Suriye’de Beşşar Esed rejiminin yıkılmasıyla birlikte, devrik liderin kardeşi Mahir Esed komutasındaki 4. Tümen'e ait bir askeri karargahın aslında bir uyuşturucu deposu olduğu ortaya çıktı. Suriye-Lübnan otoyolu güzergahında yer alan bu karargah, rejimin uyuşturucu trafiğini yöneten bir merkez olarak kullanılmış.
Rejimin Gizli Yüzü: Karargah Uyuşturucu Merkezi Çıktı
8 Aralık'ta Esed rejiminin düşmesinin ardından, askeri bir üs olarak bilinen bu yerin, bölgeye sevk edilen uyuşturucuların hazırlandığı ve depolandığı bir merkez olduğu tespit edildi. Birleşik Krallık hükümeti, Beşşar Esed’in captagon adlı uyuşturucu maddenin küresel üretiminin %80’inden sorumlu olduğunu belirtiyor.
Karargahta yapılan incelemeler, buranın yalnızca bir askeri üs olmadığını, aynı zamanda uyuşturucu imalathanesi ve deposu olarak kullanıldığını ortaya koydu. Bu durum, rejimin bir “narko-devlet” haline geldiğinin en somut göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Captagon Ticaretinden Milyarlarca Dolar Gelir
Küresel captagon ticaretinin yıllık değerinin 10 milyar dolar olduğu tahmin edilirken, Esed ailesinin bu ticaretten yıllık 2,4 milyar dolara yakın kazanç elde ettiği ifade ediliyor. Bu gelir, rejimin yabancı silahlı grupları finanse etmesinde ve uluslararası uyuşturucu ticaretinde kullanılmak üzere organize edilmiş.
Peçete Kutuları ve Ayakkabı Tabanlarında Gizlenen Uyuşturucular
Uyuşturucu deposunda yapılan incelemeler, burada kullanılan yöntemlerin ne kadar sistematik olduğunu gözler önüne seriyor. Antep fıstığı kutuları, ayakkabı tabanları, mermer bloklar, sörf tahtaları, hatta peçete kutuları, uyuşturucu taşımak için kullanılan malzemeler arasında yer alıyor.
Bir konteynerde, yeşil reçeteye tabi yüzlerce opioid bazlı ilaç kutusu tespit edilirken, başka bir alanda çuvallara doldurulmuş captagon haplarının ayakkabı tabanlarına gizlenerek taşındığı anlaşıldı. Ayrıca, yatak şilteleri, mermer bloklar ve sanayi tipi havalandırma sistemleri gibi sıradan görünen ürünler de nakliye için uyuşturucuların gizlenmesinde kullanılmış.
“4. Tümen Uyuşturucu Tümeni Olmuş”
Suriye geçici hükümetinin Savunma Bakanlığı'na bağlı çalışan yetkili İsmail Zeytun, karargahla ilgili şu açıklamayı yaptı:
“Burası 4. Tümen'deki depolardan biri. Burada paketlenen haplar ve esrar, komşu ülkelere ihraç ediliyordu. Buraya geldiğimizde bir askeri nokta olduğunu biliyorduk ama buranın bir uyuşturucu merkezi olduğunu da gördük. Mahir Esed komutasındaki 4. Tümen, bir uyuşturucu tümenine dönüşmüş.”
Depolarda, rejimin sembolü olan eski iki yıldızlı Suriye bayrağının yer aldığı peçete kutularına rastlandı. Bu kutuların, uyuşturucu sevkiyatı yapan tırların kontrol noktalarından sorunsuz geçmesini sağlamak için kullanıldığı öğrenildi.
Bölge Halkının İfadeleri: Sivillere Ait Araçlar Kullanılmış
Uyuşturucu deposunun çevresinde çok sayıda sivil plakalı araca rastlanırken, bölgedeki halk, bu araçların rejim tarafından gasbedildiğini ve uyuşturucu nakliyesinde kullanıldığını belirtti. Rejimin, bölgedeki kaynakları tamamen ele geçirerek uyuşturucu ticaretini genişlettiği ifade ediliyor.
Uluslararası Raporlar: Suriye ve Lübnan, Uyuşturucu Sevkiyatının Merkezi
Birleşmiş Milletler (BM) Uyuşturucu ve Suç Ofisi’nin raporlarına göre, uyuşturucu hap sevkiyatlarının ana çıkış noktaları arasında Suriye ve Lübnan bulunuyor. Raporda, uyuşturucuların Körfez Arap ülkelerine doğrudan kara ve deniz yoluyla veya dolaylı güzergahlarla ulaştırıldığı belirtiliyor.
Devrik Rejimin Yasadışı Gelir Kaynakları
Beşşar Esed ve Mahir Esed’in başında olduğu uyuşturucu üretim ve kaçakçılık ağı, yıllar boyunca Suriye’nin en büyük gelir kaynağı oldu. Özellikle captagon üretimi, rejimin yabancı silahlı grupları finanse etmesini sağladı. Devrik rejimin düşmesinin ardından, rejimin üst düzey isimlerinin benzer bir uyuşturucu ağı kurarak bölge ülkelerinde faaliyet göstermesinden endişe ediliyor.
