eden yaklaşık 100 hane geri dönerek ev yaptı. Şenyayla Bölgesi'nde dönüş yapılan 13 mezraya ilk defa yol açmak için 2 iş makinesi ile çalışmalarımız devam ediyor. Arazi şartları nedeniyle günde 200 metre yol çalışması yapıyoruz. Yolları açıp orada yaşayan vatandaşlarımıza ulaştığımızda dile getirdikleri memnuniyetleri yorgunluğumuzu gideriyor. İl Özel İdaresi olarak önce yol ve su, daha sonra tarımsal amaçlı projelerle vatandaşın bütün ihtiyaçlarını karşılayacağız."

Bölgenin yaşanan terör olayları nedeniyle yaklaşık 30 yıl boş kaldığını anlatan Yentür, "Bu açıdan bölge bakir bir konumdaydı. Güvenlik güçlerimizin ciddi önlemler alması sonrasında köy ve mezralara ciddi anlamda dönüşler gerçekleştirildi." dedi.

Yollarının açılmasını hasretle beklediklerini belirten Badinek mezrası sakinlerinden Hayrettin Acar, "Mezramız daha önce Diyarbakır'a bağlıydı. Bir süre önce Muş'a bağlandı. Hizmetler gelmeye devam ediyor. Emeği geçen herkese teşekkür ederiz." diye konuştu.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Dededen kalma su değirmeninde para geçmiyor https://gazetebirlik.com/haber/dededen-kalma-su-degirmeninde-para-gecmiyor-2291/

İlçeye 30 kilometre uzaklıktaki Ünaldı köyünde 2 bin 149 rakımdaki Hamurpet Gölü'nde dökülen su kanalı üzerinde inşa edilen tarihi su değirmeni, adeta zamana meydan okuyor.

Dedesinden kalan ve su kaynağı sayesinde yaklaşık 160 yıldır çarkı dönen değirmende çalışan 72 yaşındaki Düzgüner, gelişen teknolojiye direnerek mesleğini sürdürmeye çalışıyor.

Ömrünün yarısını verdiği ilçedeki son su değirmeninde köylülerin getirdiği buğdayı öğüten 5 çocuk babası Düzgüner, bu hizmeti karşılığında para yerine buğday alıyor.

"Ben bu dünyadan göçüp gidersem değirmenin taşı dönmeyecek"

Gençlerin ve çocuklarının bu işle ilgilenmemesi nedeniyle değirmende tek başına çalışan Düzgüner, AA muhabirine, 160 yıldır çarkı dönen su değirmeninin artık eskisi gibi ilgi görmediğini söyledi.

Düzgüner, köylerde tarımla uğraşanların sayısının azalmasının işlerini azalttığını anlatarak, "Artık buğday öğütmeye çok az insan geliyor. Muş'un son su değirmencisi benim, başka su değirmeni yok. Eskiden 24 saatte 150 teneke buğday öğütüyorduk. Bu değirmen bana dedemden kaldı. Ben de bu dünyadan göçüp gidersem artık bu değirmenin taşı dönmeyecek. Çocuklarım bu işe heves etmedi, hepsi büyük şehirlere göç etti." dedi.

Su değirmeninde geleneksel yöntemlerle elde edilen unun daha lezzetli olduğunu belirten Düzgüner, şunları kaydetti:

"Eskiden bu değirmen yılın 12 ayı çalışırdı. Köylüler buğdayı öğütmek için günlerce sıraya girerdi. Artık buğday ekimi de eskisi gibi yapılmıyor. Arada 5-10 teneke getiren oluyor. Su değirmeninde öğütülen buğday ile fabrikada öğütülen buğday arasında çok fark var. Fabrikalar kepeğini ayırıyor. Su değirmeninde çekilen buğday ise tamamen doğal. Buğday öğütmeye gelenlerden para yerine eskisi gibi buğday alıyorum. Ödemenin ölçek usulü yapıldığı su değirmeninde para geçmiyor. Deden kalma ölçekle 20 teneke buğdaydan bir teneke alıyorum."

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'taki yaylalarda konaklayan göçerler dönüş için hazırlıklara başladı https://gazetebirlik.com/haber/mustaki-yaylalarda-konaklayan-gocerler-donus-icin-hazirliklara-basladi-3451/

Dört ay süren yayla döneminin ardından eşyasını yeniden katırlara yükleyerek günler süren yolculuklarına başlayacak olan göçerler hayvanlarıyla Siirt, Diyarbakır ve Batman'a gidecek.

Göçerlerden Barış Çete, ilkbaharda Diyarbakır'dan geldiğini ve dört ay boyunca yaylada hayvanlarını beslediğini söyledi.

Çete, "Yaz boyunca hayvanlarımızı sağarak elde ettiğimiz sütün bir kısmını mandıraya satıyoruz. Kalanıyla peynir, tereyağı gibi ürünler yapıyoruz. Şimdi hayvanlarımızı Diyarbakır'a götüreceğiz. Orada hava sıcak ve az kar yağıyor. Burada havalar soğuduğu için dönüş hazırlıklarımıza başladık. Hayvanların durumuna ve mesafeye göre yolculuğumuz 30 gün sürüyor." dedi.

Havanın soğumasıyla sıcak bölgelere göç edeceklerini belirten Netice Erol da "Göç öncesi hazırlıklarımızı tamamladık. Geldiğimiz günden beri koyunların bakımıyla ilgileniyoruz. Elde ettiğimiz sütten peynir ve tereyağı yapıyoruz. Eşyamızı toplamaya başladık. Diyarbakır'a gideceğiz." diye konuştu.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta berivanların süt sağım mesaisi sürüyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-berivanlarin-sut-sagim-mesaisi-suruyor-5473/

Konakdüzü köyünde, sabahın erken saatlerinde mesaiye başlayan berivanlar, ev işlerinin ardından kova ve bidonlarla koyun ve keçilerin bulunduğu alana kadar yürüyor.

Günde iki kez hayvanlarını sağan berivanlar, sütten yaptıkları yoğurt, peynir ve tereyağıyla hem ihtiyaçlarını karşılıyor hem de ürünleri satarak aile bütçelerine katkı sağlıyor.

Berivanlardan Yıldız Baydan, sabahın ilk ışıklarıyla koyunları sağmak için zorlu mesaiye başladıklarını söyledi.

Sıcak havadan dolayı zorlandıklarını dile getiren Baydan, "Sabah ve akşam buraya geliyoruz. Elde ettiğimiz sütten yoğurt, peynir ve tereyağı yapıyoruz. Hem kışlık ihtiyacımızı karşılıyoruz hem de satışını gerçekleştiriyoruz." dedi.

Besici Yahya Demir de yaz aylarında hayvanları yüksek ve serin yaylalara götürdüklerini belirterek, "Her yıl mayıs ayında hayvanlarımızı yaylaya çıkarıyoruz. Ovada buğday, arpa ve ot hasadı yapıldıktan sonra meralar açıldı. Biz de hayvanlarımızı yayladan getirdik. Hava çok sıcak. Hayvancılık tek geçim kaynağımız. Berivanlar, günde 2 kere hayvanların bulunduğu yere gelerek koyunları sağıyorlar." diye konuştu.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Yaylalardaki çocukları "Heybemde Neşe Var Projesi" ile eğlendiriyorlar https://gazetebirlik.com/haber/yaylalardaki-cocuklari-heybemde-nese-var-projesi-ile-eglendiriyorlar-3031/

Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, yaz döneminde aileleriyle yaylaya çıkan çocukları eğlendirmek ve yalnız olmadıklarını hissettirmek amacıyla "Heybemde Neşe Var Projesi"ni yürütüyor.

Gençlik Merkezinde görevli gençlik liderleri ile gönüllü gençler, kendilerine tahsis edilen minibüsle zorlu yolları aşarak ulaştıkları yaylalarda, yüz boyama, zeka oyunları, futbol, dart ve mendil kapmaca gibi aktivitelerle çocukların eğlenceli vakit geçirmelerini sağlıyor.

Şu ana kadar 10 köyün yaylalarına çıkarak çocukların gönüllerine dokunan gençler, kent merkezine 50 kilometre uzaklıktaki Karameşe köyü yakınlarındaki yaylaya da gitti.

Çocuklara oyuncak dağıtan, oyunlar oynayarak yüzlerini güldüren gönüllüler, süt sağan kadınlara da yardım etti.

Gençlik Lideri Feridun Çakı, engebeli yolları aşarak yaylalarda kalan çocuklara ulaşmaya çalıştıklarını söyledi.

Köylülerin yazın hayvanlarını yaylalara çıkardığını anlatan Çakı, şunları kaydetti:

"Çocuklar da aileleriyle yaylalara gidiyor. Biz de çocukları mutlu etmek, okul havasından kopmamalarını sağlamak için yaylalara çıkıyoruz. Onlarla oyunlar oynuyoruz. Süt sağan kadınlara da yardım ediyoruz. Çocukların mutlu olması için Gençlik Merkezi çalışanları ve gönüllülerimizle dağ, taş demeden yaylalara gidiyoruz. Çocukların gönlüne dokunmaya devam edeceğiz."

"Çocukların yüzlerini boyadık, gönüllerine dokunduk"

Gönüllülerden Elif Şahin de çocukları eğlendirerek mutlu olmalarını sağlamaya çalıştıklarını belirtti.

Çocuklarla güzel zaman geçirdiklerini ifade eden Şahin, "Dağları aşarak yaylaya geldik. Çocuklarla maç, dart ve satranç oynadık, yüzlerini boyadık. Çok güzel bir duygu." dedi.

Emrullah Nadiroğlu da küçüklerin yüzlerindeki gülümsemeyi görünce çok mutlu olduklarını aktardı.

Çocuklardan Berat Gölaşı, "Ağabeylerimiz bizim için yaylaya kadar geldi. Yüzümüzü boyadılar. Futbol ve satranç oynadık. Çok eğledik. Herkese teşekkür ederim." diye konuştu.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta terörden arındırılan 7 köye 33 milyon yatırım https://gazetebirlik.com/haber/musta-terorden-arindirilan-7-koye-33-milyon-yatirim-5849/

Merkeze bağlı Şenyayla Bölgesi'nde 30 yıl önce terör örgütü PKK'nın saldırı ve baskıları sonucu boşaltılan 7 köye, güven ve huzurun sağlanmasıyla vatandaşlar dönüş yapıyor.

İl Özel İdaresi de güven ortamının sağladığı köylerde yol, su ve kanalizasyon için çalışma başlattı.

33 milyon lira bütçenin ayrıldığı çalışmalar kapsamında 19 kilometrelik Kayalısu köyü yolu asfaltlandı.

Yıllar sonra köylerine dönmenin sevincini yaşayan köylüler, atıl durumdaki arazilerini ekti, hayvancılığa yeniden başladı.

Çalışmaları inceleyen İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Şeyhmus Yentür, gazetecilere, terörden arındırılan 7 köye 33 milyon lira yatırım yaptıklarını söyledi.

Köylere dönüşlerin her geçen yıl artarak devam ettiğini anlatan Yentür, şunları kaydetti:

"Bölgede 19 kilometrelik yolun birinci ve ikinci satı kaplama işini tamamladık. Alt yapısı ve istinaf duvarı bitti. 33 milyon lira bir yatırım. 100 iş gününde tamamlanması planlanmakta. Daha önce bu bölgede terör yüzünden yaşam yoktu. Son iki yılda sadece Kayalısu köyümüzde 100 yeni ev taşındı. Artık güvenli bir bölge. Buraya dönüş yapan vatandaşlarımıza tarımsal amaçlı sulama projeleri, içme suları ve yolları yaptıktan sonra vatandaşlarımız gelip ülke ekonomisine hayvansal ve tarımsal katkı sunacaklar. Bu yola asfalt dökmekle 7 köy ve 22 mezraya ulaşımı kolaylıkla sağlayacağız."

Kayalısu Köyü Muhtarı Bilal Erez ise terör baskısı nedeniyle köylerini boşaltmak zorunda kaldıklarını ifade etti.

Erez, "Köylülerimiz, terör nedeniyle Adana, Mersin, Bursa, Ankara ve İstanbul gibi büyük şehirlere göç etti. Huzurun sağlanmasıyla dönüşlerimiz başladı. Köyümüz sadece geçimini hayvancılıkla yapıyor. Hedefimiz hayvancılığı tekrardan canlandırarak büyük şehirlere göç eden vatandaşlarımızı geri getirmek. Çok şükür bugünleri gördük. Yolu yapmak hayalimizdi. Çok şükür yolumuzu yaptık. Çok sevinçliyim ve gururluyum." diye konuştu.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Devlet desteğiyle arıcılık yapan çift, kaliteli üretim için 3 kentin yaylalarını dolaşıyor https://gazetebirlik.com/haber/devlet-destegiyle-aricilik-yapan-cift-kaliteli-uretim-icin-3-kentin-yaylalarini-dolasiyor-5313/

Kentte 1997'den bu yana arıcılık yapan Orhan Işık, 13 yıl önce hayatını birleştirdiği Sibel Işık'a da arıcılığı öğretti.

İlk etapta 500 kovanla üretim yapan Işık çifti, en kaliteli balı üretebilmek için kışın belli dönemlerde Hatay ve Diyarbakır'daki, yazın da Muş'taki verimli yaylalarda konaklamaya başladı.

Aldıkları siparişleri yetiştirmekte zorlanan çift, işlerini büyütmek için bir yıl arayla hazırladıkları projelerle Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumundan yüzde 65 hibeyle toplam 1000 arılı kovan ve ekipman desteği aldı.

Bu sayede işlerini büyüten Işık çifti, en kaliteli balı üretebilmek için kışın belli dönemlerde Hatay ve Diyarbakır'daki, yazın da Muş'taki verimli yaylalarda konaklamaya başladı.

Bugünlerde Varto ilçesine bağlı Çaylar köyü kırsalına kovanlarını bırakan çift, bu yıl 60 ton bal üreterek yurdun dört bir yanına göndermeyi hedefliyor.

Sibel Işık, AA muhabirine, 13 yıldır evli olduğunu ve eşiyle gezgin arıcılık yaptığını söyledi.

Devletten aldıkları destekle 1500 arılı kovana sahip olduklarını belirten Işık, şunları kaydetti:

"Bu yıl hazırladığım projeyle destek almaya hak kazandım. Çok şükür kocamla işimizi daha da büyüttük. Eşim de geçen yıl devlet desteği almıştı. İşlerimiz iyi, balımızı ve arıları Türkiye'nin dört bir yanına satıyoruz. Hazar sıkıntısı yaşamıyoruz, müşterilerimiz bize ulaşıyor. Devlet desteği almasaydık işimizi büyütemezdik. Bal dönemi olduğu için karakovan çıtası yapıyorum. Sağımda eşime yardımcı oluyorum. 3 işçiyle burada çalışıyoruz. Eşim yıllardan beri arıcılık yaptığı için sırtımızdaki bütün yükü omuzlarımızdan alıyor. Bize de ona yardımcı olmak düşüyor."

"Devlet desteğiyle aile şirketi olduk"

Orhan Işık ise geçen yıl hazırladığı projeyle 500 kovan destek aldığını, eşinin de bu yıl aynı destekten yararlandığını anlattı.

İşlerini büyütmeye devam edeceklerini ifade eden Işık, "Devlet desteğiyle aile şirketi olduk. Karı koca en iyi balı üretmeye çalışıyoruz. Karımın sevgisiyle bu yıl daha iyi bal alacağımıza inanıyorum. Arıcılık eşimle daha neşeli geçiyor. Bu mesleği aileyle yapmak daha güzel. Bu işi severek yapıyoruz. Arıları kışlatmak için Hatay'a gidiyoruz, daha sonra Diyarbakır ve ardından Muş'un yüksek yaylalarına geliyoruz. Evlendikten sonra eşimle nerede çiçek varsa, o çiçeklerin arasında yer almaya çalışıyoruz. Devlet desteği işimizi oldukça rahatlattı." dedi.

Desteklenen 105 projeden 54'ü kadınların

Tarım Kırsal ve Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Muş İl Koordinatörü Bünyamin Süne de arıcılık sektörüne 5 bin avrodan başlayıp 500 bin avroya kadar bütçesi olan projelere destek verdiklerini söyledi.

Destek verdikleri 105 projenin 54'ünün kadın girişimcilerden oluştuğu ifade eden Süne, "30 ila 500 kovan arasında destek vermekteyiz. Kurum olarak kadın arıcılarımıza pozitif ayrımcılık uygulamaktayız. Her kadın arıcımıza proje başvurusu esnasında artı 15 puan vermekteyiz. Eğer 40 yaş altı olursa genç girişimci kapsamında artı 15 puan daha ekliyoruz. Sibel Hanım ve Orhan Bey TKDK'den destek almış ve başarılı olmuş iki arıcımızdır. Kendilerini tebrik ediyorum." diye konuştu.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta sıcaktan bunalan çocuklar derede serinliyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-sicaktan-bunalan-cocuklar-derede-serinliyor-8819/

Son günlerde hava sıcaklığının arttığı kentte, okulların tatile girmesini fırsat olarak gören çocuklar, serinlemek için Kale Mahallesi yakınlarındaki Çar Çayı'na gidiyor.

Derede oluşturulan gölete giren çocuklar, burada yüzerek serinlemeye çalışıyor.

Çocuklardan Abdülkerim İrgin, hava sıcaklığının son günlerde arttığını söyledi.

Her gün belli saatlerde derede yüzdüklerini anlatan İrgin, "Serinlemek için derede yüzüyoruz. Akşam saatlerine kadar burada kalıyoruz. Güzel vakit geçiriyoruz." dedi.

İbrahim Özcan da "Boş zamanlarımızı yüzerek değerlendirmeye çalışıyoruz. Arkadaşlarımızla eğlenceli anlar yaşıyoruz." ifadelerini kullandı.


]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş Ovası'nda konaklayan leylekler yavrularını büyütüyor https://gazetebirlik.com/haber/mus-ovasinda-konaklayan-leylekler-yavrularini-buyutuyor-2371/

Her yıl binlerce kilometre yol katederek Türkiye'ye gelen leylekler, Muş’un korkut ve Hasköy İlçesindeki köylerdeki direk ve bacaların üzerindeki yuvalarında konaklıyor.

Yaz boyunca yumurtadan çıkan yavrularını besleyip büyüten leylekler, onları kışı geçirecekleri Afrika ülkelerine uzanacak göç yolculuğuna hazırlamaya çalışıyor.

Bövetli köyünde çiftçilik yapan İnan Subaşı, ot biçerken leyleklerin de yerdeki solucanları ve böcekleri toplayarak yavrularını beslediğini söyledi.

Baharın müjdecisi olarak bilinen leyleklerin yumurtlama döneminin ardından sayılarının artmaya başladığını ifade eden Subaşı, "Biz otları biçince leylekler de yavrularına besin topluyor. Yavrularını böyle büyüterek sonbaharda göçe hazırlanıyorlar. Biz de leylekleri seviyoruz. İsteriz ki kimse onlara zarar vermesin, daim böyle Muş Ovası'na gelip gitsinler." diye konuştu.

Yavru leyleklerin yumurtadan çıktığını anlatan Orhan Subaşı ise "Biz ot biçerken, leylekler de traktörün arkasına takılarak yavrularını büyütmek içen yiyecek topluyor. Leylekleri sevdiğimiz için karışmıyoruz. Burada güvenle yaşamalarını sağlamaya çalışıyoruz." dedi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta yurda yerleştirilen depremzedeler, Kurban Bayramı'nı buruk geçiriyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-yurda-yerlestirilen-depremzedeler-kurban-bayramini-buruk-geciriyor-1461/

Malatya'dan gelerek Danişment Gazi erkek öğrenci yurdunda misafir edilen Çetin Uymak, yaklaşık 4 aydır yurtta kaldığını söyledi.

Ramazan Bayramı'nda olduğu gibi Kurban Bayramı'nda da memleketlerinden uzakta kaldıklarını belirten Uymak, şöyle konuştu:

"Çok üzgünüz. Çünkü akrabalarımız Malatya'da. Bugün Kurban Bayramı ama bir depremzede olarak üzüntülerimiz var. Memleketimizden ayrılmışız. Cenazelerimiz var. Allah bir daha düşman dahi olsa yaşatmasın bu tür afetleri. Çok şükür canımız sağ, şükrediyoruz. Bütün hayatımız altüstü oldu. Allah devletimize zeval vermesin başımızı soktuğumuz bir mekan oldu. Deprem bölgesinden buraya geldiğimiz zaman biz cehennemden cennete düşmüş gibi olduk. Bunu yaşayan bilir."

Depremde ailesinden 30 kişiyi kaybeden Adıyamanlı Nusret Can ise "Ailemiz dağıldı. Herkes bir yerde. Bugün bayram olmasına rağmen buruk geçiyor. İki bayram oldu biz burada ailemizden uzak geçiriyoruz. Burada herkes bize yardımcı oluyor. Birinci depremde evim tamamen yıkıldı. Amcalarım, amcamın çocukları, kayınlarım ve çocukları ile çok sayıda akrabam enkaz altında kalarak hayatını kaybetti. Şu anda ailemle yurtta kalıyoruz. Burada herkes bize hizmet ediyor. Devletimize teşekkür ederiz." ifadelerini kullandı.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'taki yaylalarda konaklayan göçerlerin süt sağım mesaisi başladı https://gazetebirlik.com/haber/mustaki-yaylalarda-konaklayan-gocerlerin-sut-sagim-mesaisi-basladi-6217/

Uzun süren yolculuğun ardından Şenyayla ve Kozma yaylalarına gelerek kurdukları çadırlarda konaklayan göçerler, bölgedeki yayla ve meralarda otlattıkları hayvanlarının sağımını yapıyor.

Göçerler, sezon boyunca elde ettikleri sütten yaptıkları ürünleri satarak geçimlerini sağlıyor.

Göçerleri ziyaret eden Muş Koyun Keçi Yetiştiricileri Başkanı Nimet Salkım, kentte küçükbaş hayvan sayısının 1 milyon 200 bin olduğunu, göçerlerin gelmesiyle bu sayının 1,5 milyonu aştığını söyledi.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki yetiştiricilerin yazın Muş'taki yaylaları tercih ettiğini belirten Salkım, "Bunun sebebi yaylalarımızın küçükbaş hayvancılığa uygun olmasıdır. Süt sağım sezonu başladı. Yetiştiricilerimiz sağdıkları sütü peynire dönüştürerek il merkezlerinde satıyor. Yetiştiricimizin gelir kaynağı süt ve kuzudur. Bu yıl yağmurun fazla olmasından dolayı yaylalarımızın durumu çok iyi." diye konuştu.

Ziyaret ettikleri yetiştiricilerin sorunlarını yerinde dinleme fırsatı bulduklarını aktaran Salkım, dile getirilen talepleri çözmek adına ilgili makamlarla görüştüklerini kaydetti.

Zor olmasına rağmen yetiştiricilerin hayvancılığı sürdürmeye devam ettiğini anlatan Salkım, "Emek vererek sofralarımızın baş tacı ürünleri üretiyorlar. Biz de birlik olarak küçükbaş hayvancılığın geliştirilmesi adına var olan sorunları gidermeye çalışacağız." dedi.

Mardin'in Nusaybin ilçesinden Şenyayla bölgesine gelen besicilerden Muzaffer Taş ise 3 ay boyunca kentte kalacaklarını belirtti.

Süt sağım sezonunun başladığını dile getiren Taş, "Sağdığımız sütlerden yaptığımız ürünleri il merkezinde satışa sunuyoruz. 600 hayvanımız var ve günde 2 defa sağım yapıyoruz. 3 ay burada kaldıktan sonra tekrar Nusaybin'e gideceğiz." ifadelerini kullandı.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Sonbaharda sıcak bölgelere giden Muşlu besicilerin dönüş yolculuğu başladı https://gazetebirlik.com/haber/sonbaharda-sicak-bolgelere-giden-muslu-besicilerin-donus-yolculugu-basladi-3537/

Şenyayla bölgesinde, dönüş yapan besicilerle bir araya gelen Muş Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Nimet Salkım, gazetecilere, yaklaşık 150 bin küçükbaş hayvanı kışlatmak amacıyla Diyarbakır, Batman, Şanlıurfa ve Gaziantep gibi bölgelere götüren besicilerin, dönüş yolculuğunda güçlüklerle mücadele ettiğini dile getirdi.

Hayvan yetiştiriciliğinin zor taraflarının olduğunu belirten Salkım, "Yetiştiricilerimiz zorlukları göz önüne alarak işlerini yapıyorlar. Her yıl yaklaşık 150 bine yakın hayvanımız Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki illere gidiyor. Dönüşlerin başlamasıyla yaylalarımız hayvan varlığı ile şenleniyor. Hayvan sayımız artıyor. İlimizde küçükbaş hayvan varlığımız 1 milyon 250 bin olsa da yaz aylarında bu rakam yaklaşık 1 buçuk milyona çıkıyor." diye konuştu.

Besici Samet Sezgin ise Diyarbakır'dan gelerek Muş'un Kurtik Dağları'na doğru yola çıktıklarını anlattı.

Günde 20-25 kilometre ilerleyebildiklerini söyleyen Sezgin, "Yaklaşık 10 gündür yoldayız. Belli zamanlarda dinlenmek için konaklıyoruz. Geceleri yol gittiğimiz bölgeler de oluyor. Benimle beraber 3 kişi hayvanlara çobanlık yapıyor. Yaklaşık bin hayvanımız var. Kulp deresini geçtik, şu anda Şenyayla bölgesindeyiz. Bugün burada konaklayacağız." dedi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta kurulan tekstil fabrikalarında hedef 10 bin istihdam https://gazetebirlik.com/haber/musta-kurulan-tekstil-fabrikalarinda-hedef-10-bin-istihdam-6269/

Bölgeye uygulanan teşvikler ve yatırım yapmak isteyenlere verilen destekler sayesinde tekstil sektörünün geliştiği Muş'ta, Vali İlker Gündüzöz'ün girişimleriyle kurulan Muş Valiliği Sultan Alparslan Tekstilkent ile kentin birçok noktasında 77 atölye ve fabrika faaliyet gösteriyor.

Fabrika ve atölyelerde işe başlayan yaklaşık 6 bin genç, aldıkları eğitimle üretim çarkının bir parçası haline geliyor.

Gençlerin ürettiği ürünleri yurdun dört bir yanına ve yurt dışına gönderen işletme sahipleri de hem istihdama hem de ekonomiye katkı sunuyor.

Kentin farklı noktalarında inşaatı devam eden ve kısa süre içinde üretime başlaması planlanan fabrikalarla tekstil sektöründe hedeflenen 10 bin istihdam rakamına ulaşılması bekleniyor.

Muş Valisi İlker Gündüzöz, AA muhabirine, Muş'ta tekstil atölyesi ve fabrikaların şehir merkezinde ve beldelerde dağınık şekilde faaliyet gösterdiğini söyledi.

Bu tür iş yerlerinin, kümelenmenin maliyet açısından avantaj oluşturduğunu ifade eden Gündüzöz, şöyle konuştu:

"Daha önce inşa edilmiş Sungu Tekstilkent'te mevcut küçük atölyelerin yanına biz 5 bin metrekarelik fabrikalar yaptık. Bu fabrikalar üretime geçti. Muş merkezdeki Sultan Alparslan Tekstilkent de faaliyete başladı. Burada da gençlerimiz çalışıyor. Muş'ta tekstil istihdamında önemli bir gelişme var. Gençlerimize önemli gelir kapısı olacak. İstihdam edilecek 10 bin kişinin ortalama hane büyüklüğünün 4-5 olduğunu düşünürsek, Muş'ta 45 bin kişiye doğrudan katkı veren sektörden bahsediyoruz. Sungu Tekstilkent büyüdü, daha da büyüyecek. Merkezdeki Sultan Alparslan Tekstilkent ile istihdamımız çok daha yukarılara çıkacak."

"Yoğun talep var"

Korkut ilçesinde yeni bir tekstil fabrikasının temelini atacaklarını, böylece ilçede önemli bir istihdam alanının oluşacağını belirten Gündüzöz, üretimde önemli gelişmelerin olduğunu, organize sanayi bölgesinde parsellerin dolduğunu vurguladı.

Kentin geliştiğini, her alanda iyileşmelerin olduğunu dile getiren Gündüzöz, şunları kaydetti:

"İhracat önemli. İhracatı en fazla artan illerden biriyiz. Dolayısıyla rekorları kırmaya devam edeceğiz. Bizim 18 yaş altı nüfusumuz yüzde 39. Türkiye'nin çocuk nüfusu en fazla beşinci ili olduk. Türkiye'nin en genç nüfusu olan ilk üç ilinden biriyiz. Dolayısıyla genç işsizliğin sıkıntı olabileceği yerde biz istihdamı en kolay nasıl artırtırız? Böyle bir ortamda tekstil fabrikaları kurtarıcı. Yoğun bir şekilde 'Bize fabrika alanı verin, üretim yapalım' diye müracaat eden şirketler var. İnşallah tekstil çok hızlı gelişiyor, vatandaşlarımız önemli bir istihdama kavuşuyor."

Sultan Alparslan Tekstilkent'teki fabrikada çalışan Ayten Yetiş ise 4 ay önce işe başladığını belirtti.

