Jeopolitik karışıklıklar CEO'ların en çok önem verdiği konuların başında gelirken Gen AI nedeniyle ortaya çıkan riskler de endişe yaratıyor. Buna karşın Gen AI, CEO'ların yüzde 58'i için en önemli yatırım önceliği ve bunların üçte ikisi bu teknolojinin iş modellerini nasıl kökten değiştireceğini ve yeni fırsatlar sunacağını net bir şekilde gördüklerini söylüyor.
CEO'LAR BÜYÜME BEKLENTİLERİNDE İYİMSER
KPMG'nin enerji, doğal kaynaklar ve kimya (ENRC) sektörüne liderlik eden CEO'ların karşı karşıya olduğu zorlukları ve fırsatları derinlemesine incelediği 2024 Global Enerji CEO Görünümü raporuna göre jeopolitik belirsizlikler, ekonomik dalgalanmalar ve teknolojik dönüşüm gibi küresel dinamikler sektör liderlerinin gündemini şekillendiriyor. Sektörde çalkantılı bir ortam olmasına karşın CEO'lar büyüme beklentileri konusunda iyimser olmaya devam ediyor. Bu güven ise değişimi yönlendirme konusundaki derin deneyimlerinden kaynaklanıyor. Yine de jeopolitik gerilimler ve ekonomik dalgalanmalardan, üretken yapay zekânın (Gen AI) getirdiği yeni zorluklara kadar birçok sorunun da farkındalar.
KPMG Türkiye Enerji Sektörü Lideri Hakan Demirelli, “Bölgesel çatışmalar, jeopolitik gerilimler, ticaret savaşları ve ekonomik belirsizliklerin yoğun olduğu bu dönemde ENRC sektöründeki CEO'lar, anketimizin de ortaya koyduğu üzere şaşırtıcı bir iyimserlik ve güven sergiliyor. Bunun sebebi aslında oldukça basit. ENRC CEO'ları, değişim ve zorluklarla başa çıkma konusunda uzman. Bu yetkinlikleri, onlara sektördeki belirsizliklere rağmen güçlü bir rehberlik sağlıyor. Ayrıca, enerji fiyatlarının güçlü seyri de gelecekteki gelir akışlarına dair güvenlerini pekiştiriyor. Son bir yılda, yenilenebilir enerjiler kadar fosil yakıtlara dayalı enerjiler de büyüme gösterdi ve enerji talebi zirvede. Küresel enflasyondaki düşüş ve ABD gibi kilit pazarlarda faiz indirimi olasılığı, daha pozitif bir tablo da çiziyor.” dedi.
Ekonomiye güvenleri devam ediyor
Geçen yıla benze şekilde CEO'ların yüzde 78'i ekonominin önümüzdeki üç yıl içinde büyüyeceğinden emin. Ayrıca CEO'ların yüzde 82'si kuruluşlarının büyüme beklentileri konusunda kendilerine güveniyor ve bu oran tüm sektör ortalaması olan yüzde 78'den daha yüksek. Ancak sektörün geleceğine ilişkin güven sağlam olmakla birlikte yüzde 72 ile biraz daha düşük kalıyor. Genel olarak, ENRC CEO'larının yüzde 43'ü önümüzdeki üç yıl içinde yüzde 0,01 ila 2,49 arasında büyüme beklerken yaklaşık üçte biri (yüzde 30) yüzde 2,50 ila 4,99 arasında bir büyüme tahmin ediyor.
Sektörün en önemli sorunu jeopolitik karışıklıklar
Jeopolitik karışıklıklar ENRC CEO'larının en çok önem verdiği konuların başında geliyor ve yüzde 55'i bunu önümüzdeki yıllarda karşılaşacakları en büyük zorluk olarak görüyor. Bu oran tüm sektör ortalamasının (yüzde 47) oldukça üzerinde. Talep ve fiyatlar üzerindeki potansiyel etkileri nedeniyle ekonomik belirsizlik ikinci en önemli zorluk (yüzde 43) olarak görülüyor. Gen AI nedeniyle ortaya çıkan riskler de eşit derecede endişe kaynağı (yüzde 43) olarak değerlendiriliyor.
