Magazin 23.02.2020 00:30

'SİNEMA BENİM AŞKIM'

Söz, Kösem Sultan, Kurtlar Vadisi'nin yanı sıra birçok dizi ve filmlerde oyunculuğuyla adından söz ettiren genç oyuncu Furkan Karaca, başrolünde yer aldığı "Semur-2" filmini ve oyunculuk hayatını anlattı.
'SİNEMA BENİM AŞKIM'

Henüz 19 yaşında olmasına karşın şimdiden aranan oyuncular arasında yer alan ve oyunculuktaki güçlü performansı nedeniyle 28 Şubat'ta vizyona girecek olan korku filmi "Semur 2"de başrolü alan Furkan Karaca, hakkında merak edilen soruları yanıtladı. Hala oyunculuk eğitimine devam eden Karaca, sanatın hemen her alanında severek yer almaya çalıştığını söyledi.

 -Oyunculuk hayatınızda nasıl yer aldı?

Oyunculuk hayalim küçük yaşlarımdan bu yana hiç peşimi bırakmadı. Taklit etmek, anlatmaktan hep keyif alırdım. Her zaman kendime oynayacak olaylar yaratmak isterdim. Sinema benim aşkım. Sinemada olma hayalim kendimi bildim bileli peşimi bırakmadı. Sanki her an bir filmin içinde yaşıyormuşum gibi düşünürdüm.
Sonrasında Söz, Kösem Sultan, Kurtlar Vadisi, Kızım dizileri ve Kırımlı, Damat Takımı sinema filmlerinde rol alarak oyunculuğumu pekiştirdim.

-Oyunculuk alanında bir eğitim aldınız mı?

2016 yılında Cihangir Sadri Alışık Kültür Merkezinde eğitimime başladım. 15 ay süren oyunculuk eğitimim sonucunda Sahne Çolpan İlhan’da Sidikli Kasabası Müzikali oyununda başrol Bobby Strong karakterini canlandırdım. Şu anda da İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Sahne Sanatları 1. sınıf öğrencisi olarak eğitimime devam ediyorum.
Öte yandan lise yıllarında kendimce birçok kısa filmler, tv program formatları çekip rol aldım. Senaryo yazarlığı, yönetmenlik ve sunuculuk üzerine yoğunlaşma fırsatım da olmuş oldu.

-Oyunculuk dışında neler yapmaktan hoşlanıyorsunuz?

Müzik dinlemeyi, enstrüman çalmayı severim. Piyano, bağlama, gitar enstrümanları ile kendimce çalışıp müziğimi yapıyorum. Senaryo yazmak kitap okumak ve araştırma yapmayı çok seviyorum. Tarihe, mitolojiye ve felsefeye merakım var. Uzay bilimi, evren ile alakalı bilimkurgu yazı, belgesel, düşünceler yakından ilgi alanım. Fikrimce, sanat ile bilimin ayrılmaz bir parça olduğunu düşünüyorum, bilim olmayan yerde sanat, sanat olmayan yerde de bilim olmaz.

 - "Semur 2: Cinlerin Büyüsü" filminde başroldesiniz. Filmden söz eder misiniz?

İlk başrol sinema filmi deneyimim oldu. Korku filmleri hep ilgimi çekmiştir. Semur 2’nin senaryosunu okuduğumda beni oldukça heyecanlandırdı. Senaryodaki bir grup arkadaşın macera ve korku dolu yolculuğu beni filmin içine sürükledi. Filmde "Enes" karakterini canlandırıyorum. Filmde Enes'i zorlu ve ürküten bir yolculuk bekliyor. Ayrıca Enes, hiç beklemediği bir sonla yüzleşecek. Filmin öyle yerleri var ki, gizemi ve korkuyu kendime ilk defa bu kadar yakın hissettim. Korku sineması sevenlere özel bir yapıt. Filmin senaryosu merak uyandırıyor. Korku filmi olmasının yanında, maceralı bir yolculuk içeren Semur 2’nin, aynı zamanda seyirciyi maceraya da sürükleyecegine inanıyorum. Film, yakınımızda bulunan insanları doğru seçmemiz gerektiğine dikkat çekerek dostluk kavramını mercek altına almanızı sağlıyor. Spoiler vermeden söylemek isterim; seçimlerinize dikkat edin, kötülük her an sizinle, en yakınınızda olabilir.