Fabrikada ihtiyaçlarının karşılandığını, iyi bir çalışma ortamının sağlandığını anlatan Yetiş, "Açılan fabrikalar, iyi bir iş imkanı sağlıyor. Muş'ta çok fazla iş imkanı yok. Son birkaç yıldır açılan fabrikalar sayesinde birçok insan ekmek sahibi oldu. O yönden çok avantajlı. Buraya ilk geldiğimde deneyimim yoktu, mesleği burada öğrendim. Sağ olsunlar bana çok yardımcı oldular. Şimdi kendimi geliştiriyorum." diye konuştu.

Fabrika çalışanlarından Filiz Erdem de "Muş'ta tekstil fabrikalarıyla bize güzel bir iş imkanı oluşturuldu. Burada meslek sahibi oldum. Buna katkı sunan herkese teşekkür ederim. Makineci oldum, bütün makineleri biliyorum. 5,5 yıldır burada çalışıyorum" ifadesini kullandı.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş Ovası'nda yaklaşık 400 kuş türü kayıt altına alındı https://gazetebirlik.com/haber/mus-ovasinda-yaklasik-400-kus-turu-kayit-altina-alindi-3455/

Havanın ısınmasıyla kuşların en önemli göç güzergahlarından biri olan Muş Ovası'na gelen farklı türlerden binlerce kuş, sulak alanlarda konaklamaya başladı.

Özellikle Murat ve Karasu nehirleri ile Bulanık ilçesindeki Haçlı Gölü kıyısına gelen kuşlar, söz konusu bölgelerde hem besleniyor hem de üreme dönemini geçiriyor.

Telli Turna Doğa Koruma Derneği gözlem ekibi de ova ve sulak alanlardaki kuş türlerini fotoğraflayıp kayıt altına alarak ilgili kurumlara iletiyor.

"Muş Ovası'nda 400 yakın kuş türünü gözlemledik"

Derneğin Yönetim Kurulu Başkanı Kasım Avci, AA muhabirine, 10 yılı aşkın süredir Muş'ta konaklayan kuş türlerine yönelik araştırma yaptıklarını söyledi.

Sulak alanlardaki kuş türlerini de incelediklerini ifade eden Avci, şunları kaydetti:

"Muş Ovası'nda kuş türlerinin çok olmasındaki en büyük etkenlerden biri, sulak alan zenginliğidir. Aynı zamanda Muş, önemli bir göç güzergahı. Göçmen kuşların büyük çoğunluğu Muş'a geldi. Kuluçka dönemleri başladı. Bu, en hassas dönem. Zengin sulak alanlarımız var. İron sazlıkları, Haçlı Gölü ve Hamurpet Gölü çok önemli sulak alan varlıklarımız. Son çalışmalarımızda gelen göçmen kuşların yemlendiğini, kuluçka süreçlerine başladıklarını gördük. Muş Ovası, Türkiye'de kuş göç alanlarının en önemli güzergahlarından biri. Bundan dolayı Muş'ta birçok kuş türüne rastlamanız mümkün. Muş Ovası'nda 400 yakın kuş türünü gözlemledik. Bu kuş türlerini kayıt altına aldık."

Gözlem çalışmalarının yanı sıra vatandaşlarla görüşerek kuşların korunmasına yönelik farkındalık da oluşturmaya çalıştıklarını anlatan Avci, "Sulak alanlara yakın köylerde çok sayıda leylek yuvası var. Son olarak sulak alanda yaşayan kuş türlerini çalıştık. Angıt, leylek, balıkçıl türleri, sumru, uzunbacak gibi birçok türden kuş gözlemledik. Zengin sulak alanlarına sahip Muş Ovası'na güneyden göç eden kuşlar, beslenmelerine devam ediyorlar." diye konuştu.

Saha gözlem ekibindeki Muzaffer Göç ise "Amacımız Muş Ovası'ndaki kuş popülasyonu kayıt altına alıp, gereken mercilere iletmek. Dernek başkanıyla beraber daha önceden belirlediğimiz noktalara gidip kuşları fotoğraflıyoruz." dedi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muşlu öğrencilerin hayalleri Sibel öğretmenin kaleminden kitaba dönüşüyor https://gazetebirlik.com/haber/muslu-ogrencilerin-hayalleri-sibel-ogretmenin-kaleminden-kitaba-donusuyor-8461/

Hürriyet İlkokulunda 2 yıl önce göreve başlayan İzmirli öğretmen Barış, başlattığı "Hayalimden Kalemime" projesi kapsamında çocukların yaşadığı olayları ve hayallerini kitaplaştırmaya karar verdi.

İlçe merkezi ve köylerdeki okulları gezerek çocukların hayallerini dinleyen, kaleme aldıkları hikayelerini alan Barış'ın tamamladığı ilk kitabı, geçen yıl 24 Kasım'da "Büyük Hayaller Küçük Yazarlar" adıyla yayımlandı.

Projesini devam ettirmek için "Değerlerimle Varım" adlı ikinci kitap için çalışma yürüten Barış, Leylek köyündeki öğrencilerle bir araya gelerek hikayelerini dinledi, notlar aldı.

Varto Kültür Merkezi'nde oluşturulan "Hayal Evi Atölyesi'nde hafta sonları çocuklara "yaratıcı yazarlık" konulu eğitim veren Barış, merkeze gelen çocukların hikayelerine de kitabında yer verdi.

Barış, AA muhabirine, Muş'un Varto ilçesine geldiği ilk günden beri çok heyecanlı olduğunu, sürekli çocukları ziyaret ettiğini söyledi.

Çocukların hayalleriyle bir yola çıkabileceğini düşündüğünü ve uzun bir sürecin ardından "Hayalimden Kalemime" isimli çalışmayı başlattığını anlatan Barış, şöyle konuştu:

"Çocuklara inancım çok yüksekti ve bunu hiç bir zaman yitirmedim. Onlar da inançlarını yitirmediler. Köy köy dolaştım. Özellikle çocukları okullarında görmek istedim. Hikayelerini elden vermelerini istedim. Gözlerindeki o ışığı görmek paha biçilmezdi. Aynı zamanda bu çocuklarla ilgilendiğimi gören diğer çocuklar, 'Biz de hikaye yazacağız öğretmenim' gibi söylemlerine şahit oldum. Bu da beni mutlu etti. 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde kitabımızın imza gününü düzenledik."

Hayal Evi Atölyesi oluşturarak çocuklarla hikayeler yazmaya devam ettiklerini dile getiren Barış, şunları kaydetti:

"Onlar yazıkları hikayeleri bana gösteriyorlar. Ben de çocuklara bağlam kurma, karakter, olay örtüsü ve hikayede bölümler nasıl oluşturulur onu anlatıyorum. Yaratıcı oyunlar oynuyoruz. Bu etkinliklerle çocukların hayal dünyaları genişliyor. Bunu gözlemlemek mutluluk verici. İkinci kitap için hazırlıklarımız başladı. İlk kitaptaki çocuk yazar sayımız 9 iken şu anda köylerden ve ilçe merkezinden gelen öğrencilerimizin hikayeleriyle birlikte 52'ye ulaştı. Çocukların içindeki cevheri açığa çıkarabilmek için yol göstericilere ihtiyacı var. Bizler onların yol göstericileri olmalıyız. Bu tılsımda yolculuğa adımımızı attık, sürdürdük ve başardık."

"Hikayeme kitapta yer vereceği için çok mutlu oldum"

Leylek Köyü İlkokulunda okuyan Berfin Sarıbey ise hikaye yazmayı çok sevdiğini belirterek, "Ece'nin Tavşan'ı hikayesini yazdım. Öğretmenimiz hikayeyi beğendi ve okulumuza geldi. Hikayeme kitapta yer vereceği için çok mutlu oldum. Sibel öğretmen beni atölyesine davet etti." dedi.

Kitapta hikayesi olan İrem Şahin de Sibel öğretmen sayesinde hayalinin gerçekleştiğini ifade ederek, "Küçüklüğümden beri yazar olmak istiyordum. Sibel öğretmen içimizdeki cevheri ortaya çıkardı. Onun sayesinde imza günü hazırladık. Oradaki heyecanımızı arkadaşlarımızla paylaştık. İkinci hikaye kitabı için çabalıyoruz. Hayallerimiz gerçek oldu." ifadesini kullandı.

Öğrencilerden Alemdar Yıldız, Sibel öğretmenle çok iyi çalışmalar yaptıklarını bildirdi.

Hayal Evi Atölyesi'nde oyunlar oynadıklarını anlatan Yıldız, "Yeni oyunlar ve hikaye yazmayı öğrendik. Öğretmenimiz bizden hikaye yazmamızı istedi, biz de yazdık ve öğretmenimiz hikayemizi beğendi. Bundan dolayı çok mutluyum." diye konuştu.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta ekipler kesintisiz elektrik enerjisi için gece gündüz görev başında https://gazetebirlik.com/haber/musta-ekipler-kesintisiz-elektrik-enerjisi-icin-gece-gunduz-gorev-basinda-4457/

Zorlu arazi şartlarında gece gündüz çalışan ekipler, vatandaşların mağdur olmaması için kilometrelerce yol katederek arızaları gideriyor.

Ramazanda çoğu zaman işleri uzun sürdüğü için evlerine gidemeyen ekipler, iftar ve sahurlarını arazide ya da kamyonetlerin arkasında yapmak zorunda kalıyor.

Ekiplerin sahada yürüttüğü çalışmaları inceleyen VEDAŞ İl Müdürü Suat Coşar, gazetecilere, kurum olarak zor bir coğrafyada görev yaptıklarını anlattı.

Vatandaşlara kaliteli ve kesintisiz enerji arzının sağlanması için 7 gün 24 saat esasına göre çalıştıklarını ifade eden Coşar, şöyle konuştu:

"Meteorolojik olaylardan etkilenen şebekelerimizde meydana gelen arızalara müdahale edebilmek için ekiplerimiz sabahlara kadar çalışıyor. Acil arızların dışında ekiplerimiz ramazan dolayısıyla vatandaşlarımızın toplu olarak ibadet ettiği cami civarı, ana cadde ve toplu yaşam alanlarında aydınlatma çalışmalarına önem veriyor. Özellikle mevsim geçişlerinde aşırı ihbar alıyoruz. Arızaların tamamına gidiyoruz. Kısa zamanda önceliğimiz arızalar. İhbarların ardından kalan zamanlarda aydınlatma çalışması yapılıyor."

Fırtına nedeniyle şebekelerde ciddi arızaların meydana geldiğini dile getiren Coşar, "Bu arızaları gidermek için sahada olan ekiplerimiz zaman zaman iftar ve sahurlarını evlerinde yapamıyor. Araç üzerinde ya da arazide oruç açıp sahur yiyor." dedi.

Arıza ekibinden Mesih Bulu ise gece gündüz demeden arızaları gidermek için çalıştıklarını, ramazanda da bu görevlerini ihmal etmediklerini belirtti.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
"Muş'un kar kaplanları" nisanda 5 metre kar olan yolu 5 günde açabildi https://gazetebirlik.com/haber/musun-kar-kaplanlari-nisanda-5-metre-kar-olan-yolu-5-gunde-acabildi-8524/

Yol ve Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğüne bağlı ekipler, köylülerin alternatif olarak kullandığı Üçevler grup köy yolunda da ulaşımın sağlanabilmesi için 5 gün önce çalışma başlattı.

Zorlu coğrafyada çığ tehlikesine rağmen 2 bin 500 rakımlı bölgede görev yapan ekipler, fırtına ve sert kar tabakası nedeniyle ilerlemekte güçlük çekti.

Kar kalınlığının bazı kısımlarda iş makinelerinin boyunu aştığı yolu 5 günde güçlükle açabilen ekipler, 10 köy ve 21 mezraya alternatif yoldan da ulaşılabilmesini sağladı.

Muş Valisi İlker Gündüzöz, AA muhabirine, Muş'un karla mücadelenin en yoğun yapıldığı illerden biri olduğunu söyledi.

Kentin yoğun kar aldığını belirten Gündüzöz, "İl Özel İdaresi karla mücadele ekipleri, bu işi iyi bir şekilde yürütüyor. Ekiplerimiz son olarak Çavuştepe mevkiindeki yolu açtı. Üçevler bölgesinde 7 metre, 10 metre kar birikebiliyor. Bu yıl da yoldaki kar kütlelerini temizledik ve karla mücadele işini sonuçlandırdık. Kar bir noktada bizim mücadelemiz, yolların açık tutulması gerekiyor. Kar aynı zamanda bereket. İnşallah bahar geldi, yakında laleler açacak. Dolayısıyla bu döngü böyle devam edecek."

"Bazı köy yollarını 3-4 kez açtık"

İl Özel İdaresi Yol ve Ulaşım Hizmetleri Müdürü Nihat Rençber ise ekiplerin zorlu coğrafyada karla mücadele çalışmasını titizlikle yürüttüğünü dile getirdi.

Bu yıl 58 iş makinesi ve 90 personelle karla mücadele çalışması yaptıklarını aktaran Rençber, "Kapalı olan son yolumuzu da açtık. 368 köy ve 205 mezrada karla mücadele çalışması yürüttük. Bazı köy yollarını 3-4 kez açtık." dedi.

İş makinesi operatörü Bahri Gölbaşı da nisanda da karla mücadele çalışmalarını sürdürdüklerini ifade etti.

Yaklaşık bir ay önce alternatif yol olan Üçevler grup köy yolunu açtıklarını, ancak fırtına ve kar nedeniyle yeniden kapandığını anlatan Gölbaşı, şunları belirtti:

"Bazı bölgelerde kar 4-5 metreyi aşıyor. Fırtınanın dinmesi ile çalışmaya başladık. 5 gündür burada çalışıyoruz. Bazen fırtına nedeniyle aksaklık oluyor. Açtığımız yol, tekrar kapanıyor ve yeniden açmak zorunda kalıyoruz. Bazı noktalarda çığ tehlikesi var. Zorlu çalışma sonucu köylerimize ulaşımı sağladık."

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta olumsuz hava koşulları nedeniyle eğitime 1 gün ara verildi https://gazetebirlik.com/haber/musta-olumsuz-hava-kosullari-nedeniyle-egitime-1-gun-ara-verildi-2437/

Valilikten yapılan açıklamada, elverişsiz hava koşulları ve kar yönünde meteorolojik uyarıların yapıldığı belirtildi.

Fırtına nedeniyle bazı çatılarda meydana gelen hasarın henüz giderilmediğine yer verilen açıklamada, riskli durumun önüne geçmek amacıyla 31 Mart Cuma günü il genelinde eğitim öğretime ara verildiği kaydedildi.

Açıklamada, her ikisi de çalışan anne ve babalardan lise çağından küçük çocuğu olup bakacak kimsesi olmayanların istekleri halinde ebeveynlerinden biri ile kamu kurumlarında çalışan hamile ve engelli personelin idari izinli sayılacakları bildirildi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta ekipler kar kalınlığının 4 metreyi bulduğu bölgede mücadele veriyor https://gazetebirlik.com/haber/-musta-ekipler-kar-kalinliginin-4-metreyi-buldugu-bolgede-mucadele-veriyor-3798/

Kentte 10 köy ve 21 mezraya ulaşımın sağlandığı Üçevler grup köy yolunun 2 bin 500 rakımlı Çavuştepe mevkisinde 3 gündür çalışma yürüten ekipler, çığ riskine rağmen yolu açmak için çaba gösteriyor.

İş makinesi operatörü Haşim İnce, bölgede fırtına ve tipi nedeniyle kar kalınlığının bazı bölgelerde 4 metreyi bulduğunu söyledi.

Zor şartlarda çalıştıklarını belirten İnce, "Bölgede çığ riski olmasına rağmen vatandaş mağdur olmasın diye bu yolu açıyoruz. Bu nedenle çok dikkatli hareket ediyoruz. Adım adım ilerleyebiliyoruz. Tüm köylere 3 gün içinde ulaşım sağlanmasını hedefliyoruz. Çünkü kar çok sertleşmiş, makinalar zorlanıyor. Buna rağmen devletimizin tüm imkanlarını kullanarak yolda ulaşımı sağlamaya çalışıyoruz. Köylerin alternatif yolu açık ama vatandaşımız kısa olduğu için bu yolu tercih ediyor." diye konuştu.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
"Kusursuz kulak" Bager ve 2 arkadaşı "Engelsiz Astronomi Sözlüğü" geliştirdi https://gazetebirlik.com/haber/kusursuz-kulak-bager-ve-2-arkadasi-engelsiz-astronomi-sozlugu-gelistirdi-9838/

Teknoloji Tasarım Öğretmeni Birsen Geçer'in danışmanlığında "absolut" (kusursuz) kulağa sahip Çalışcı, Melek Şehri Kutlu ve Hamza Eğmen Kirli, üç boyutlu yazıcılar kullanarak gök cisimleri, ayın evreleri, güneş sistemi, gök taşları, kuyruklu yıldız ile iç ve dış gezegenlerin şekillerini kabartmalı olarak çıkarttı.

Braille alfabesiyle şekillerin altına isimlerini, özelliklerini yazan öğrenciler, böylece sözlüğü kullanan görme engellilerin gök cisimlerini zihinlerinde canlandırabilmelerini sağlamayı amaçladı.

Öğrenciler, bu çalışmalarıyla TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) tarafından 31 Ekim-4 Kasım'da Diyarbakır'da düzenlenen 16. Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Final Yarışması"nda teşvik ödülüne layık görüldü.

Çalışcı, AA muhabirine, hazırlanan sözlüğün görme engelliler için faydalı bir çalışma olduğunu söyledi.

Sözlüğü test ettiğini ve beğendiğini ifade eden Çalışcı, "Çok iyi bir sözlük. Bu sözlüğü Braille alfabesiyle okuduğunuzda çok katkısı var. Görme engelli bireyler için iyi bir öğrenme aracı. Sözlükle uzay cisimlerini zihinde canlandırabiliyorsunuz. Gök cisimlerinin adları, Braille alfabesiyle yazılıyor. Astronomiye meraklıyım. Gök cisimlerini göremediğim için nasıl olduklarını merak ediyorum. Derslerde bize sadece özellikleri anlatılıyordu. Sözlükle hem özellikleri hakkında bilgi sahibi oluyorum hem de dokununca nasıl göründüklerini hissedebiliyorum. Sözlükte gezegenlerin büyüklükleri, güneş sistemi ve ayın evreleri var. Sözlük olmadan önce güneş sistemini zihnimde canlandıramıyordum. Şimdi nasıl oldukları hakkında fikir sahibi olabiliyorum." diye konuştu.

"Bizim için güzel bir deneyim oldu"

Öğrencilerden Hamza Eğmen Kirli de tasarladıkları sözlüğün teşvik ödülü almasının mutluluğunu yaşadıklarını belirtti.

Görme engelli insanlara yararlı olacak bir çalışma yapmak istediklerini anlatan Kirli, şöyle konuştu:

"Öğretmenimiz, Bager arkadaşımıza 'Gök cisimlerini zihninde daha iyi nasıl canlandırabilirsin?' diye bir soru sordu. Bager de 'Braille alfabesiyle isimleri yazılı kabartmalı gök cisimleri olursa, daha kolay zihnimde canlandırabilirim' dedi. Bunun üzerine 3 arkadaş bu projeyi oluşturduk. Projemiz fizik alanında değerlendirildi. Diyarbakır'da katıldığımız yarışmada teşvik ödülü aldık. Bizim için güzel bir deneyim oldu. Ödülü aldığımızda çok heyecanlandık. İlk projemizdi, güzel bir başlangıç oldu. Sonraki yıllarda da farklı projeler yapmayı hedefliyoruz. Sözlüğümüzü geliştirmeye devam edeceğiz."

Öğrencilerden Melek Şehri Kutlu da "Projede teşvik ödülü aldığımız için çok mutlu olduk. İlk kez böyle bir yarışmaya katıldık. Bager ve Hamza arkadaşımızla güzel bir çalışma yaptık. Yararlı olacağına inanıyoruz. Bizim için de güzel bir deneyim oldu. Daha iyisini yapmayı düşünüyoruz. Öğretmenim ve ailem bana çok destek oldu. Hepsine teşekkür ederim." diye konuştu.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'un yüksek kesimlerinde karla mücadele başladı https://gazetebirlik.com/haber/musun-yuksek-kesimlerinde-karla-mucadele-basladi-2532/

Kentte 10 köy ve 21 mezraya ulaşımın sağlandığı Üçevler grup köy yolunun 2 bin 500 rakımlı Çavuştepe mevkisinde olumsuz hava koşulları ve kar nedeniyle görüş mesafesi 10 metreye kadar düştü.

Kar kalınlığının 15 santimetreye ulaştığı bölgeye gelen İl Özel İdaresi ekipleri, ulaşımda aksamanın yaşanmaması için karla mücadele çalışması başlattı.

Etkili olan tipi ve sis nedeniyle ilerlemekte güçlük çeken ekipler, yolu kardan temizledi.

Mevsimin ilk karla mücadele çalışmasına başladıklarını ifade eden iş makinesi operatörü Mustafa Özcan, "Muş İl Özel İdaresi ekipleri olarak 2 bin 500 rakımlı Üçevler grup köy yolunda çalışma yürüttük. Buradan köy ve mezralara ulaşım sağlanıyor. Karla mücadelemiz devam edecek. Kış boyunca yolları açık tutmak için çaba göstereceğiz." diye konuştu.

Kar nedeniyle yolda kaldıklarını belirten minibüs şoförü Fesih Salkım, "İl Özel İdaresi karla mücadele ekiplerinin çalışmasıyla yolumuz kısa sürede açıldı. Emeği geçenlere teşekkür ederiz." dedi.

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta işçileri taşıyan minibüsün devrildiği kazada 13 kişi yaralandı https://gazetebirlik.com/haber/musta-iscileri-tasiyan-minibusun-devrildigi-kazada-13-kisi-yaralandi-8626/

Muş'un Hasköy ilçesinde Sungu beldesindeki tekstil atölyesine işçi taşıyan sürücüsünün ismi henüz belirlenemeyen 49 AAH 237 plakalı minibüs, Muş-Bitlis kara yolu havaalanı kavşağında devrildi.

Çevredekilerin haber vermesi üzerine kaza yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi.

Ekiplerin çalışmasıyla araçtan çıkartılan 13 işçi, ilk müdahalenin ardından ambulanslarla Muş Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı.

Yaralılardan ikisinin durumunun ağır olduğu öğrenildi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta etkili olan yağışlar barajlara "can suyu" oldu https://gazetebirlik.com/haber/musta-etkili-olan-yagislar-barajlara-can-suyu-oldu-9296/

Enerji üretimi, içme suyu ve tarımsal sulamada önemli yere sahip olan Alparslan-1 ve Alparslan-2 barajları, geçen yıl kuraklıktan etkilendi. Alparslan-1 Barajı'nda su seviyesi yüzde 25'e, Alparslan-2 Barajı'nda ise yüzde 15'e düştü.


 
"Yağmurlarla doluluk oranı hızla arttı"

DSİ 172. Şube Müdürü Servet Fırat, AA muhabirine, geçen yıl yaşanan kuraklıktan dolayı iki barajdaki su seviyesinin dip noktaya düştüğünü, bu nedenle belli bir dönem elektrik üretimi yapamadıklarını söyledi.

Bu yıl kar ve yağmur sularıyla barajlarda doluluk oranlarının yükselmeye başladığını belirten Fırat, şunları kaydetti:

"Alparslan-1 Barajı'nda yüzde 80, Alparslan-2 Barajı'nda ise yüzde 50 su bulunmakta. Bu oran her geçen gün artıyor. Mevcut Alparslan-1 havzasına baktığımızda aşırı miktarda kar yağdı ve yağmurlarla beraber doluluk oranı hızla arttı. Şu an iki barajımızda enerji üretimi devam etmekte. 2022 yılı için herhangi bir sulama ve enerjide bir problem yaşanmayacağı öngörülmekte. Bu yıl sulama ve enerjide ilimizde herhangi bir problem yaşanmayacak."

"Bu şekilde devam ettiği sürece elektrik sıkıntısı yaşanmayacak"

Fırat, bu şekilde devam ettiği sürece elektrik sıkıntısı yaşanmayacağını vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Barajlarda yapılacak sulamada da bir sıkıntı gözükmemekte. Alpaslan-1 Barajı'nın yüzde 90 seviyesine ulaşması, Alparslan-2 Barajı'nın yüzde 80 seviyelerinde su tutmasını öngörmekteyiz. İki barajımızda da yıllık ortalama 1,4 milyon kilovatsaat enerji üretilmekte. Bu enerji üretiminde yaklaşık 400 bin nüfusun bütün ihtiyacını karşılamakta. Öngörümüzle Alparslan-1 Barajı kısa bir sürede tarihinin en yüksek su seviyesine ulaşacak. Alparslan-1 Barajımız 2012 yılından beri, Alparslan-2 Barajımız ise 2020 yılından beri faaliyet göstermekte. 10 yıllık süre içerisinde en yüksek su seviyesine bu yıl ulaşacağını söyleyebiliriz."

Gülçimen köyü sakinlerinden İlhami Balıkçı da Alparslan-1 Barajı'nın su seviyesinin yükselmesinin tarım ve hayvancılığı olumlu etkileyeceğini söyledi.

Geçen yıl kuraklıktan dolayı barajdan suların çok çekildiğini ifade eden Balıkçı, "Yağmur yağdı, barajımız doldu. Su dolduğu için çok mutluyuz. Manzaramız güzel ve doğal bir havası var. Burada balıkçılar var, barajda balık tutuyorlar. Sular çekildiğinde balıkçıların teknesi karaya oturdu, sular yükseldi, tekne tekrar suyun üzerine çıktı." dedi.

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta üç girişimci 20 dönümlük araziye güneş enerjisi santrali kurdu https://gazetebirlik.com/haber/musta-uc-girisimci-20-donumluk-araziye-gunes-enerjisi-santrali-kurdu-4430/

Muş'un Korkut ilçesinde çiftçilik yapan 3 girişimci, 20 dönümlük araziye kurdukları güneş enerjisi santrali (GES) ile ilçenin elektrik ihtiyacının dörtte birini üretiyor.

İlçede çiftçilikle uğraşan Baki Közcü, Cemil Karayel ve Ömer Filiz, Közcü'ye ait tarıma elverişsiz 20 dönümlük araziyi değerlendirmek için GES kurmaya karar verdi.

İki yıl önce kendi imkanları ile 7,5 milyon lira harcayarak 3 bin panelden oluşan santral kuran üç ortak, 1 megavat elektrik üretim gücüne sahip santralde üretilen elektriği şehir şebekesine vererek ekonomiye katkı sağladı.

İlçenin elektrik ihtiyacının yüzde 25'nin karşılandığı santralin ortakları, ilerleyen zamanlarda santrali büyüterek bu oranı yükseltmeyi hedefliyor.

Santralin işletme sorumlusu elektrik teknisyeni Mehmet Yıldırım, gazetecilere, paneller aracılığıyla güneşten alınan enerjinin elektriğe dönüştürüldüğünü söyledi.

Yenilenebilir enerji üreterek doğanın korunmasına da katkı sağladıklarını belirten Yıldırım, şunları aktardı:

"Tesisi kurmamızdaki amaç hem doğa düzeninin bozulmaması hem de güneş enerjisinden faydalanmaktır. GES'i herkese tavsiye ediyoruz. Tesisin kurulması için kendi olanaklarımızı kullanarak 7,5 milyon lira harcama yaptık. Santralimiz Korkut ilçesinin dörtte birinin elektrik ihtiyacını karşılıyor. Amacımız santrali büyütmek. Burada boş arazimiz var oraya da panellerimizi kurarak elektrik üretimi yapacağız. Elektrik ihtiyacının yarısını karşımayı istiyoruz."

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Karların erimesiyle Muş Ovası'ndaki bazı araziler suyla kaplandı https://gazetebirlik.com/haber/karlarin-erimesiyle-mus-ovasindaki-bazi-araziler-suyla-kaplandi-5117/

Hava sıcaklığının artmaya başladığı kentte, eriyen karlar nedeniyle Muş Ovası'nda büyük su birikintileri oluştu.

Bazı vatandaşlar ile fotoğraf tutkunları da bölgeye gelerek arazilerin suyla kaplanmasıyla ortaya çıkan güzellikleri görüntülemeye çalıştı.

Bitlis-Tatvan Devlet Hastanesinde doktor olarak görev yapan fotoğraf tutkunlarından Abdül Rıdvan Kulu, fotoğraf çekimi için Bitlis'ten Muş'a giderken ovadaki arazilerin suyla kaplandığına tanıklık ettiklerini söyledi.

Bu güzelliği kayıt altına almak istediklerini anlatan Kulu, "Çok güzel yansıma fotoğrafları çektik. Muş Ovası bu mevsimde fotoğraf çekimi konusunda eşsiz güzellikler sunuyor. Karların erimesiyle güzel görüntüler ortaya çıkmış. Biz de bunu görüntülemeye çalıştık. Çok güzel fotoğraflar çektik." dedi.

Eşi Mihraç Kulu da Muş'ta kış mevsiminin çetin geçtiğini belirtti.

Nisan ayında karların erimesiyle Muş Ovası'nın farklı bir güzelliğe büründüğünü belirten Kulu, "Sular altında kalan Muş Ovası'nda harika manzaralar yakaladık. İlkbaharın kendini gösterdiği bir vakit. Özellikle fotoğrafseverler ve doğa aşıkları için harika manzaralar ve huzur verici ortam sunuyor şu sıralar. İlk defa Muş Ovası'nın sular altında kaldığını gördüm. O nedenle Muş'a farklı bir fotoğraf çekimi için giderken yolda durup bu anın tadını çıkarmaya karar verdik." diye konuştu.