Büyüme stratejileri devam ediyor
Tüm bu potansiyel zorluklara rağmen, ENRC CEO'ları büyüme stratejilerine sıkı sıkıya bağlı kalıyor ve bu hedefe ulaşmak için çevik adımlar atıyor. Liderlerin üçte ikisi, çevrelerindeki birbiriyle ilişkili zorluklara yanıt olarak stratejilerini uyarladıklarını, kalan yüzde 33'ü ise bunu yapmayı planladıklarını söylüyor. Operasyonel açıdan ENRC CEO'ları sermaye ve girdi maliyetlerini enflasyona karşı korumayı büyüme hedeflerine ulaşmada birincil kaldıraç olarak görüyor (yüzde 22), bunu yüzde 17 ile inorganik büyüme takip ediyor. Yapay zekâ yatırımları artıyor Ekonomik belirsizlik iş dünyasını etkilemeye devam ediyor ancak ENRC CEO'ları GEN AI ve teknolojik gelişmelere daha fazla yatırım yaparak iş gücü becerilerinden ziyade dijital yenilik ve büyümeye odaklanıyor. Her on CEO'dan yaklaşık altısı (yüzde 59) teknolojiye daha fazla yatırım yaptıklarını söylerken yüzde 41'i iş gücü becerileri ve yeteneklerine daha fazla yatırım yaptıklarını belirtiyor. Bu oran, geçen yıl teknolojiye yüzde 52 ve iş gücüne yüzde 48 şeklinde neredeyse eşit bir dağılım gösteriyordu.
Yapay zekânın iş sayısını azaltması beklenmiyor
Gen AI, çoğu ENRC CEO'su (yüzde 58) için en önemli yatırım önceliği ve bunların üçte ikisi bu teknolojinin iş modellerini nasıl kökten değiştireceğini ve yeni fırsatlar sunacağını net bir şekilde gördüklerini söylüyor. CEO'ların yüzde 65'i, bu teknolojiye yaptıkları yatırımın geri dönüşünü görmenin 3-5 yıl alacağını öngörüyor, 2023'te bu oran yüzde 48 seviyesindeydi. CEO'ların yüzde 79'u, üretken yapay zekânın iş sayısını önemli ölçüde etkilemeyeceğini, bunun yerine kurumlarındaki mevcut kaynakların becerilerinin geliştirilmesini ve yeniden konumlandırılmasını gerektireceğini öngörüyor.
Siber saldırılara karşı daha hazırlıklılar
Madalyonun diğer yüzünde ise teknoloji riskleri, özellikle siber güvenlik yer alıyor. Bu alanda 2023'e kıyasla bu yıl önemli bir değişim var. Siber saldırılara karşı iyi hazırlandığını söyleyen ENRC CEO'larının oranı yüzde 46'dan yüzde 58'e yükseldi. Bu 12 puanlık artış, dikkat çekici bir gelişme. Bunun, CEO'ların yüzde 72'sinin operasyonlarını ve fikri mülkiyetlerini yapay zekâ kaynaklı tehditlerden korumak için siber güvenlik yatırımlarını artırmış olmalarıyla bağlantılı olduğu düşünülüyor.
Ofise geri dönenler ödüllendirilecek
Ankette yetenek açısında da önemli sonuçlar ortaya çıktı. Buna göre genç neslin uzaktan ve hibrit çalışmayı benimsemesine rağmen, ENRC CEO'ları önümüzdeki üç yıl içinde ofis içi yaklaşımı giderek daha fazla tercih ediyor ve yüzde 93'ü bunu baskın model olarak destekliyor. Dahası, CEO'ların yüzde 100'ü ofise gelmek için çaba sarf eden çalışanlarını uygun görevler, zamlar veya terfilerle ödüllendireceklerini söylüyor.
Hedef, 2030 yılına kadar net sıfıra ulaşmak
Anketin ESG (çevresel, sosyal, yönetişim) başlığındaki sonuçlara göre ise ENRC CEO'larının çoğunluğu (yüzde 58) 2030 yılına kadar net sıfıra ulaşmayı hedefliyor, ancak hepsi karbonsuzlaştırmayı başarmak için karşılaştıkları engellerin farkında. Bunların başında tedarik zincirini karbonsuzlaştırmanın karmaşıklığı (yüzde 35), ardından da beceri ve uzmanlık eksikliği (yüzde 22) geliyor. Bu nedenle, yetenek geliştirme, yapay zeka ve yeni teknolojilere yönelik beceri kazandırma çalışmaları ile etkin bilgi paylaşım süreçlerine yapılan yatırımlar her zamankinden daha kritik bir önem taşıyor.