Söz konusu örgütler bugüne kadar birçok kez yaptılar bunu.
HDP’nin bu seçimde yaptığı tam da buna benzer oldu.
AK Parti’ye kaybettirmek isterken neredeyse kendilerini yok ettiler.
Seçim öncesi HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli, “Doğu, Güneydoğu’da kazanma, batıda AK Parti’ye kaybettirme stratejisi izleyeceklerini” açıklamıştı.
PKK yöneticilerinden Murat Karayılan da birçok kez yaptığı açıklamada aynı yöndeki amaçlarını dile getirdi.
Batıda AK Parti’ye kaybettirme stratejisinde kısmen başarılı oldular.
İstanbul başta olmak üzere Ankara, Adana, Mersin ve Antalya gibi bazı illerde AK Parti’nin kaybına yol açtılar.
Ancak HDP’nin, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Kürt meselesi konusunda en büyük adımları atmış, Kürtçeyi yasaklı olmaktan çıkarmış, Kürtlerin bu ülkede kendilerini gerçek vatandaş hissetmelerini sağlamış AK Parti’nin kaybetmesi için, kuruluşundan bu yana dindar, muhafazakarlarla birlikte Kürtlere ikinci hatta üçüncü sınıf muamelesi yapan, Kürt meselesinin temel sebebi olan anlayışın temsilcisi CHP’yi desteklemeleri Doğu ve Güneydoğu’da büyük bir hezimet yaşamalarına yol açtı.
HDP, buralarda daha önce aldıkları birçok il ve ilçede ciddi oy kaybı yaşarken Şırnak, Ağrı ve Bitlis’i AK Parti’ye, Tunceli’yi de TKP’ye kaptırdı. Türkiye genelindeki oy oranları da yüzde 10’lardan yüzde 4’lere indi.
HDP, bu “intihar eylemi” ile CHP’ye kazandırıp AK Parti’yi yaralarken, kendini yok etmiş oldu.
Erdoğan, seçim sonuçlarının önemli ölçüde belli olmasının hemen ardından gerek İstanbul’da yaptığı açıklamada gerekse de Ankara’daki balkon konuşmasında, seçimden yine birinci parti olarak çıktıkları ve oy kaybına uğramadıkları sözleriyle bir yandan kendi parti tabanına öz güven aşılarken diğer yandan sandıktan çıkan sonuçları masaya yatıracakları ve hatalarını tespit ederek gereğini yapacaklarını belirterek ciddi bir değişim ve dönüşüm sinyali verdi.
Erdoğan’ın her iki konuşmasında da özellikle Doğu ve Güneydoğu’daki seçim sonuçlarına dikkat çekerek, “Kürt kardeşlerime teşekkür ediyorum” şeklindeki sözlerinin altını ayrıca çizmek gerek.
Erdoğan’ın tüm bu açıklamaları, AK Parti’nin bazı büyükşehirleri kaybederek aldığı yaraları sarmak ve onları iyileştirmek için ciddi bir değişim sürecine gireceğini gösteriyor.
Bu değişimin nasıl olacağını önümüzdeki günlerde görmeye başlamamız mümkün olabilir.
HDP’nin bu “intihar eylemi” sonrasında yerde yatan cesedi kimin, nasıl kaldıracağı ise henüz meçhul.