Karların erimesiyle göletlerin oluştuğu araziler drone ile görüntülendi.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta baharda 8 metre karla mücadele ediliyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-baharda-8-metre-karla-mucadele-ediliyor-9598/

Muş İl Özel İdaresi Yol ve Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğüne bağlı karla mücadele ekipleri, Üçevler grup köy yolunda, 7 iş makinesi ve 10 personelle karla mücadele çalışması yürütüyor.

Vatandaşların mağdur olmaması için ekipler, zorlu coğrafya, dik yamaç ile çığ tehlikesine karşın yer yer kar kalınlığının 8 metreyi bulduğu köy yolunu ulaşıma açmak için çalışıyor.

"Bu mücadelede 24 saat esasına göre devam etmek zorundayız"
Vali İlker Gündüzöz, gazetecilere, bu yıl kentte çok kar yağdığını anlattı. 

İlkbahar mevsimi olmasına rağmen karla mücadelenin devam ettiğini belirten Gündüzöz, şöyle konuştu:

"İl Özel İdaresi ekipleri, yüksek yerlerde 7-8 metreyi hatta 9-10 metreyi bulan karla mücadele etmekte. İl Özel İdaresi karla mücadele ekiplerimizin tüm personeline teşekkür ediyorum. Kapalı olan yollarımızı büyük bir mücadeleyle açmaya çalışıyoruz. Bu mücadelede 24 saat esasına göre devam etmek zorundayız. Çünkü hayat 24 saat esaslı akıyor. Çeşitli sağlık sorunu oluyor ya da eğitim hizmetinin aksamaması adına bu mücadeleyi yapıyoruz. Bu karın arkasından inşallah baharda çok daha bereketli bir tarımsal sezon geçireceğimizi ümit ediyorum. Bazı işlerin riskleri vardır. Bu işlerde çalışanların bu tip risklerle de karşı karşıya oldukları belli ama eğitimleri iyi."

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş Ovası'na gelen 'baharın habercisi' leylekler kara yakalandı https://gazetebirlik.com/haber/mus-ovasina-gelen-baharin-habercisi-leylekler-kara-yakalandi-790/

Muş Ovası, yıllardır elektrik ve telefon direkleri, cami kubbeleri ile evlerin çatısına yuva yapan yüzlerce leyleği ağırlıyor.

Bu yıl da 15 gün önce bölgeye gelmeye başlayan leylekler, kentte etkili olan yoğun kara yakalandı.

Yuvaları karla kaplanan ve ovadaki kar nedeniyle de yiyecek bulmakta zorluk çekmeye başlayan leyleklere, bölge sakinleri yem bırakıyor.

Korkut ilçesine bağlı Alazlı köyü sakinlerinden Medet Güven, gazetecilere, leyleklerin 15 gün önce köylerine geldiğini söyledi.

Son günlerde etkili olan kardan dolayı leyleklerin beslenmede güçlük çektiğini anlatan Güven, "Köyde bir metreye yakın kar yağdı. Leyleklerde bu süreçte güçlük çekiyor. Biz de onları beslemeye çalışıyoruz. Yuvasına ve yuvanın yakın yerlerine yiyecek bırakıyoruz." dedi.

"Leylekler ilk geldiğinde kar yoktu"

Köy sakinlerinden Suat Çoban ise köylüler olarak leylekleri çok sevdiklerini ve alıştıklarını belirtti.

Leyleklerin uzun yıllardır köylerine geldiğini aktaran Çoban, "10 yıldır burada yuvaları var. Bu yıl biraz erken geldiler. Leylekler ilk geldiklerinde kar yoktu. Kar yağınca yakınlardaki termal su kaynaklarına giderek oralarda yiyecek arıyorlar. Elimizden geldiğince onlara yem vermeye çalışıyoruz." diye konuştu.

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş Ovası'nda bazı bölgeler eriyen kar ve sağanak nedeniyle suyla kaplandı https://gazetebirlik.com/haber/mus-ovasinda-bazi-bolgeler-eriyen-kar-ve-saganak-nedeniyle-suyla-kaplandi-2423/

Muş Ovası ile buradaki bazı tarım arazileri, eriyen kar ve sağanak nedeniyle su altında kaldı.

Hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyrettiği kentte, aralıklarla etkili olan sağanak ve eriyen kar suları nedeniyle ovada göletler oluştu.

Hindi ve kaz çiftliğinde su baskınları yaşanan bölgede, bazı tarım arazileri de suyla kaplandı.

Bölgede oluşan göletleri fotoğraflayan vatandaşlardan Eser Aydın, ailesiyle gezerken Muş Ovası'nın su altında kaldığını fark ettiğini belirterek, "Özellikle dağların suya yansımasıyla güzel görüntüler vardı. Güzel fotoğraflar çektik." dedi.

Hasköy ilçesinde kaz ve hindi çiftliği bulunan İshak Sönmezsoy ise her yıl ilkbahar aylarının başlamasıyla eriyen karlar ve yağmurdan dolayı işletmesinin bir kısmı ile etrafta ekili alanların yaklaşık yüzde 30'unun su altında kaldığını anlattı.

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
"Kar kaplanları" sorunsuz ulaşım için mücadele veriyor https://gazetebirlik.com/haber/kar-kaplanlari-sorunsuz-ulasim-icin-mucadele-veriyor-5769/

Türkiye'nin en çok kar yağan illerinden Muş'ta, İl Özel İdaresi, 56 iş makinesi ve 90 personelle karla mücadele çalışması yürütüyor.

Kar kalınlığının yer yer bir metreye ulaştığı köy yollarında çalışan ekipler, vatandaşların mağduriyet yaşamaması için fedakarca görev yapıyor.

Merkeze 35 kilometre uzaklıktaki Bahçe köyünün yolunu açmaya çalışan ekipler, sis ve fırtınanın, görüş mesafesini düşürmesi nedeniyle ilerlemekte güçlük çekti. Bunun üzerine İl Özel İdaresi Ekip Şefi Hakan Çolak, iş makinesinin önünde yürüyerek operatöre yolu göstermeye çalıştı.

Ekiplerin uzun süren gayretleri sonucu yol açıldı.

"Sis ve tipi çalışmaları zorlaştırıyor"
Ekip şefi Çolak, gazetecilere, köylerdeki vatandaşların sıkıntı yaşamaması için karla mücadele çalışmalarının 24 saat sürdürüldüğünü söyledi.

Tipi ve sisten dolayı köylere ulaşmakta zorlandıklarını ifade eden Çolak, şöyle konuştu:

"Bazen gelen asılsız ihbarlardan dolayı diğer köylere daha geç ulaşıyoruz. En kısa zamanda bütün köy yollarını açacağız. Fırtına ve sis nedeniyle kepçe operatörü önünü göremediği için biz önden yürüyerek yolu gösteriyoruz ve öyle köye ulaşıyoruz. Bazen adım adım ilerleyebiliyoruz."

"Tipi ve fırtınadan dolayı yolu zor görüyoruz"
Kepçe operatörü Baki Aydın ise, "Kar nedeniyle köy yolları kapandı. Tipi ve fırtınadan dolayı yolu zor görüyoruz. Zor şartlarda yolları açmaya çalışıyoruz." dedi.

Bahçe Köyü Muhtarı Abdullah Altay da köyde kar kalınlığının bir metreye ulaştığını belirtti.

Gayretlerinden dolayı ekiplere teşekkür eden Altay, "Köyde 2 diyaliz hastası var. Bu nedenle yolumuzun her zaman açık olması gerekiyor. İl Özel İdare ekipleri, yolumuzu açık tutmak için gereken her şeyi yapıyor. Ne zaman arasak imkanlar dahilinde gelip yolumuzu açıyorlar." ifadelerini kullandı.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta bazı köylerde evler kar altında kaldı https://gazetebirlik.com/haber/musta-bazi-koylerde-evler-kar-altinda-kaldi-2330/

Kentte 5 gün boyunca aralıklarla devam eden kar, bazı köylerde hayatı olumsuz etkiledi.

Kent merkezine 60 kilometre mesafedeki Yukarıyungalı köyünde, bazı evlerin yanı sıra ahır ve müştemilatlar kara gömüldü. Vatandaşlar evlerin çevresinde biriken karları kendi imkanlarıyla temizleyerek dışarı çıkabildi.

Kar yağışının bereket olduğunu belirten Hasan Özçelik, bu yıl kış mevsiminin çetin geçtiğini söyledi.

Özçelik, "Özellikle köyün içinde bazı sokaklara iş makineleri giremediği için tüneller oluştu. Birçok evler kar altında kaldı. Sağ olsun devletimiz ana yolumuzu sürekli açık bırakıyor. Yaklaşık 6 ay kar altında yaşamımızı sürdürüyoruz." dedi.

Mustafa Yöndem de evinin pencere kısmına kadar kar birikintisi oluştuğunu belirterek, "Sabah kapılarımızın önünü temizliyoruz akşam yine kar yağıyor." ifadelerini kullandı.

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta yüksek rakımlı köylerdeki bazı evler kar altında kaldı https://gazetebirlik.com/haber/musta-yuksek-rakimli-koylerdeki-bazi-evler-kar-altinda-kaldi-1171/

Kente 60 kilometre uzaklıktaki Yukarıyongalı köyünde yoğun kar nedeniyle bazı tek katlı evler kar altında kaldı.

Kar kalınlığının 50 santimetreye ulaştığı köyde, vatandaşlar evlerinin damında ve çevresinde biriken karları temizledi, çocuklar da kar topu oynayarak eğlendi.

Köy sakinlerinden Eyüp Omur, kardan dolayı bazı evlerin kara gömüldüğünü, küreklerle çevresini açmaya çalıştıklarını söyledi.

Köyde 2 gündür karın etkili olduğunu anlatan Omur, "Şu anda 50 santimetrenin üzerinde kar var. İş makinesi yolumuzu açıyor ama köyün içindeki dar sokakları küreklerle temizliyoruz. 6 ay boyunca kar altında kalıyoruz. Evin çatısıyla yer kardan dolayı birleşmiş." dedi. 

Mustafa Yönden ise köylerinde yarım metre kar yağdığını belirterek, "Kış mesaimiz başladı. Kar yağdığında küreklerle damlarımızı temizliyoruz. Daha sonra topaçla toprağı sıkıştırarak damdan eve su damlamasını önlemeye çalışıyoruz." diye konuştu.

Çocuklardan İsa Özçelik ise arkadaşlarıyla kar topu oynayıp kardan adam yaparak eğlendiklerini söyledi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta kardan kapanan köy ve mezra yolları açıldı https://gazetebirlik.com/haber/musta-kardan-kapanan-koy-ve-mezra-yollari-acildi-937/

Kentte geçen günlerde etkili olan kar, yüksek rakımlı köy ve mezraların yolunu kapattı.

Bunun üzerine harekete geçen İl Özel İdaresi karla mücadele ekipleri, 2 bin 500 rakımlı Çavuştepe mevkisindeki Üçevler grup köy yolunda çalışma başlattı.

 Ekipler, kar kalınlığının 1 metreye yaklaştığı bölgede yürüttüğü çalışmayla kapalı 10 köy ve 21 mezranın yolunu ulaşıma açtı.

Operatör Mithat Yakışan, gazetecilere, çalışma yaptıkları bölgede tipi nedeniyle kar kalınlığının bazı yerlerde yüksek olduğunu anlatarak, "Bazı yerlerde de sis nedeniyle çalışmalarımızda zorlanıyoruz ama her şeye rağmen yolların tamamını açıp, vatandaşların ulaşımlarını sağlıyoruz." dedi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta Osmanlı ve Selçuklu mimarisiyle 3 bin 700 kişilik cami inşa edildi https://gazetebirlik.com/haber/musta-osmanli-ve-selcuklu-mimarisiyle-3-bin-700-kisilik-cami-insa-edildi-7087/

Hasköy ilçesinin Sayanlar Mahallesi'nde 10 bin metrekare alana inşa edilen Kul Zühdü Camisi ve Külliyesi'nin inşaatında sona gelindi.

Dernek Başkanı Cezmi Kaplan, gazetecilere, Mekke'deki camilerden esinlenerek Osmanlı ve Selçuklu mimarisine uygun şekilde proje hazırladıklarını söyledi.

Caminin iç mihrap ve minber kürsüsünün Antalya limra taşından yapıldığını, giriş kapısının Mescid-i Nebevi'nin kapısını örnek alarak inşa ettiklerini anlatan Kaplan, şöyle konuştu:

"Diğer kapıları ise Osmanlı ve Selçuk modeliyle hiç çivi kullanılmadan yapılmıştır. Minarelerini ise Mekke'den örnek getirerek yaptık. Camimiz tek seferde 3 bin 700 kişinin namaz kılabileceği kapasitede. Şu ana kadar 6 milyon 700 bin lira harcama yaptık. Cami, il dışında yaşayan Hasköylüler, ilçe merkezinde ikamet eden vatandaşlar ve Diyanet İşleri Başkanlığının yaptığı yardımla inşa edildi. Ayrıca, Almanya'da yaşayan Zühdü Kul isimli hayırsever bir vatandaşımız 150 bin avro bağışladı."

Camide incelemelerde bulunan Hasköy Belediye Başkanı Hikmet Karayel, dönemin Belediye Başkanı Şefik Taşkın tarafından yer tahsisi yapılan caminin Muş-Bitlis kara yolunun yanında inşa edildiğini söyledi.

Yapılan caminin bölgede modern ve mimarisiyle dikkati çektiğini belirten Karayel, "Hasköy halkının büyük desteği var. İçişleri Bakanımızın bu konuda desteğini gördük. Kendisine teşekkür ediyoruz. Afyonkarahisar Valisi Gökmen Çiçek'inde desteğini aldık. İnşallah kısa sürede camimizi ibatede açacağız." dedi.

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta pancar üretiminden ekonomiye 450 milyon lira katkı bekleniyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-pancar-uretiminden-ekonomiye-450-milyon-lira-katki-bekleniyor-8033/

Muş'ta, 56 bin 500 dönümlük alanda ekilen şeker pancarının hasadı devam ediyor.

Tarım makineleri tarafından sökülen pancar, traktör ve kamyonlarla Muş Şeker Üretim Sanayi AŞ tesislerine getiriliyor.

Burada basınçlı suyla yıkanıp, toprak ve çamurlardan arındırılan pancarlar, kanallar vasıtasıyla fabrikaya ulaştırılarak, makinelerde soyma, kesme, rendeleme, haşlama ve pres aşamalarından geçiriliyor.

Pancarlar daha sonra yüksek sıcaklıkta şerbet filtrelerinden geçirilerek belirli bir sıcaklık düzeyinde kristalleştirilip, şeker haline dönüştürülüyor.

 Çayın ve tatlıların vazgeçilmezi olan şeker, 50 kilogramlık torbalara doldurularak yurdun dört bir yanına gönderiliyor.

 "Çiftçinin cebine 180 milyon lira girecek"

Muş Şeker Üretim Sanayi AŞ Genel Müdürü Turgut Kızılkaya, AA Muhabirine, fabrikanın sadece çiftçiler için değil, tohum, gübre, hayvancılık ve ilaç sektöründen tarımsal makineler, tarımsal istihdam sektörüne, lastikçisinden sanayicisine, kentteki esnafa kadar birçok sektöre katkı sunduğunu söyledi.

Bu yönleriyle tesislerinin kentin kalbi konumunda olduğunu belirten Kızılkaya, şunları kaydetti:

"Bu sene 1280 çiftçimizle, 46 köyde, 56 bin 500 dönümlük bir alanda ekimimiz oldu. Toplamda bu ekim alanından 300-310 bin ton üretim bekliyoruz. Beklediğimiz ölçüde pancar alabilirsek 40 bin 500 ton A kota, 2 bin ton da C kota yani ihraç kayıtlı şeker üretmeyi hedefliyoruz. Bununla birlikte yan ürünler olarak 10 bin tona yakın melas, 90 bin ton da küspe üreteceğiz. Bu yıl ki üretimle çiftçimizin cebine 150-180 milyon lira girmesini bekliyoruz. Yapılacak şeker satışlarıyla beraber ekonomiye de 450 milyon liralık katkı sağlamayı hedefliyoruz."

 "Pancar 48 saatlik meşakkatli sürecin ardından şekere dönüşüyor"

Kızılkaya, ekim alanları ve çiftçi sayısının her yıl arttığını vurguladı.

 Bu gelişmelerin ileriye dönük umutlarını artırdığını dile getiren Kızılkaya, şöyle devam etti:

"Yatırımlarla fabrikayı ciddi bir konuma getirdik. Kapasitesini yüzde 40 artırarak adeta yeni bir fabrika kurduk. Fabrikanın ham maddesinin çiftçilerimiz tarafından üretilmesi bizim için olmazsa olmazdır. Bu sene çiftçimizin güzel bir kazanç elde edeceğini düşünüyorum. Gelecek yılın, girdi maliyetleri artsa da pancar fiyatına bağlı yine kazançlı bir yıl olabileceğini söyleyebiliriz."

Pancarın tarladan sofraya ulaşmasının meşakkatli bir süreç olduğunu belirten Kızılkaya, "Pancar, kesim yapıldıktan sonra dinlendirilmesi, kireçlendirilmesi, buharlaştırılması, bağlanması, kristalleşmesi, yıkanması, kurutulması, ambalajlanmasıyla 48 saatlik bir süreçten geçiyor. Bu da ciddi bir personel emeği ve maliyet gerektiriyor." dedi.

 Kuraklık çiftçileri etkiledi

Muş'ta 39 yıldır pancar üretimi yapan Faruk Dizdaroğlu ise bu yıl kuraklık nedeniyle normalde sıkıntı yaşadıklarını ifade etti.

Bu yıl sulama giderleri nedeniyle maliyetlerin de arttığını aktaran Dizdaroğlu, şunları belirtti:

"Eskiden 40-50 işçiyle günlük 50 tona yakın pancar sökülebiliyorken şimdi 4 pancar makinesiyle günlük 250 tonun üzerinde söküm yapıyoruz. Bu makineler insan gücünün büyük bölümünü ortadan kaldırdı. Hatta çapasının bile büyük kısmını makinelerle yapıyoruz. Pancar tarladan sökülene kadar presi, karantinası, kurtlara karşı korunması, ilaçlanması, sulanması gibi birçok zorlu süreçten geçiyor. Bu yıl ektiğim 900 dönüm alandan 7 bin ton civarında hasat bekliyorum. Fabrika da bizleri mağdur etmiyor. Alımlarda bir sorun yok."

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta tıp fakültesini kazanan iki kardeş ailenin gururu oldu https://gazetebirlik.com/haber/musta-tip-fakultesini-kazanan-iki-kardes-ailenin-gururu-oldu-5005/

Muş'ta üniversite sınavına birlikte hazırlanıp birbirlerine verdikleri destekle tıp fakültesini kazanan iki kardeş, ailelerinin gurur kaynağı oldu.

Merkez Hürriyet Mahallesi'nde yaşayan 18 yaşındaki Nehir Berfin ve 20 yaşındaki Mert Alak, girdikleri Yükseköğretim Kurumları Sınavı'nda (YKS) tıp fakültesi hayallerini gerçekleştirdi.

Nehir Berfin Malatya İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesine, ağabeyi Mert de Ankara Yıldırım Beyazıt Tıp Fakültesine yerleşti.

Hayallerini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşayan iki kardeş, başarılarıyla takdir topladı.

Nehir Berfin, geçen sene ağustos ayından başlayarak sıkı bir çalışma yaptığını, günde en az 8 saat çalışarak YKS'de Malatya İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesini kazandığını söyledi.

Başarının sırrının çok çalışmak ve emek vermek olduğunu belirten Nehir Berfin, "Ağabeyimle birlikte çalıştık, birbirimize destek olduk, aynı kitapla, aynı konular üzerinde tartıştık ve bu bana çok yaradı. Bilindiği gibi yaşanan koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle eve kapanmalar çok sık oldu. Evdeki çalışmalarımızı ağabeyimle yaptığımız için çok verimli geçti. Beraber aynı yıl tıpı kazanmanın gururunu yaşıyoruz. Aynı aileden iki kişinin tıp fakültesini kazanması çok önemli. En büyük hedefim iyi bir doktor olmak." diye konuştu.

Mert Alak da kardeşiyle gece gündüz çalıştıklarını, ilk yılda diş hekimliği kazanmasına rağmen tıp fakültesi hedefinden vazgeçmediğini anlattı.

Amacına ulaştığı için mutlu olduğunu dile getiren Alak, şunları kaydetti:

"Bu yolda hem maddi hem manevi desteği annem ve babamdan aldım. Hiçbir şeyi eksik etmediler. Kendilerinden kısıp bizim için harcadılar. Öğretmenlerimiz bize çok yardımcı oldular. Kardeşimle birlikte çalışıp zaman zaman rekabet ortamı oluşturduk. İkimiz de bu rekabetten güzel sonuçlar elde ettik. Özelikle annemin eğitimci olması, bizim için çok büyük bir avantaj oldu."

"Aile olarak her zaman yanlarında olduk"
Anne Leyla Alak da iki çocuğunun tıp fakültesini kazanmasının gurur verici güzel bir duygu olduğunu vurguladı. Alak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu emek 3-5 günlüğün bir emeği değil, yılların birikimidir. Özellikle son birkaç yıldır gece gündüz demeden pandemi sürecinin verdiği zorluklarla, verdiği psikolojik sıkıntılara rağmen gerçekten bunun üstesinden geldiler. Biz aile olarak her zaman yanlarında olduk. Bu şekilde bu sonuca ulaştık. Bunun için çok mutluyuz. Bundan sonraki süreçte de elimizden geleni yapacağız. Mezun olup ülkeye, millete ve aileye hayırlı bir evlat olmalarını diliyorum."

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta sağlık çalışanları aşı olmayan hastaların pişmanlığına tanıklık ediyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-saglik-calisanlari-asi-olmayan-hastalarin-pismanligina-taniklik-ediyor-5176/

Muş'ta yeni tip koronavirüs (Kovid-19) servisinde görevli sağlık çalışanları, tedavilerine hastanede devam edilen hastaların yapılan tüm uyarılara rağmen aşı yaptırmadıkları için yaşadıkları pişmanlığa tanıklık ediyor.

Muş Devlet Hastanesi Kovid-19 servisinde tedavileri devam eden hastalar, hastalığa yakalanmamak ya da hafif semptomlarla atlatmak isteyen herkese aşı yaptırmaları çağrısında bulunuyor.

Uyarıları dikkate almadıkları için hastanede tedavi gören, solunum cihazı yardımıyla nefes alabilen hastalar, aşı yaptırmanın hem insanın hem de yakınlarının hayatı açısından önem taşıdığına dikkati çekiyor.

Doktor ve hemşireler de yoğun bakım ve diğer servislerde tedavileri devam eden hastaların, aşı yaptırmadıkları için duydukları pişmanlığın en yakın tanığı oluyor.

"Servisimizdeki 20 hastamızdan 19'u aşısız"
Kovid-19 servisinde görevli İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Zeliha Bilge Dağlı Göçener, kentte vakaların arttığını, gelen hastaların durumunun çok kötü olduğunu belirtti.

Kovid-19 sürecinin bitmesi için yapılabilecek tek şeyin aşı olduğunu vurgulayan Göçener, "Bizim baktığımız Kovid-19 servisinde 20 hastamızdan 19'u aşısız, bu duruma çok üzülüyoruz." dedi.

Aşı olmayan hastaların bu konudaki pişmanlıklarına, nefes alamama şikayetlerine tanıklık ettiklerini aktaran Göçener, şunları söyledi:

"İnsanlar hastalığın bu kadar zor olduğunu bilmediklerini anlatıyor. 'Keşke şu an aşı olma şansım olsaydı, aşı olabilir miyim?' şeklinde sorular geliyor. Bu süreci yaşamamak için herkesin aşı olması gerekiyor. Bundan dolayı herkesten ricamız maske, mesafe ve hijyen kurallarına dikkat edelim ve aşımızı olalım. Evli bir çift ile kayınvalide Kovid-19'a yakalanmıştı. Aile aşı karşıtıydı. Hepsini yoğun bakım servisinde yan yana yatırdık. Kadının eşini ve kayınvalideyi kaybettik. Unutamadığım acı bir gün oldu. Hastalarımız yakınlarını göremeden vefat ediyorlar. Bu hastalığı yenebilmemiz için şu anda elimizde bir silah mevcut, o da aşı. O yüzden tüm vatandaşlarımızın aşı olmasını istiyoruz."

Kovid-19 servisinde görev yapan hemşire Mehmetcan Tokay da salgının ilk gününden bu yana Kovid-19 servisinde görev yaptığını belirtti.

Hastalarla yakından ilgilenerek morallerini yüksek tutmaya çalıştıklarını, sağlıklarını kavuşmaları için ellerinden geleni yaptıklarını dile getiren Tokay, şunları kaydetti:

"Tedavi gören hastaların çoğu 'keşke aşı olsaydık' diyor. Lütfen aşınızı olun yoğun bakıma gelmeyin diyoruz. Biz burada hastalarımız için gereken tüm çabayı gösteriyoruz. Hastaların yakınları Kovid-19 hastalarını göremiyorlar. Biz de elimizden geldiğince onlara destek olmaya çalışıyoruz. Onların yakınlarının yokluğunu aratmamaya çalışıyoruz. Lütfen aşılarımızı olalım, sevdiklerimizden ayrılmayalım. Bu süreçte çok üzüldüğümüz olaylar oluyor. Aşılarını yaptırmayan insanların pişmanlıklarına tanıklık ediyoruz. Bir hastamız 'keşke aşımı olsaydım' diye sayıklıyordu. Maske, mesafe ve hijyen kurallarına dikkat edelim. Bu pişmanlıkları yaşamamak için aşımızı yaptıralım."

"Aşı olsam bu acıları çekmezdim"
Hastanede Kovid-19 tedavisi gören Ömer Bingöl, ise Kovid-19 aşısını yapmayı ihmal ettiği için çok pişman olduğunu söyledi.

Hastalığı insanların tahmin edemeyeceği kadar ağır geçirdiğini anlatan Bingöl, "Aşı olsam bunları yaşamazdım. Bu nedenle çok pişmanım. Lütfen aşılarınızı olun. Maske ve mesafeye çok dikkat eden biriydim ama aşı olmadığım için Kovid-19 hastalığına yakalandım. Çok dikkat etmek lazım. Bu acıyı gördükten sonra insanlara çağrım şudur; ne olursa olsun aşınızı yaptırın. Şu anda nefes almakta, konuşmakta zorlanıyorum." diye konuştu.

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta 35 milyon yıllık olduğu düşünülen deniz canlısı fosilleri bulundu https://gazetebirlik.com/haber/musta-35-milyon-yillik-oldugu-dusunulen-deniz-canlisi-fosilleri-bulundu-5723/

İlçesinin Akçaarmut köyü yakınlarında fosillerle ilgili inceleme yapan Muş Alparslan Üniversitesi (MŞÜ) Afet Yönetim Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Öğretim Üyesi Jeomorfolog Dr. İskender Dölek, bulduğu omurgasız deniz canlıları fosillerini yaş, tür ve cins tayini için paleontologlara gönderecek.

Dölek, gazetecilere, Afet Yönetim, Araştırma ve Uygulama Merkezi olarak uzun süre bölgede çalışma yaptıklarını, geçen yıl arazide Mollusca fosilleri bulduklarını söyledi.

Omurgasız deniz canlıları fosilleriyle ilgili haberler çıktıktan sonra bu yıl içinde Bulanık'ta da benzer fosillerin olduğu yönünde bilgi aldıklarını ifade eden Dölek, şöyle konuştu:

"Arazide Mollusca fosilleri beklerken Gastropod ve deniz kestanesi ile farklı türlere ait olduğunu düşündüğümüz fosillerle karşılaştık. Bunların 35 milyon yıl öncesine ait olabileceğini düşünüyoruz. Paleontologlardan gelen bilgiler ışığında Doğu Anadolu Bölgesi'nin coğrafyasını bu yeni veriler ışığı altında tekrar, yeniden belki yorumlayacağız. Doğu Anadolu Bölgesi coğrafyası özelinde Muş'un da paleocoğrafyası ve paleoiklim koşulları hakkında yeni verilere, yeni bilgilere sahip olmuş olacağız."

Dölek, bulunan fosillerin tropikal bir denizde yaşayan canlılar olduğunu düşündüklerini dile getirerek, "Bu deniz sıcak. Yani bugünkü koşullara göre daha sıcak tropikal bir deniz. Yüksek sıcaklığa sahip. Köpek balıklarının olduğu, mercanların bulunduğu, Gastropodların, deniz kestanelerinin yaşadığı bir deniz veya bir ekolojik ortamdan bahsediyoruz. Buranın paleocoğrafyası yeni yorumların yapılmasına neden olacaktır. 1600 metre yüksekte fosillere rastlanılıyor olması, doğal olarak buranın daha önce deniz olduğunun işaretidir. Bizi şaşırtan özelliklerden bir tanesi de acı su veya göl ortamından sıcak deniz canlılarına ait fosillere geçiş olması buranın paleocoğrafyasıyla ilgili belki de yeni yorumların yapılmasına neden olacaktır." diye konuştu.

