Ankara 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada Mahkeme Başkanı Bayram Kantık, dava dosyasına gelen evrakı okudu.
Tutuklu sanıklardan Metin Arslan'ın İstanbul 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görülen "silahlı örgütüne üyelik" dosyasının mevcut davayla birleştirildiğini belirten Kantık, sanık hakkında esasa ilişkin mütalaasını sunması için duruşma savcısına söz verdi.
Savcı, sanık Arslan'ın "devletin birliğini ve ülkenin bütünlüğünü bozma" suçundan 1, "nitelikli kasten öldürme" suçundan ise 29 kez ağırlaştırılmış müebbet ile "nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 1700 yıl, "patlayıcı maddeleri bulundurmak, nakletmek" suçundan da 8 yıl hapisle cezalandırılmasını talep etti.
Mahkeme Başkanı Kantık, sanık Arslan ve avukatının mütalaaya karşı savunmasını istedi.
PKK'ya araç temin etmiş
Tutuklanmadan önce Bingöl'de galericilik yaptığını belirten Metin Arslan, uyuşturucu bağımlısı olduğunu, söz konusu maddeleri almak için Diyarbakır Lice'ye gittiğini, dönüş sırasında silahlı terör örgütü PKK mensupları tarafından yolunun kesildiğini iddia etti.
İki gün alıkonulduğunu, teröristlerin para karşılığında kendilerine araç temin etmesini istediklerini ifade eden Arslan, şöyle devam etti:
"Bana, 'Senin ne iş yaptığını biliyoruz, bize araç temin edeceksin' dediler. Araçların parasını peşin ödüyorlardı. Ben de İstanbul'da tanıdıklarımla irtibata geçerek araç temin ediyordum. Araç başına 2-3 bin TL kar payı veriyorlardı. Bir bakıma gerçekten ticaret yapıyordum. İstanbul'da Hasan Avsan'dan araç alıyordum, araçları hacizli olarak veriyordu. Aldığım arabayla Türkiye'yi boydan boya gezdim, polis kontrolünden geçtim. Aracın çalıntı olduğunu gözaltına alındıktan sonra polisten öğrendim."
Ailesinden PKK sempatizanı kimsenin bulunmadığını, tehdit ve baskıyla araç alım satım işine karıştığı için tutuklandığını iddia eden Arslan, vicdanen rahat olduğunu ve bombalı eyleme karışmadığını savundu.
Mütalaada hakkında beraat talep edilen tutuksuz sanık Murat Karacan da gelinen aşamada suçsuz olduğunun ortaya çıktığını belirterek, yargılama sonunda beraatini istedi.
Tutuksuz sanık Hüseyin Gökduman ise önceki savunmalarının tekrar ettiğini belirterek, dosyasının ayrılmasını talep etti.
Sanıklar Mustafa Bulut ve Uğur Yücel'in de beyanlarının alınmasının ardından duruşmaya ara verildi.
