Bizi her akşam ekrana kilitleyen diziler, birkaç hafta içinde bitecek. Bazıları final, bazıları da sezon finali yapacak. Birçok dizinin kaderi, önümüzdeki birkaç hafta içinde belli olacak. Tam da bu sebepten, takip ettiğim diziler için kısa bir durum raporu hazırladım.

İlk olarak Star TV de yayınlanan “Ömer” dizisi ile başlayayım… Dizide yan karakterlerin hikayeleri iyiye giderken, başroldeki Ömer ve Gamze’nin aşk hayatı kabak tadı vermeye başladı. Çok sıkıcı bir hal aldı. “Yalı Çapkını” dizisini yaklaşık üç hafta önce izlemeyi bıraktım. Başta Ferit olmak üzere, dizideki herkes o kadar çok bağırıyor ki… Dizi bittiğinde, ağrı kesici almak zorunda kalıyordum. “Kızılcık Şerbeti” tuhaf bir virajda… Eski tadı yok! Dizide çok karakter, çok hikaye var. Kasttaki herkes birbiriyle sevişti. Umarım kısa sürede toparlarlar. “Sandık Kokusu” şahane gidiyor. “Taş Kağıt Makas” dizisi tahminimden çok hızlı randıman aldı. Konulara hızlı giriş yapıldı. Gelişmeler de heyecan verici devam ediyor. “İnci Taneleri” dizisini keyifle izliyorum. Tek endişem… Benim bayıldığım Yılmaz Erdoğan’ın şiirsel ve teşbihli konuşmaları, çoğu insana sıkıcı gelebilir. Sırf bu sebepten reyting kaybetme ihtimalini düşünmek bile istemiyorum. “Bahar” dizisi Demet Evgar ve doğaçlamalarıyla renkleniyor. Dizideki en büyük eksik, bir sonraki haftayı merakla beklemiyor insan… Acil heyecan lazım! “Sakla Beni” final yapacakmış gibi… Eğer ki dizi final yapacaksa, güzel ilerliyor. Yapmayacaksa, diziye tez zamanda yeni sansasyonlar lazım. “Şahane Hayatım” dizisinde heyecan son sürat devam ediyor. Diğer dizilerden farklı hikayesi bozulmadan devam ediyor. Umarım final yapmaz. Maalesef “Gaddar” beni sarmadı, izleyemedim. “Korkma Yanında Ben Varım” dizisi için kararsızım. Ama hala izliyorum. İşin aslı astarı; yazmadığım diğer dizileri sevmedim, izlemiyorum.

EYT

“Belki de artık film çekmem!” de ne demek? Nasıl çekmezsin Nuri Bilge Ceylan? Birkaç gün önce, Nuri Bilge Ceylan’ın böyle bir açıklama yapmış. Nuri Bey; şu ara kararsızmış… Kitap okuyormuş, geziyor, tozuyormuş, düşünüyormuş. Belki de bir daha asla, film çekmeyebilirmiş. Merak ediyorum… Neden hep işlerini doğru düzgün yapan insanlar, erken emekli oluyor? Sezen Aksu, konser vermiyor. Ashleigh Barty, kortları bırakıyor. Nuri Bilge Ceylan, artık film çekmemeyi düşünüyor. Allah var, “çekmeyeceğim” dememiş. Ama çekmemeyi düşünüyor, emekliye ayrılmayı düşünüyormuş. En verimli yaşlarında, onlara en çok ihtiyaç duyulan zamanlarda, bu güzel insanlar kime küsüyor, neden küsüyor da bizi bırakıp gidiyorlar? Neden?

Tokat gibi

Will Smith denince, insanların ilk akılına gelen… Oscar’da Chris Rock’a attığı tokat veya karısıyla ilginç evliliği geliyor. Ama benim aklıma “Ben Efsaneyim, Devlet Düşmanı, Umudunu Kaybetme, Doğru Söyle” gibi birçok kült filmi geliyor. Gündemden düşmeyen Will Smith, şimdi de geçen Ramazan ayında Kur’an-ı Kerim’i sayfa sayfa okuduğunu açıklamış. Kur’an‘ın sadeliğine bayıldığını, çok açık, net, yanlış anlaşılması zor bir kitap olduğunu... Hem ruhu hem de doğrudanlığını çok sevdiğini belirtmiş. Ve diğer okuduğu kutsal kitaplarla benzerliğine de şaşırdığını söylemiş. Onlarca gişe rekortmeni filmde başrol oynayan, dünyaca tanınan bir aktörün, böyle bir dönemde bu demeci vermesi cesaret ister. Umarım başına kötü bir şey gelmez.