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Nüfusunun yüzde 57'si kırsalda yaşayan Muş'ta mobil ekiplerin zorlu aşı mesaisi sürüyor https://gazetebirlik.com/haber/nufusunun-yuzde-57si-kirsalda-yasayan-musta-mobil-ekiplerin-zorlu-asi-mesaisi-suruyor-4911/

İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan ekipler, salgının kontrol altına alınması ve toplumsal bağışıklığın sağlaması amacıyla mahalle ve köylerde kapı kapı dolaşıp aşı hizmetini vatandaşın ayağına kadar götürüyor.

İl Sağlık Müdürü Serdal Türkoğlu da zaman zaman ekiplere eşlik ederek, vatandaşları aşıya iknaya çalışıyor.

Yüzlerce kişiyi ikna eden, yaklaşık 214 bin kişinin aşısını yaparak aşılama oranını yüzde 51,2'ye yükselten ekipler, kentin "turuncu" kategoriye geçmesi için ellerinden geleni yapıyor.

"Aşıyla ilgili yanlış bilgiler var"
İl Sağlık Müdürü Türkoğlu, kentte aşılama oranının düşük olduğunu söyledi.

Muş'ta nüfusun yüzde 57'sinin kırsalda yaşadığını belirten Türkoğlu, şöyle konuştu:

"Aşılama oranının düşük olduğu kırsal köylerimize ekiplerle gidiyorum. Muhtar ve köylülerimizle görüşüp aşılama oranını artırmak için elimizden geleni yapıyoruz. Okulların açılmasına kısa bir süre kaldı. O zamana kadar aşı oranımızı yükselteceğiz. Aşılama oranının düşük olduğu köylerdeki vatandaşlarımızda birtakım yanlış bilgiler var. Buralarda açıklayıcı birtakım bilgilendirmelerde bulunuyoruz, onları aşı olmaya ikna ediyoruz."

Kırsaldaki yerleşim birimlerinin kente uzak olduğunu, bunun da insanların aşıya ulaşımını zorlaştırdığını anlatan Türkoğlu, "Köylere giderek kapı kapı dolaşıp aşılama hizmetini sunuyoruz. Aşı olmayan köydeki vatandaşlara ulaşmak için yöneticiler olarak da aşı seferberliğine katıldık. Aşılamada bizzat görev alıyoruz. İnsanların da aşı olmasını istiyoruz." dedi.

"Salgın sürecinin sonuna gelmeyi hedefliyoruz"
Bulaşıcı hastalıklar biriminde görev yapan hemşire Sabahat Moralılar Cansever ise bütün çabalarına rağmen kentteki aşı oranının düşük olduğunu, bu nedenle yöneticilerin de sahaya inerek çalışmalara destek verdiğini söyledi.

Aşılama çalışmalarının aralıksız sürdüğünü vurgulayan Cansever, "Oranlarımızı yükseltip salgın sürecinin sonuna gelmeyi hedefliyoruz. Bu süreç görüldüğü kadar kolay olmayabiliyor. Sabahın ilk ışıklarında yola çıkıyoruz. Yolların uzunluğu yorabiliyor ama bu hizmeti vermek çok güzel. Umarım salgın bittiğinde bunları yapabildiğimiz için çok mutlu olacağız. Zorlu bir süreç ve büyük emekler sarf ediliyor. Sağlık kuruluşlarına ulaşamayan insanlara gidip aşı yapmak ve onların yüreklerine dokunmak çok kıymetli. O yüzden çok mutluyum." diye konuştu.

Akkonak Köyü Muhtarı Kazım Özmen de "Ekipler aşı olmamız için sürekli bizi arıyor. Biz de önceden vatandaşı arıyoruz ve camiden anonslarımızı yapıyoruz. Allah devletimize zeval vermesin. Sağlık Müdürünü karşımda gördüm, çok memnun oldum. Makamını bırakıp köyümüze aşılamaya gelmiş. Kapı kapı dolaşıyor." ifadelerini kullandı.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta 36 güvenlik korucusu göreve başladı https://gazetebirlik.com/haber/musta-36-guvenlik-korucusu-goreve-basladi-6137/

Varto Asayiş Komando Bölük Komutanlığı bahçesinde saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan törende güvenlik korucuları silah başında yemin etti.

Törene katılan Vali İlker Gündüzöz, devlet olarak en önemli görevlerinin kamu düzenini korumak ve vatandaşın güvenliğini temin etmek olduğunu söyledi.

İl Jandarma komutanlığının, ilçedeki güvenlik koruculuğu sisteminin gerçekleşmesi için büyük gayret sarf ettiğini belirten Gündüzöz, "Bu gemi battığı zaman kaptan köşkündeki de makine dairesindeki de güvertesindeki de etkilenir. Bu gemi ebediyet limanına kadar gayretlerimizle istikametini bozmadan her türlü fırtınaya, dalgaya rağmen emin adımlarla ilerleyecektir." dedi.

İçeride ve dışarıda memleketin gelişmesini kendi menfaatlerine aykırı gören şer odaklarının olduğunu vurgulayan Gündüzöz, şunları kaydetti:

"Gayri meşru zeminde çeşitli manialar önümüze koysunlar. Bunların hiçbir önemi yok. Kendi öz varlığımızı, öz kültürümüzü eğer yüceltir, tarihimizden dersler alır, ufkumuzu da çok iyi bir noktada belirlersek bizi kimse deviremez. Şanlı bayrağımız her yerde dalgalanıyor ve bize gurur veriyor. Çok kutsal bir görevi ve çok önemli bir üniformayı bugün giydiniz. Kıymetli 36 güvenlik korucumuzu tebrik ediyoruz. Yeni kardeşlerimizin bize kuvvet katacağını biliyoruz. Yine içimizde 4 hanım kardeşimiz var, bu da bizi sevindiriyor. Hanımlar her yerde her platformda beyler kadar söz sahibi oluyor. Bu da bizim için sevindirici. Muş'ta 2 binin üzerinde, 55 binin üzerinde de Türkiye genelinde güvenli korucusu gücümüz var. Bu bizim en önemli güçlerimizden biri. Bölgeyi bilen, vatanına sahip çıkan vatandaşlarımızdan titizlikle seçildiler."

Kadın güvenlik korucularından Özen Erkmen de ilçede ilk kez kadın güvenlik korucularının göreve başladığını belirterek, "Çok mutlu ve gururluyuz. Kadınların ön planda olması özellikle gurur verici. Söz verdiğimiz gibi her şekilde bütün görevleri yerine getireceğiz." dedi.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta aşı timleri, en ücra köylere giderek aşı çalışmalarını sürdürüyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-asi-timleri-en-ucra-koylere-giderek-asi-calismalarini-surduruyor-1915/

Salgınla mücadelenin ilk gününden bu yana hastaların sağlığına kavuşması için fedakarca görev yapan sağlık çalışanları, şimdi de salgının kontrol altına alınması için ellerinden gelen gayreti gösteriyor.

Muş ve ilçelerinde yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadele kapsamında oluşturulan ekipler, şehir merkezinde açtıkları stantların yanı sıra dağ, bayır demeden en ücra köyleri dolaşarak sağlık hizmetlerini insanların ayağına kadar götürüyor.

Gittikleri köylerde yaşlıların sağlık kontrollerini yapan, uyarılarda bulunan ekipler, aşı olmak istemeyenlerle de görüşerek ikna etmeye çalışıyor.

Kent genelinde 178 bin kişinin aşısını yapan sağlık çalışanları, kentin kırmızı kategoriden çıkması için çalışmalarını sürdürüyor.

"Yanlış bilgilere kulak asmayın"
Muş Sağlık Müdürü Dr. Serdal Türkoğlu, ülke genelinde olduğu gibi kentte de şartları taşıyan herkesin aşı olması için çaba gösterdiklerini aktardı.

Tüm sağlık tesislerine, vatandaşların yoğun kullandığı alanlara, yol güzergahlarına aşı kabinleri kurduklarını, mobil ekiplerle en ücra köylere kadar gittiklerini anlatan Türkoğlu, şunları kaydetti:

"Amacımız düşük olan aşı oranımızı yükseltmek. Bunun için mobil ekipler kurduk. Sağlık çalışanlarımız hane hane geziyor. Vatandaşların aşılama kampanyasına katılmalarını istiyoruz. Tüm ülkede olduğu gibi ilimizde de pozitif vaka sayısı artıyor. Bu hastalıkla baş etmenin en kısa ve en etkili yolu aşı. Hızlıca halkımızı aşılamak durumundayız. Bunun için bütün konfor ve kolaylık sağlık çalışanlarımız tarafından sağlanmış durumda. Aşılamada şu anda ilimiz yüzde 43 civarında. Hedefimiz yüzde 70'in üzeri. Halkımızın desteğiyle hedefimize kısa zamanda ulaşmak istiyoruz. Salgının ilk gününden beri ekiplerimiz bıkmadan, usanmadan çalışıyor."

Devletin verdiği hizmeti halka en kolay yoldan sunmak için köy köy gezdiklerini belirten Türkoğlu, "Zaman zaman aşı olmakta tereddüt eden vatandaşlarımız var. Çevreden yanlış bilgiler duyuyorlar. Bunların hiçbirine kulak asmasınlar. Yetkili mercilerin söylediklerine inansınlar. Ekiplerimiz il merkezinde, ilçelerde, köylerde, yaylalarda, dağlarda her yerde. Mobil ekiplerimiz, devletimizin desteğiyle en ücra köşedeki vatandaşımıza ulaşmak adına büyük bir mücadele ve kararlılık gösteriyor." diye konuştu.

"Aşının faydalarını anlatarak ikna ediyoruz"
Ekipte yer alan hemşire Gamzenur Kesik ise önceden belirledikleri köylere gittiklerini ve insanlarla görüşerek aşı yapmaya ikna ettiklerini dile getirdi.

Bazı köylerde yaşayanların aşı olmak istemediğini aktaran Kesik, "Ekip olarak aşının faydalarını anlatıyoruz ve onlar da ikna oluyorlar. Gittiğimiz köyler ne kadar uzak olsa da bizim için fark etmez. Çünkü merkeze gelemeyen vatandaşa hizmet götürmek bizim için çok daha önemli. En önemli şey vatandaşa hizmet götürebilmek. En uzak köylere giderek aşı yaptıktan sonra onların gülümsemesi, teşekkür etmesi, bizim bütün yorgunluğumuzu alıyor." ifadelerini kullandı.

Aligedik Köyü Muhtarı Davut Çelik ise köye gelip aşı çalışması yapan sağlık çalışanlarına teşekkür ederek, "Ekipler köy meydanında vatandaşları aşılıyor. Aşı için caminin bahçesinde toplandık. Köyümüz 80 hane, hepsi de aşı olacak. Vatandaşlarımız aşı için Muş'a gidemiyor ama ekipler aşı için ayağımıza kadar geldi. Köy sakinleri olarak çok mutlu olduk." dedi.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta kaynak sularından elde edilen tuz yurdun dört bir yanına gönderiliyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-kaynak-sularindan-elde-edilen-tuz-yurdun-dort-bir-yanina-gonderiliyor-4811/

Muş'un Malazgirt ilçesinde dağlardan çıkan kaynak sularından geleneksel yöntemler kullanılarak elde edilen tuz, başta Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri olmak üzere yurdun dört bir yanında peynir, turşu ve salamura ürünlere lezzet katıyor.

Malazgirt ilçesine bağlı Aktuzla köyünde 2004'te kurulan tesiste, dağlardan çıkan tuz oranı yüksek kaynak suları farklı büyüklüklerdeki havuzlarda dinlendiriliyor.

Daha sonra işletme sahasındaki 560 kristalize havuza aktarılan su, sıcak havada 4 gün bekletilerek buharlaştırılıyor. Havuzun dibine çöken kaynak tuzu ise tesiste işçiler tarafından fırçalarla toplanarak traktörler yardımıyla saklama depolarına taşınıyor.

Zengin mineral yapısıyla öne çıkan ve koruyucu özelliklerinden dolayı salamura, peynir ve turşu sanayisinde kullanılan tuz, başta Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri olmak üzere yurdun dört bir yanına gönderiliyor.

"Türkiye'nin en büyük kaynak tuzlası"
Aktuzla İşletme Müdürü Mehmet Şahin Yeler, 17 yıl önce kurulan tesisle hem ekonomiye hem de istihdama katkı sunduklarını söyledi.

Su kaynaklarının bulunduğu bölgelerde toplama havuzları oluşturduklarını anlatan Yeler, şu bilgileri verdi:

"Her gün dönüşümlü olarak 150 havuz boşaltıyoruz. Günlük üretimimiz yaklaşık 120 ton. Kaynak tuzunu sipariş üzerine her yere gönderiyoruz. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin tuz ihtiyacını biz karşılıyoruz. Türkiye'de yaklaşık 20 tuzla var. Burası Türkiye'nin en büyük kaynak tuzlası. Geçen yıl analiz yaptırdık. Tuzumuz yüzde 97 sodyum klorür, yüzde 2 magnezyum ve yüzde 1 oranında farklı elementler içeriyor. Buranın yılda 12 bin ton civarında bir üretim kapasitesi var. Ekonomiye yılda 2 milyon lira katkı sunuyoruz. İhracata başlamayı hedefliyoruz. Burası doğal olduğu için tek ihtiyacımız su ve güneş. Sıcaklar arttıkça buharlaşma erken oluyor, biz de tuza daha erken kavuşuyoruz."

"İlin ekonomisine büyük katkı sunuyor"
Muş Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Koç da Türkiye'nin en büyük tuz üretim tesisinin, kentin ekonomisine büyük katkı sağladığını belirtti.

Tesiste 85 kişinin istihdam edildiğini, kapasitenin artmasıyla bu sayının yükselebileceğini ifade eden Koç, şöyle konuştu:

"Mevsimsel olarak üretim miktarı değişiyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde sanayi üzerine kurulmuş önemli bir tuz tesisi. Yapılan analizlerde sodyum klorür oranının yüksek çıkması ve koruyucu özelliğe sahip olmasından dolayı elde edilen tuz, turşu, salamura ve peynir gibi ürünlerde kullanılıyor. Oda olarak bu tesisi önemsiyoruz. Bu tesise sahip çıkacağız ve elimizden gelen desteği vereceğiz."

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta hayvan yetiştiricilerinin yayla yolculuğu başladı https://gazetebirlik.com/haber/musta-hayvan-yetistiricilerinin-yayla-yolculugu-basladi-536/

Sürügüden, Yücetepe, Yukarısızma, Sarıdal, Ilıca köylerinde yaşayan besiciler, havaların ısınmasıyla yüksek kesimlerdeki serin ve verimli otlakların bulunduğu yaylalara çıkmak için hazırlıklarını tamamladı.

Konaklamak için gerekli olan malzemeleri traktörlere yükleyen besiciler, koyun, keçi, kuzu ve oğlaklardan oluşan sürüleriyle yaylalara doğru zorlu yolculuğa çıktı.

Besici Ahmet Şancı, köylüler olarak yaklaşık 9 bin küçükbaş ve 350 büyükbaş hayvanla 7 kilometre uzaklıktaki yaylaya çıktıklarını söyledi.

Kalacakları sürede ihtiyaç duyacakları erzak ve diğer malzemeleri traktörlerle yaylaya ulaştırdıklarını anlatan Şancı, şunları kaydetti:

"Onlarca traktör ve binlerce hayvanımızla yaylaya çıkıyoruz. Zorlu yolculuğumuz başladı. Köyümüzde ekin zamanı olduğu için hayvanları yaylaya çıkarmak zorundayız. Burada günde iki defa sağım yapılacak hayvanlardan elde edilecek sütlerden peynir üretilecek. Yeni geldik ve yerleşmeye çalışıyoruz. Yaklaşık 2 ay kaldıktan sonra tekrar köyümüze döneceğiz."

Köylülerden Sırrı Sancı ise geçim kaynaklarının hayvancılık olduğunu belirterek, "Sıcak havalarda hayvanlarımız telef olmasın diye yaylaya geliyoruz. Burada 2 ay kalarak, peynir ve tereyağı üretiyoruz. Bu nedenle hayvanlara iyi bakmamız lazım. Köyde hayvancılık yapan herkes geliyor." dedi.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta tarihi olduğu değerlendirilen Meryem Ana ve Artemis figürlü heykel ele geçirildi https://gazetebirlik.com/haber/musta-tarihi-oldugu-degerlendirilen-meryem-ana-ve-artemis-figurlu-heykel-ele-gecirildi-1745/

Muş Valiliğinden yapılan açıklamaya göre, İl Jandarma Komutanlığınca tarihi eser kaçakçılarına yönelik çalışma yürütüldü.

Bu kapsamda yapılan istihbari çalışmalar neticesinde 10 Mayıs'ta tarihi eser niteliğinde olduğu değerlendirilen Meryem ana figürlü heykel ve Artemis figürlü heykel ele geçirildi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta tarihi olduğu değerlendirilen Meryem Ana ve Artemis figürlü heykel ele geçirildi https://gazetebirlik.com/haber/musta-tarihi-oldugu-degerlendirilen-meryem-ana-ve-artemis-figurlu-heykel-ele-gecirildi-9668/

Muş Valiliğinden yapılan açıklamaya göre, İl Jandarma Komutanlığınca tarihi eser kaçakçılarına yönelik çalışma yürütüldü.

Bu kapsamda yapılan istihbari çalışmalar neticesinde 10 Mayıs'ta tarihi eser niteliğinde olduğu değerlendirilen Meryem ana figürlü heykel ve Artemis figürlü heykel ele geçirildi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş Ovası baharın gelmesiyle göç eden leylekleri ağırlamaya başladı https://gazetebirlik.com/haber/mus-ovasi-baharin-gelmesiyle-goc-eden-leylekleri-agirlamaya-basladi-6880/

Göç güzergahı üzerinde bulunan ve sulak alanlarıyla yüzlerce kuş türünü bünyesinde barındıran Muş Ovası, bugünlerde baharın müjdecisi olan leyleklere ev sahipliği yapıyor.

Yıllardır elektrik ve telefon direkleri, cami kubbeleri ile evlerin çatısına yaptıkları yuvalarda yaz boyunca konaklayan leylekleri sahiplenen yöre halkı da yuvaların bakımından kuşların ihtiyaçlarına kadar her şeyleriyle yakından ilgileniyor.

Telli Turna Doğa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kasım Avci, gazetecilere, Muş Ovası'nın zengin sulak alanlarından dolayı her yıl farklı kuş türlerine ev sahipliği yaptığını söyledi.

Murat ve Karasu nehirleri havzasında çok sayıda leyleğin konakladığını ifade eden Avci, şöyle konuştu:

"Muş Ovası'ndaki birçok köyde leylek yuvası var. Bazı köylerde 10 leylek yuvası görebiliriz. Bu da köy halkının leyleklere olan sevgi ve şefkatinden kaynaklanıyor. Leylekler köylülerle uyum içinde yaşıyor, bulundukları yere sevgi, mutluluk, bereket götürüyor. Yüzlerce leyleğin Muş Ovası'nda kuluçka dönemini geçirdiğini söyleyebiliriz. Leyleklerin Muş Ovası'ndaki doğal yaşamları güzel görüntüler oluşturuyor."

"Leyleklerin gelişi bizi sevindiriyor"
Alazlı köyünde yaşayan Mehmet Ekinci ise köylerinde 15-20 leylek yuvasının bulunduğunu belirtti.

Leyleklerin köyün sembolü haline geldiğini anlatan Ekinci, "Gelişleri bizi sevindiriyor. Yavruları büyüdükten sonra burada toplanıp sıcak bölgelere gidiyorlar." dedi.

Mehmet Güven de uzun zamandır köyde leylek yuvalarının bulunduğunu aktararak, "Onlara hiç dokunmuyoruz. Leyleklerin gelişiyle baharın geldiğini biliyoruz. Onları seviyor, koruyoruz. Yiyecek bulamadıkları zaman kendimiz besliyoruz." ifadelerini kullandı.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta polisler 'tam kapanma' sürecinde yaşlılara devletin şefkatli elini uzatıyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-polisler-tam-kapanma-surecinde-yaslilara-devletin-sefkatli-elini-uzatiyor-7140/

Muş İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, 17 günlük "tam kapanma" sürecinde yaşlı, engelli ve kronik rahatsızlığı olan vatandaşların ihtiyaçlarını kapılarına kadar götürerek gönüllerine dokunuyor. 

Valilik bünyesinde kurulan Vefa Sosyal Destek Grubu çalışmalarına katkı veren polis ekipleri, Kovid-19 tedbirleri kapsamında dışarı çıkamayan vatandaşların ihtiyaç listesini alarak alışveriş yaptıktan sonra bunları evlerine teslim ediyor.

Muş 112 Çağrı Merkezini arayarak talepte bulunan yaşlıların ihtiyaçlarını temin eden polisler, ailelerin hayır dualarını almanın mutluluğunu yaşıyor.

Kentin asayiş ve huzurunu sağlamak için mücadele eden polis ekipleri, verdiği hizmetle devletin sıcak yüzünü de vatandaşlara hissettiriyor.

Çağrı merkezini arayan 82 yaşındaki Mehmet Ekinci ve Mehmet Şirin Yaman, ihtiyaçlarını ekiplere iletti. Ekipler bunun üzerine ailenin ihtiyacını marketten alarak kapısına kadar götürdü.

Mehmet Ekinci, salgın nedeniyle dışarı çıkamadığını belirterek, "İhtiyaçlarım vardı, polis ekiplerini aradım. Evime kadar getirip bana teslim ettiler. Çok mutlu oldum. Allah onlardan razı olsun. İhtiyacım olursa bir daha arayacağım. Her şey için teşekkür ederim." dedi.

Yaman da "tam kapanma" sürecinden dolayı dışarı çıkamadığını söyledi.

Vefa Sosyal Destek Grubuna ulaşmak için 112 Çağrı Merkezini aradığını anlatan Yaman, "Polis ekipleri istediğim eşyaları evime kadar getirdi. Hepsine teşekkür ediyorum. Allah razı olsun, çok güzel bir hizmet. Devletimiz ihtiyaçlarımızı ayağımıza kadar getirdi." diye konuştu.

"Devletin şefkatli elini onlara kadar götürüyoruz"
Ekipte yer alan polis memuru Münevver Şahan, 17 günlük "tam kapanma" sürecinde engelli, yaşlı ve kronik rahatsızlığı olan vatandaşlarının evden çıkamadığını hatırlattı.

Gelen çağrılar üzerine ailelere ulaştıklarını vurgulayan Şahan, "Bizlerden ilaç, gıda ve ekmek talebinde bulunuyorlar. Devletin şefkatli elini onlara kadar götürüyoruz. Onların mutluluğu bizim mutluluk kaynağımız oluyor." dedi.

Polis memuru Serkan Akdoğan da "tam kapanma" sürecinde zorunlu olmadığı sürece vatandaşlardan dışarı çıkmamalarını istedi.

Vatandaşların ihtiyaçlarını evlerine kadar götürdüklerini ifade eden Akdoğan, şunları kaydetti:

"Onların mutlulukları bizi daha mutlu ediyor. Bu da çalışırken daha huzurlu olmamızı sağlıyor. Devletin sıcak yüzünü onlara elimizden geldiği kadar hissettirmeye çalışıyoruz. Bu kısıtlamadan dolayı ihtiyacı olan vatandaşlar 112 Çağrı Merkezini arayıp, taleplerini iletebilir. Kendileri mümkün olduğunca dışarı çıkmasın. Bu hastalığı en kolay ve basit şekilde atlatmamız dileğiyle."

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta yaşayan Nazım Uzunboylu 53 yıldır okuduğu gazeteleri arşivliyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-yasayan-nazim-uzunboylu-53-yildir-okudugu-gazeteleri-arsivliyor-9188/

İlçeye 20 kilometre mesafedeki Çaylar köyünde yaşayan 4 çocuk babası Nazım Uzunboylu, her gün alıp okuduğu gazeteleri özenle saklıyor.

Binlerce gazeteden arşiv oluşturan Uzunboylu, zaman zaman yıllar öncesine ait gazeteleri okuyarak anılarını tazeliyor.

Uzunboylu, gazetecilere, 1968'den bu yana her gün haberleri okuyarak ülkenin sorunları ve gündeminden uzak kalmadığını söyledi.

Gazete okumaktan büyük keyif aldığını anlatan Uzunboylu, şöyle konuştu:

"O zamanlar Varto'da gazete satılmıyordu, ben de gazetelerimi Muş'tan temin ediyordum. 53 yıldır gazete ve dergi biriktiriyorum. Okuyorum ve bugüne kadar hiç ara vermedim. Bende olan arşiv hiçbir yerde yok. Herkes gelip burada siyasi konuları, kazaları araştırıp buluyor. Evimin 30 metrekarelik bir odasını sadece gazete ve dergi arşivi için kullanıyorum. Arşivimde 500 bine yakın gazete ve dergi var."

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Endemik tür olan Muş Lalesi, Muş Ovası'nı kırmızıya bürüdü https://gazetebirlik.com/haber/endemik-tur-olan-mus-lalesi-mus-ovasini-kirmiziya-burudu-6794/

Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü tarafından 2015 yılı aralık ayında "Muş 1071" ismiyle tescillenen laleleler, Muş Ovası'nı kırmızıya bürüdü.

Baharın gelişi ile çiçek açan lalelerle bezenen Muş Ovası, bu güzelliği kaçırmamak isteyen vatandaşların da akınına uğradı.

Ovaya gelen doğaseverler ve fotoğraf tutkunları, doğal olarak yeşeren ve ömrü ortalama 15-20 gün olan laleleri cep telefonları ve fotoğraf makineleriyle görüntülemeye çalıştı.

Lale tarlasını inceleyen Yıldız Alparslan Tarım İşletmesi Müdürü Burhan Çam, gazetecilere, işletmenin arazilerinde çıkan lalelerin seyrine doyum olmayan manzara oluşturduğunu söyledi.

Lalelerle ilgili çalışmalarının Muş Alparslan Üniversitesiyle iş birliğiyle devam ettiğini belirten Çam, "Lalenin Muş'un ekonomisine katkı sağlaması için ciddi projelerimiz var. Lale Muş'un sembolü, kendine has özelikleri var. Her yıl nisan ayının son haftası açıp, mayıs ayının ilk haftası kapanan endemik bir tür."

Arkadaşlarıyla lale tarlasına gelen Zahide Arslan da "Muş Ovası lalelerle güzelleşti. Dağlarda kar olmasına rağmen ovada bahar havası var. Bizde arkadaşlarımızla lale fotoğrafları çekmeye geldik." dedi.

Zeynep Özmen ise 17 günlük kısıtlamadan önce doğanın keyfini çıkarmak için lale tarlasına geldiklerini ifade ederek, ömrü 15 gün olan laleleri fotoğraflayarak ölümsüzleştirdiklerini aktardı.

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Leyla ebe fedakarlığıyla köylülerin gönlünde taht kurdu https://gazetebirlik.com/haber/leyla-ebe-fedakarligiyla-koylulerin-gonlunde-taht-kurdu-8600/

Muş'un Varto ilçesinde görev yapan ebe Leyla İba Demir, sorumluluk bölgesindeki 14 köye giderek kadın ve çocuklara sağlık hizmeti ulaştırıyor.

Varto Aile Sağlığı Merkezi'nde görev yapan Demir, en ücra köylerde yaşayan kadın ve çocukların sağlık sorunlarıyla yakından ilgileniyor. Demir, merkezdeki çalışmalarının yanı sıra köyleri gezerek gebe takipleri ile çocukların aşılarını yapıyor.

Gittiği köylerde hamile kadınlara gebelik sürecinde karşılaşacakları sorunlar ve çözüm yollarıyla ilgili eğitim veren Demir, güler yüzlü hizmetiyle yöredekilerin gönlünü kazanıyor.

"Kadınların Leyla ablası oldum"
Ebe Demir, ilk görev yeri olan Varto'da 17 yıldır sağlık hizmeti vermenin gururunu yaşadığını anlattı.

Her hafta köylere gittiğini belirten Demir, "Köylerde gebe takiplerini ve bebek aşılarını yapıyoruz. Kapı kapı geziyoruz. Salgından dolayı eğitimlerimizi dışarıda veriyoruz. Aşı ve gebe izlemlerini ise evde yapıyoruz. Görevimi ve buradaki halkı çok seviyorum." dedi.

Vatandaşların kendisini bağrına bastığını ifade eden Demir, şunları kaydetti:

"Buradaki insanlarla artık aile olduk. Daha önce ortaokulda aşılarını yaptığımız çocukların şimdi çocuklarının aşılarını yapıyorum. Kadınların Leyla ablası, çocukların Leyla teyzesi olduk. Bu görevi yaptığım için çok mutluyum. Kışın sürekli karda, çamurda ve tipide işimizi hiç aksatmadan köylere gidiyoruz. Çoğu zaman yolda kaldığımız oldu. Sıkıntı yaşıyoruz ama görevimizi aksatmıyoruz."

"Dağ köylerine kadar gidiyorum"
Salgın nedeniyle evlerinden çıkamayan hamile kadınları evlerinde ziyaret ettiğini dile getiren Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:

"En ücra köylere, dağ köylerine kadar gidiyorum. Gebeleri evlerinde muayene ediyoruz, tansiyon takiplerini yapıyoruz, kanlarını alıyoruz. Çocuk hareketlerini takip ediyoruz. Çocukların kilo ve boylarına bakıyoruz. Aşı sonrası bilgilendirme yapıyoruz. 17 yıldır Varto'da görev yaptığım için buradaki herkesle aile gibiyiz. Çok sıcak karşılıyorlar. İyi ki bu mesleği seçmişim. İyi ki buradaki insanlara hizmet ediyorum."

