Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Marmara Denizi’ne kıyısı olan belediyeleri müsilajla mücadele eylem planında taahhüt ettikleri maddeleri yerine getirmeleri için uyardı: Müsilaj ve benzeri sorunların yeniden yaşanmaması için söz verilen atık su arıtma tesislerinin bir an önce yapılması elzemdir. Söz verdiğiniz gibi arıtma tesislerinin standartlarını yükseltin. Biz müsilaj sorununu bir kez daha yaşamak istemiyoruz. Marmara’ya kıyısı olan tüm belediyelerimizi kendi sorumluluklarına, Marmara’yı kurtarmaya davet ediyorum. Marmara Denizi'ne bir litre bile kirli su gelmesine izin veremeyiz. Söz verdiğiniz aksiyonları yapmazsanız o güzel Marmaramızı kaybederiz. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ev sahipliğinde düzenlenen Deniz Ticaret Odaları Konseyi Toplantısı’na katıldı. Konsey üyelerinin de katıldığı toplantıda konuşan Bakan Kurum, Bakanlık olarak Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde denizlerin korunması adına yenilikçi projeleri tek tek uyguladıklarını söyledi, yürütülen çalışmalar hakkında bilgi verdi.
“İZMİR KÖRFEZİ ORTA VE UZUN VADELİ EYLEM PLANIMIZI YAKINDA AÇIKLAYACAĞIZ”
İzmir Körfezi’nde yaşanan balık ölümlerinin ardından Bakanlık olarak süratle saha incelemelerinin yapıldığını anımsatan Bakan Kurum, “Hemen, İzmir Körfezi Bilim Kurulu’ muzu oluşturduk. Üzülerek söylüyorum, atık su kaynaklı amonyak miktarının, olması gerekenden tam 50 kat daha fazla olduğunu, oksijen seviyesinin ise sıfıra yakın olduğunu tespit ettik. Bu çevre felaketini durdurmak adına 15 maddeden oluşan İzmir Körfezi Acil ve Kısa Vadeli Eylem Planımızı milletimizle paylaştık. Herkesin görevini belirledik. Orta ve uzun vadeli eylem planlarımızı da çok yakında açıklayacağız. Ve altını çiziyorum, bu işin sonuna kadar takipçisi olacağız” şeklinde konuştu.
“150 AYRI NOKTADAN DENİZİMİZİ 7/24 ESASIYLA İZLİYORUZ”
Bakan Murat Kurum, Marmara Denizi’nde de aynı hassasiyeti taşıdıklarına vurgulayarak, “Marmara’da yaşanan müsilaj sonrası, hazırlamış olduğumuz eylem planıyla çözümü ortaya koyduk ve belediyelerimize sorumluluklarını hatırlattık. Marmara’yı Özel Doğa Koruma Bölgesi ilan ederek çalışmalarımızın etkinliğini, verimliliğini, koordinasyonunu ve hızını artırdık, güçlendirdik. 150 ayrı noktadan denizimizi 7/24 esasıyla izliyoruz. Şu anda İzmit Körfezimizde; Avrupa'nın en kapsamlı çevre ve denizcilik projesini titizlikle yürütüyoruz” dedi.
“BELEDİYELER TEK BİR ADIM BİLE ATMADI”
Belediyeleri, Marmara Denizi Eylem Planı’nda taahhüt ettikleri ileri atık su arıtma tesislerini bir an önce yerine getirmeleri için uyardı: Biz 22 maddeden oluşan Marmara Denizi Eylem Planımızı açıkladık. Ancak bu eylemlerin en önemli maddeleri belediyelerimiz tarafından halen hayata geçirilmedi, tek bir adım bile atılmadı. Marmara Denizi genelinde, deniz yüzeyinden 5 ila 25 metre arasında değişen derinliklerde müsilaj oluşumu bilim insanlarımızca tespit edildi. Bakanlık olarak 25 Aralık 2024’te tekrar harekete geçtik. Müsilaj Bilim ve Teknik Kurulu’nu Ankara’da topladık. Toplantıda yerine getirilmeyen 3 önemli maddeden biri olan ileri biyolojik atık su arıtma tesislerinin eksikliğini hocalarımız tekrar tekrar vurguladılar. Buradan belediyelerimize diyoruz ki; lütfen, hep birlikte, ortak akılla ortaya koymuş olduğumuz 22 maddelik eylem planını hep birlikte uygulayalım, millete verdiğimiz sözleri tutalım.
“MARMARA DENİZİ’NE BİR LİTRE BİLE KİRLİ SU GELMESİNE İZİN VEREMEYİZ”
“Biz müsilaj sorununu bir kez daha yaşamak istemiyoruz” diyen Bakan Kurum şöyle devam etti: Lütfen vakit çok geç olmadan milletimize ve doğamıza verdiğiniz sözleri yerine getirin. Müsilaj ve benzeri sorunların yeniden yaşanmaması için söz verilen atık su arıtma tesislerinin bir an önce yapılması elzemdir. Belediyelerimizin hiçbir itirazı olmadan ortaya koymuş oldukları 22 maddelik eylemlerin bir an önce yapılması çok önemlidir. Belediyelerin mutabakatla imzaladıkları ve söz verdikleri gibi var olan tesislerin standartlarını bir an önce yükseltmeleri gerekiyor. Marmara Denizi'ne bir litre bile kirli su gelmesine izin veremeyiz, vermemeliyiz. Sorumluluk alanlarına girmeyen konuları maalesef böyle gündemler ortaya geldiğinde polemikle tartışmayla gündeme taşıyarak Marmara Denizi’ni kurtaramayız. Milleti farklı gündemlere yönlendirip kendi sorumluluk alanını gizlemekten, gözlerden uzak tutmaktan belediyelerimiz vazgeçmeli ve acilen işlerine odaklanmalıdır. Siyaseten bu tarz gündemler peşinde koşarak kendinizi bir süre kurtarabilirsiniz ama söz verdiğiniz aksiyonları yapmazsanız o güzel Marmara'mızı kaybederiz. Ben tekrar tekrar Marmara'ya kıyısı olan tüm belediyelerimizi kendi sorumluluklarına, Marmaray'ı kurtarmaya davet ediyorum.