Suriye'deki iç savaşın seyrini değiştiren önemli aktörlerden biri olan Heyet Tahrir Eş-Şam (HTŞ), hem uluslararası hem de yerel arenada dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Özellikle Halep ve İdlib bölgelerinde etkinliği artan HTŞ örgütünün kim olduğu, amacı, hangi gruplarla bağlantılı olduğu ve bu örgütün yapısı merak ediliyor. İşte HTŞ hakkında bilinmesi gereken tüm detaylar...
HTŞ Açılımı Nedir?
HTŞ’nin tam adı, **"Heyet Tahrir Eş-Şam"**dır. Arapça adıyla هيئة تحرير الشام, Türkçe'de “Şam’ı Özgürleştirme Heyeti” anlamına gelir. Örgüt, Suriye iç savaşında Esad rejimine karşı mücadele eden muhalif silahlı gruplardan biridir.
2017 yılında kurulan HTŞ, daha önce El Kaide’nin Suriye kolu olan Nusra Cephesi adıyla biliniyordu. Nusra Cephesi, 2016 yılında El Kaide ile bağını kopardığını açıkladıktan sonra farklı gruplarla birleşerek Heyet Tahrir Eş-Şam adını aldı. Ancak, örgütün El Kaide ideolojisine olan yakınlığı ve radikal çizgisi nedeniyle birçok ülke tarafından terör örgütü olarak kabul edilmektedir.
HTŞ Örgütü Kimdir?
Heyet Tahrir Eş-Şam, Suriye’deki Esad rejimine karşı savaşan en güçlü muhalif gruplardan biridir. Örgüt, İdlib ve çevresinde geniş bir kontrol alanına sahip olmakla birlikte, son dönemlerde Halep gibi stratejik bölgelerde de etkinliğini artırmaktadır.
HTŞ, yalnızca Beşar Esad rejimine karşı değil, aynı zamanda diğer muhalif gruplarla da zaman zaman çatışma halindedir. Örgütün amacı, İslam şeriatına dayalı bir yönetim kurmak olarak tanımlanır. Ancak, radikal ideolojisi nedeniyle uluslararası alanda büyük eleştiriler almaktadır.
HTŞ’nin Kuruluşu ve Yapısı
HTŞ, 2017 yılında Nusra Cephesi, Ceyş el-Sunna, Ensaruddin Cephesi, Liva el-Hak ve Nureddin Zengi Hareketi gibi grupların birleşmesiyle oluşturulmuştur. Örgüt, Suriye iç savaşının kaotik ortamında birçok küçük grubun birleşmesiyle güç kazandı.
Örgütün liderliğini, Nusra Cephesi’nin lideri olan Ebu Muhammed el-Culani yürütmektedir. El-Culani, örgütün askeri ve siyasi stratejilerinden sorumlu en üst düzey isimdir.
HTŞ’nin yapısı, yerel milis gruplarını içine alan ve merkezi bir liderlikle yönetilen bir organizasyon modeline dayanır. Örgüt, çatışma bölgelerinde askeri operasyonlarını organize ederken aynı zamanda sivil yönetimle ilgili faaliyetlerde de bulunur.
HTŞ’nin Etkin Olduğu Bölgeler
HTŞ, İdlib bölgesinde en güçlü silahlı grup olarak bilinir. Ancak, son dönemlerde Halep’in bazı kırsal bölgelerinde de etkinliğini artırmıştır. Örgüt, kontrolü altındaki bölgelerde sivil idareler kurarak hem askeri hem de siyasi bir yapı oluşturmaya çalışıyor.
Son olarak, Halep’te 56 yerleşim birimini ele geçirdiği rapor edilen HTŞ, şu bölgelerde etkili olmuştur:
- El Ragib Tepesi
- Kuptan Dağı
- Debbabat Tepesi
- Ancara beldesi
-
- Liva
- Şeyh Akil ve çevresi
Bu bölgeler, stratejik önemleri nedeniyle hem Esad rejimi hem de diğer gruplar için oldukça kritik bir değere sahiptir.
HTŞ’nin Diğer Gruplarla İlişkisi
Heyet Tahrir Eş-Şam, başlangıçta El Kaide ile yakın ilişkilere sahip bir yapıydı. Ancak, 2016 yılında El Kaide ile bağlarını kopardığını duyurdu. Buna rağmen, ideolojik olarak El Kaide’ye benzer radikal görüşlere sahiptir ve bu nedenle birçok ülke tarafından terör örgütü olarak tanınmaktadır.
HTŞ, zaman zaman Suriye Milli Ordusu (SMO) ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) gibi diğer muhalif gruplarla iş birliği yapsa da, bu gruplarla arasında güç mücadelesi ve ideolojik farklılıklar bulunmaktadır. Ayrıca, Türkiye’nin desteklediği gruplarla HTŞ arasında zaman zaman çatışmalar yaşandığı bilinmektedir.
HTŞ’nin Amacı Nedir?
HTŞ’nin ana amacı, Suriye’de İslam şeriatına dayalı bir yönetim kurmaktır. Örgüt, bu hedefi doğrultusunda Beşar Esad rejimine karşı silahlı mücadele vermektedir.
Ancak, örgütün radikal ideolojisi ve yöntemleri nedeniyle yalnızca Esad rejimi değil, uluslararası toplum ve diğer muhalif gruplar tarafından da eleştirilmektedir.
HTŞ, aynı zamanda kontrolü altındaki bölgelerde bir tür “yerel yönetim” kurarak, halkın ihtiyaçlarını karşılamaya çalışmaktadır. Bu da örgüte bazı bölgelerde halk desteği sağlamaktadır.
HTŞ ve Türkiye’nin İlişkisi
Türkiye, Suriye’de hem Esad rejimiyle hem de radikal gruplarla mücadele etmek için çeşitli stratejiler uygulamaktadır. Türkiye’nin Suriye’de desteklediği gruplar genellikle daha ılımlı muhaliflerdir. HTŞ ise Türkiye tarafından terör örgütü olarak tanınmaktadır.
Buna rağmen, HTŞ’nin kontrol ettiği bölgeler, Türkiye sınırına yakın olduğu için, örgütün hareketleri Türkiye’nin ulusal güvenlik politikalarını yakından ilgilendirmektedir.
HTŞ Zararlı mı?
HTŞ’nin zararlı olup olmadığı sorusu, örgütün ideolojisi ve yöntemleri bağlamında ele alınmalıdır. Örgüt, radikal ideolojisi ve şiddet yöntemleri nedeniyle birçok ülke tarafından terör örgütü olarak tanımlanmıştır. Ayrıca, HTŞ’nin faaliyetleri, kontrolü altındaki bölgelerde yaşayan siviller için ciddi riskler oluşturabilmektedir.
Bununla birlikte, örgüt zaman zaman Beşar Esad rejimine karşı savaşan diğer muhalif gruplarla iş birliği yaparak, rejim güçlerine karşı mücadele etmektedir. Bu durum, HTŞ’nin bazı bölgelerde halk desteği kazanmasına neden olmuştur.