"Her rahatsızlandığımızda Leyla ebeyi arıyoruz"
Omcalı köyünde yaşayan üç çocuk annesi Zuhal Özkaya, Demir'in köylülerin ebe ablası olduğunu ve verdiği hizmetten çok memnun olduklarını anlattı.

Özkaya, "Üç çocuğumun doğumunda ve gebelik sürecinde sürekli yanımda oldu. Her rahatsızlandığımızda Leyla ebeyi arıyoruz, bizimle çok ilgileniyor. Sürekli köyümüze kadar gelerek çocuklarımızın aşılarını yapıyor. Gebelik süresince bana çok yardımcı oldu. Psikolojik destek verdi. Kar, çamur ve fırtına demenden köye gelerek çocuklarımızın aşı takiplerini yapıyor. Ondan çok memnunuz." şeklinde konuştu.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
'Neden Selahattin Demirtaş'ın çocuklarını götürmüyorlar' https://gazetebirlik.com/haber/-neden-selahattin-demirtasin-cocuklarini-goturmuyorlar--89/

Çocuklarına kavuşma ümidiyle Diyarbakır annelerinin başlattığı eyleme destek veren Teker ve Özcan aileleri, Muş HDP İl Başkanlığı önünde "Halk düşmanı parti", "Evlatlarımızı vereceksiniz", "Ha HDP ha PKK", "Türk-Kürt kardeştir, HDP kalleştir" ve "Halkı Dolandıran Parti" yazılı pankart açtı.

Dağa kaçırılan çocuklarının fotoğraflarını ve Türk bayrağı taşıyan aileler, üçüncü hafta da eylemlerini sürdürdü.

Oğlu 2016 yılında dağa kaçırılan Şemsettin Özcan, gazetecilere, çocuğunun HDP tarafından kandırıldığını söyledi.

Özcan, şöyle konuştu:

"Askerde, poliste bizim çocuğumuz. Bunlar bizden ne istiyor, ne hakları var. Diyorlar ki, 'Kürt hakkını savunuyoruz'. Yalandır. Bunlar Kürt düşmanıdır. HDP'nin arkasından gitmeyin. HDP çocukları alıp PKK'ya götürüyor. Biz bunu kabul etmiyoruz. HDP ortadan kalksa hiçbir sorun olmaz. Çocuğumuz gelmeyene kadar gece gündüz buradayız. 13 asker, polisi şehit ettiler. Kimin çocuğuydu onlar? Aileleri bizimle birlikte Diyarbakır'daydı. Anaların hepsi ağladı o çocuklar için. HDP çocukları takip ediyor, teröristleri çağırıyor diyor 'gel kardeş bunları al götür.' Bizde tek bir bayrak geçerlidir o da Türk bayrağıdır. Türk bayrağına hainlik yapanın Allah belasını versin."

Anne Gülbahar Teker ise oğlunun 2014 yılında kaçırıldığını belirterek, tüm anneler evlatlarına kavuşuncaya kadar eylemi sürdüreceklerini vurguladı.

Çocuklarını HDP'den istediklerini aktaran Teker, "Çocuklarımız gelmezse burada, Diyarbakır'da, Van'da ve Batman'da eylemimizi sürdüreceğiz. Ben onlardan korkmuyorum. HDP çocuklarımızı getirsin. 8-9 yaşında kızları dağa götürüyorlar. Bu kızlardan ne istiyorlar. Namus böyle midir? Kürt hakkını aramak böyle midir? Neden Selahattin Demirtaş'ın çocuklarını götürmüyorlar. Çocuklarını Almanya'ya gönderiyorlar. Bizim çocuklara niye silah veriyorsun. Kızların elinden niye kalemi alıp silah veriyorsunuz. Bu kızlara ve çocuklara günah değil mi? 2 yıl Diyarbakır'da eylemi devam ettim. Allah devletimizden razı olsun bize kapı açtı." diye konuştu.

Muş Kardeşlik Platformu ailelere destek verdi

Muş Kardeşlik Platformu üyeleri de eylem yapan aileleri ziyaret ederek destek verdi.

Platform üyeleri adına açıklama yapan Türkiye Gençlik Vakfı Muş İl Temsilcisi Oğuz Akyüz, Anadolu topraklarını vatan kılan Sultan Alparslan'ın şehri Muş'ta annelerin başlattığı haykırışı tüm dünyaya duyurduklarını aktardı.

Vatan toprakları içinde tuzaklar kuran, manevi değerler başta olmak üzere hiçbir mahremiyeti ve değeri olmayan bebek katili terör örgütü PKK'nın katliamlarını lanetleyen Akyüz, şunları kaydetti:

"Bugün Muş'ta analarımızın yürekleri dağlayan feryatlarını dindirmek ve vatan hainlerine karşı safları sıklaştırmak için omuz omuzayız. Birlik beraberliğimizi bozmanın yanında, ülkemizin parçalanması için elinden geleni yapan iç ve dış mihrakların ve taşeron örgütlerin, ülkemiz çevresinde cirit attığı bir dönemi yaşıyoruz. Terörün kara yüzünü yakından bilen, acısını derinden yaşayan aziz milletimizin içinden böylesine cesur ve kararlı annelerin, babaların, eşlerin, kardeşlerin çıkması bizleri barış ve kardeşliğin tesisi için ümitli kılmıştır. Burada evlat nöbeti tutan annelerimiz, sizlerin gözyaşlarınız bizim gözyaşımızdır. Bu eylem, zulme başkaldırıdır. Yıllardır bu bölgede sessiz bir çığlık vardı. O çığlık artık patlama noktasına geldi. Anneler artık seslerini duyurmak ve terör örgütünün yalanlarına dur diyerek gençlerimizi kandırmalarına engel olmak istiyor."

Muşlular olarak ailelerin yanlarında olduklarını ifade eden Oğuz, "Yaşadıkları acıyı hissediyoruz, mücadelelerine ortak olduğumuzu buradan haykırıyoruz. Cesaretiyle bir çığır açan annelerin ellerinden öpüyoruz. Bu cennet vatanda bir olalım, beraber olalım, kardeş olalım ve hep birlikte ay yıldızlı bayrak altında huzur bulalım. Allah memleketimizin dirliğine ve birliğine göz diken hainleri kahretsin." ifadelerini kullandı.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş Ovası'nda çiftçilerin ekim mesaisi başladı https://gazetebirlik.com/haber/mus-ovasinda-ciftcilerin-ekim-mesaisi-basladi-5863/

Kentte havaların ısınmasıyla tarlalara inen çiftçiler, traktörler yardımıyla buğday, şeker pancarı, arpa, buğday, fasulye, yulaf, ayçiçeği ve mısır gibi birçok ürünün tohumlarını toprakla buluşturuyor.

Tarlalarda incelemelerde bulunan Tarım ve Orman İl Müdürü Mehmet Aydın, gazetecilere, kentte 2 milyon 800 bin dönümü ova olmak üzere 3 milyon 570 bin dönüm civarında ekilebilir tarım arazisinin bulunduğunu söyledi.

İlkbahar mevsiminin başlamasıyla kimi çiftçinin tohum ektiğini kimisinin gübreleme çalışması yürüttüğünü anlatan Aydın, şöyle konuştu:

"Ekilen ürünlerin başında buğday gelmektedir. Geçen yıl 1 milyon 130 bin dönüm civarında buğday ekildi. Bu sene bunun en az yüzde 5 artışla 1 milyon 200 bin civarına çıkmasını bekliyoruz. Şu anda kuraklık endişesi yok. İl dışındaki çiftçilerimizin de kentte gelip ekim yaptıklarını görüyoruz. Tarımsal alanda bir sıkıntı olacağına inanmıyorum, hatta iyi bir etki bekliyorum. İlimizde üretilecek buğday ve şeker pancarlarını çevre illere ve yurdun dört bir yanına göndereceğiz."

Pancar eken çiftçilerden Furkan Akar da üreticilerin havaların ısınmasıyla sahaya indiğini belirterek, "Pancarın ardından buğday, arpa ve yulaf gibi ürünleri ekeceğiz. Ardından ilaçlama yaparak boy gübresi ile tırtıl ilacı uyguluyoruz. Yaklaşık 6-7 ay bu işin içindeyiz. Geçim kaynağımız tarım. Verimli bir sezon geçirmeyi ümit ediyoruz." dedi.

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'un yüksek kesimlerindeki köyler beyaza büründü https://gazetebirlik.com/haber/musun-yuksek-kesimlerindeki-koyler-beyaza-burundu-9512/

Merkeze 45 kilometre uzaktaki Yukarıyongalı köyünde vatandaşlar, sabah ev ve ahırlarının çevresinde biriken karları temizledi.

Besicilerin kar üzerinde hayvanlarını beslediği köyde, çocuklar da kar topu oynayarak eğlendi.

Köy sakinlerinden Eyüp Omur, ramazanın ilk gününü kar altında karşıladıklarını söyledi.

Köyde kar kalınlığının 25 santimetreye ulaştığını belirten Omur, "Muş Ovası'nda çiçekler açmış, bahar yaşanıyor ancak burada kış geri geldi. Çevre köylerimize de kar yağmış." dedi.

Beyaza bürünen köy ve yüksek dağlardaki manzara, drone ile görüntülendi.

Erzurum ilkbaharda yeniden beyaza büründü

Erzurum'da da hava sıcaklığının sıfırın altında 1 dereceye düştüğü kentte, gece başlayan kar sabaha kadar etkisini sürdürdü.

Beyaz örtüyle kaplanan Palandöken Kayak Merkezi ile kentin yüksek kesimlerinde güzel görüntüler oluştu.

Öte yandan, Büyükşehir Belediyesi ekiplerinin, yüksek rakımlı mahalle yollarında kar küreme çalışması başlattığı öğrenildi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta 4,2 büyüklüğünde deprem https://gazetebirlik.com/haber/musta-42-buyuklugunde-deprem-2469/

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) internet sitesinden yapılan bilgilendirmeye göre sarsıntı, saat 11.47'de ve 11,15 kilometre derinlikte gerçekleşti.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta karla mücadele ekipleri, nisanda metrelerce karla kaplı köy yollarını açmaya çalışıyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-karla-mucadele-ekipleri-nisanda-metrelerce-karla-kapli-koy-yollarini-acmaya-calisiyor-8591/

Muş İl Özel İdaresi karla mücadele ekipleri, köylülerin alternatif olarak kullandığı ve kar kalınlığının yer yer 10 metreyi bulduğu Üçevler köy yolunda, tüm zorluklara rağmen vatandaşlara sağlıklı ulaşım imkanı sunmaya çalışıyor.

Dağların dik yamaçları ve çığ tehlikesinin bulunduğu yollarda çalışma yürüten ekipler, yüksek kar örtüsü arasında adeta tünel açarak ilerliyor.

Kente 10 kilometre uzaklıktaki Çavuştepe mevkisinde karla mücadele eden ekiplerin zorlu çalışması drone ile görüntülendi.

"Bazen yolumuzu şaşırıyoruz"

Ekip şefi Fehim Karakaya, gazetecilere, köylülerin alternatif olarak kullandığı 23 kilometrelik yolun kardan dolayı uzun süredir kapalı olduğunu söyledi.

Yolu açma çalışmalarına 3 gün önce başladıklarını belirten Karakaya, şöyle konuştu:

"4 gün içinde yolu açmayı planlıyoruz. Şu anda kar yağışı devam ediyor. Burada çalışmak çok tehlikeli, çığ riski var, operatörler zorluk çekiyor. Kepçe operatörü yolu bazen göremiyor. Bazen yolumuzu şaşırıyoruz ve stabilize alana giriyoruz. Kar yüksekliği fazla bölgelerde günde 50 metre ilerleyebiliyoruz."

 Kepçe operatörü Necati Arslan ise nisana rağmen karla mücadele çalışması yürüttüklerini belirterek, "Yol yaklaşık 4 aydır kapalı. Yolu açmakta zorlanıyoruz. Çığ tehlikesi de var. Riskli yerlerde ekip şefimiz önden gidip güvenliğimizi sağladıktan sonra 2 makineyle yolumuzu genişletip tehlike olan yeri aşıyoruz." ifadelerini kullandı.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta kar ve tipi nedeniyle araçlarında mahsur kalan 45 kişi kurtarıldı https://gazetebirlik.com/haber/musta-kar-ve-tipi-nedeniyle-araclarinda-mahsur-kalan-45-kisi-kurtarildi-9683/

Merkeze bağlı Üçevler grup köy yolunda 7 araçtaki 45 kişi, kar ve tipi nedeniyle kapanan yolda ilerleyemedi.

Durumun jandarmaya bildirilmesi üzerine bölgeye sevk edilen İl Özel İdaresi ekipleri, kar kalınlığının yer yer 5-6 metreyi bulduğu bölgedeki araçlara ulaşabilmek için yoğun çaba harcadı.

Yaklaşık 5 saat süren çalışma sonucu mahsur kalanlara ulaşan ekipler, araçları saplandıkları yerden çıkararak vatandaşların güvenle yolculuk yapmalarını sağladı.

İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı Maşallah Yıldız, gazetecilere, bölgede olumsuz hava koşullarının etkisini sürdürdüğünü belirtti.

Bazı bölgelerde kar kalınlığının 5 metreyi aştığını dile getiren Yıldız, "3 gün önce Üçevler grup köy yolunda 3 araç kara saplanmıştı. Araçtaki vatandaşları iş makineleriyle kurtardık ama araçları orada kaldı. Bugün o araçları kurtardık. Ayrıca 7 araçta mahsur kalan vatandaşlarımızı da kurtararak gidecekleri yerlere ulaşmalarını sağladık." diye konuştu.

Ilıca köyünden dönerken araçlarının kara saplandığını aktaran Mustafa Sezgin ise "Bugün İl Özel İdare ekipleri tarafından araçların bulunduğu bölgeye geldik. Yolumuz açıldı şimdi merkeze döneceğiz. Bu mevsimde bu kadar kar yağdığını ilk kez görüyorum. Karla mücadele ekiplerine desteklerinden dolayı teşekkür ederiz." ifadelerini kullandı.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Gençlik ve spor yatırımları Muş'taki lisanslı sporcu sayısını artırdı https://gazetebirlik.com/haber/genclik-ve-spor-yatirimlari-mustaki-lisansli-sporcu-sayisini-artirdi-9884/

Muş'ta, Gençlik ve Spor Bakanlığınca 110 milyon liralık yatırımla inşa edilen tesisler, hem gençlerin spora yönelmesini hem de lisanslı sporcu sayısının artmasını sağladı.

Kent merkezinin yanı sıra ilçelerde okçuluk poligonları, atletizm tartan pistleri, gençlik merkezleri, 6 bin seyirci kapasiteli şehir stadyumu, futbol sahaları ve yarı olimpik yüzme havuzu gibi tesislerin inşa edildiği Muş, bu sayede spor alanında önemli mesafe katetti.

Herkesin sporla buluşturulması amacıyla hayata geçirilen projelerin meyvelerinin alındığı kentte, 6 yıl önce 12 bin 962 olan lisanslı sporcu sayısı 5 bini kız olmak üzere 18 bin 297'ye yükseldi.

Son iki yılda yaklaşık lisanslı sporcu sayısının 300 arttığı Muş'ta çeşitli dallardaki 40 sporcu milli takımlara kazandırıldı.

Sosyal ve kültürel etkinliklerle kentteki gençlerin ikinci yuvası haline gelen gençlik merkezlerinde de geçen yıl ocak ayından bu yana gerçekleştirilen 2 bin 308 faaliyetten 37 bin 194 genç yararlandı.

Yeni yapılan tesis ve gençlik merkezlerinde açılan kurslara katılan gençler, hem kişisel gelişimlerine katkı sağlıyor hem de boş zamanlarını sporla, müzikle ve kültürel etkinliklerle değerlendirme fırsatı buldu.

"110 milyon liranın üzerinde yatırım var"
Gençlik ve Spor İl Müdürü Emrullah Güler, kent nüfusunun büyük bölümünün çocuk ve gençlerden oluştuğunu, bu nedenle geniş bir hedef kitleye hitap ettiklerini söyledi.

Gençlik ve Spor Bakanlığının misyon ve vizyonunu en ücra yerlere yansıtmak için ellerinden geleni yaptıklarını belirten Güler, "Gençlerimizin tesislerimizde zaman geçirmeleri, onları zararlı alışkanlıklardan, madde ve ekran bağımlılığından, illegal yapıların ve terör örgütlerinin tuzaklarından muhafaza ediyor. İlimizde 2 yılda yapımı tamamlanan ve devam eden yaklaşık 110 milyon liranın üzerinde yatırım var. Sultan Alparslan'ın diyarında ata sporlarını zirveye taşımak istiyoruz. Malazgirt Hipodromu bu yıl içinde hizmete açılacak." şeklinde konuştu.

Kentteki tesislerin tüm gençlerin hizmetinde olduğunu ifade eden Güler, şöyle devam etti:

"Sürekli gençlerin ayağına gidip onları tesislerimize davet ediyoruz. Salgın tedbirlerine riayet ederek onları tesislerimizde ağırlıyoruz. Spora büyük bir yönelme var. Bu bizi mutlu ediyor. Özellikle kız çocuklarımızın spora daha fazla yöneldiğini görüyoruz. Bir sporcunun ulusal veya uluslararası bir başarı elde etmesi bütün gençlerimizi etkiliyor. Ailelerin spora bakış açısını değiştiriyor. Bu anlamda ilimizde spor bilinci her geçen gün artıyor. Gençlik merkezlerimizde açılan 25 kursumuz var ayrıca gönüllü gençlerimiz ve gençlik liderlerimizle sosyal sorumluluk projeleri kapsamında gönüllere dokunmaya çalışıyoruz."

"Burası ikinci evimiz oldu"
Gençlik Merkezi üyesi Mizgin Akpolat ise 2019 yılında katıldığı bir program sayesinde gençlik merkezine katılmaya karar verdiğini kaydederek, "Burayla tanışmadan önce ders çalışma odaklı bir hayatım vardı. Buraya geldikten sonra kendimi geliştirdim ve sosyal bir hayatım oldu. İnsanlara, yaşlı ve çocuklara, hayvanlara dokunmayı kendimize bir yaşam sebebi kıldık. Burası ikinci evimiz oldu." dedi.

Milli atlet Derya Kunur da Gençlik ve Spor Müdürlüğü tarafından yapılan yeni tesisler sayesinde şampiyonalara daha iyi hazırlandıklarını aktardı.

Kenti en iyi şekilde temsil ederek milli takım forması altında madalyalar kazanmayı hedeflediklerini dile getiren Kunur, "Yeni tesisler bizim için çok iyi oldu. En azından il dışına çıkmıyoruz ve ailemizden uzak kalmıyoruz. Artık yollarda antrenman yapmıyoruz." ifadelerini kullandı.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muşlu genç kız atölyeye dönüştürdüğü odasında yaptığı resimlerle dikkati çekiyor https://gazetebirlik.com/haber/muslu-genc-kiz-atolyeye-donusturdugu-odasinda-yaptigi-resimlerle-dikkati-cekiyor-6618/

Televizyon kanallarından hızlı ve kolay resim yapmayı öğreten ressam Bob Ross sayesinde küçüklüğünde bu sanata merak salan Yasemin Güven, 2017'de kentteki gençlik merkezinde aldığı kursla, manzara ve portre resimlerinde kendini geliştirmeye başladı.

Saray Mahallesi'ndeki evinin bir odasını atölyeye dönüştüren Güven, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecini, hayallerini tuvale ve kağıtlara yansıtarak geçiriyor.

"Severek yaptığım her resmin sonunda yüzüm gülüyor ve mutlu oluyorum" 
Güven, gazetecilere, resim yapmaktan mutluluk duyduğunu söyledi.

Genel olarak manzara resimlerine ilgi duyduğunu anlatan Güven, "Bunun yanında düşüncelerimi de tuvale yansıtmaya çalışıyorum. Özellikle bana hitap eden resimleri yapıyorum. Kara kalem siparişlerim oluyor. Boya ve tuval masraflarımı kara kalem siparişlerimden elde ediyorum. Severek yaptığım her resmin sonunda yüzüm gülüyor ve mutlu oluyorum." dedi.

Hayalini kurduğu her şeyi en iyi şekilde tuvale yansıtmaya çalıştığını belirten Güven, "Hayatta bazen hayallerimiz gerçekleşmese de tuvalde bir gerçeklik payı olduğuna inanıyorum. İmrenerek her fırça darbesini izlediğim ressam Bob Ross, iyi ki zamanında biz çocukları etrafına toplamış, hayallerimi tuvale yansıtmama sebep olmuş." ifadelerini kullandı.

 

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta 2 bin 100 rakımlı dağın eteğine kurulan tesiste somon balığı sağımı https://gazetebirlik.com/haber/musta-2-bin-100-rakimli-dagin-etegine-kurulan-tesiste-somon-baligi-sagimi-3238/

Muş'un Varto ilçesindeki Bölgedeki doğal su kaynaklarının üzerine kurulan tesiste yetiştirilen balıklardan dişi ve erkek olanlar, sağım zamanında farklı havuzlara alınıyor.

Sağımın ardından elde edilen yumurtalar, işlendikten sonra kuluçka makinelerine yerleştirilerek 45 gün bekletiliyor. Elde edilen yavrular küçük havuzlara alınarak yetiştiriliyor.

"Hedefimiz üretimi artırmak"

İşletmeci Murat Değer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentte ilk kez kurulan tesiste 9 bin anaç somondan 9 milyon balık yavrusu elde etmeyi hedeflediklerini aktardı.

Bölgedeki su kaynaklarının verimliliği sayesinde kaliteli balıkların yetiştiğini dile getiren Değer şöyle konuştu:

"Bölgede tek olan tesisimizi Şerafettin Dağı'nın eteğinde kurduk. Dağlardan gelen doğal kaynak su ve filtrasyon sistemiyle balıklarımızı yetiştiriyoruz. 37 milyon somon balık üretimine sahip olan tesisimiz ülke genelinde 10. sırada. Şu anda yüzde 65 kapasiteyle çalışıyoruz. Hedefimiz yüzde 100'e ulaşmak ve üretimi artırmak. Bu sayede ekonomiye yılda 10-15 milyon dolar katkı sunabiliriz."

Su Ürünleri Mühendisi Mehmet Sadık Güzel ise tesiste 8 metre uzunluğunda 4 metre genişliğindeki 10 havuzda anaç balıkların muhafaza edildiğini aktardı.

Ocak ve şubat ayında somon balıklarının yumurta sağımını gerçekleştirdiklerini belirten Güzel, üretim sürecini şöyle anlattı:

"Sağım zamanı geldiğinde dişi ve erkek balıkları ayırıyoruz. Önce dişi balıkların, ardından erkek balıkların sağımını yapıyoruz. Elde ettiğimiz yumurtaları döllenmesi için yarım saat bekletiyoruz. Daha sonra kuluçka makinalarına koyarak ortalama 10 derecede 45 gün bekletiyoruz. Yumurtadan çıkan balıkları büyütmek için küçük havuzlarda besliyoruz."

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta 2 bin 100 rakımlı dağın eteğine kurulan tesiste somon balığı sağımı https://gazetebirlik.com/haber/musta-2-bin-100-rakimli-dagin-etegine-kurulan-tesiste-somon-baligi-sagimi-6528/

Muş'un Varto ilçesindeki Bölgedeki doğal su kaynaklarının üzerine kurulan tesiste yetiştirilen balıklardan dişi ve erkek olanlar, sağım zamanında farklı havuzlara alınıyor.

Sağımın ardından elde edilen yumurtalar, işlendikten sonra kuluçka makinelerine yerleştirilerek 45 gün bekletiliyor. Elde edilen yavrular küçük havuzlara alınarak yetiştiriliyor.

"Hedefimiz üretimi artırmak"

İşletmeci Murat Değer, yaptığı açıklamada, kentte ilk kez kurulan tesiste 9 bin anaç somondan 9 milyon balık yavrusu elde etmeyi hedeflediklerini aktardı.

Bölgedeki su kaynaklarının verimliliği sayesinde kaliteli balıkların yetiştiğini dile getiren Değer şöyle konuştu:

"Bölgede tek olan tesisimizi Şerafettin Dağı'nın eteğinde kurduk. Dağlardan gelen doğal kaynak su ve filtrasyon sistemiyle balıklarımızı yetiştiriyoruz. 37 milyon somon balık üretimine sahip olan tesisimiz ülke genelinde 10. sırada. Şu anda yüzde 65 kapasiteyle çalışıyoruz. Hedefimiz yüzde 100'e ulaşmak ve üretimi artırmak. Bu sayede ekonomiye yılda 10-15 milyon dolar katkı sunabiliriz."

Su Ürünleri Mühendisi Mehmet Sadık Güzel ise tesiste 8 metre uzunluğunda 4 metre genişliğindeki 10 havuzda anaç balıkların muhafaza edildiğini aktardı.

Ocak ve şubat ayında somon balıklarının yumurta sağımını gerçekleştirdiklerini belirten Güzel, üretim sürecini şöyle anlattı:

"Sağım zamanı geldiğinde dişi ve erkek balıkları ayırıyoruz. Önce dişi balıkların, ardından erkek balıkların sağımını yapıyoruz. Elde ettiğimiz yumurtaları döllenmesi için yarım saat bekletiyoruz. Daha sonra kuluçka makinalarına koyarak ortalama 10 derecede 45 gün bekletiyoruz. Yumurtadan çıkan balıkları büyütmek için küçük havuzlarda besliyoruz."

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta jandarma ekipleri, teröristlere dondurucu soğukta da göz açtırmıyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-jandarma-ekipleri-teroristlere-dondurucu-sogukta-da-goz-actirmiyor-3690/

Şehit Jandarma Üsteğmen İsmail Moray Üs Bölgesi'nde görev yapan "Alparslan" ve "Kılıçlar" timi, karlı dağlarda yürüttüğü mücadelede, teröristlerin korkulu rüyası oldu.

Muş ve kırsalında başarılı operasyonlara imza atan jandarma ekipleri, sabahın ilk ışıklarında teröristleri etkisiz hale getirmek ve sığınakları imha etmek amacıyla arama tarama faaliyeti yürüterek teröristlere göz açtırmıyor.

Devletin sunduğu son teknoloji silah ve teçhizatla PKK'lı teröristlerle mücadeleyi sürdüren güvenlik güçleri, gece gündüz demeden milletin huzuru ve vatanın bölünmez bütünlüğü için elleri tetikte bekliyor.

"Bize verilen görevleri yerine getirmek üzere daima hazırız"
Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Kurtuluş Yurdunmalı, gazetecilere, vatandaşların ve bölgenin güvenliğini sağlamak amacıyla yaz kış demeden en ağır iklim şartlarında verilen görevleri yerine getirdiklerini söyledi.

"Özellikle yerli ve milli silah ve teçhizatların kullanılmasıyla tüm iklim şartlarında ve dondurucu soğuklarda görev yapabilecek imkan ve kabiliyete sahibiz." diyen Yurdunmalı, şunları kaydetti:

"7 gün 24 saat esasına göre tüm hava şartlarında karadan ve havadan emniyet ve asayiş görevleri yanında operasyonlara devam edilmektedir. Yurdumuzun her köşesinde, rengini şehitlerimizin kanından alan şanlı bayrağımızın dalgalandığı her yerde bize verilen görevleri yerine getirmek üzere daime hazırız."

Yaklaşık bir metre karda operasyon faaliyeti yürüten tim, daha sonra açtıkları Türk Bayrağı ile "komando marşı" okudu.

 

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta sağlık ekipleri karlı yolları yayan aşarak CoronaVac aşısı yapıyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-saglik-ekipleri-karli-yollari-yayan-asarak-coronavac-asisi-yapiyor-1685/

İl Sağlık Müdürlüğü tarafından doktor, hemşire, anestezi teknikeri ve yardımcı personelden oluşturulan aşı ekibi, Serinova beldesine bağlı Aydıngün Mezrası'nda yaşayan 88 yaşındaki Saadet Tuncel'i aşılamak için harekete geçti.

Yolda kar nedeniyle araçlarla ilerleyemeyen sağlık ekipleri; fırtına, tipi ve dondurucu soğuğa rağmen 2 kilometre yürüyerek mezraya ulaştı.

Burada Tuncel'in evine geçen ekipler, aşı yapıp biraz ısındıktan sonra tekrar aynı yolu yürüyerek araçların bulunduğu bölgeye indi. Ekipler, kırsaldaki 80 yaş ve üstü vatandaşları aşılama çalışmalarını her türlü olumsuz hava koşullarına rağmen sürdürüyor.

Aşı ekibinde yer alan Dr. Mürsel Serçek, gazetecilere yaptığı açıklamada, kırsalda aşı çalışması yürüttükleri sırada aracın kar nedeniyle yolda kaldığını ve yolun belli bir kısmını yayan gittiklerini söyledi.

Zorlu yolu tamamlayarak aşıyı yaptıklarını ifade eden Serçek, evde ısındıktan sonra yine aynı yolu döndüklerini belirtti.

"Yaklaşık 2 kilometre yolu dondurucu soğukta yürüdük"
Anestezi teknikeri Hatice Yılmazer de 80 yaş ve üzeri vatandaşlara aşılarını yapmak için görevlendirildiğini anlattı.

