Kendi adıma ben oynatma kararını yeni normale geçmediğimiz o süreçte a-normal olarak görmüş ve 'Ligler bu şartlarda oynanamaz. Oynanmamalı.' demiştim.
Türkiye Futbol Federasyonu Süper Lig maçlarının 12 Haziran'da başlayacağını açıkladığında ben dahil birçok kişi kararı erken ve riskli bulduğumuzu yazmış, söylemiştik.
Kendi adıma ben oynatma kararını yeni normale geçmediğimiz o süreçte a-normal olarak görmüş ve ‘Ligler bu şartlarda oynanamaz. Oynanmamalı.’ demiştim.
TFF, 6 Mayıs’ta aldığı oynatma kararından dönmedi ve koronavirüs sonrası büyük sekteye uğrayan ve 87 gün ara verilen Türk futbolu 12 Haziran’da Göztepe-Trabzonspor, Fenerbahçe-Kayserispor maçlarıyla seyircisiz oynanarak yeniden başladı.
Şimdi geriye dönüp neden, niçin bu karar? diye tartışmanın bir anlamı da yok sanırım.
‘Göç yolda düzelir’ dendi her halde?
Peki ilk hafta ne oldu ligde?
Gelin şimdi ona bakalım ve gelecek haftalara benden yana bir projeksiyon tutalım.
Öncelikle bu yazı öncesi Sivasspor-Denizlispor maçı oynanmamıştı.
Onu bir kenara koyalım.
Şampiyonluk mücadelesi veren ve geri dönüşe lider olarak başlayan Trabzonspor, İzmir’de Göztepe’yi 3-1 ile geçerken, hem hedefine odaklandığını gösterdi hem de bu sezon deplasmanda gösterdiği başarıyı sürdürmeyi bildi.
Bordo-mavililer, 13’üncü deplasman maçından 7.galibiyetini almayı başarırken yarışta sonuna kadar olacağının işaretlerini de verdi.
Trabzonspor’un en yakın takipçisi Medipol Başakşehir için de geri dönüş kazasız oldu.
Sahasında oynadığı maçta Aytemiz Alanyaspor’u 2 farklı sonuçla geçen İstanbul temsilcisi Trabzonspor ile aynı puan (56) ve averajla yerini korudu.
Turuncu-Lacivertliler kalan 7 haftada geçmiş sezonlarda çok yaklaştığı şampiyonluğa bu kez ulaşmak için daha da avantajlı bence.
Pandemi sonrası geri dönüşte en büyük hasarı ise bir başka şampiyonluk adayı Galatasaray aldı.
Sarı-kırmızılılar Çaykur Rizespor deplasmanında çok önemli 3 puan bırakırken, girdiği bir pozisyonda sağ ayak tibia ve fibula kemikleri kırılan kalecisi Fernando Muslera’dan da oldu.
Bugün ameliyat olacak ve en az 6 ay sahalardan uzak kalacak olan Uruguaylı kalecinin yokluğu hiç şüphesiz ki; Galatasaray’ın şampiyonluk mücadelesinde kalan haftalarda büyük eksiklik olacak.
Cim-Bom’un Rizespor karşısında ki futbolu ise tam bir hayal kırıklığıydı.
Aldığı beklenmeyen yenilgi ile Trabzonspor ve Medipol Başakşehir’in 6 puan gerisine düşen Galatasaray’ın yarışta ki en büyük avantajı ise kalan haftalarda bu iki rakibiyle karşılaşacak olması gibi duruyor.
29.haftada önce Medipol Başakşehir ile deplasmanda sonra da sahasında Trabzonspor ile karşılaşacak olan Terim ve talebeleri olur da bu maçları 6 puanla kapatırsa o zaman başka şeyler yazabiliriz.
Ligin zirvesinde bunlar olurken geri dönüşte hayal kırıklığı yaşayan bir diğer takımda Beşiktaş oldu.
Siyah-beyazlılar evinde Antalyaspor’a mağlup olurken, bir başka Antalya temsilcisi Aytemiz Alanyaspor ile sahasında karşılaşan Fenerbahçe geriye düştüğü mücadeleyi 2-1 kazanmayı biliyordu.
İki İstanbul temsilcisi için ligin geride kalanı ‘Bitse de gitsek’ modunda olacak gibi gözüküyor.
Ve ateş hattı.
Yani lig yeniden başlamadan önce ‘Bu sezon düşme kaldırılsın’ diyenler cephesi.
Son sıradaki Hes Kablo Kayserispor, Fenerbahçe mağlubiyetiyle başladı.
Ankaragücü’nün Gaziantep deplasmanından çıkardığı 1 puan ise değerliydi.
Evinde Kasımpaşa’ya mağlup olan Btc Türk yeni Malatyaspor ise düşme hattındaki üçüncü takım olarak kapattı haftayı.
Kendisi gibi ateş hattından uzaklaşmak isteyen Gençlerbirliği’ne evinde 3 puan veren İttifak Holding Konyaspor içinde kötü bir geri dönüş haftası geride kalırken korona virüs gölgesinde seyircisiz maçlar genelde tat vermedi orası da artık bilinen bir gerçek.
Acaba Türkiye Futbol Federasyonu yeni normale geçtiğimiz bu dönemde tıpkı oynatma kararında olduğu gibi radikal bir karar daha alarak az sayıda da olsa taraftarlara tribünleri açsa mı? diye sorarak bitirelim bu yazıyı.
Kalın sağlıcakla.