Elif sokakta oyun oynuyordu o gün…
Neşeliydi,
Ölümüne neden olacak o bombanın yakınlarına düşeceğinden habersiz, arkadaşlarıyla koşturuyordu…
Teröristlerin hedef gözetmeksizin attığı patlayıcı yakınlarına düştü.
Şarapnel parçaları vücuduna saplandı,
Yere düştü Elif, henüz 11 yaşındaydı...
Hastaneye götürdüler onu, ama kurtarılamadı…
Hayatını elinden alan bir avuç insan müsveddesi, belki de sevinçle bağırmıştı bombanın düştüğünü görünce.
Elif’in hayatı gitti…
Hayalleri vardı büyüyecekti.
Öyle ya,
11 Ekim, yani ölümünde bir gün sonra da “Dünya Kız Çocukları” günü kutlanacaktı.
Şanlıurfa’da bir can, umutlarıyla birlikte toprağa verildi…
Baba Halil İbrahim ise gözyaşlarıyla konuşuyordu:
“İnşallah Türkiye Cumhuriyeti bunların hakkından gelecektir. Biz buna inanıyoruz. Devletimizin arkasındayız. Bir değil binlerce Elif’im kurban olsun Türkiye Cumhuriyeti devletine. Ben babasıyım üzüntülüyüm içim dolu ama devletime hiçbir şeyim yok. Bir değil 10 tane şehit veririm devletim uğruna”
Mazlum Güneş… O da henüz 11 yaşındaydı
Ekmek almaya çıkmıştı evinden,
Fırına az kalmıştı ki,
Bir füze isabet etti küçük vücuduna…
Kuzeni Mehmet Sinan Kaya onu öldürenlere en güzel cevabı veriyordu:
“Mazlum 11 yaşında, kimseyle kavgası, savaşı olmayan bir çocuktu… Sadece ailesine fırından ekmek almaya gitmişti. O anda Suriye tarafındaki teröristlerin attığı füzeden kafasına ve vücuduna isabet eden şarapnel parçasıyla şehit oldu. Şunu söylemek istiyorum ki onlar kesinlikle biz Kürtleri temsil etmiyor, şehit olan çocuğumuz da Kürt çocuğuydu"
Bir de Muhammed Omar…
Henüz 9 aylıktı,
Suriye’deki iç savaştan kaçan annesinin karnında Akçakale’ye sığınmış ve 9 ay önce de dünyaya “merhaba” demişti…
Evlerinin yakınına düşen roketten kaçmaya çalışan annesinin kucağında, ikinci roketin hedefi oluyordu
Teröristler, adına roket dedikleri “kusmuklarıyla” alıp götürdüler Muhammed’i bu hayattan…
Ve Nusaybin…
48 yaşındaki Fatma Yıldız, evlatlarını terörden korumak için Mardin’e gelmişti…
Şırnak'taki evleri 3 yıl önce PKK'nın hedefi olmuş, patlayıcılarla yıkıldı,
Fatma Yıldız, 15 yaşındaki kızı Leyla ve
12 yaşındaki kızı Emine ile birlikte katledildi…
Beşikteki Muhammed Omar,
11 yaşlarındaki Elif ile Mazlum,
Emine ve Leyla kardeşler.
Çocuktular… Masumdular…
Siz “savaştığını” söyleyenler!
Kimleri öldürüyorsunuz, görüyor musunuz!
Görüyorsunuz da, vicdansızlığınızın verdiği cesaretle nereye kadar gideceksiniz, biliyor musunuz?
Cehennemin dibine!
***
BUNLAR DA BAŞKA CANİLER!
Bir not kapıda:
"İsmi Umut. Bu sizin umudunuzdur. Allah'ın size lütfu ve emanetidir. Kimliği yoktur. Kendi üzerinize çıkartın. Önce Allah'a sonra size emanettir. Bu sizin çocuğunuzdur"
Yazıyor üzerinde…
Son olarak Konya’da yaşanan bu olay, sokağa terk edilen yüzlerce sahipsiz bebek vakalarından biri.
Terk edenler, adını da “Umut” koymuşlar akılları sıra.
Yokluktan…çaresizlikten…korkudan ya da ne bileyim neden…
Gerekçe hiçbir şeyi değiştirmez…
Bunlar da cani, bunlar da “umut” hırsızı!