Aşı olan kişilerde erken reaksiyon gelişmesine müdahale etmek için ekipte bulunduklarını anlatan Yılmazer, "Buraya çok zor şartlar altında geldik. Dışarıda tipi ve fırtına var. Çok zorlandık. Sağlık çalışanları olarak kendimizden ve ailemizden çok fazla ödün verdik ve gecemizi gündüzümüze kattık. Yaklaşık 2 kilometre yolu dondurucu soğukta yürüdük. Sonuç olarak hastamıza ulaştık ve mutluyum. Bu yolu tekrar yürüyerek geri döneceğiz ama önemli olan vatandaşlara bu hizmetin vermek." diye konuştu.

Muş Kovid-19 Aşı Koordinatörü Dr. Muhammed Sena Asan ise Toplum Sağlığı Merkezinde aşılamada 8 ekibin görev yaptığını kaydetti.

Ekiplerin zorlu kış şartlarına rağmen sahada görev yaptığını vurgulayan Asan, "Malum memleketimizin iklim şartlarından dolayı bazen zorluklarla karşılaşabiliyoruz. Bu zorluklar bizim bu işi yapmamıza engel değil. Birine gidip sağlık hizmeti sunmak bizim için büyük bir mutluluk kaynağı." ifadelerini kullandı.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta kar kalınlığının 8 metreyi bulduğu köy yolları güçlükle açılıyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-kar-kalinliginin-8-metreyi-buldugu-koy-yollari-guclukle-aciliyor-353/

l Özel İdaresi Yol ve Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü ekipleri, vatandaşlara sağlıklı ulaşım imkanı sunmak amacıyla sorumluluk alanlarındaki yolları açık tutmak için mücadele veriyor.

Gazetecilere açıklamalarda bulunan İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Şeyhmus Yentür, kentte 16 Ocak'tan itibaren etkili olan yoğun kar ve fırtına nedeniyle 352 köy yolunun kapandığını söyledi.

"Derecik Vadisi'nde bir saatte yaklaşık 15 metre ilerleyebiliyoruz"

Ekiplerin yoğun mesai harcayarak yolları açtığını ifade eden Yentür, şöyle konuştu:

"Yüksek kesimlerde tipi ve fırtına nedeniyle yer yer 8 metre kar var. Bundan dolayı ekiplerimiz büyük zorluk yaşıyor. Üçevler grup köy yolundaki Derecik Vadisi'nde metrelerce kar nedeniyle bir saatte yaklaşık 15 metre ilerleyebiliyoruz. Açtığımız yollar fırtına nedeniyle tekrar kapanıyor. 64 iş makinesi, 100 personelimizle çalışma yürütüyoruz. Derecik grup köy yolunda fırtına nedeniyle hem görüş açımızın az olması hem de karın birikmesi ekiplerimizi zorluyor. Bu bölgedeki köylere ulaşımı, uzun olan yoldan sağladık. Kısa olan Derecik Vadisi'ndeki yolun açılması için çalışmalarımız devam ediyor." 

 Ekip şefi Muhammed Yentür ise fırtına nedeniyle metrelerce karın biriktiği yolu açmak için 3 gündür çalışma yürüttüklerini kaydetti.

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta "kar kaplanları" yolları açmak için metrelerce karla mücadele ediyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-kar-kaplanlari-yollari-acmak-icin-metrelerce-karla-mucadele-ediyor-1884/

İl Özel İdaresine bağlı "kar kaplanları" olarak adlandırılan ekipler, kar kalınlığın yer yer 5 metreye ulaştığı köy yollarında çalışmalarını sürdürüyor. 

Görüş mesafesinin bazı bölgelerde 3 metreye kadar düştüğü Üçevler grup köy yolunda çalışma yürüten ekipler, zorlu şartlara rağmen ulaşımın aksamaması için gece gündüz mesai yapıyor.

İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Şeyhmus Yentür, gazetecilere yaptığı açıklamada, 4 günden bu yana kentte etkili olan kardan dolayı yüksek rakımdaki köy yollarının kapandığını söyledi.

Tipi ve fırtınadan dolayı açtıkları yolların bir süre sonra tekrar kapandığını belirten Yentür, şöyle konuştu:

"Vatandaşımızın seyrüseferini kolaylaştırmak için 16 ekiple karla mücadele çalışması yürütüyoruz, Fırtınadan dolayı zorluklar yaşıyoruz. Fırtınanın dinmesiyle daha hızlı ve etkili bir şekilde yollarımızı açacağız. Fırtınadan dolayı bazı bölgelerde 5 metre kar var. Ekipleri seferber ettik. Yüksek kesimlerde fırtına ve tipiden dolayı görüş mesafesi 3 metreye kadar düşüyor. Operatörlerimiz önüne göremiyor. Üçevler grup köy yolunda 9 köy ve 22 mezramız var. Burayı açık tutmamazı gerekiyor. Çalışma koşullarımız çok ağır. 'Halka hizmet hakka hizmettir' düsturuyla bu çalışmaları yürütüyoruz."

Karla mücadele ekip şefi Nazım Diner ise "Yoğun kar ve fırtına nedeniyle yolu kapanan köylere ulaşmaya çalışıyoruz. Açtığımız yollar bir süre sonra yeniden kapanıyor. Yer yer 5 metre kar var. En kısa zamanda köy yolarını açacağız." dedi.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muşlu muhtar öğrenciler için evinin bir odasını sınıfa dönüştürdü https://gazetebirlik.com/haber/muslu-muhtar-ogrenciler-icin-evinin-bir-odasini-sinifa-donusturdu-1421/

Muş'un Varto ilçesinde, Eğitim Bilişim Ağı (EBA TV) imkanı olmayan öğrenciler için evine internet bağlatan köy muhtarı Veli Kaya, sınıfa dönüştürdüğü odada çocukların derslere katılımını sağlıyor.

İlçeye bağlı Güzelkent Köyü Muhtarı Kaya, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında uzaktan eğitim verilen Eğitim Bilişim Ağı'na (EBA TV) bağlanma imkanı olmayan öğrencilere yardımcı olmak için harekete geçti.

İlk etapta evine internet bağlatan Kaya, daha sonra evlerinde bilgisayarı olmayan öğrenciler için İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünden destek istedi.

Bu sayede köye 4 bilgisayarın gönderilmesini sağlayan Kaya, evinin bir odasını da sınıfa dönüştürerek ilkokul, lise ve üniversite öğrencilerine canlı derslere bağlanma imkanı sundu.

Ders saatlerinde gelen öğrencilerin ateşlerini ölçtükten sonra evinde ağırlayan Kaya, çay, meyve ve yiyecek ikramında bulunarak onların başarılı olmaları için elinden gelen çabayı gösteriyor.

"Öğrenciler için 4 bilgisayar gönderdik"
İlçe Milli Eğitim Müdürü Yalçın Süne, yaptığı açıklamada, öğrencilerin bu süreçte en iyi eğitimi alabilmeleri için öğretmenlerin tüm imkanlarını seferber ettiğini söyledi.

Öğrencilerin sıkıntı yaşamaması için Kaymakamlığın da destekleriyle önemli çalışmalar yürüttüklerini aktaran Süne, şöyle konuştu:

"Muhtarımız bir süre önce bizimle irtibata geçerek köylerine internet bağlattıklarını ancak EBA'ya bağlanamayan öğrencilerin olduğunu söylemesi üzerine kendilerine 4 bilgisayar gönderdik. Köyümüzde öğrenci sayısının az olmasından dolayı okulumuz kapalı. İlkokul, lise ve üniversite olmak üzere toplam 12 öğrencimiz bulunuyor. Öğrencilerimiz artık rahatlıkla derslerine bağlanabiliyor, bu da bizi ziyadesiyle mutlu ediyor. Kaymakamlıkla birlikte aynı şartlarda bulunan köylerimize 58 bilgisayar dağıttık."

"Evlerindelermiş gibi ders yapıyorlar"
Muhtar Kaya ise iki ay önce köye internet bağlattığını ancak birçok öğrencinin EBA TV'ye bağlanabilecek bir cihazının olmadığını belirtti.

Milli Eğitim Müdürlüğünün gönderdiği 4 bilgisayarı evinin bir odasına kurduğunu anlatan Kaya, Kovid-19 önlemleri kapsamında öğrencilerin ateşlerini ölçüp ellerini dezenfekte ettiğini aktardı.

Öğrencilerin derslerinden geri kalmasına gönlünün razı olmadığını vurgulayan Kaya, "Köyümüzde internet yoktu. Gerekli yerlere başvuru yaptıktan sonra internet bağlattık ve Kaymakamlık ile Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından 4 bilgisayar gönderildi. Ders çalışmak veya EBA TV'ye bağlanmak isteyen öğrenciler evime geliyor, sınıfa çevirdiğim odada kendi evlerindeymiş gibi derslerini yapıyorlar." ifadelerini kullandı.

Öğrenciler de kendileri için fedakarlık yapan Kaya'ya teşekkür ederek, uzaktan eğitime katılıp derslerinden geri kalmadıklarını dile getirdiler.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta polisler ele geçirdikleri uyuşturucuyla "ohh" yazdı https://gazetebirlik.com/haber/musta-polisler-ele-gecirdikleri-uyusturucuyla-ohh-yazdi-4186/

Valilikten yapılan açıklamaya göre, Muş Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerince "uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapan" kişi ve organizasyonlara yönelik çalışma yürütüldü.

Kentte 17 Aralık'ta yapılan operasyonda, 506 gram sentetik uyuşturucu ele geçirildi, 4 şüpheli gözaltına alındı.

Emniyetteki işlemlerin ardından 18 Aralık'ta adliyeye sevk edilen şüphelilerden 2'si tutuklandı, diğerleri adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Polis ekipleri, İçişleri Bakanı Soylu'nun TBMM Genel Kurulunda Bakanlığının 2021 yılı bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmaya destek vermek amacıyla ele geçirilen uyuşturucuyla "ohh" yazdı.

Soylu, konuşmasında Yüksekova'ya ve Şemdinli'ye yeni kaymakamlık binası yapılacağını, Derecik'te temelleri attıklarını belirterek, "Ohh! paralar PKK'ya gitmiyor, millete gidiyor. Oh, oh! Not alın not, not." ifadelerini kullanmıştı.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta terör örgütü PKK'ya yönelik operasyonda yaşam malzemeleri ele geçirildi https://gazetebirlik.com/haber/musta-teror-orgutu-pkkya-yonelik-operasyonda-yasam-malzemeleri-ele-gecirildi-8001/

Muş'ta terör örgütü PKK/KCK'ya yönelik operasyonda yaşam malzemeleri ele geçirildi.

Valilikten yapılan açıklamaya göre, 9 Nisan'da Varto ilçesine bağlı Güzelkent köyü kırsalında terör örgütü PKK/KCK'nın sözde Erzurum eyaleti doğu gücü YPS sorumlusu terörist yaralı yakalandı.

PKK'lı terörist hakkında yürütülen adli soruşturma sonucunda, terör örgütü PKK/KCK'ya yardım ve yataklık yaptıkları ve örgüt üyesi oldukları değerlendirilen 3 kişiye yönelik 10 Kasım'da Malazgirt ve Varto ilçelerinde eş zamanlı operasyon düzenlendi.

Gözaltına alınan şüpheliler, 12 Kasım'da sevk edildikleri adli makamlarca adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

İl Jandarma Komutanlığınca Kayalısu köyünün Erencük ve Dalakulig Tepe bölgelerinde yürütülen "Yıldırım-9 operasyonu" kapsamında tespit edilen 3 sığınak, 3 jelikan ve depoda, 9 büyük tüp, küçük tüp, 9 büyük boy pil, 66 kalem pil, 12 kilogramlık tüp (tüp içinde yaklaşık 50 kilogram amonyum nitrat karışımı el yapımı patlayıcı), 3 askeri hırka, 4'lü pil bloğu, 5 çift ayakkabı, muhtelif miktarda sağlık, mutfak ve yaşam malzemesi ele geçirildi.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta cadde, sokak ve parklarda sigara içmek yasaklandı https://gazetebirlik.com/haber/musta-cadde-sokak-ve-parklarda-sigara-icmek-yasaklandi-9670/

Muş'ta yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında, cadde, sokak, meydan, park ve bahçe gibi kamunun ortak kullanımına açık alanlarda sigara ve benzeri tütün ürünlerin kullanımı yasaklandı.

Valilikten yapılan açıklamada, İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulunun Vali İlker Gündüzöz'ün başkanlığında toplandığı belirtildi.

Kovid-19 salgınının görüldüğü andan itibaren salgının kamu düzeni ve toplum sağlığı açısından oluşturduğu riski yönetme, sosyal izolasyonu temin ve salgının yayılımının kontrol altında tutulması amacıyla gerekli kararların alınarak uygulandığı bildirilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Bu bağlamda ilimizde, cadde, sokak, meydan, park ve bahçe gibi kamunun ortak kullanımına açık alanlarda sigara ve benzeri tütün ürünlerin kullanımı yasaklanmıştır. Gerekli hassasiyetin gösterilerek uygulamanın yukarıda belirtilen çerçevede eksiksiz bir şekilde yerine getirilmesinin sağlanması, tedbirlere uymayanlarla ilgili Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 282. maddesi gereğince idari para cezası verilmesi, aykırılığın durumuna göre kanunun ilgili maddeleri gereğince işlem yapılması, konusu suç teşkil eden davranışlara ilişkin Türk Ceza Kanunu'nun195. maddesi kapsamında gerekli adli işlemlerin başlatılması kararına varılmıştır."

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Görevlendirme yapılan belediye, Varto'nun çehresini değiştirdi https://gazetebirlik.com/haber/gorevlendirme-yapilan-belediye-vartonun-cehresini-degistirdi-8152/

İçişleri Bakanlığınca görevlendirme yapılan Muş'un Varto Belediyesi, sosyal belediyecilik anlayışıyla hareket ederek ilçe halkını yıllardır hasret kaldığı hizmetlerle buluşturdu.

Görevlendirmenin ardından vatandaşların hak ettiği hizmeti alabilmesi için altyapı ve üstyapı çalışmalarının yanı sıra sosyal belediyecilik çalışmalarına da hız verildi. Belediye, bu hizmetleriyle vatandaşların takdirini kazandı.

Devletin imkanlarını Varto'ya hizmet için kullanan Belediye, ilçenin ekonomik ve sosyal hayatının gelişmesi için huzurlu ve güvenli ortamlar oluşturdu.

"Yeni yatırımlarla ilçeye değer katacağız"
Kaymakam ve Belediye Başkan Vekili Ertuğrul Avcı, yaptığı açıklamada, göreve geldikleri andan itibaren ilçede yaşanan yol, kanalizasyon, su gibi önemli projeleri tespit ederek çözümü konusunda çalışma yürüttüklerini belirtti.

İlçenin hak ettiği yere gelmesi için başlattıkları birçok çalışmada sona geldiklerini aktaran Avcı, "Göreve geldikten sonra önce ilçedeki eksiklikleri tespit ettik. Devlet olarak vatandaşları yıllarca mahrum kaldıkları hizmetlerle buluşturarak yaşam kalitelerini yükselmek için çaba gösterdik. Yeni yatırımlarla ilçeye değer katacağız." dedi.

İlçedeki termal su kaynaklarının değerlendirilmesi için çalışma başlattıklarını ifade eden Avcı, şunları kaydetti:

"Sondaj faaliyetinden sonra Varto'ya sıcak su termali kazandıracağız. Bu vesileyle burada termal seracılık gelişebilir. Belki termal sudan elektrik üretimi ve oteller yapılır. Termal çalışmalarını çok önemsiyoruz. Varto için büyük bir yatırım olacak. Bu doğal kaynağın ilçemize ekonomik, sosyal ve ticari anlamda büyük katkıları olacak. Dolayısıyla bir enerji harcanmadan Varto'ya katkı sağlayacağız. Bunun yanında ilçemizin en büyük sıkıntısı da otobüs terminalinin olmamasıydı. Bu ihtiyacı görecek otobüs terminali yapıyoruz."

"Varto daha yaşanabilir bir yer olacak"
Parke taşı döşenmesi ile sıcak asfalt çalışmalarına ağırlık verdiklerini belirten Avcı, asfalt yolu olmayan yerleri asfaltla buluşturduklarını, bu çalışmaların devam ettiğini anlattı.

Gelecek sezonda da aynı heyecanla çalışmalarını yürüteceklerini vurgulayan Avcı, şöyle devam etti:

"Bunun yanında sağlık çalışanlarımızın, askerimizin, polisimizin, memurlarımızın ve vatandaşlarımızın aileleriyle piknik yapabilecekleri alan olsun istedik. Yaklaşık 30 dönümlük arazide güzel bir piknik alanı yapacağız. İçinde büyük bir oyun parkı olacak. İlçemizi güzel bir kent meydanına kavuşturmak için 8 dönümlük alanda çok büyük bir meydan projemiz var. Ticaretin gelişmesine katkı sağlayacak, insanların nefes alacağı ikinci bir alan oluşturmayı hedefliyoruz. 30 milyon liralık yatırımla bu projeleri hayata geçirdiğimizde Varto daha yaşanabilir, sosyal alanların olduğu, insanların huzur içerisinde yaşadığı bir yer olacak."

Avcı, güvenlik güçlerinin başarılı operasyonlarıyla ilçenin huzur ve güven ortamına kavuştuğunu ifade ederek, "Huzur ortamı devam ederken daha önce 50-60 iken bu yıl 800 konut yapıldı. Bu da şunu gösteriyor, insanlar huzurlu olduğunda yatırım yapıyor, memleketine dönmek istiyor. Burada birtakım iş kollarında faaliyet göstermek istiyor. Bizim desteklerimizle iş sahaları açılıyor." şeklinde konuştu.

 

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Çobanlık yaparken hazırlandı, 20 Yaş Altı Balkan Atletizm Şampiyonası'nda birinci oldu https://gazetebirlik.com/haber/cobanlik-yaparken-hazirlandi-20-yas-alti-balkan-atletizm-sampiyonasinda-birinci-oldu-8994/

Muş'un Konukbekler beldesinde yaşayan ve çalışmalarını çobanlık yaparken sürdüren 18 yaşındaki İbrahim Karateker, 2021 yılına ertelenen Tokyo Olimpiyatları'na kota alabilme hedefiyle hazırlıklarına devam ediyor.

Karateker, yaptığı açıklamada, 20 Yaş Altı Balkan Şampiyonası öncesi yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle kırsalda antrenman yapmak zorunda kaldığını söyledi.

Elde ettiği başarının kendisini gururlandırdığını dile getiren Karateker, şöyle konuştu:

"Balkan Şampiyonası'ndan önce Denizli'de yapılan Türkiye seçmelerinde Fenerbahçe Kulübü adına yarışarak birinci oldum. Daha sonra İstanbul'da 12 ülkeden sporcuların katılımıyla düzenlenen şampiyonada 3 bin metre engelli koşuda Balkan birincisi olarak Türk bayrağını dalgalandırdım. Çok sevinçliyim. Tokyo Olimpiyatları'na katılabilmeyi istiyorum. Kota alabilmem durumunda orada en iyi şekilde yarışarak ilk 3'e girmeyi ve Türk bayrağını dalgalandırmayı hedefliyorum."

Baba Hadi Karateker ise oğluyla gurur duyduğunu belirterek "İbrahim hem ev işlerine yardımcı oluyor hem de beldemize 2 kilometre uzaklıktaki dağda antrenman yaparak müsabakalara hazırlanıyor. Burada hocalarının büyük bir desteği var. Şu anda istediğimiz noktaya ulaştı. Aile olarak çok mutluyuz. Emeği geçen herkese teşekkür ederim." ifadelerini kullandı.

 

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi https://gazetebirlik.com/haber/musta-47-buyuklugunde-deprem-meydana-geldi-3213/

Muş'un Korkut ilçesinde 4,7 büyüklüğünde deprem kaydedildi.

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) internet sitesinde yer alan bilgiye göre, saat 17.48'de Muş'un Korkut ilçesinde 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

Depremin 16,24 kilometre derinlikte meydana geldiği belirlendi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta devlet desteğiyle kurulan fabrikadan 33 ülkeye ihracat yapılıyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-devlet-destegiyle-kurulan-fabrikadan-33-ulkeye-ihracat-yapiliyor-9272/

Muş'ta girişimci Cemal Oktan, devlet desteğiyle kurduğu tekstil fabrikasında 300 kişiyi istihdam ederek 33 ülkeye ihracat yapıyor.

İstanbul'da giyim üzerine şirketi bulunan Oktan, 3 yıl önce memleketi Muş'ta yatırım yaparak gençlere yeni istihdam alanı oluşturmaya karar verdi.

Merkeze bağlı Sungu beldesinde devletin sağladığı tüm teşvik imanlarından yararlanan Oktan, günde 5 bin 500 ürün kapasiteli tekstil fabrikası kurdu.

"33 ülkeye ihracat yapıyoruz"

Oktan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, fabrikada ünlü giyim markalarının ürünlerini imal ettiklerini söyledi. 

Devletten aldığı desteklerle kurduğu işletmede 300 kişiyi istihdam ettiğini belirten Oktan, şöyle konuştu:

"Bölgeye yatırım yapanlara devletin sunduğu destekler büyük bir fırsat yaratıyor. Bu sayede kurduğumuz fabrikalarda gençler iş sahibi oluyor, evlerine ekmek götürüyor. Şu anda sektör bazında en çok istihdamı sağlayan firmalardan biriyiz. Giyim ürünlerini yurt içi piyasanın yanı sıra Rusya, Almanya, Belçika, Fransa, İngiltere ve İsveç olmak üzere 33 ülkeye ihraç ediyoruz. Muş ekonomisine yılda 12 milyon lira katkı sağlıyoruz. Kapasiteyi artırmayı düşünüyoruz ancak yer konusunda sıkıntımız var. Bunu giderdiğimiz takdirde daha çok insana iş imkanı sunacağız."

"Devlet 10 yıl sigorta desteği veriyor"

İŞ-KUR'un katkılarıyla açılan kurslar sayesinde kalifiye eleman konusunda da bir sıkıntı yaşamadıklarını vurgulayan Oktan, "Devlet 10 yıl sigorta desteği veriyor. İŞ-KUR istihdam desteği veriyor. Zaten bu olmasa burada hiçbir firma tutunamaz. Diğer destekler de çok önemli. Gelip burada sıfırdan fabrika kurmak, eleman yetiştirip, verim almak tek başına altından kalkılacak bir durum değil. Zaman ve güç gerekmektedir. Bu yüzden devlet desteğine ihtiyaç var. Devletimiz de her konuda yanımızda yer alıyor." ifadelerini kullandı.

"Kovid-19 nedeniyle 1,5 ay ara verdik"

Yeni tip koronavirüs (Kovid -19) nedeniyle fabrikayı 1,5 ay kapatmak zorunda kaldıklarını anlatan Oktan, mağazalar kapalı kaldığı için 3 ay hiç satış yapamadıklarını ve zor bir dönem yaşadıklarını dile getirdi. 

Uzun aranın ardından iş başı yaparak ellerindeki siparişleri tamamladıklarını kaydeden Oktan, şunları söyledi:

"Şu anda kış sezonu için üretim yapıyoruz. Makineleri sosyal mesafeye göre kurduk. Hiçbir işçimizi maskesiz çalıştırmıyoruz. Bu tür fabrikalar gençlerimizi ayakta tutuyor. Burada işsiz kalan gençlerimiz istemediğimiz olaylara karışabiliyor. Bu yüzden yatırımlar önem taşıyor. Bir iş sahibi olarak kötü alışkanlıklardan da kurtuluyorlar."

Fabrikada çalışan işçiler de ailelerine yardımcı olmak için çalıştıklarını belirterek, bu tür yatırımlar sayesinde iş imkanlarının arttığını ifade etti.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta terör örgütü PKK ve iş birlikçilerine yönelik operasyonda 9 kişi yakalandı https://gazetebirlik.com/haber/musta-teror-orgutu-pkk-ve-is-birlikcilerine-yonelik-operasyonda-9-kisi-yakalandi-8922/

Muş merkez ile Varto ve Bulanık ilçelerinde terör örgütü PKK/KCK ve iş birlikçilerine yönelik operasyonda 9 şüpheli gözaltına alındı.

Valilikten yapılan açıklamaya göre, İl Jandarma Komutanlığınca ekipleri, terör örgütü PKK/KCK ile iş birlikçilerinin faaliyetlerinin deşifre edilmesine yönelik çalışma yürüttü.

İl merkezi ile Varto ve Bulanık'da gerçekleştirilen operasyonda, "silahlı terör örgütü PKK/KCK adına suç işlemek ve bilerek isteyerek yardım yataklık etmek" suçundan 10 şüpheliden 9'u gözaltına alındı, 1 şüphelinin yakalanmasına için de çalışmalar devam ediyor.

Şüphelilerin evlerinde yapılan aramalarda, kalaşnikof piyade tüfeği ile bu silaha ait 41 fişek ve 2 şarjör, av tüfeği, 8 cep telefonu, 2 tablet bilgisayar, dizüstü bilgisayar, masa üstü bilgisayar kasası ve 5 CD ele geçirildi.

Açıklamada, terör örgütü ve iş birlikçilerinin faaliyetlerinin tespitine yönelik operasyonlara azim ve kararlılıkla devam edileceği vurgulandı.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta 4,1 büyüklüğünde deprem https://gazetebirlik.com/haber/musta-41-buyuklugunde-deprem-478/

Muş'un Korkut ilçesinde 4,1 büyüklüğünde deprem oldu.

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD), internet sitesinde yer alan bilgiye göre, deprem saat 11.47'de kaydedildi.

4,1 büyüklüğündeki depremin 9,60 kilometre derinlikte meydana geldiği belirlendi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Malazgirt ve Ahlat şanlı zaferin yıl dönümüne hazırlanıyor https://gazetebirlik.com/haber/malazgirt-ve-ahlat-sanli-zaferin-yil-donumune-hazirlaniyor-8894/

Muş'un Malazgirt ve Bitlis'in Ahlat ilçelerinde Malazgirt Zaferi'nin 949. yıl dönümünün kutlanacağı alanlarda hazırlıklar sürüyor.

Malazgirt Danişmentgazi Mahallesi'nde etkinliklerin düzenleneceği "Malazgirt Meydan Muharebesi Tarihi Milli Parkı"nda giriş kontrol ünitesi, 250 otobüslük otopark, otopark, 250 metre uzunluğundaki 1071 adımlık fetih yolu, merasim ve hitabet alanı, 12 helikopter pisti, namazgah, ikram alanı, şadırvan, giriş takı ile dinlenme yerleri yapıldı.

Etkinliklerin görkemli kutlanması için parkta yürütülen 3. etap çalışmalarıyla 238 hektar alanda yüz tanıma sistemli güvenlik kamerası, 160 bin metrekarede ağaçlandırma ve çimlendirme çalışması, idari bina, misafirhane, bin metreküp su deposu, yürüyüş yolu, etnospor sahaları, otağlar ve hipodrom ile çocuk oyun alanı inşa edildi.

Türkler'in Anadolu'ya girişinin kapısı ve "Anadolu'nun tapusu" olarak nitelendirilen Ahlat'ta ise "1071 Sultan Alparslan Ahlat Otağı"nın kurulduğu Çarho mevkisindeki hazırlıklar devam ediyor.

UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi'nde bulunan ve dünyadaki üç "Kubbet-ül İslam"dan biri olan Ahlat'ta, Malazgirt ruhunun yeniden yaşatılması ve birbirinden renkli etkinlikler için 37 kıl çadırın kurulduğu 400 bin metrekarelik alanda, karakucak, yağlı ve şalvar güreşi, atlı okçuluk, okçuluk, kökbörü yarışmaları ve geleneksel el sanatları çarşısı bölümleri oluşturuldu.

"İçimizde büyük bir heyecan var"
Malazgirt Belediye Başkanı Cengiz Altın, yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın etkinliklere katılımını heyecanla beklediklerini belirterek, "Yılda bir buraya gelmesinden dolayı bölgemizde, coğrafyamızda ve halkımızda büyük bir heyecan var. Geçen yıl da çok güzel oldu. İçimizde büyük bir heyecan var." dedi.

Ahlat Belediye Başkanı Abdulalim Mümtaz Çoban, bu yıl yine Okçular Vakfı ile 22 Ağustos'ta başlatacakları Malazgirt Zaferi etkinliklerinin 26 Ağustos'ta sona ereceğini bildirdi.

Bu kapsamda el sanatları, etnospor, yöresel zenginlikler ve okçuluğun sergileneceği bir çalışmayı hep beraber icra edeceklerini anlatan Çoban, "Etnospor ve festival alanımızı büyük bir hızla hazırlıyoruz. Eksiğimiz de yok gibi. Pandemi konusunda da gerekli tedbirleri alıyoruz." diye konuştu.

Etkinlik alanında biri han olmak üzere yaklaşık 37 çadırın bulunduğunu ve salgına rağmen yüksek bir talep olduğunu aktaran Çoban, bu konuda Okçular Vakfı ile bir çerçeve çizmeye çalıştıklarını söyledi.

Misafirlerin mağdur olmaması, icra edilecek sportif aktivitelerin rahatlıkla gerçekleşmesi için bütün çalışmaların yapıldığını dile getiren Çoban, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Belediyelerimizin davetimize iştirakleri bizi mutlu etti. Çadırların tamamı doldu. Esnaf çarşımızda yöresel ürünlerimizi sergileyeceğiz. Bu da ticari anlamda bir katkı sunacak. Kültür Bakanlığı aracılığıyla Türkiye'nin muhtelif illerinden el sanatlarını burada sergileyeceğiz. Bu alan her zamanki gibi ihtişamlı bir çalışmayla sizleri kucaklayacak. Festival bittikten sonra bu alan Millet Bahçesi olarak Ahlatımızın ve bölgemizin hayatında yer alacak. Şimdiden hayırlı olsun. Hiçbir sıkıntımız yok. Okçular Vakfı ile ilgili kamu kuruluşlarıyla çalışmalarımızı tüm hızıyla sürdürüyoruz."

