Kürtçede bir halk deyişi vardır "Dur-o Nur-o..."
“Davulun sesi uzaktan hoş gelir”e karşılık gelebilecek bu deyiş kısa ve öz olmasına rağmen çok derin anlamlar ifade eder Kürtler arasında.
Nereden çıktı şimdi bu ifade derseniz, yenilenecek İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçimleri vesilesiyle gezip konuşan, konuştukça gaflar yapan, ha bire hanesine eksi puanlar yazdıran Ekrem İmamoğlu’ndan ilham aldım derim!
Kimi karakter vardır; konuştukça nice keşfedilmemiş cevheri ortaya çıkar, sarf ettiği her kelime ile işlenir, attığı her adım ile parlar ve yürüdükçe büyür...
Kimi karakter de vardır; mikrodalga fırında ısınan yiyecekler gibidir. Anlıktır! O an yediniz yediniz! Sonra tadı, şekli ve sağlıktan yana verileri zevkinize ters düşer ve sağlığınızı ciddi anlamda tehdit ettiği için uzaklaşmanıza vesile olur!
Evet “Dur-o Nur-o” deyişi şu an Ekrem İmamoğlu üzerine biçilmiş kaftan misali oturdu. Tanınmıyordu, ortalarda görünmüyordu, zoru görmemişti, paniklememişti, bu kadar köşeye sıkışmamıştı...
Yani gözlerden “dur-o” iken bazı gönüllere de “nur-o” idi.
Vatandaşın içine girdikçe ve ekranlara çıktıkça bir anda yaratılmaya çalışılan Ekrem İmamoğlu efsanesi allak bullak olmaya başladı. İmamoğlu, Fox TV’yi bile sarstı düşünün artık!
Son olarak Fox TV’de (ortak yayın) yayınlanan programda ülke olarak hayal kırıklığı yaşadık. Programın A’dan Z’ye formatı, sahnesi, sunum tarzı, soruları, cevapları... Her şey beklentilerimizin çok ama çok altındaydı.
Bu muydu yani herkesin merak ettiği, programcıları birbirine düşüren, reklam pastası merak edilen program dedik!
Her şey bir yana bu program ile pik yapması beklenen Fox TV ve İsmail Küçükkaya bana göre ciddi anlamda zarar gördü. Eldeki fırsat kötü bir şekilde ters tepti!
İnsanların kaş, göz, tavır ve bilumum halleriyle ruh hallerini anlama konusunda kendimle övünen benim dikkatimi en çok Ekrem İmamoğlu’nun enteresan tavırları çekti. Mızıkçı çocuk halleriyle ‘on saniye daha istiyorum, beş saniyem kaldı, bi dakka’ söylemleri beni benden aldı.
İnanıyorum ki ‘vah malamıne İstanbul için gösterilen aday bu mu’ demiştir pek çok seçmen!
Çok uzun ve anlamını yitirmiş cümleleri, samimiyetten uzak antipatik jest ve mimikleri ile kararsız ve küs seçmenin bırakın oylarını kazanmayı beyinlerinden dumanlar çıkardığına inanıyorum. Hatta ve hatta 31 Mart’ta İmamoğlu’na oy verenler de bile geri çekilmeler olacağına inanıyorum!
23 Haziran’a sayılı günler kala ve sandıktan çıkacak sonucun son bir iki günde şekilleneceğini düşünürsek Ekrem İmamoğlu’nun işi bana göre çok zor ve giderek zorlaşacak!