Milli Park Saha Koordinatörü Ziraat Mühendisi Felat Şengal de 26 Ağustos'taki kutlamalar için bütün alanlarda sorunsuz bir çalışma yürütüldüğünü söyledi.

"İdari binamız ve misafirhanemiz bitme aşamasında. Camide dekorasyon çalışmaları sürüyor." diyen Şengal, "Dekoratif aydınlatmalar tamamlandı. Sahadaki çalışmaların büyük bir kısmı bitti. Vatandaşlar, 26 Ağustos öncesi ve sonrasında sürekli geleceklerdir. Malazgirt, Cumhurbaşkanımızı karşılamaya hazır." ifadesini kullandı.

Hazırlıklara vatandaşlardan destek
Malazgirtli Erkan Tugay, etkinliklerin yapılacağı 26 Ağustos'u heyecanla beklediklerini belirterek, "Belediye ve halkımız elinden geleni yapıyor. Cumhurbaşkanımızı heyecanla bekliyoruz." diye konuştu.

Suat İnce de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın etkinliklere katılacak olmasının kendilerini çok mutlu ettiğini anlattı.

Ahlatlı Mehmet Ünal Gürbüz de Ahlat'ın Türklüğün tapusu, Anadolu'nun kapısı hükmünde olduğunu ifade ederek, "Bu manada Cumhurbaşkanının ve devlet kademelerinin Ahlat'ı ziyaret etmesi bizi fazlasıyla mutlu etmektedir. İnşallah pandemi süreci bir an önce geçer memleketimiz daha huzurlu ve mutlu şekilde bu etkinlikleri sürdürmeye devam eder." dedi.

Esnaf Halil Adıyaman da Malazgirt Zaferi kutlamalarını heyecanla beklediklerini ifade ederek, "Bu etkinliklerin esnafına çok büyük katkısı var. Esnaf, aileler ve halk, bunu sabırsızlıkla bekliyor. Herkesi etkinliklere davet ediyoruz." duyurusunu yaptı.

Sehabattin Bildirici de etkinliklere ilişkin "1071, Anadolu'nun bayraklaştırılması ve bayrağın altında bayramlaştırılmasıdır." dedi.

 

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
HDP Muş Milletvekili Işık hakkında fezleke düzenlendi https://gazetebirlik.com/haber/hdp-mus-milletvekili-isik-hakkinda-fezleke-duzenlendi-5990/

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklamaya göre, 27'nci Dönem Milletvekili Mensur Işık hakkında, "Eşe karşı kasten yaralama, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve hakaret" suçlarından dokunulmazlığının kaldırılması talebiyle fezleke hazırlandığı bildirildi.

Fezlekenin, Anayasa'nın 83'üncü maddesine istinaden Mensur Işık'ın milletvekilliği dokunulmazlığının kaldırılması talebiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığına sunulmak üzere Adalet Bakanlığına gönderildiği öğrenildi.

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Devletin şefkatle büyüttüğü çocuklar otel konforundaki evlerde barındırılıyor https://gazetebirlik.com/haber/devletin-sefkatle-buyuttugu-cocuklar-otel-konforundaki-evlerde-barindiriliyor-3391/

Muş'ta Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne bağlı Muş Lalesi Çocuk Evlerinde misafir edilen çocuklar, hür türlü imkanın bulunduğu villalarda lüks otel konforunda barındırılıyor.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca Muş'un Zafer Mahallesi'nde, 3 yıl önce yapımına başlanan 50 kişi kapasiteli 5 villa, hizmet vermeye başladı.

Oyun ve ders çalışma alanları, kişisel odalar ve sosyal bölümlerin bulunduğu evlerde barındırılan 0-18 yaş grubundaki çocuklara, düzenlenen etkinlikler ve oluşturulan sıcak ortam sayesinde devletin şefkatli yüzü hissettiriliyor.

Muş Lalesi Çocuk Evleri Sitesi Müdürlüğü ekipleri, villalarda misafir kalan çocuklara sundukları hizmetlerle sıcak bir yuva ortamı oluşturarak aile özlemlerini bir nebze de olsa unutturmaya çalışıyor.

"Çocuk evleri sitemiz artık misafirlerini bekliyor"

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Abdulbari Aksoy,yeni inşa edilen lüks otel konforundaki çocuk evleri sitesinin hizmet vermeye başladığını söyledi.

Çocuk evlerine personel ve meslek elemanlarının da atamalarının yapıldığını ifade eden Aksoy, şöyle konuştu:

"Devletin şefkatli elleri burada kendini tam olarak göstermiştir. Yaşam alanları ve odalarımızın genişliği 5 yıldızlı otel konforunda. Burada 50 kapasiteli bir kuruluşuz. Öncelikle çocuklarımızın aile yanında barındırılmasını istiyoruz ama çeşitli sebeplerden dolayı aile yanında barındıramadığımız çocukları kurum bakımına alıp burada yaşamlarını sürdürmelerini sağlıyoruz. Gördüğünüz gibi çocuklarımız burada mutlu. Hem yaşam alanı olarak hem peyzaj alanı olarak hem de bulunduğu merkez itibarıyla belki Türkiye'nin en güzel konumunda olan çocuk evleri sitemiz artık misafirlerini bekliyor."

 "Bizim devlet olarak doğru iş yaptığımızı gösteriyor"

Misafir ettikleri çocukları, yapısal olarak konforlu bir ortamda barındırarak mutlu etmenin imkansız olduğunu vurgulayan Aksoy, bu nedenle sürekli onlarla bir araya gelmeye, çeşitli etkinlikler düzenlemeye önem verdiklerini aktardı.

Çocuklarla oyun oynadıklarını, eğlenceli zaman geçirdiklerini anlatan Aksoy, şunları kaydetti:

"Çocukların kimsesiz olmadığını kendilerine yansıtıyoruz. Ayrıca burada çocuklara bir babalarının bir annelerinin olduğunu hissettiriyoruz. Zaten hem kuruluş müdürümüz hem personellerimiz hem meslek elemanlarımız çocuklarımızla ilgileniyorlar, onlara kimsesiz olmadıklarının duygusunu tamamen yaşatıyorlar. Buraya geldiğimizde çocuklardaki öz güven duygusu ve gözlerinde parlayan mutluluğu görmek bizi de mutlu ediyor. Bu da bizim devlet olarak doğru iş yaptığımızı gösteriyor."

 "Buradaki ablalarımız bizimle yakından ilgileniyorlar"

Çocuk evleri sitesinde 5 kardeşiyle kalan L.Y, evlerde kendileriyle yakından ilgilenildiğini, hiçbir sıkıntı yaşamadıklarını belirtti.

Çok güzel zaman geçirdiklerini, oyunlar oynadıklarını dile getiren L.Y, şunları söyledi:

"Sitemizin bahçesi çok güzel, kardeşlerimle oyun oynama fırsatı buluyorum. Burada birçok etkinlik yapıyoruz. Resim atölyemiz, hepimize ait çalışma masalarımız ve etüt odalarımız var. Hocalarımız gerçekten çok ilgili. Buradaki ablalarımız bizimle yakından ilgileniyorlar. Yemeklerimiz çok güzel ve düzenli. Ne kadar ihtiyacımız varsa karşılanıyor. Sık sık gezmeye ve parklara gidiyoruz. Bize ailemiz gibi davranıyorlar. Buradan çok memnunuz." 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta hububat hasadından bir milyar liralık gelir beklentisi https://gazetebirlik.com/haber/musta-hububat-hasadindan-bir-milyar-liralik-gelir-beklentisi-2330/

Doğu Anadolu Bölgesi'nin önemli hububat merkezlerinden Muş'ta, arpa ve buğday hasadından bir milyar liralık gelir bekleniyor.

İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Aydın ve Muş Ziraat Odası Başkanı Hakim Yıldırım, merkeze bağlı Yeşilova Beldesi ile Aşağısızma ve Kıyık köylerindeki tarlalarda yapılan buğday hasadını inceledi.

Çitçilerle sohbet eden ve taleplerini dinleyen Aydın, AA muhabirine, bu yıl buğday ve arpa üretiminde geçen yıla oranla yüzde 40 artış yaşandığını söyledi.

Bu yıl 20 bin çiftçi tarafından 1 milyon 130 dönüm alanda buğday, 177 bin dönüm alanda arpa ekiminin gerçekleştirildiğini belirten Aydın, bu ürünlerden kent ekonomisine 1 milyar lira katkı beklendiğini aktardı.

Bu yıl 400 bin ton buğday, 70 bin ton arpa hasadı öngördüklerini ifade eden Aydın, şöyle konuştu:

"İnşallah 660 milyon lira buğdaydan, 140 milyon lira samandan, 200 milyon lira arpadan beklentimiz var. Bu yıl çok verimli geçiyor. İnşallah daha güzel olur. Bakanlığımız, Toprak Mahsulleri Ofisi vasıtasıyla çiftçimizden buğday alıyor. Ekimlerimizin üçte biri buğday ve arpadan oluşuyor. Biz de bu bağlamda çiftçilerimizi desteklemek amacıyla tarlaları geziyoruz, sorun ve sıkıntılarını dinliyoruz. Birçok çiftçimizle bir araya geldik. Tüccarlarımız sahada ürün almaya başladı. Kurum olarak her zaman çiftçilerimizin yanındayız."

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta terörden temizlenen yaylalar koyun sürüleriyle doldu https://gazetebirlik.com/haber/musta-terorden-temizlenen-yaylalar-koyun-suruleriyle-doldu-827/

Terör örgütü PKK'ya karşı yürütülen başarılı operasyonların ardından hayvancılığa açılan yaylalar, binlerce küçükbaş hayvandan oluşan sürülerle renklendi.

Türkiye'nin önemli hayvancılık bölgelerinden Muş'ta da güven ortamının tesis edilmesiyle yaylalarda hayvancılık yapma imkanı bulan besiciler ile göçerler, yıllar sonra kavuştukları huzurun tadını çıkarıyor.

Terör örgütünün baskıları nedeniyle daha önce yaylalara çıkmaya endişe eden hayvan yetiştiricileri, havaların ısınmasıyla Muş'un serin ve verimli yaylalarını tercih ediyor.

Güvenlik güçlerince gerçekleştirilen başarılı operasyonlar ile terörden arındırılan yaylalar da bugünlerde binlerce hayvana ev sahipliği yapıyor.

Yeşilin tüm renklerine bürünen, birbirinden farklı çiçeklerle bezenen kentteki 217 yaylada hayvan sürülerini otlatan besiciler, teknolojiden uzakta doğayla iç içe yaşamlarıyla renkli görüntüler oluşturuyor.

"Yaylalarımızda huzur var"

Muş Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Aydın,kentte 325 bin büyükbaş, 1 milyon 84 bin de küçükbaş hayvan varlığı bulunduğunu söyledi.

Havaların ısınmasıyla küçükbaş hayvancılık yapan çiftçilerin yaylalara çıktığını belirten Aydın, şunları dile getirdi:

"Önceki yıllarda terör belasından dolayı yaylalara çıkamayan vatandaşlarımız, başarılı operasyonların ardından huzur ve güven ortamının sağlanmasıyla yaylaları kullanmaya başladı. Şu anda yaylalarımızda huzur var. Düzenli olarak yaylalara giderek besicileri ziyaret ediyoruz. İyi bir ekonomi var burada. Güzel bir süreç işliyor. Yaylalarımızla beraber 3,5 milyon dönüm meramız var. Kentimizdeki 217 yaylada sadece bizim hayvanlarımız değil, diğer illerden gelen göçerler de hayvanlarını otlatıyor. Özellikte Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Batman, Elazığ ve Siirt illerinden göçerler, yaklaşık 300 bin küçükbaş hayvanla bölgeye geliyor."

"Hayvan varlığımız arttı"

Huzurun sağlanmasıyla hayvancılığın ekonomiye katkısının da arttığını vurgulayan Aydın, daha önce 900 bin olan küçükbaş hayvan sayısının 1 milyon 84 bine yükseldiğini, insanların yeniden hayvancılığa yönelmeye başladığını aktardı.

Hayvan yetiştiricilerinin artık korkmadan yaylalara çıkabildiğine dikkati çeken Aydın, "Bu sayede yaylalarımız şenlendi. Ülke ve Muş ekonomisine büyük katkı sağladı. Şu anda yaylalarımızda güven ve huzur ortamı var. Besiciler Muş Ovası'nı tercih ediyor. İlimiz verimli yayla ve meralara sahip. Burada otlayan hayvanlarımızın hem etleri lezzetli hem de sütleri doğal oluyor. Bu nedenle hayvancılığımız her geçen gün büyüyor. Geçen yıla göre küçükbaş hayvanda yüzde 5, büyükbaş hayvanda ise yüzde 7 oranında bir artış meydana geldi. Bu ivmenin süreceğine inanıyorum." ifadelerini kullandı.

"Yaylalarda huzurumuz yerinde"

Besicilerden Sacit Sönmez ise havaların ısınmasıyla yaylalara çıktıklarını belirterek, "10 bin hayvanımız var. Yaylamız bize yeterli gelmiyor. Burada huzurumuz yerinde. 45 gündür yayladayız. Burada yazı geçirdikten sona köye döneceğiz." dedi.

Besici Erdal Aslan da tek geçim kaynaklarının hayvancılık olduğunu ifade ederek, yaz boyunca yaylalarda hayvanlarını otlattıklarını, elde ettikleri sütle yaptıkları ürünleri satarak geçindiklerini aktardı.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Yıllardır Muş Ovası'nda konaklayan leylekler özenle korunuyor https://gazetebirlik.com/haber/yillardir-mus-ovasinda-konaklayan-leylekler-ozenle-korunuyor-2651/

Yıllardır bereketli Muş Ovası'na gelerek yaz boyunca konaklayan leylekleri sahiplenen vatandaşlar, kuşları özenle koruyor.

Göç güzergahı üzerinde bulunan, sulak alanlarıyla yüzlerce göçmen kuşun barınma ve üreme alanı olan Muş Ovası, gelişleriyle baharın, dönüşleriyle kışın habercisi olan leyleklere de ev sahipliği yapıyor.

Yıllardır elektrik ve telefon direkleri, cami kubbeleri ile evlerin çatılarına yaptıkları yuvalara gelerek yaz boyunca bölgede konaklayan leylekler, Muş Ovası'nda renkli görüntüler oluşturuyor.

Bölgede yaz boyunca yavrularını büyüten leylekleri sahiplenen çevre köylerde yaşayanlar da özenle baktıkları kuşların beslenmelerinden tedavilerine, yuvaların bakımına kadar her şeyleriyle ilgileniyor.

Köylerin maskotu haline gelen leyleklere sevgiyle yaklaşan köylüler, kuşların rahatsız olmaması ve tekrar gelmesi için her detayı düşünüyor.

"Yuvaları bozulmasın diye evimin ikinci katını yaptırmadım"

Korkut ilçesine bağlı Alazlı köyünde yaşayan Yüksel Güven, baharın müjdecisi leylekler köye geldiğinde çok mutlu olduklarını söyledi.

Kuşların uzun yıllardır geldiğini babasından duyduğunu anlatan Güven, "Birkaç yıl önce yeni ev yaptım. Hemen yanındaki elektrik direğinin üzerinde leylek yuvası vardı. Yuvaları bozulur diye direğin yerini değiştirmedim. Onlar için evimin ikinci katını yaptırmadım. Ekipler direği kaldırmak istedi ancak izin vermedim. Leyleklerin yuva yaptığı direk merdivenin ortasında kaldı. Onlar köyümüzün sembolü. Tedavileriyle de ilgileniyoruz. Düştüklerinde ya da rahatsızlandıklarında gerekli yerlere götürüyoruz." diye konuştu.

Hasköy ilçesine bağlı Aşağıüçdam Köyü Muhtarı Feyzullah Akdemir ise leyleklerin Muş Ovası'na renk kattığını belirterek, "Yuvalardaki yavrular bazen düşüp yaralanıyor. Yuvadan düşen yavruyu tedavi için Van'a gönderdik. Onları seviyoruz. Baharımız leyleklerle geliyor, sesleriyle mutlu oluyoruz. Yaklaşık 100 yıldır leylekler ovaya geliyor. Onlara sahip çıkıyoruz ve yuvalarını koruyoruz." dedi.

"Muş Ovası'nda sevgiyle karşılanıyorlar"

Muş Telli Turna Doğa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kasım Avci da Muş Ovası'nın zengin sulak alanları ve yüksek besin deposuyla leyleklerin önemli konaklama alanları arasında yer aldığını vurguladı.

Avci, şöyle konuştu:

"Buraya gelen leylekler sevgiyle karşılanıyorlar. Her yıl mart ayının ilk haftasından itibaren önceki yıl bulundukları yuvalarına gelirler. Kuluçka sonrası yavruları uçuş aşamasına geçtikten sonra ağustosun ikinci haftasından itibaren tekrar güneye, Afrika'ya doğru göç hazırlıklarına başlarlar. Muş Ovası'ndaki köylerin tamamında elektrik ve telefon direkleri, cami minareleri ve evlerin üstünde leylek yuvaları bulunur. Binlerce leylek ovada bahar ve yazı geçirip yavrularını büyütür. İnsanların da sahiplenmesi leyleklere güven veriyor."

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta 72 yaşındaki Saliha Yuvanç devlet desteğiyle kiraz üreticisi oldu https://gazetebirlik.com/haber/musta-72-yasindaki-saliha-yuvanc-devlet-destegiyle-kiraz-ureticisi-oldu-7737/

Muş kent merkezine 35 kilometre uzaklıktaki Akpınar köyünde yaşayan 3 çocuk ve 9 torun sahibi Saliha Yuvanç, aile bütçesine katkı sağlamak amacıyla kiraz bahçesi kurmaya karar verdi. 

Meyvecilik kursuna katılarak sertifika alan Yuvanç, 3 yıl önce SODES'e proje sunarak, İl Tarım ve Orman Müdürlüğünden hibe desteği almaya hak kazandı.

Kendisine sağlanan destekle 5 dönüm alanda 400 ağaçlık kiraz bahçesi kuran Yuvanç, bu sene ilk hasadı yapmanın mutluluğunu yaşadı.

"Ben yapabiliyorsam herkes yapabilir"
Yuvanç, SODES kapsamında sağlanan fidan desteğiyle kiraz bahçesi kurduğunu söyledi.

İl Tarım ve Orman Müdürlüğünün ağaçların dikiminden bakımına kadar her konuda yardımcı olduğunu anlatan Yuvanç, "Kurduğumuz bahçeden ilk kez meyve elde ettik. Kirazların bir bölümünü satacağız, bir bölümünü de köydeki komşularımıza dağıtacağız. Ben 72 yaşındayım. Bu yaşıma rağmen bu işi yapabiliyorsam diğer kadınlar da yapabilir. Önümüzdeki dönemlerde inşallah daha verimli hasatlar gerçekleştiririz. " diye konuştu.

"Meyvecilik çiftçimiz için karlı bir iş"
İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Aydın ise kentte üzüm, kiraz, ceviz, armut ve elma üretiminin son zamanlarda geliştiğini belirtti.

Kentte kiraz üretiminin artırılması amacıyla SODES kapsamında 15 bin kiraz fidesi dağıttıklarını aktaran Aydın, şöyle konuştu:

"Proje kapsamında Akpınar köyünde 15 kadın üreticiyle 5'er dekarlık Napolyon kiraz bahçesi yaptık. Şu anda meyve vermeye başladı. Elde edilen ürünler marketlerde ve mavnalarda satışa sunuluyor. Meyvecilik çiftçimiz için karlı bir iş. Bu kadınlardan biri de Saliha nine. O da ilk hasadını almanın mutluluğunu yaşıyor. Bu projelerdeki amacımız çiftçilerimize alternatif gelirin sağlanmasıdır. Yaptığımız çalışmalar olumlu sonuçlar verdi."

 "6 ton ürün bekliyoruz"
Saliha Yuvanç'ın oğlu Nihat Yuvanç da annesinin girişimi sonucu kurdukları bahçeden 6 ton ürün hasadı beklediklerini ifade ederek, "Napolyon kirazı iri, kaliteli, lezzetli bir ürün. Devlet bu imkanı sağlamasaydı kiraz bahçesi kuramazdık. İlk ürünü aldığımız için çok mutluyuz. Devletimize teşekkür ederiz." dedi.

 

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Köyün girişini zincirle kapatan muhtar kontrol noktası kurdu https://gazetebirlik.com/haber/koyun-girisini-zincirle-kapatan-muhtar-kontrol-noktasi-kurdu-2864/

Muş'un Varto ilçesine bağlı İçmeler köyünün muhtarı Güven Gedik, yeni tip koronavirüs (kovid-19) salgınına karşı köyün girişini zincirle kapattı.

Giriş çıkış yapmak isteyenlerin ateşini ölçüp uyarılarda bulunan Gedik, yabancıların köye girişine ise müsaade etmiyor.

Özel izinle şehir dışından köye gelenlere 14 gün karantina uygulanarak evden çıkmasına ve başka biriyle temas etmesine izin vermediklerini belirten Gedik, gazetecilere yaptığı açıklamada, köyde yaşlı ve kronik hastalarının fazla olmasından dolayı tedbir almaya çalıştıklarını söyledi.

Başka köyden ve şehir dışından gelen yabancıları köye almadıklarını vurgulayan Gedik, şunları aktardı:

''Köylülerimizin ortak kararıyla köyümüzün girişine zincir çekip kapatarak 'koronadan dolayı köyümüze giriş çıkış yasaktır' pankartımızı astık ve giriş çıkışlarda ateş ölçmeden kimseyi köye sokmuyoruz. Köyümüze başka köyden ve şehir dışından gelen yabancıları almıyoruz. Şehir dışından özel izinle gelen köylülerimize ise 14 gün evden çıkmama şartıyla karantinaya alıyoruz. Türkiye'nin birçok ilinde yaşayan köylülerimiz var gelmek istiyorlar, gelen olursa da kesinlikle 14 gün karantina uyguluyoruz, evlerinden dışarıya çıkmalarına izin vermiyoruz."

Bursa'dan bir ay önce özel izinle köye geldiğini belirten İbrahim Bingöl, "Köyüme geldiğimde muhtarın uyarılarını dikkate alarak kimseyle hiçbir temasta bulunmayarak 14 gün karantinada kalıp kendimi izole ettim. Salgının köyümüze taşınmaması için muhtarımız önlem almış çok yerinde bir karar, çünkü köyümüzde yaşlı ve kronik hasta sayımız çok fazla.'' diye konuştu.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta bir ailenin verdiği iftar yemeğinde 13 kişiye Kovid-19 bulaştı https://gazetebirlik.com/haber/-musta-bir-ailenin-verdigi-iftar-yemeginde-13-kisiye-kovid-19-bulasti-6306/

Muş Valisi İlker Gündüzöz, yaptığı yazılı açıklamada, kentte bir ailenin verdiği 20 kişilik iftar yemeğinde 13 kişiye Kovid-19 bulaştığının tespit edildiğini, bu vatandaşların tedavi edilmek üzere hastaneye kaldırıldığını kaydetti.

Salgının hala sürdüğünü hatırlatan Gündüzöz, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Bu zorlu zamanda gerek normalleşme süreci, gerek Ramazan Bayramı, gerekse ısınan havalar bu hastalıkla mücadele kapsamında önümüzde dikkatli olmamızı gerektiren zorlu süreçler olarak durmaktadır. Bu bağlamda tüm vatandaşlarımızın dışarıya gerekmedikçe çıkmaması, çıktığı zaman maske takması, sosyal mesafe kurallarına dikkat etmesi, gerek ramazan ayında gerekse Ramazan Bayramı'nda hiçbir şekilde misafir ağırlamaması ve misafirliğe gitmemesi önem arz etmektedir. Bu hastalığa karşı mücadelede tek bir kişinin dikkatli olması yeterli olmayacaktır."

Herkesin bu kurallara uymasının virüsün toplumdan süzülmesi için önemli olduğunu vurgulayan Vali Gündüzöz, "Unutmayalım ki dikkatsiz davranan tek bir kişi bu hastalığı onlarca kişiye bulaştırarak bu sürecin uzamasına sebep olacaktır. Herkesin bu kurallara hem ailesi hem sevdikleri için uymasını önemle rica ediyoruz." ifadelerini kullandı.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta Kovid-19 tedavisi tamamlanan 4 kişi alkışlarla taburcu edildi https://gazetebirlik.com/haber/musta-kovid-19-tedavisi-tamamlanan-4-kisi-alkislarla-taburcu-edildi-5204/

Muş'ta, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedavisinin ardından iyileşerek taburcu edilen 4 kişi, hastaneden alkışlarla uğurlandı.

Muş Devlet Hastanesinde, Kovid-19 test sonuçları pozitif çıkan 3 kadın ve 1 erkek hastanın tedavisi tamamlandı.

Sağlıklarına kavuşan hastalar, doktor ve hemşirelerin alkışları eşliğinde taburcu edildi.

"Doktorlarımızdan, personellerimizden, tüm sağlık çalışanlarından Allah razı olsun"
Taburcu edilen hastalardan Lezgin Mergen, gazetecilere yaptığı açıklamada, hastalığı yenmenin mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.

Hastanede kaldıkları süre boyunca sağlık çalışanlarının kendileriyle yakından ilgilendiğini belirten Mergen, "Doktorlarımızdan, personellerimizden, tüm sağlık çalışanlarından Allah razı olsun. Gereken müdahaleyi yaptılar. Sağlıkçılarımıza teşekkürlerimi iletiyorum. Hastalığımı iyi bir süreçle atlattım." diye konuştu.

İyileşen hastalardan Vahibe Sarıkaya'nın oğlu Erşat Sarıkaya da annesinin bir haftadan bu yana hastanede tedavi gördüğünü ifade ederek, "Tedavi süreci çok iyi geçti. Doktorlara teşekkür ediyorum. Annem astım hastası, ilaçlarını da düzgün şekilde kullanmıyordu. Şimdi çok mutluyuz." dedi.

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta nisanda karla mücadele çalışması yürütülüyor https://gazetebirlik.com/haber/musta-nisanda-karla-mucadele-calismasi-yurutuluyor-8149/

Muş'ta, 2 bin 700 rakımlı bölgedeki Üçevler grup köy yolunda, ekiplerin karla mücadele çalışması devam ediyor.

İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Şeyhmus Yentür, yaptığı açıklamada, Çavuştepe mevkisinde yol açma çalışmalarını kısa sürede tamamlayacaklarını anlattı.

Ekiplerin yoğun bir çalışma yürüttüğünü dile getiren Yentür, "Çetin geçen kış mevsimi, alternatif yolun geç açılmasına sebep oldu. 4 iş makinesi ile bir haftalık çalışma neticesinde bölgenin yol açma çalışmalarını tamamlayacağız" dedi.

İş makinesi operatörü Celal Tümer de rüzgar ve tipiden sertleşen karları temizlerken oldukça zorlandıklarını dile getirdi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta 1 milyon TL ödülle aranan terörist yakalandı https://gazetebirlik.com/haber/musta-1-milyon-tl-odulle-aranan-terorist-yakalandi-4774/

İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, iç güvenlik operasyonları kapsamında Muş'un Varto ilçesi, Varto-Karlıova yolunda jandarma kontrol noktasında dün akşam saatlerinde şüpheli bir araç durduruldu.

Araçtakilerin ateş açması üzerine çıkan çatışma sonucu, bölücü terör örgütü PKK'nın sözde Erzurum eyaleti doğu gücü sorumlusu (YPS sorumlusu), turuncu kategoride 1 milyon liraya kadar ödülle aranan "Hayri Mava" kod adlı terörist Mahmut Okay, yaralı olarak yakalandı.

Teröriste yardım ve yataklık yapan bir şüpheli de sağ olarak yakalandı.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Ellerindeki Tevrat'ı 1 milyon 250 bin dolara satmaya çalışan 3 şüpheli yakalandı https://gazetebirlik.com/haber/ellerindeki-tevrati-1-milyon-250-bin-dolara-satmaya-calisan-3-supheli-yakalandi-1810/

Muş'ta, ellerindeki Tevrat'ı 1 milyon 250 bin dolara satmaya çalışan 3 şüpheli, alıcı gibi davranan jandarma ekiplerince yakaladı.

Valilikten yapılan açıklamada, İl Jandarma Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ve Merkez Jandarma Komutanlığınca tarihi eser kaçakçılarına yönelik istihbarat çalışması yapıldığı belirtildi.

Çalışma kapsamında tarihi olduğu değerlendirilen Tevrat'ı satmaya çalışanlara yönelik operasyon düzenlendiği kaydedilen açıklamada, şu bilgilere yer verildi:

"İl Merkez Jandarma Komutanlığı sorumluluk bölgesinde şüpheli şahısların ellerinde bulundurdukları Tevrat'ı 1 milyon 250 bin dolara satmak için alıcı aradıkları bilgisi alınmış olup, Cumhuriyet Savcılığından kimliğini gizleyen kolluk görevlendirmesi alınarak şüpheli şahıslarla alıcı gibi irtibat sağlanmış ve icra edilen operasyon neticesinde 3 şüpheli ile bir Tevrat ele geçirilmiştir. Şüpheli şahısların araç ve evlerinde yapılan aramada, 25 sikke, yüzük, dedektör ve toprak küp ele geçirilmiştir."

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta 'Mobil onarım ekibi' 500 okulda tadilat yaptı https://gazetebirlik.com/haber/musta-mobil-onarim-ekibi-500-okulda-tadilat-yapti-5430/

Vali İlker Gündüzöz'ün talimatıyla, köylerdeki okullarda ihtiyaç duyulan eksikliklerin giderilmesi, arıza ve tahribatın onarılması amacıyla elektrikçi, tesisatçı, mobilyacı ve kaynakçıdan oluşturulan ekip, çalışmalarını sürdürüyor. 

Köyleri dolaşarak okulların ihtiyaçlarını belirleyen onarım ekibi, İl Milli Eğitim Müdürlüğünce sağlanan kaynak ve malzeme desteğiyle binaların bakım ve onarımını yapıyor.

2019'da kent merkezi ve ilçelerdeki 500 okulda çalışma yapan ekip, bu sayede tatil döneminde okulların onarımı için ayrılan kaynaktan da tasarruf edilmesine katkı sunuyor.

Mobil Onarım Ekibi, en son kente 25 kilometre mesafedeki Eralanı köyüne giderek, kalorifer petekleri patlayan okuldaki arızaya müdahale etti.

"Her arızaya müdahale edebiliyorlar"
Muş Milli Eğitim Müdürü Emin Engin, gazetecilere yaptığı açıklamada, ekibin, sıraların onarımından merdiven korkuluklarına, kapı kollarından su ve elektrik tesisatına kadar tüm işleri yapabildiğini söyledi.

Ekibin çalışmaya hem okullardaki sıkıntılara daha hızlı müdahale edebildiklerini hem de kaynaklardan tasarruf etme imkanı bulduklarını bildiren Engin, şunları kaydetti:

"Bu ekibin ilimiz için çok faydalı olduğunu düşünüyorum. Uzak köy okullarımız var. Zaman zaman ziyaret ederek eksiklerini tespit ediyoruz. Mobil ekibimiz giderek anında müdahale ediyorlar. Mesai kavramları yok. Acil bir olay olduğunda hemen gidiyorlar. Bunun hem devletimize hem de kurumumuza maddi katkısı oluyor. Yaşanan arızalara dışarıdan birini göndermemiz hem çok zor hem de çok masraflı oluyor. Her arızaya müdahale edebilecek meslek grubundan kişiler ekipte bulunuyor."

"Yaklaşık 500 okulda çalışma yaptık"
Ekip sorumlusu Orhan Aras ise Eralanı köyündeki okulun patlayan peteklerini değiştirdiklerini belirterek, "Buraya gelmişken kırılan korkulukları onardık. Muslukları değiştirdik. 5 kişilik ekipte her meslekten usta var. Bu yıl yaklaşık 500 okulumuzun onarımını yaptık. Öğretmenlere iş bırakmıyoruz. Öğretmenlerin yapacağı bir çok iş var. Onların çocukların eğitimiyle ilgilenmeleri gerekiyor. Biz de elimizden geldiğince okulların eksikliklerini gideriyoruz." diye konuştu.

 

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta FETÖ/PDY operasyonu: 3 tutuklama https://gazetebirlik.com/haber/-musta-fetopdy-operasyonu-3-tutuklama-8972/

Muş Valiliğinden yapılan açıklamada, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında kentte yeniden yapılanma girişimlerinin engellenmesine, eylem ve faaliyetlerinin deşifre edilmesine yönelik olarak Muş Cumhuriyet Başsavcılığı talimatları doğrultusunda, İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından çalışma yapıldığı belirtildi. Yapılan çalışmalar kapsamında; terör örgütünün Muş il sorumlusu, il sorumlu yardımcısı, eğitim danışmanı ile tutuklu ailelerine maddi destek sağladıkları tespit edilen şüpheli şahıslara yönelik operasyon düzenlendiği ifade edilen açıklamada, “8’i Muş ve biri de Malatya ilinde olmak üzere toplamda 9 şahsa yapılan eş zamanlı operasyon neticesinde tamamı yakalandı. Şüpheli şahısların ikamet adreslerinde yapılan arama neticesinde ise dijital materyaller, örgütsel kitap ve dokümanlar ele geçirildi. Ayrıca örgüt mensuplarının kendi aralarında haberleşmeyi sağlamak amacıyla kullandıkları değerlendirilen internet tabanlı çok sayıda kriptografik program tespit edildi. Gözaltına alınan şahıslardan; il sorumlusu ve yardımcılığını yaptığı tespit edilen 2 şahıs tutuklanarak cezaevine teslim edilmiş, 6 şahıs ise çıkarıldıkları mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştır” denildi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta iki terörist etkisiz hale getirildi https://gazetebirlik.com/haber/musta-iki-terorist-etkisiz-hale-getirildi-4062/

Muş kırsalında düzenlenen operasyonda, iki teröristin etkisiz hale getirildiği bildirildi.

İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, iç güvenlik operasyonları kapsamında, Muş kırsalında İl Jandarma Komutanlığınca gerçekleştirilen hava destekli operasyonda, silahlı iki teröristin etkisiz hale getirildiği ifade edildi.

Açıklamada, bölgede operasyonların sürdüğü kaydedildi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta PKK'ya ait sığınak ele geçirildi https://gazetebirlik.com/haber/musta-pkkya-ait-siginak-ele-gecirildi-7182/

Alınan bilgilere göre, Muş İl Jandarma Komutanlığınca icra edilen Şehit Jandarma Astsubay Üstçavuş Serdal Uyanık 2019-419 operasyonu kapsamında BTÖ mensuplarına ait 1 adet sığınak tespit edildi. Yaklaşık 50 metrekarelik biri mutfak, biri tuvalet, biri su toplama yeri, 2’si yatma yeri olan 5 bölümlü ve 2 girişi ile 6 havalandırma deliği bulunan sığınakta; 10 adet büyük tüp (4’ü dolu), 2 adet küçük tüp (biri dolu), 66 adet pil, 4 kilogram tütün ve 4 paket tütün kağıdı, 6 kilogram toz şeker, 2 kilogram domates salçası, 2 kilogram kuru fasulye, 3 kilogram yağ, 2 kilogram çay, 2 kilogram reçel, 2 kilogram nohut, 1 kilogram sumak, 1 adet 2 gözlü ocak, 1 adet tüplü ekmek saçı, 2 adet tencere, 11 adet metal kaşık, 6 adet metal tabak, 2 adet termos, 2 adet çaydanlık, 1 adet çakmak gazı, 1 adet el feneri, 1 gece feneri, 2 adet yeşil renkli kaban, 1 adet kot pantolon, 7 adet plastik 5’er litrelik bidon, 30 metre su hortumu, 200 metre naylon ip, 2 çift mekap ayakkabı, 1 çift spor ayakkabı, 2 adet leğen, 2 adet çöp kovası, 12 adet boş cam kavanoz, 15 adet cam bardak, 1 adet palaska, 2 paket jilet, 1 kilogram çamaşır deterjanı ve çok miktarda örgütsel doküman ele geçirilerek muhafaza altına alındı. Sığınak ise kullanılmaz hale getirildi.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Engelli girişimci 80 kişiyi istihdam etti https://gazetebirlik.com/haber/engelli-girisimci-80-kisiyi-istihdam-etti-6836/

Muş'ta bedensel engelli 39 yaşındaki Sinan Demirel, iki yıl önce kurduğu tekstil atölyesinde 80 kişiyi istihdam ediyor.

Henüz 2 yaşındayken geçirdiği trafik kazası nedeniyle yürüme yetisini kaybeden Demirel, tedavisi için ailesiyle İstanbul'a göç etmek zorunda kaldı.

Uzun tedavi sürecine rağmen yürüyemeyen ve yüzde 60 engeli olan Demirel, hayata küsmeyerek kardeşleriyle tekstil atölyelerinde çalışmaya başladı.

Kendini geliştirip İstanbul'da atölye açan Demirel, yeni teşvik programları ve bölgeye yapılan yatırım çağrıları üzerine Muş'a dönerek tekstil atölyesi kurdu.

Devletin sağladığı imkanlar sayesinde 80 kişiyi istihdam eden Demirel, başarıyı yakalamak için engellerin bahane olmadığının en güzel örneklerinden biri oldu.

"Engellilerin yapamayacağı bir şey yok"
Demirel,  yaptığı açıklamada, her insanın bedenen engelli olabileceğini ancak bunun hiçbir şey yapamayacağı anlamına gelmediğini söyledi.

Hayata küsmeyen, yaşama azmini kaybetmeyen engellilerin her şeyi başarabileceğini vurgulayan Demirel, şöyle konuştu:

"Daha iki yaşındayken bacaklarımı kaybetmeme rağmen yaşama sevincimi yitirmedim. Hiçbir zaman keşkelere takılmadım, her zaman 'bu hayatta ne yapabilirim' diye düşündüm. Uzun süre tedavi gördüm. Kardeşlerimin desteğiyle 2005'te İstanbul'da tekstil işine girdim. Kendimi geliştirdim ve birçok insana iş imkanı sağladım. 2017'de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarının ardından memleketime dönerek atölye kurdum. Burada 80 kişiye iş imkanı sunmanın mutluluğunu yaşıyorum. Başarının engel tanımadığını yaşayarak gördüm."

"Hiç kimseden geri kalmıyorum"
İşlerini büyüterek daha fazla insana istihdam sağlamayı amaçladığını dile getiren Demirel, şöyle devam etti:

"Engelli kardeşlerimin evlerine kapanmalarını istemiyorum. 'Biz bir şey yapamayız' demesinler. İki ayağım tutmuyor ama tekstilde ne kadar makine varsa kullanabiliyor, tamir edebiliyorum. Hiç kimseden geri kalmıyorum. Bizim için hiçbir şey engel değil, sadece azimli olmamız, yılmamamız, mücadele etmemiz lazım. Engelli olmanın zorlukları var ancak bunu kendimize hedefler belirleyerek aşabiliriz."

İŞKUR İl Müdürü Mehmet Emin Taylan ise son zamanlarda kentte açılan tekstil atölyelerinin istihdama önemli katkı sağladığına işaret ederek, "Bu firma sahiplerinden biri de bedensel engelli kardeşimiz Sinan Demirel. Onun azmi ve kararlılığı diğer engelli kardeşlerimize de örnek teşkil ediyor." ifadelerini kullandı.

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta 3 terörist etkisiz hale getirildi https://gazetebirlik.com/haber/musta-3-terorist-etkisiz-hale-getirildi-6608/

Muş Jandarma Komutanlığı ekiplerince yürütülen operasyonlarda silahlı 3 teröristin etkisiz hale getirildiği bildirildi.

İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Muş merkez Şenyayla kırsalında gerçekleştirilen hava destekli operasyonda, 3 terörist silahlarıyla birlikte etkisiz hale getirildi.

Bölgede iç güvenlik operasyonları devam ediyor.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş Alparslan Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Alican: Malazgirt Üniversitesi Kurulmalı https://gazetebirlik.com/haber/mus-alparslan-universitesi-ogretim-uyesi-doc-dr-mustafa-alican-malazgirt-universitesi-kurulmali-5396/

Süleyman DOĞAN

Doç.Dr.Mustafa Alican Muş Alparslan Üniversitesi Öğretim üyesi genç bir akademisyen. Her yıl 26 Ağustos günü Malazgirt Zaferi kutlanıyor ve hamasi nutuklar atılıyor. Ancak bugün savaşın yapıldığı yer olan ve adını zaferden alan Malazgirt ilçesi sadece yılın bir gününde hatırlanıyor. Mustafa Alican, Malazgirt Zaferi üzerine kitap yazan bir akademisyen olarak, Malazgirt Zaferinin kazanıldığı topraklar üzerinde Malazgirt Üniversitesinin kurulmasını öneriyor. Bunun zorluğunu biliyor. Ancak Türkiye’de ilçelerde kurulan üniversiteler var. Neden bunlardan biri de Malazgirt’te kurulmasın. Doçent Alican, “Malazgirt Savaşı öyküsünden muhteşem bir senaryo oluşturulabilir. Büyük bir gişe başarısı da elde etmesi çok muhtemel olan iyi bir prodüksiyona sahip kaliteli bir sinema filmi çekilebilir” diyor. Muş’ta gerçekleştirdiğimiz bu önemli mülakata vesile olan Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Fethi Ahmet Polat’a teşekkür ediyor ve siz aziz okurları söyleşi ile başbaşa bırakıyorum.  

Sayın Hocam sizi öncelikle tanıyabilir miyiz?

Merhaba. Trabzon’da doğdum. Çocukluğum ve ilk gençliğim Bursa ve İstanbul’da geçti. Ortaçağda İslâm şehri (Silvan) üzerine hazırladığım doktoramı İzmir’de, Ege Üniversitesi’nde Prof. Dr. Mehmet Ersan ile birlikte yaptım. Ege Üniversitesi’nde ve Adıyaman Üniversitesi’nde çalıştım. Muş Alparslan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü ve Tarih Bölüm Başkanı olarak çalışmalarımı devam ettiriyorum. Selçuklu ve İslâm tarihi dersleri okutuyorum. Ağırlıklı olarak Selçuklu tarihi ve Malazgirt Zaferi üzerine çalışıyorum.

Hocam, Malazgirt Zaferi hakkında iki kitap ve birçok makale kaleme aldınız. Neden bu kadar önemli Malazgirt Zaferi?

Malazgirt Zaferi’nin önemi, Anadolu’daki varlığımızı üzerine bina edebileceğimiz güçlü bir referans noktası olmasından kaynaklanıyor. Atalarımızın bu coğrafyayı benimsemesi, burada kalıcı izler bırakması ve bir anlamda burayı kendilerinin kılması ile sonuçlanan sürecin başlangıç noktası Malazgirt Zaferi. Bu bakımdan önemli. Kuvvetli bir sosyokültürel sentezin bulunduğu Anadolu’nun bir parçası haline gelişimizle, Anadolu’ya kendi rengimizi vermemizle ya da kendi özgün renklerimizle burada var olabilmemizle ilgili bir şey bu. 

Kuşkusuz Malazgirt’in önemi bu kadarla da sınırlı değil öyle mi? 

Şüphesiz. Bir kere tarihî kavşak noktalarından biri. 1071’den sonra bu coğrafyada hiçbir şey bir daha eskisi gibi olmamış. Hem Türk ve İslâm tarihi hem de Bizans ve Hıristiyanlık tarihi eskisinden farklı bir ilerleme hattına sürüklenmiş. Coğrafyamızın hem tarihî-siyasî hem de sosyokültürel temelleri şu ya da bu şekilde Malazgirt Zaferi’nin sonuçlarıyla ve onun yarattığı koşullarla doğrudan irtibatlı. Daha sonraki yüzyıllar boyunca bu zaferin etkileri hissedilmiş ve halen de hissedilmeye devam ediliyor. 

Malazgirt Zaferinin önemi büyük

Çok yönlü bir tarihi vakıa olarak karşıma çıkıyor Malazgirt Zaferi

Evet. Yani 11. Yüzyılın son çeyreğine girmeden hemen önce olmuş bitmiş ve iki devletin bir şekilde hesaplaşması olan bir savaş değil bu. Bugün Orta ve Yakındoğu’nun, hatta bir ölçüde Avrupa’nın da Malazgirt’in kısa ve uzun vadeli sonuçları ile şekil alan bir tarihî sürecin ürünü olduğunu söyleyebiliriz. Bu abartı olmaz. Yanlış bir şey de söylemiş olmayız.

Malazgirt Zaferi’ne bu kadar kuşatıcı bir anlam atfetmek biraz abartı değil mi sizce? En nihayetinde Malazgirt’e istinat eden bütün söylemler en fazla yüz-yüz elli yıl öncesine kadar gidebiliyor.

Dediğiniz doğru, fakat bu Malazgirt’in kuşatıcı bir anlama sahip olmadığı anlamına gelmiyor. İşaret ettiğiniz nokta, 19 ve 20. Yüzyılda etkili olan tarihî ve ideolojik kavrama biçimlerinin tarihsel olana merkezî bir önem atfetmesi ile ilgili. Şüphesiz kurgusal, hayalî tarih perspektifleri de aynı malzemeden tasarlanıyor. Fakat işin Malazgirt ile ilgili boyutu kurgusal bir siyasî-ideolojik tarih inşasından değil, yeni tarih okuma biçimlerinin geçmişteki bir hadiseyi daha olduğu gibi, daha doğru okuyabilme noktasında bize perspektif sağlamasından kaynaklanıyor. 

Malazgirt Zaferi son zamanlarda daha fazla dikkat çekilir hale geldi sanırım?

Yüzlerce yıl boyunca Malazgirt’in kimsenin dikkatini çekmediği yargısı yanlış değildir, lâkin bunun nedeni tarihi bir ibretler vesikası olarak idrak eden modern öncesi tarih okuma biçimlerinin tarihî hadiseleri bağlamları içerisine oturtma noktasında bir vizyona sahip olmamalarıdır. Yoksa Malazgirt Zaferi oradadır. Öncesi de sonrası da bellidir. Neye sebep olduğu ya da olmadığı da…

Muş Alparslan Üniversitesi’nde çalışıyorsunuz. Yani Malazgirt’in yakınındasınız. Malazgirt’e yüklemek istediğiniz anlam açısından soruyorum, burada Malazgirt’e ilişkin neler yapıyorsunuz?

Haklı ve yerinde bir soru. Evet, biz Muş’tayız. Bu bakımdan Malazgirt Zaferi bizim için elbette bir tür misyona karşılık geliyor. Bir kere Malazgirt, sahip olduğu bütün soyut anlamların berisinde üniversitemiz ve şehrimiz için güçlü bir marka değeri taşıyor. Benim görebildiğim kadarıyla üniversitemiz ve yerel yöneticilerimiz de bu durumun farkında. Bundan dolayı da ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar. 

Malazgirt Zaferi ile ilgili bir merkezde Muş Alparslan Üniversitesinde kuruldu değil mi?

Evet. Ben de bunu söyleyecektim. Malazgirt Zaferi ve Selçuklu tarihi ile ilgili çalışmalar yapmak üzere 2018 yılında Muş Alparslan Üniversitesi bünyesinde bir Selçuklu ve Malazgirt Uygulama ve Araştırma Merkezi kurduk. Bu süreçte rektörümüz Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat’ın da güçlü desteğini gördük, onu belirtmeden geçmemek lazım. Çünkü idarecilerin elini taşın altına koymadıkları yerde, hele de taşrada iseniz bir şeylerin yolunda gitmesi zor falan değil, düpedüz imkânsız. Nitekim bu merkezin birçok faaliyeti oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızın himayelerinde, Türk Tarih Kurumu ile birlikte çok iyi bir Malazgirt Sempozyumu düzenledik mesela. 

Siz altı-yedi yıldır bu gölgelerde çalışan bir akademisyen olarak değerlendirmek daha isabetli olur diye düşünüyorum?

Evet 2012 yılından beri taşra üniversitelerinde çalışan bir akademisyen olarak, bir üniversitenin, doğru kurulduğu ve planlaması doğru yapıldığı takdirde bir şehri çok değil on yıl içerisinde neye dönüştürebileceğini biliyorum. Malazgirt bir üniversite kurmaya uygun değilse, uygun hale getirilmeli. Malazgirt Zaferi’nin bu coğrafya için ihtiva ettiği anlam bunu zorunlu kılıyor çünkü. Sultan Alparslan’ın ruhunu şad etmemiz lazım. Bu bizim millet olarak borcumuzdur. Borcumuzu ödediğimiz takdirde tarihin alacaklısı olabiliriz. Yıldan yıla yapacağımız nostaljik kutlamaların hazzı ile yetinemeyiz. Yetinmemeliyiz.

Teşekkür ederiz hocam. Vakit ayırıp sorularımıza cevap verdiğiniz için. İnşallah bu söyledikleriniz bir gün akis bulur.

Fikirlerimi serdetme imkânı verdiğiniz için ben teşekkür ederim. İnşallah diyelim. Bugün değilse de bir gün mutlaka akis bulacağından benim hiçbir kuşkum yok. Başka çare yok çünkü.

Malazgirt tarihi bir ilçemiz

Malazgirt Zaferi konusunda üniversiteniz ne gibi faaliyet yaptı?

Son iki yılda Malazgirt Zaferi ile ilgili birkaç panel, konferans, seminer yaptık. Başka etkinlikler de. Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinde görev yapan tarihçilerin katkısıyla iyi bir Malazgirt kitabı yayınladık. Ancak bütün bu faaliyetler belirli bir eşiği aşamıyor maalesef. Çünkü bir araştırma merkezinin yapabileceği şeyler çok sınırlı. Fizikî mekân, eleman ve bütçe problemleri var.

Bu arada Malazgirt Muş’un bir ilçesi değil mi?

Evet. Muş’un bir ilçesi Malazgirt. Tarihi bir şehrimiz. Bütün bunlara ek olarak, Malazgirt buraya çok da yakın değil, evet, Muş’un ilçesi ama şehir ile Malazgirt arasında takriben yüz elli kilometrelik bir mesafe var. Ulaşım ciddî bir sorun. Oraya gidip vakit geçirmek, kalmak ve Malazgirt’i solumak imkânları da çok az ve sürdürülebilir olmaktan uzak. Bundan dolayı sürekli orası ile bir irtibat haline olabilmemiz mümkün değil. Biraz da taşıma suyla değirmen döndürmeye çalışıyoruz. Başka şeyler lazım.

Ne mesela?

Üniversite. Evet, bazı ortamlarda paylaştığım zaman dostların da yadırgadığını söyleyeyim, fakat Malazgirt’e bir üniversite kurulabilir. Yılda bir kez gidilip yapılan anma merasimleri çoğu zaman arzu edilenin tam tersi sonuçların ortaya çıkmasına neden oluyor. Bunu Malazgirt’e giderek kendiniz de gözlemleyebilirsiniz. Fiziksel uzaklık açısından baktığınızda örneğin Muş ile Bingöl ya da Muş ile Bitlis arasındaki mesafeden daha uzak Malazgirt buraya. Adı geçen her iki şehirde de üniversite var ve oralarda Malazgirt’e atfettiğimiz türden bir anlam da yok. 

Neden olmasın? 

Malazgirt Zaferi’ni ve Malazgirt’i bu kadar önemsiyorsak ya da önemsediğimizi söylüyorsak bunu göstermemiz lazım. Bunun için de gerekirse radikal adımlar atılabilmeli. Bakın, Malazgirt ilçesi Türkiye’de terör örgütüne en fazla katılımın yaşandığı yer. Terörün ve güvenlik sorunlarının acısını en fazla çekmiş yerlerin başında geliyor. Bugün oraya gidip ilçenin yaşlıları ile konuştuğunuzda 1970’li yıllardaki Malazgirt ile bugünkü Malazgirt arasında nasıl bir fark olduğunu çok net bir biçimde görebilirsiniz. Adeta kozmopolit diyebileceğimiz niteliklere sahip tarihî bir şehir 80’lerden sonraki süreçte yaşananlar, göç, nüfus kayıpları vb. nedenlerle bugün küçücük bir köye dönüşmüş durumda.

Muş Malazgirt’e çok uzak

Maalesef. Benim açımdan bu coğrafyanın hiçbir köşesi için kabul edilebilir ya da tolere edilebilir bir şey değil bu, fakat özellikle de Malazgirt gibi bu coğrafyanın kalbi olabilecek bir yerden söz ediyorsak, bunun çok ağır bir vebal olduğunu düşünüyorum. Burada kurulacak bir üniversitenin Malazgirt’i ihya edeceği ve uzun vadede buranın coğrafyamız açısından sahip olduğu önemin daha iyi anlaşılmasında çok güçlü bir rol üstlenebileceği kanaatindeyim. Bunun kolay olmadığını elbette biliyorum, fakat talip olunan ideal kolay erişilebilir bir ideal değil ki zaten. Önümüzde dağ var diye gideceğimiz yere gitmekten vaz mı geçeceğiz? Ferhat olmaya talip olan dağı delmeye de razı olmalı.

Malazgirt bir üniversite kurmaya uygun bir yer mi hocam? Bahsettiğiniz şeyin ne kadar mümkün olduğunu da konuşmak lazım.

Hedefimize atfettiğimiz önem ile ona ulaşmak için harcadığımız çaba arasında uçurum varsa hemen vazgeçelim, bu durumda hedefimize ulaşmamız mümkün değil çünkü. Zaten Allah da bize onu nasip etmez. Malazgirt şu koşullar altında bir üniversite kurmaya uygun değildir muhtemelen, çok bilmiyorum. Fiziksel ya da iktisadî imkânları yorumlama bakımından onu değerlendirebilecek birikime de kabiliyete de sahip değilim.

Malazgirt Zaferi sadece tarihi bir olgu değil sanırım?

Elbette. Tek tarif yönünden bakarsak Malazgirt Zaferine eksik olur. Yani bugün temsil etmekte olduğumuz sosyolojinin kendisine tarih içinde bir akış güzergâhı edindiği bir zaman diliminin kristalize olduğu bir hadise Malazgirt Zaferi. Bu zafer, aynı şekilde modernleşme süreçlerinin sonucu olarak yaşadığımız sosyokültürel ve siyasal yarılmalar ve savrulmalar ile mücadele edebileceğimiz bir tarihî siper de aynı zamanda. Oraya mevzilenerek bazı şeyleri düzeltebileceğimizi düşünüyorum.

 

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Muş'ta HDP'nin il eş başkanları tutuklandı https://gazetebirlik.com/haber/musta-hdpnin-il-es-baskanlari-tutuklandi-5963/

Muş'ta, terör örgütü PKK/KCK'ya yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınan Halkların Demokratik Partisinin (HDP) il eş başkanları tutuklandı.

Muş Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen terör soruşturması kapsamında gözaltına alınan HDP'nin il eş başkanları Ferhat Çakı ve Muhlise Karagüzel ile parti üyesi Kutbettin Çelik'in İl Emniyet Müdürlüğündeki işlemleri tamamlandı.

Adliyeye sevk edilen şüphelilerden Çakı ve Karagüzel, çıkarıldıkları mahkemece tutuklanırken, Çelik ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Murat Nehrine giren 4 çocuk boğuldu https://gazetebirlik.com/haber/murat-nehrine-giren-4-cocuk-boguldu-4612/

Muş'un Malazgirt ilçesinde pikniğe götürülen Kur'an kursu öğrencilerinden 4'ü serinlemek için girdikleri Murat Nehri'nde boğuldu, akıntıya kapılan 2 çocuğun bulunması için ekipler çalışma başlattı.

Alınan bilgiye göre, ilçede görevli imam, yaz Kur'an kursuna gelen yaklaşık 40 öğrenciyi Murat Nehri kenarında pikniğe götürdü. Burada serinlemek için nehre giren öğrencilerden bazıları akıntıya kapıldı.

Öğrencilerden 3'ünün cansız bedeni sudan çıkartıldı. Bir öğrenci de kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.

Olay yerine çağrılan AFAD ekipleri, akıntıya kapılan 2 çocuğun bulunması için arama çalışması başlattı.

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com
Şampiyonluk için tırmanışa geçti https://gazetebirlik.com/haber/sampiyonluk-icin-tirmanisa-gecti-8871/

Muş'un Malazgirt ilçesinde yaşayan Mihriban Öner, beden eğitimi öğretmeninin yönlendirmesiyle başladığı atletizmde yeni hedefine ulaşmak için ter döküyor.

Kentteki Spor Lisesinde eğitimini sürdüren Mihriban Öner, antrenörleri eşliğinde sabah stadyumda akşamları da Atatürk Ormanları mevkisindeki rampalarda koşarak hazırlıklarını sürdürüyor.

Altın madalya hayalini gerçekleştirmek için her gün 20 kilometre koşan, zorlu yamaçlara tırmanarak kondisyonunu artıran Mihriban, milli takım formasıyla 24 Ağustos'ta İtalya'da Türk bayrağını gönderde dalgalandırmak istiyor.

Milli sporcu Mihriban Öner, yaptığı açıklamada, yarışmalarda milli takım formasını en iyi şekilde taşımak için çok sıkı antrenmanlar yaptığını söyledi.

Hedefinin dünya şampiyonluğu olduğunu belirten Mihriban, şöyle konuştu:

"Hedeflerime ulaşmak için dik rampalarda çalışıyorum. 18 Mayıs'ta Romanya'da düzenlenen Balkan Şampiyonası'nda birinci oldum. Hedefim 24 Ağustos'ta düzenlenecek Dünya Dağ Koşusu Şampiyonası'nda da aynı dereceyi elde etmek. Yarışmadan sonra Avrupa'da düzenlenecek diğer yarışlarda koşmak istiyorum. Bunun için dağda ve dik rampalarda koşuyorum. İnşallah emeğimin karşılığını alırım. Başarılarımda en büyük destekçim ailem. Her zaman yanımda oldular. Onlara teşekkür ederim."

Sabah erken saatlerde stadyumda 10 kilometre koşup, akşamları da dik rampalara 10 kilometre tırmanarak antrenman yaptığını kaydeden Mihriban Öner, zorlu bir süreç olmasına rağmen antrenörleri eşliğinde çalışmaları aksatmadan yaptığını aktardı.

 

]]>
Gazete Birlik info@gazetebirlik.com